Alkollü sürücünün sebep olduğu trafik kazasında alkol üreten ve satan firmalar da sorumlu tutulabilir mi?

Alkollü sürücünün sebeb olduğu trafik kazasında alkol üreten ve satan firmalar da sorumlu tutulabilir mi? Bunlar aleyhine dava açılması mümkün müdür? Veya dava açılmasını engelleyen bir yasa var mıdır? Yani herhangi bir mal kusurlu ise onun hakkında dava açılabiliyor. Mesala hatalı üretilen bir otobüs kaza yaparsa bu hatadan dolayı dava açılabiliyor. Alkol ise baştan sona hata. Çeşitli suçlara büyük oranda alkol sebeb oluyor. Üzerinde "sağlığa zararlıdır" yazısı yazması , alkol kaynaklı zararlarda alkolü suçlamamızı engeller mi hukuki açıdan? Veya ürettiğimiz herhangi bir mala biz de "sağlığa zararlıdır" yazsak hukuki sorumluluktan kurtulabilir miyiz? Bu soruları netleştiremiyorum. Hukukçu arkadaşlar hukuki açıdan açıklarlarsa sevinirim.

Alkol üreticisinin veya satıcısının kazanın oluşumunda doğrudan bir ilişkisi olmaması nedeni ile mümkün değildir diye düşünüyorum. İlliyet bağını sadece alkolün zararları ve etkisi açısından kurmak yanlış olur kanaatindeyim.

Alkol üretimi ve satışı yasak değil.Haliyle sorumluluk da sözkonusu olamaz.

Verilemez. Mantıksız. Temel ilkesi yok.

sigara da insan sağlığını tehtit ediyor bunun için sigara paketlerinin üzerine herhangi bir davadan muhaf kalmak için ibareler konuyor... alkollü içeceklerde henüz böyle bir ibare yok... dolayısı ile alkol alan kişi bilinçlendirilmemiş, ürünü satın almış ve kullanmış oluyor... belki bu açıklık bir işe yarayabilir... ?

Sigara içen bir kişinin, içtiği sigara dolayısıyla şuurunda bir kayıp veya hareketlerinde dengesizlik olduğunu sanmıyorum. Sigara insan sağlığına zarar verdiği için sigara üreticilerine davalar açılmaktadır.

Alkol olayında alkol üreten firmaya dava açmanın hukuki yararı bulunduğunu düşünmüyorum. Kişiye zorla alkol içirildiği takdirde, zorla alkol içiren kişilerin sorumluluğu gündeme gelebilir.

Dava açılması halinde hukuki dayanaktan yoksun olan davanın reddedileceği görüşünü taşıyorum.

Bununla birlikte bazen örneğin ABD'de kansere yakalanan bir kişinin içtiği sigara markası aleyhine yüklü miktarlarda tazminat davası açarak kazandığını duyuyoruz. Firma sigarayı ürütmesine üretiyor da bunu kullanıp kullanmamak da tamamen kişinin hür iradesine kalmış bir konu. Bu nasıl oluyor anlamak zor. Anlayan varsa bana da anlatsın:)

Sayın Karavelioğlu Amerikan Hukukundan benzer ilginç kararları çoğaltmak mümkün. (Doğru olup olmadıklarına emin değilim)

1- Mikrodalga fırında kedisini kurutmaya çalışıp, kedisinin ölümü üzerine dava açan kişi "mikrodalga fırında bu konuda uyarı olmadığı için" açtığı tazminat davasını kazanmış.

2- Otomatik (vitesli) arabada "araba hareket halinde iken şoför mahallini terketmeyin" uyarısı olmadığından, arka koltuğa geçip uyuyan ve sonra virajdan uçuruma uçan şoför açtığı tazminat davasını kazanmış...

Sevgili Dostlar;
Hukukçu üyelerimiz bilirler alkol ya da uyuşturucu madde etkisi altında olmak cezai sorumluluğu ortadan kaldırn hallerden sayılmıştır. Ancak kişi alkol ve uyuşturucu maddeyi bilerek ve isteyerek almışsa sorumluluktan kurtulamaz. Hukuki sorumlulukta da aynı kural geçerlidir. Sürücü belgesi alan kişinin sürücülere yüklenen tüm yükümlülükleri bildiği varsayılır. Alkol aldıktan sonra direksiyona geçmişse sonuçlarını da göze almış demektir. Dolayısıyla alkollü olarak araç kullanan ve kaza yapan kişi ne cezai ne de hukuki sorumluluktan kurtulabilir. Ayrıca bilinçli taksir ve muhtemel kasıt kavramlarını da unutmamak gerekir.
Verilen garip kararlar açısından ilgi çeken ABD mahkemeleri bile alkollü araç kullanma sırasında meydana gelen kazalar nedeniyle alkollü içki üreten firmaları sorumlu saymamışlardır. Örnek olarak verilen kararlarda bir nedensellik bağı mevcuttur. Örneğin araba otomatikse kendi kendine gidebilir diye düşünmek mümkündür, ya da mikrodalga fırında doğrudan ısıtıcı lmdığı için içine canlı hayvan koymanın sonuçları öngörülemeyebilir. Bir başka örnek silah üreticileri ile ilgilidir. Ateşli silahların yol açtığı yaralanma ve ölümlerde ABD mahkemeleri dahil hiçbir mahkeme bu yönde bir karar vermemiştir.
Bu nedenle iktisat71'in sorusuna kesin olumsuz yanıt vermekte bir çekince görmüyorum.
Saygılarımla...