Bir Yanlış Anlamayı Düzeltelim Gerçekleri Bilelim.

Cengiz Çandar gibi kendisini çok bilen adam dinlenen adam sayanlar sürüsüyle başladı herşey sonra ikinci Cumhuriyetçiler denen tiplere ve el altından dini gazetelere daha doğrusu hükümeti pohpohlamakla yükümlü medyaya ara gazı verildi.
Alt yapısının ne olduğu hiç açıklanmadan nereye dayandırıldığı anlaşılamayan bir söylemdi bu '' Türkiye Kuzey Irak a girerse saplanır kalır o bataklıkta...'' sonra bu laf kendi kendine doğru bir söylem gibi yayıldı gitti nedense. Çok bilen stratejistler bile bunuböyle olduğu konusunda ahkam kesmeye başladılar ben gibi bilmeyenler ise ağzı açık dinledi durdu.
Nede olsa ben ne askerlikten ne taktikten ne teknikten anlarım. Hele strateji politika hak getire. O yüzden dinledim dinledim ama anlamadım. Bana hep temelde bir gerçeği atlıyorlarmış gibi geldi. Çünkü söylem ilginçti.
'' Türkiye yi Kuzey Irak a çekmeye uğraşan karanlık güçler var. bu oyuna gelmemeli itidalli olmalıyız soğukkanlı olmalıyız. Kuzey ırak batağına girersek saplanır kalırız.'' Anlamına gelen cümleler çok cafcaflı kamu oyuna bambardıman eder gibi verildide verildi. Ama ben anlamadım. Salaklığımdan askeri bilgi noksanlığımdan olacak bir türlü şifreleri çözemedim.
1. abd AMAN GİRMEYİN diyor
2. ab AMAN GİRMEYİN diyor.
3. ab dışı diğer ülkeler AMAN GİRMEYİN diyor.
4. NATO AMAN GİRMEYİN diyor.
5. İran hariç diğer Arap ülkeleri AMAN GİRMEYİN diyor.
6. Şerefsiz Barzani AMAN GİRMEYİN diyor.
7. Şerefsizlerin şimdiki gizli başı Talibani AMAN GİRMEYİN diyor.
8. Şerefsizler sürüsü AMAN GİRMEYİN diyor.
Peki bizi oraya çekmeye çalışan KARANLIK GÜÇLER kim olaki? Dünya dan olamayacağı görsel ve yazılı basının beyanlarından anlaşılıyor. Bizim Şapşallar böyle dediğine göre başka bir canlı türü veya uzaydan telepati ile yönlendirilmeye çalışılıyoruz oraya girmemiz için gibi bir durum çıkıyor.

Yahu bu ülke 24 kere büyük olmak üzere yaklaşık 56 kere geçmedi mi bu sınırı ? Neden o zaman saplanmadık ? Nereye saplanacağız bir kere orası kısmi çöl iklimi hakim olan çölümsü bir yer artı tam sınır çok büyük bir hata ile dağlık... Ortada bataklık filan yok. Nerede saplanacağız ? Neden saplanacağız ? BİRİLERİNE SAPLAYACAĞIMIZ gerçeği acaba böyle söylenerek yanılsıltılmaya mı uğraşılıyor ?
TSK oraya pikniğe gitmeyecek ki ! Rafting veya tracking için de gitmiyor !!Çok ciddi bir hava destekli yaklaşık 70 bin askerle ciddi bir operasyon yapmaya giriyor. Ve tahmin ediyorum ki bir iki tane Cengiz efendi ve benzerleri kadar bölgeyi bilen plan yapacak adamları vardır !!!! '' Ana burada dağ varmış!!'' diyecek bir ekip olduğunu sanmıyorum. Gerçekte tek bilinmeyen Kandil deki inlerdir. sanırım onunla ilgilide bir plan yapılacaktır.
Zaten dikkatli incelendiğinde şerefsiz PKK nın bu son kalleşliğinin amacı GİRME mesajı vermektir. Aslında demek istediki '' Bak ben güçlüyüm böyle kalabalık gelir güçlüyüm dediğin karargahında bile vurabilirim seni.'' Tabiiki istediklerini yapamadılar bir sürü leş bırakıp maalesef SİYASİ İRADE YOKSULLUĞU SAYESİNDE kurtuldular. Basına ve bize söylenmeyen bir çok başka gerçeğin olduğunu bazı soruşturmaların yapıldığını anlamak içinde çok büyük uzman olmaya gerek yok.
Benim diyeceğim şuki ÖNÜMÜZDEKİ TEK KARANLIK GÜÇ BİZAHİTİ BU HÜKÜMETİN KENDİSİDİR. BAŞKA BİR YERDE ARAMAYA GEREK YOK.
Bir gerçekte şudur ki sakın ola bir sınır ötesi operasyon sonunda terör bitecek sanılmasın...

8 madde saymışsınız hepsinde girmeyin deniyor. Haberlerde Irak'ın PKK ya artık dur dediğini görüyoruz. (sanırım talimat aldılar) .
Şu can şehitlerimiz olmasa olayı şaka olarak nitelendirsem sanırım abartı olmaz.

Şu son satırı açıklayayım sonra dediydi dersiniz. '' Benim diyeceğim şuki ÖNÜMÜZDEKİ TEK KARANLIK GÜÇ BİZAHİTİ BU HÜKÜMETİN KENDİSİDİR. BAŞKA BİR YERDE ARAMAYA GEREK YOK..'' diye bitirdim.
Şimdi bu ne demek Bu şu demek :
Demokrasilerde ülke savunmasından en üstten aşağı sorumluluk gider. Ülkeyi temsil eden manevi ruhu temsilen Cumhurbaşkanının başkomutan olması manevi değeri bir kenarda tutulduğunda en büyük güç TBMM sidir. TBMM si ikide bir toplanıp karar alarak vakit geçmesin diye önceden bir toplantı yapılarak zaman ve sınır belirtilerek TSK nın kullanılması yönünde hükümete yetki verir. Şimdi buraya kadar olan aşamalar geçte olsa sonunda oldu . Bundan sonrası HÜKÜMETİN KARANLIK YÖNÜDÜR.
Şimdi aslında ne olmalıydı. Hükümet bu tezkereyi alır almaz bakanlar kurulu toplantısı yapmalı siyasi iradeyi ortaya koyarak siyasi hedef ve gerekliliği belirterek TSK ya yetkiyi vermeliydi. Veo andan itibaren tüm dünya bilecektiki her an düğmeye basılabilir. TSK bu yetkiyi alıp şüphesiz '' ya Allah '' diyip dalmayacaktır. çok ciddi istihbarat hedefe yönelik çalışma güç ve lojistik takviyesi yapacak planlamalarını bu hedefe göre gerekirse güncelleyecek ve harekata hazır hale gelecektir. Bu işin ciddiyeti herkesin ayağını denk alması anlamına gelen bir kararlılığın göstergesidir. Bu tezkerenin siyasi hedefle birleştirilip TSK ya devredilmesinde dünyaya ve halka açıklanmayan bir satır olacaktır. Buda harekatın başlama şifresi parolasıdır. Yani hükümet ben şöyle dediğim an düğmeye basmış olurum top sende demiş olacak ve bunun ne olduğu bilinmediğinden herkes hep tetikte olacak ve ayağını denk alacaktır. En güzel uygulamasını hemde bir savaş ta gördük bunun 1974 üm en ünlü sözü '' Ayşe tatile çıksın '' oldu. İşte bu söz o tezkerenin o görevlendirmenin altındaki bilinmeyen şifreydi. TSK hiç beklenmedik anda Kıbrıs a girdi çok az zaiyatla hedeflerin alınmasını müteakip durdu ve dünya şaşkınlığını atana kadar hedefler ele geçirilmişti. Harekat budur mantık budur devlet olma şartı budur.
KARANLIK YÜZ işte budur. Bu hükümet başkanı kendisini başbakan değil zat-ı şahane gördüğünden Cumhurbaşkanını da Fetva makamı şeyhülislam gibi gördüğünden çok kızarsa kafasının tepesi atarsa '' tez ırağa girile gaffurun üstüne yürüne'' diyerek harekata izin verebileceğini düşünüyor. Bilgisizliği duyarsızlığı devlet kültüründen bihaber olmasından dolayı hoş görülebilir ama maalesef iştigal ettiği mkam o değil. Tayyip in kafasında ben gerek gördüğüm an istediğim an harekat yapılır fikri hakim olduğundan ve bunu tüm dünya bildiğinden kimse ciddiye almıyor halihazırdaki tezkereyi. Tayyip efendi zat-ı şahaneleri lütfedip harekat emri verirse verebilirse icazetini alırsa o zaman tüm dünya saldırı operasyon anını bilmiş olacak ve TSK ya verilecek en büyük zarar Hükümetçe verilmiş olacaktır. Çünkü bekleyecekler hazırlanacaklar tuzaklar kuracaklardır. İşte o zaman TSK nın bataklık gibi saplanıp kalması muhtemel olabilecektir. Başbakan bunun bile farkında olmayan bir gaflet uykusundadır.
Yani normale uymayarak düşmanın ekmeğine yağ süren bir hülümet bizi orada batağa saplayabilir. Daha açık ne diyeyim.