Eski-Yeni İş Kanunu ve Haksız Fesih
1475 Sayılı İş Yasası zamanında, o kanuna göre haklı fesih sayılan bir nedenden dolayı işten çıkartılan işçinin bu fesih sebebinin 4857 sayılı İş Kanununda yer almaması durumunda zamanaşımı süresi içerisinde dava açması mümkün olur mu? Somut olarak açıklarsam, 2001 yılında 4 hafta tutuklu kaldığı için işten çıkarılan işçinin, 4857 Sayılı Kanuna göre işten çıkarılabilmesi için tutukluluk halinin 8 hafta sürmesi şarttır. Buna göre feshin haksız olduğu ileri sürürlerek dava açma imkanı olur mu?
Re: Eski-Yeni İş Kanunu ve Haksız Fesih
Yargıtay kararlarına göre;
"Kural olarak; her kanun, yürürlüğe girdiği tarihten itibaren derhal hukuksal sonuçlarını doğurmaya bağlar ve bu tarihten sonra meydana gelen olaylara ve ilişkilere uygulanır. Bu kuralın doğal sonucu da, kanunların yürürlüğe girmelerinden önceki olayları etkilemeyeceği, başka bir anlatımla geriye yürümeyecekleridir."
"Kanunların geriye yürümemesi kuralının istisnaları ise beklenen haklar ile kamu düzeni ve genel ahlaka ilişkin kurallar ve yargılama hukukuna ilişkin kurallardır."
Sözünü ettiğiniz olayın istisna kapsamında olmadığı ve bu nedenle sorunuza olumsuz yanıt verilmesi gerektiği düşüncesindeyim.
Selamlar...
Re: Eski-Yeni İş Kanunu ve Haksız Fesih
Teşekkürler Onur Bey, aslında ben sorumun cevabını buldum. 2001 yılında 4 hafta tutuklu kaldığı için iş akdi zorlayıcı neden dolayısıyla tazminatsız feshedilen bir işçi, tutukluluk nedeni işyeri dışında gerçekleşen ve işyeri ile ilgisi olmayan bir olaya dayanıyorsa Yüksek Mahkeme'nin yerleşik içtihatlarına göre kıdem tazminatına hak kazanabiliyormuş, ama işveren açısından ihbar tazminatı ödeme yükümlülüğü yok. Fesih tarihindeki içtihatlara göre işçi zaten kıdem tazminatına hak kazandığı için yeni kanunun şu aşamada önemi kalmadı.