Yurtdışında ikamet - boşanma ve çocuk velayeti

İki yıldır Kanada'da ikamet etmekteyiz. Türkiye'de doğmuş 3 yaşında bir çocuğumuz var. Kanada'ya eşimin aşırı ısrarına saygı duyarak isteksiz olarak geldim. Burada geçim konusunda veya burada yaşama konusunda herhangi bir sıkıntımız veya kavgamız olmadı. Başlangıçta niyetimiz 3-4 yıl kaldıktan sonra geri dönmek şeklindeydi. Son bir kaç aydır 8.5 yıldır evli olduğum eşim boşanmak istediğini söylemekte ve Türkiye'ye ilk gidişimizde boşanma dilekçesi vereceğini söylemekte. Ailemizde herhangi bir geçimsizlik veya taraflardan birinin suçu bulunmuyor. Boşanma gerekçesi olarak "ben artık sana karşı duygusal bir yakınlık hissetmiyorum", diyor.
Ben de onun bu mazeretine saygı duyuyorum fakat 3 yaşında oğlumuzun olması ve yaşının küçüklüğünden dolayı yüksek ihtimalle velayetin annesine verilecek olması benim açımdan boşanma sonrası hayatı bir miktar zorlaştırıyor.
Eşim Kanada'da yaşamaya devam etme konusunda ısrar etmekte ben ise Türkiye'ye kesin dönüş yapmak ve orada yaşamak istemekteyim.
Böyle bir durumda yasal haklarım nelerdir?
Eşimin mahkemeye sunacağı boşanma gerekçesi ne olabilir? Yukarda belirttiğim gibi en ufak bir geçimsizliğimiz söz konusu değil.
Şu anda Kanada vatandaşlığımız bulunmuyor fakat bir yıl sonra Kanada vatandaşı olma hakkını elde edeceğiz. Oğlum ve eşimin Kanada vatandaşı olması sonrasında yasal haklarım nasıl bir değişikliğe uğrayabilir?
Ben de boşanma sonrası bir miktar daha Kanada'da ikamet etmek isteyip sonrasında kesin dönüş yapmak istersem çocuğumuzun yurtdışında kalmaması konusunda ne yapabilirim?

Boşanma davasını Türkiye de açmak istiyorsanız ...evet.. çocuğun velayetinin anneye verilme olasılığı yüksektir. Velayete karar veren mahkeme sizin çocuğunuzla şahsi münasebetlerinizi de tanzim edecektir. Ayrıca çocuk kendisine verilmeyen tarafın çocuğun masraflarına iştirak anlamında ne kadar nafaka ödemekle yükümlü olduğunada karar verecektir.

Diğer sorunların çözümü ise eşlerin çocukları üzerinden ayrıldığı kimseye ceza vermeyi deneyip denemeyecekleri ile ilgili olup ahlaki bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.