Sayın arkadaşlar ben kredi kartından icralık oldum. Hakkımda icra takibi var; fakat ben mal beyanında bulanamadım (sağlıktan dolayı). Yaklaşık 2 ay üzerinden geçmiş nasıl bi yok izlemem gerekiyor. şimdiden tşkler
Printable View
Sayın arkadaşlar ben kredi kartından icralık oldum. Hakkımda icra takibi var; fakat ben mal beyanında bulanamadım (sağlıktan dolayı). Yaklaşık 2 ay üzerinden geçmiş nasıl bi yok izlemem gerekiyor. şimdiden tşkler
Alacaklıyla Konuşun. Hakkınızda Hapis Kararı Çıktıysa Ancak Alacaklı Bunu Ortadan Kaldırır. ( Hiç bir alacaklıda borcunu almadan Bunu yapmaz ) Veya Borcunuzu Ödeyerek Kurtulabilirsiniz.Alıntı:
gedoo rumuzlu üyeden alıntı
Alacaklı vekili ile görüşüp bir protokol yapın derim.
hakkınızda hapis cezası cıkmıs ise kolluk kuvvetleri (emniyet ve jandarma) sizin icin coktan arama kararı cıkarmıstır nufusa kayıtlı oldugunuz yerde arama emri cıkmıs ve aranıyor durumda olmanız lazımAlıntı:
kaanjustin rumuzlu üyeden alıntı
bu durumda hakkınızdaki yakalama emri ancak borcu odemeniz durumunda kalkacaktır
diger yandan alacaklı yada alacaklı vekili bu yakalama emrini ortadan kaldırabilir mi tam bilmiyorum??
sayın kaanjustin bu bilgiyi gerekcelendirebilir misiniz acaba? ogrenelim... yani alacaklı yada vekili nasıl bir yol izlediginde yakalama emri ortadan kalkıyor
cünkü ben askerligimi jandarma olarak yaptım ve mbb den onlarca sahsı cezaevine elimle goturdum ancak yakalama emrini ortadan kaldıran tek durum borcun odendigine dair yazının cumhuriyet savcılıgına gonderilmis olması idi!
HAPİS İLE TAZYİK:
Madde 76 - (Değişik madde: 24/05/1962 - 51/ 1 md.) *
Mal beyanında bulunmıyan borçlu, alacaklının talebi üzerine beyanda bulununcaya kadar icra mahkemesi hakimi tarafından bir defaya mahsus olmak üzere hapisle tazyik olunur. Ancak bu hapis üç ayı geçemez.
Madde 337 - (Değişik madde: 18/02/1965 - 538/132 md.;Değişik madde: 31/05/2005-5358 S.K./7.mad)
Müddeti içinde beyanda bulunmak üzere mazereti olmaksızın icra dairesine gelmeyen veya yazılı beyanda bulunmayan borçlu, alacaklının şikâyeti üzerine, on gün disiplin hapsi ile cezalandırılır. Alacaklının alacağını karşılayacak miktarda malın haczedilmesi veya borcun ödenmesi hâlinde, bu ceza düşer.
Dolayısıyla, İİK uyarınca, "yakalama emrini ortadan kaldıran tek durum, borcun odendigine dair yazının cumhuriyet savcılıgına gonderilmis olması" değildir.
Aykut bey arkadaşımız 2 ay diyor. Bence iki ayda karar çıkmaz. Tebligat gidecek, kesinleşecek, (Şikayet edecek tebligat çıkacak , tebligatın dönmesi ,duruşma günü vs) Ayrıca sağlık nedenleri ile demiş arkadaşımız. Bu sağlık durumu ve süresi bir rapor ile belgelenebilir ise, gecikmiş itiraz olabilirmi?
Saygılarımla.
Sayın Emrah bey İİK 337. maddesinin 5358 sayılı kanun ile değiştirlmeden önce dediğiniz gibi, alacaklının bilmesi gerektiği kadar tutara ilişkin mal beyanında bulunmama şikayetlerinde ceza verilmeyebiliyordu. (Genellikle asgari ücret düzeyi gibi bir kıstas vardı.) Ancak bu değişiklik sonrası kanundan bu bölümler çıktı şimdi yeni içtihatlar ceza verilmesi yönünde geliyor.
Saygılarımla.
Sayın mkocagul, 01/06/2005 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanan 5358 sayılı kanunun 7. maddesi aşağıdaki ve aynı zamanda yukarıdaki gibidir:
Madde 7 - İcra ve İflas Kanununun 337 nci maddesi başlığı ile birlikte aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
Yükümlülüklerin yerine getirilmemesi:
Madde 337. - Müddeti içinde beyanda bulunmak üzere mazereti olmaksızın icra dairesine gelmeyen veya yazılı beyanda bulunmayan borçlu, alacaklının şikâyeti üzerine, on gün disiplin hapsi ile cezalandırılır. Alacaklının alacağını karşılayacak miktarda malın haczedilmesi veya borcun ödenmesi hâlinde, bu ceza düşer.
162, 209 ve 216 ncı maddeler hükümlerine muhalefet edenler hakkında da iflas idaresinin vereceği müzekkere üzerine, aynı ceza verilir. Bu maddelerde belirtilen yükümlülüklerin yerine getirilmesi hâlinde, verilen ceza düşer.
Sayın mkocagul, her ne kadar yeni değişiklikler de olsa, mal beyanında bulunmama dolayısıyla disiplin hapsinin öngörülmesi, alacaklının veyahut alacaklı vekilinin, borçlunun acı ve ıstırap çekmesi değil, borçluya ait malvarlığının tespiti amacıyladır. Dolayısıyla eski içtihatlara baktığımızda, mal beyanında bulunmamaktan ceza alan şahsın evine, bir kaç ay önce hacize gidildiğinden bahisle ceza verilmemesinin gerektiği konusunda kararlar görebilmekteyiz. Fakat değiştirilen maddede, "Alacaklının alacağını karşılayacak miktarda malın haczedilmesi" ibaresi yerini korumuştur.
Dediğiniz gibi. Borcu karşılayacak miktar kadar malının haczedilmesi halinde de ceza düşüyor. Ben ilk notunuzdaki ilave için yazmıştım ama onu silmişsiniz. Sayın Aykut Beyin nasıl oluyor diye sorduğu gibi. Borcun tamamen ödendiğine dair ödeme makbuzu yada karşı taraf vekilinden bu yönde bir feragatname ile kararı veren mahkemeye baş vuruluyor. Bu mahkeme dosya üzerine düşme kararı veriyor. Bu karar infaza ve diğer yerlere fakslanıyor.
Ama işin tuhafı 745 YTL borç için bir personelimizin maaşına haciz geldi. Yasal olarak 168 YTL icra dosyasına yatırmaya başladık. 3. taksidi yatırdıktan sonra ceza kararı geldi. Alacaklı avukatı ile görüştüm ancak bir yaklaşım olmayınca geri kalan parayı defaten biz ödedik. Ceza düştü. Zaten kalan tutar belli iken ve bu paranın ödenmesi bana göre kesin iken ,(Personel 6 yıllıktır) bana verilen ceza garip gelmişti. Ama yasa ne diyorsa elbette haklıdır.
Saygılarımla.
arkadaşlar hepinize teşekkür ederim yaptıgınız yorumlar için..