Kamu Personeline Saldırı

Ben bir kamu kuruluşunda 3 aydır. Uzman yard. olarak görev yapmakayım. Dün çalıştığım birimdeki bir personelin bana sert dille birşey anlatması sonucu biraz sakin anlatın. Konuşma biçiminiz yanlış dediğimde. Seninle nasıl konuşacakmışım sen kimsinki şeklinde ifadeler kullanmışır. Ben gayet sakin ne demek ben kimimki sen kimle konuştuğunu bilmiyosun sanırım dediğimde oğlum git başımdan diyip buğazıma sarılmıştır ve sonrasında bırakmıştır. Olaya benim bir üstüm olan şef ve bir altım olan baş memur şahit olmuştur. Ben olay hakkında bir yazı yazıp çalıştığım birimin müdürlüğüne muhaberat aracılığıyla gönderdim. Merak ettiğim şudur. Ben yeniyim ve diğer personel 20 yıllık birbirinin arkadaşları eğer olaya dair yok öyle bir şey derlerse nasıl bir yol izleyebilirim. Yada birim müdürü işlemi olmamış gibi yok sayarsa nasıl bir yol izleyebilirim. Eğer gerekli makamlara bir yazı yazmam gerekirse nerelere bir yazı yazmam gerekir. Ve dilekçe örneği nasıl olmalıdır. Şimdiden yardımlarınızı bekliyorum.

Personelin boğazınıza sarılması bir suç olarak kabul edilebilirse de, hakarete varmayan NEZAKETSİZLİK olarak tanımlayabileceğimiz diğer davranışları başlı başına bir suç oluşturmamaktadır. Tabiki bu CEZA KANUNU anlamında yapılan bir değerlendirmedir.

Diğer taraftan 657 sayılı DEVLET MEMURLARI KANUNU ve buna bağlı olarak çıkarılan disiplin yönetmeliklerinde amirin memuruna, memurun amirine, yahut personelin diğer personele olan davranışlarına karşı DİSİPLİN MÜEYYİDELERİ DÜZENLENMİŞ bulunmaktadır.

Kurumlarda genel olarak bu derecedeki olaylar pek ciddiye alınmaz. 20 yıllık bir personel olması da bu personeli koruyabilecekleri ihtimalini güçlendirmektedir.

Ancak siz işlem yapılmazsa bir üst merciye başvurarak şikayetiniz devam ettirebilirsiniz, aynı zamanda işlem yapmayan şahsı da şikayet etmiş olacaksınız,

tabiki bu İDDİALARINIZI İSPAT ETMENİZ de gerekecektir. Olaylara şahit olan kişilerin soruşturma esnasında verecekleri ifadeler oldukça önemli. Böyle durumlarda görmedim duymadım yahut öyle demedi, kibarca uyardı falan deyip geçiştirilebilmektedir.

Artık deneyip görmek dışında yapabileceğiniz birşey bulunmamaktadır.

Dilekçe örneği talep etmenize gerek yok. Bir uzman yardımcısı olarak yaşadığınız olayları anlatmaktan ve şikayetçi olduğunuzu bildiren bir dilekçe yazabileceğinizi düşünüyorum.

Şikayetçi olduğunuz personelin hatasını anlayarak sizden özür dilemesi temennisiyle iyi günler.

Cevabınız için teşekkür ediyorum. Beni yeteri kadar bilgilendirdiniz. Dilekçe örneğini ise kurum dışında başvurulacak herhangi bir merci varsa ne gibi bir dilekçe ile başvurulacağı hususnda idi ama o kısmı yazarken atladım sanırım. Peki ben bu olayı ispat edersem. Gerekli merci dilekçemi işleme koymaz ise bir üst merci de istemim üzerine gitmezse hakkımı arayabileceğim başka bir yol varmıdır.

İSPAT EDERSENİZ boğazınızı sıktığı için bir DİSİPLİN CEZASI alması gerekir,

ayrıca Savcılığa şikayetiniz üzerine MÜESSİR FİİL- ETKİLİ EYLEM- suçundan ceza alacaktır.

Kurum SİLSİLENİZİ bilemiyorum. Hiyerarşik sıralamayı takip ederek ÜST MERCİLERE BAŞVURMALISINIZ.

Üst merci işlem yapmazsa, onu da şikayet edeceksiniz demiştim zaten. Ayrıca bu bir GÖREV İHMALİ, yahut adam kayırma olarak düşünüldüğünde GÖREVİ KÖTÜYE KULLANMA anlamına gelir. Bu kişiler hakkında da SAVCILIĞA suç duyurusunda bulunmanız gerekebilir.

Olay biraz dallanıp budaklanıyor ama maalesef bu aşamaları takip etmeniz gerekiyor. Bütün bu işlemlerin ciddi bir zaman alacağı da muhakkaktır. Hakkınızı almanız Türk Yargı sisteminde maalesef uzun sürmektedir.

Verdiğiniz bilgilerden dolayı çok teşekkür ediyorum. Peki bu noktada ben başında anlattığım gibi çok sakin hareket ettim gerekli saldırının tamamı karşı taraftan benden onu tahrik edecek bir unsur bulunmadan gelmiştir. Olay şahitleride susmayı tercih ederse ben hakkımı aramada ısrar edersem yinede hakkımı alabilirmiyim.

İSPAT GENEL ve TEMEL ŞARTTIR

ispat olmaksızın sonuç elde edemezsiniz