Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yargı kararlarına dönük eleştirisine ve eski Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek'in “yargı yargıya bırakılamaz” sözlerine sert tepki gösterdi. YARSAV Başkanı, Türkiye’de yargının tarihte eşi görülmemiş biçimde, siyasi irade ekseninde karar vermediği için hedef gösterildiğini savundu.
YARSAV Başkanı Eminağaoğlu, Başbakan Erdoğan’ın dün İstanbul’da TÜSİAD üyelerine yaptığı konuşmada son dönem yargı kararlarını eleştirmesi üzerine yazılı açıklama yaptı.
Başbakan Erdoğan’ı sert dille eleştiren Eminağaoğlu, Türkiye’de yargının ilk kez bu biçimde hedef gösterildiğini ve siyasi irade yönünde verilmeyen kararlardan dolayı eşi görülmemiş bir muameleye maruz kaldığı ifade etti. “Yargıya karşı böyle bir anlayış, hiçbir çağdaş demokraside görülmemiştir” diyen Eminağaoğlu, Danıştay saldırısına atıfla, “Yargı kararlarının, sorunların kaynağı olarak sunulması ve kararları verenlerin de hedef haline getirilmesinin, Danıştay saldırısını ortaya çıkardığı neden ve niçin unutulmuştur” diye sordu.
Eminağaoğlu, “Türk yargısının taraf olduğu konu hukukun üstünlüğüdür. Kendi varlık nedenini oluşturan ve laik bir hukuk düzeni kuran Cumhuriyettir, Cumhuriyetin de Anayasanın 2’nci maddesinde temel gösterilen nitelikleridir” dediği açıklamasında, YARSAV kapatılmasıyla ilgili yasa tasarısının hükümet tarafından Meclis’e sunulduğunu kaydetti. Bu tasarının, hükümetin yargıya bakış açısını açık olarak gösterdiğini savunan Eminağaoğlu, “Her fırsatta özgürlüklerin önündeki engellerin kaldırılmasından söz eden ve çoğunluk iktidarı olan 59’uncu hükümet döneminde, yargı konusunda olumlu hiçbir adım atılmamış, sorunlara çare arayan yargıç ve savcıların sivil meslek örgütü bastırılmak istenmiş, bu yaklaşım da tarih sayfalarında yerini almıştır” dedi.
Eminağaoğlu, şunları belirtti:
“Yargı şamar atan değil Türk Ulusu adına hüküm veren ve verdiği kararı da uygulanan bir erktir. Yargıya saygı ve inanç, sadece lehe karar verilince söz konusu olamaz. Bir söylemle geçiştirilemez. Yargı kararlarının tartışılacağı ve irdeleneceği ortamların çağdaş bir ülkede bilinmediğini görmek aykırılığın da iktidar gücünü kullanan iradece sergilendiğini izlemek, her düzeydeki yargı organlarının hangi koşullarda çalıştıklarının sergilenmesi yönünden ibret verici olmuştur. İktidarın ve gücünün yargısal denetimi hukuk sistemimizin temelidir. Yargı kararlarının, sorunların kaynağı olarak sunulması ve kararları verenlerin de hedef haline getirilmesinin, Danıştay saldırısını ortaya çıkardığı neden ve niçin unutulmuştur?”
