Allahaısmarladık arkadaşlar
Hukuki net'e üye olduğum kısa süre içerisinde çok değerli bilgiler paylaşma olanağı buldum. Birbirinden değerli arkadaşlarla fikir alışverişinde bulunduk. Hukuki sorunları olan arkadaşlara yazdığım yazılarla elimden geldiğince yardımcı olmaya çalıştım.
Yıllardır hukukun üstünlüğüne inancı tam olan Karavelioğlu zaman içerisinde karşılaştığı olaylar nedeniyle bu inancını yitirmeye başlamıştı.
Terzi kendi söküğünü dikemez derler. Bugün .......Sulh Ceza Mahkemesinde SANIK OLARAK bulundum.
Artık burada yazmamın ve bilgi paylaşmanın benim için pek bir değeri kalmadı. Bu nedenle artık forumlara katılmayacağım. Sakın yanlış anlaşılmasın, kimseye kırgın falan değilim. Değerli site yönetiminden ricam üyeliğimi iptal etmeleridir.
Sağlıcakla kalın.
Devrim Sinan KARAVELİOĞLU
Re: Allahaısmarladık arkadaşlar,
Sayın Karavelioğlu,
Öncelikle başınıza gelen talihsizlik için üzüntülerimizi bildirmek isteriz.
Sitemizin değerli bir üyesi olan sizin "Artık burada yazmamın ve bilgi paylaşmanın benim için pek bir değeri kalmadı." gerekçesi ile aramızdan ayrılmanız bizler açısından son derece düşündürücüdür.
Umuyorum, bu gerekçenizi bizlerle paylaşır, ayrılma kararınızı yeniden gözden geçirirsiniz.
Re: Allahaısmarladık arkadaşlar,
Sn. karavelioğlu,
Forumlara olan katkılarınız gün gibi ortada... Böyle bir katkınız olmasaydı dahi , hukukun üstünlüğüne inanan sizin gibi değerli bir hukukçunun , eğer açıklamadığınız başkaca bir sebep yoksa, sırf "sanık olmak" nedeniyle bilgi bekleyen insanları yüzüstü bırakmasını kabullenemem. Ülkemizde adalet çeşitli şekillerde ergeç tecelli etmektedir. Sanık olmanın ötesinde haksızlığa uğramış bir mahkum olmanız da mümkündür. Ama bu yine de adalete, hakka, hukuka ve en önemlisi insanlara küsme lüksü vermez bizlere...
Değerli katkılarınızın devamını diliyorum.
Saygı ve selamlar,
Re: Allahaısmarladık arkadaşlar,
Sayın Karavelioğlu,
Kararınızı değiştirmenizi dilerim. Bu ülkede şayet, hukukun üstünlüğüne inanamış bir birey olarak yaşamayı kendinize ilke edinmişseniz, sanık olmamak gün geçtikçe zorlaşıyor. Buna inanın. Çünkü, toplum kendi başına bir olay gelmeden olanlara karşı ciddi duyarsızlık içinde. Üstüne ölü toprağı serilmiş, sindirilmiş, ne derseniz deyin.
Ben de her platformda her topluma selenirken, hukukun üstünlüğü diye başlardım. Benim yaşadıklarım sizin yaşadıklarınızın çok üstünde vahim olaylar.Öyle ki, bu ülkede bizim gibi yaşamış insanlar, yargı adına, adalet adına bu yaptırımlara tabi tutuluyorsa, herşey bitmiştir desem de mücadele ediyorum.
İşte tam bu noktada, bundan sonra mücadele gücünüzün daha da artmasını yeğlerdim. Buna ihtiyacımız var. Bence daha çok katılın ve gerçeklerin görülmesine yardımcı olun. Asla vazgeçmeyin. İsmet Paşa'nın bir sözü var, hatırlarsınız,"bu ülkede namuslular, namussuzlar kadar cesaret sahibi olsalar"
Günümüzde bunlar amaçlı bir uygulama ve yapılanma bana inanın. Değerlerinizi yok etmek için. Lütfen okuyun. "Seçime doğru söylenmedik ne kalmış" gönderimimde nedenleri bulacaksınız. Hukuk devleti, adalet nasıl yıkılır, yargı neden işlemez hale getirilir. Amaç nedir, ne isteniyor? O zaman gerçekte sanık olmadığınızı sadece seçilmiş bir kurban olduğunuzu da anlayacaksınız.
Unutmayın demokrasi bir tramvay, amaçları için kullanılıyor, istedikleri durakta inecekler.
Buna izin vermeyenlerden olun.
En iyi dileklerimle,
Re: Allahaısmarladık arkadaşlar,
Teşekkür ederiz Sayın karavelioğlu,
Hayatta hiç bir zaman umutsuzluğa kapılmamanız dileğiyle büyük geçmiş olsun.
Böyle durumlarda nedense beynim kilitlenir, susmayı tercih ederim ama inanıyorum ki, bu durum her ne ise de en kısa zamanda üstesinden gelebileceksiniz.
Sevgi ve saygılarımla.
Re: Allahaısmarladık arkadaşlar,
Re: Allahaısmarladık arkadaşlar,
Sayın Harun Gür,
"Ülkemizde adalet çeşitli şekillerde ergeç tecelli etmektedir. Sanık olmanın ötesinde haksızlığa uğramış bir mahkum olmanız da mümkündür. Ama bu yine de adalete, hakka, hukuka ve en önemlisi insanlara küsme lüksü vermez bizlere..." cümlenizden;
1. Adaletin geç tecelli etmesinin adaletsizlik olduğu mesleğinizin etik anlayışı ve söylemi,
2. Geç tecelli eden adalet, adalet olamaz, bir hukuk devletinde bunu kabul etmek mümkün olmamalı, ancak gerçek bu.Ayrıca hiç tecelli etmeyen örnekler de çok.
Bırakın kişisel,toplumsal ve ülkesel haklarımız yokedilirken buldukları yasal kılıflar, çıkarılan yasalar, herşey, hukuk temelinde yargıyı tartışılır hale getirmiştir.
3. İnsan hak ve özgürlüklerinin konu olduğu yargı kararları, uygulamaları, yargı bağımsızlığı adına bu alanda çalışan savcı, yargıç ve avukatlarımıza önemli sorumluluklar yüklemiştir. Bugün kü çalışma koşulları dahil birçok nedenle bu sorumluluk yerine getirilmiyor/getirilemiyor. Hak ihlalleri ve mağduriyetler çığ gibi büyüyor.
Bizlere, adalete, hakka, hukuka ve en önemlisi insanlara küsme lüksü vermez ise de, sorumlular görev ve yetkilerini gerçek adaleti bulma yolunda kullanmamayı sürdürürlerse,kaygım, hukuk devletinden vazgeçme olağan görünecektir. Süreç o yöne ilerliyor.
Saygılarımla,
Re: Allahaısmarladık arkadaşlar,
Cümlem çok açık değil mi Sn. hukuk ve adalet?
Sn. karavelioğlu'na neden kal diyorum, sadece siteye katkılarından mı? Hayır, böyle insanlara bu toplumda her zamankinden daha fazla ihtiyaç olduğundan...
Sen yanmazsan, ben yanmazsam, nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa?
Selamlar,
Re: Allahaısmarladık arkadaşlar,
İç hukuk yolları tükenmeden, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararı olmadan bu siteden çıkışınızı alamayacaksınız sayın Karavelioğlu !
Re: Allahaısmarladık arkadaşlar,
Sayın Harun Gür,
Cümleniz açık.Ülkemizde yaşanan gerçek duruma göre görüşünüze teselli, kötünün iyisi, avunma diyebilsek te, demokrasinin en temel bileşeni hukuk-adalet anlayışında, siz ve ben yanmadan, yargının doğru işlemesi/işletilmesi isteğimin keyfiyet değil zorunluluk olması gerektiğini dile getirmek istedim.
Yanlış anlaşılmasın.