'Doktor Balıklar'a İngiliz ilgisi

Türkiye'de yüzlerce yıldır kullanılan balıklı göller, yurtdışında da ilgi görmeye başladı. İngilizler, Sivas Kangal'daki 'doktor balıkları' keşfetti. İngiltere'de her 100 kişiden ikisinde görülen sedef hastalığını tedavi edebilen balıklara İngiliz doktorlardan da vize çıktı. Doktor balıklar için yurtdışından gelen hastalar için programlar düzenleyen ......... sitesi yöneticisi ......., her yıl 3 bin ziyaretçi aldıklarını belirtti.

ANKA-Yüzlerce yıldır Anadolu'da bilinen, 1988 yılından bu yana dünyanın dört bir yanından gelen sedef hastalarının tedavisinde kullanılan balıklı göller, İngilizlerin dikkatini çekti. İngilizlerin ilgisini haber yapan Guardian gazetesi, Kangal'daki su sıcaklığının herhangi bir besin maddesini barındıramayacak kadar yüksek, 'doktor balıkların' ise son derece aç olduğunu belirterek balıkların özellikle ölü, hastalıklı ve yaralı deriye bayıldıklarını yazdı. Sedef başta olmak üzere birçok deri hastalığının tedavisinde kullanılan Kangal balığının, vücudun suya sokulan bölgesindeki hastalıklı ve ölü hücreleri yemesiyle gerçekleşen bu yöntem, hastalıklara karşı kesin bir tedavi sağlayamasa da bu hastalıktan etkilenen kişilere görece uzun bir süre sağlıklı bir hayat şansı veriyor.
Doktor balıklar için yurtdışından gelen hastalar için programlar düzenleyen........... sitesi yöneticisi ..... her yıl 3 bin ziyaretçi aldıklarını belirtti. Gazeteye konuşan Liverpool Alder Hey Çocuk Hastanesi Dermatoloğu Dr. Tim Clayton da tedavinin güvenli olduğunu doğruladı. Türkiye'de tedavi gören sedef hastası Therese Dillon, "Sadece dört gün sonra bile sonuçlar mükemmel, derim tertemizdi." dedi.
Haberx.com

Sayın veezy 37
iletinizde belirttiğiniz site adresleri ielk doktorların adı tarafımdan silinmişitir. Tıp bir bilimdir. Her zaman, alternatif tıp adıyla şarlatanlar çıkmıştır. İŞletinizdeki, sağlık merkezinin tıp biliminde hiç bir yeri yok. Burada sitenin reklamı yapılmıştır. Zaten belirttiğiniz site de, türkçe değil ingilizce.
Biz kaktüsten kanser ilacı, kabaktan kellik ilacı yapanları da gördük. Hastalıkların tedavisi, ancak tıp doktorları tarafından yapılabilir

Ben hala sayın Asumanselin 'in iletisinde kaldım... O kordonu kim kesti yav.

Ruslar da doktor balıkları keşfetti

Eraydın AYTEKİN- Halife YALÇINKAYA/SİVAS, (DHA)

Sedef Hastalığının dünyadaki doğal tedavi merkezi olarak bilinen Kangal Balıklı Kaplıca’ya, son yıllarda Rus turistlerin de yoğun ilgi gösterdiği belirtildi. Merkeze turistik ve tedavi amaçlı gelen ziyaretçilerin yüzde 75’ini yabancılar oluşturuyor.


Sivas’ın Kangal İlçesi’nde bulunan Balıklı Kaplıca, doktor balıkları ile sedef hastalarına şifa dağıtmaya devam ediyor. İlçe merkezinden 20 kilometre uzaklıktaki kaplıcada, sazangiller grubundan 2 cins balık, selenyum karışımlı 37 derecelik sıcak suda, hastalarına 21 günde şifa imkanı sunuyor. Bakanlık tarafından sağlık merkezleri kapsamına alınan kaplıcaya, sevkli olarak yurt içi ve dışından hastalar da kabul ediliyor. Kaplıcaya gelen hastalar kendileri için önerilen 21 günlük sürede havuzlarda doktor gözetiminde tedavi görüyor.

Dünyanın her yerinden ziyaretçisi bulunan kaplıcaya son yıllarda özellikle Rusların büyük ilgi göstermeye başladığı bildirildi. Önceki yıllarda en az hasta gönderen ülke olarak bilinen Rusya’dan artık kafileler halinde hastaların kaplıcaya gelip tedavi gördüğü kaydedildi. Balıklı Kaplıca’nın imkanlarından yararlanan turistler, özellikle balıkların insan vücudu ile temasından çok etkilendiklerini ve kendilerine her türlü hizmetin sunulduğunu dile getirdi.

“BALIKLAR ÇALINDI”

Kaplıca İşletmecisi Fuat Ünsal, buranın dünyada sedef hastalığının tek doğal tedavi merkezi olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Buradan balıklar çalınarak, suni tedavi merkezleri oluşturulmaya çalışıldı. Ancak bunların gerçeği ile aynı etkiyi göstermesi imkansız. Doğal tedavi merkezi olarak dünyada bir tek burası bulunuyor. Son yıllarda Ruslar da burayı keşfetti. Rusya’dan önemli miktarda hasta ve turist kaplıcaya geliyor ve burada kalıyor. Diğer ülkelerden de çok sayıda hastamız var. Mevcut kapasitemizin yüzde 75’lik bölümünü yabancılar oluşturuyor. Onlara havuz tedavilerinin yanında Cumhuriyet Üniversitesi Dermatoloji Bölüm Başkanımız Prof. Dr. Sedat Özçelik de muayene ve psikolojik destek veriyor.

Sitemiz demokratik yapısı nedeniyle, genelde yazıları sansür etmemekte ve yayımlamaktadır. Ancak uyarmak gerekir ki; Bu tür sahtekarlara inanmayın. Siz yine de, hekim kontrolünde tedavi olun.

Dünya Alternatif tıp diye bas bas bağırıp yıllar önce uygulamaya geçmiş bunlardan sonuç almış biz bunlara kulak tıkamaya devam edelim.Kimseye illa da alternatif tıp demiyoruz seçenek olarak sunuyoruz.Bunun örneğini Ziya ÖZEL"le gördük hekim amerika çalışmalarını devam ettiriyor.Tabiki önceliğimiz bilimsel tıp
Sözü Bilim adamamıza bırakalım Bir dönem "Zakkum kansere deva" iddiasıyla adını duyuran ancak kendisine dolandırıcı bile denilen Doktor Ziya Özel'in yaptığı ilaç şimdi ABD tarafından üretilecek

Zakkumla kansere deva olacağı yönündeki iddiasıyla bir dönem adını duyuran ancak kamuoyundan olumsuz tepki alan Genel Cerrah Opr. Dr. Ziya Özel'in adı dünya tıp literatüründe geçti. Tempo'nun bugünkü sayısında yer alan bir habere göre; zakkumun kanser üzerindeki etkileriyle ilgili yaptığı araştırmalarla bir dönem adı "dolandırıcı"ya bile çıkan Özel, 1992'de ABD'den zakkumdan elde edilen "Oleander" maddesinin bağışıklık sistemini güçlendiren etkisi üzerine patent aldı. 1995'te bu konudaki araştırma haklarını bir ABD firmasına satan Özel'in oluşturduğu ilaç, ABD'de Teksas eyaletinin San Antonio kentinde bulunan Ozelle Pharmaceuticals Laboratuvarı'nda üretilmeye başlandı. İlaçla ilgili M.D Anderson Kanser Merkezi, Cleveland Kanser Kliniği gibi önde gelen merkezler de ciddi klinik çalışmalar yapıyor. Klinik çalışmaların faz 1 denemeleri FDA tarafından onaylanarak faz 2 çalışmalarına başlanmasına izin verildi.

İlaç eczanelerde
Dr. Robert Buckowski başkanlığındaki Cleveland Kanser Kliniği'nde gerçekleştirilen ve zakkumdan elde edilen hammaddenin tümörlere karşı etkili olduğunu gösteren klinik çalışma, ABD'de Amerikan Klinik Onkoloji Cemiyeti'nin 2001 yılında düzenlediği konferansta da sunuldu. İrlanda'da bazı durumlarda ilacın kullanılmasına izin verilmişken, Honduras'ta ilaç resmen eczanelerde satılmaya başlandı.
MİLLİYET

Şarlatanlık bir yere kadar hoşgörülebilir. Ancak bunu bir dünya görüşü olarak kitlelere empoze etmeye kalkarsanız, işte o sahtekarlık olur.
Sayın Wezzy dünya görüşüne uygun olarak, kendisine anlatılan herşeyi kabul ediyor olabilir. Küçük bir örnek vermem gerekirse: Camiye giden üyelerimiz bilirler. İmam hutbeye çıkıp anlatmaya başladığında, cemaat sessizce dinler. İmam Eskiden insanlar 5 metreymiş de dese, cemaat tepki gözterme. İnanırlar çünkü. İnanmayan da, karşı çıkmaz.
Bu nedenle vailerin anlattıkları genelde efsaneler üzerindir. Burada bilimsel bir temel aranmaz. Zira inanmakla bilimin bir ilgisi yoktur. İnanmak sorgulamamyı, bilim sorgulamayı gerektirir.
Oysa günümüzde, en inançlı insanlar dahi bilime sığınmış durumdalar. Bunu hastane kuyruklarından görebilirsiniz. Ben yaşta üyelerimiz hatırlar. Nazar değdi,kurşun döktürelim,falan hocanın nefesi kuvvetli vs. Bunların artık çare olmadığını gören kesim, şimdi başka yalana sarıldı. Bu yalanın adı alternatif tıp.
Elbette bazı doğal ürünler, bazı hastalıkların tedavisinde olumlu sonuçlar vermekte. Ama tedavide kullanılması mümkün değil. Penisilin dediğimiz şey, aslında peynir küfü. Ama bir doz penisilin için 150 kg küflenmiş peynir yemek gerek.
Sivastaki balık meselesi de aynı. Dünyada cilt hastalıkları ile ilgilenen milyonlarca hekim ve sağlık kuruluşu var. Bunlar aptal mı ki, bu kadar kolay çözümü önermiyorlar. Sayın Wezzy nin iletisindeki doktorun adını internette aradığınızda, çıkacak bir sitede bu oluşuma üye yüzlerce hekim adı çıkar. Bu hekimleri arayın bakalım size ne diyecekler.
Ama hutbe geleneğinden gelen bu tür insanlar, bilim dışı her şeye inanmayı kendilerine farz sanıyorlar.
Bir de çekinmeden reklam yapıyorlar. Evet Ziya Özel denilen kişi sahtekardır. Yazıya bakın. faln enstitü ilgileniyor,falan şirket ilaç yapıp satacak. Ama ortada somut bir şey yok tabi.
Ama işin kolayını bulmuşlar. kandileri bunları yazma cesaretini gösteremedikleri için gazete haberi olarak yazıyorlar.

Sayın Atay,Asıl çözümün Bilimsel Tıp olduğunu bazı hastalıkların tedavisinde alternatif çözüm olarak bu tür yöntemlerin kullanıldığını dünyada örnekleri olduğunu açıkça belirtmişken nezdinizde şarlatanlık olarak değer bulmasına bir anlam veremedim.Medeni ülkeler katagorisinde değerlendirilen ülkeler bu tür şarlatanlıklara neden nazar etsinler bu tür haberlere tabir caizse sazanvari atlayanlardan değilim.Araştırıp,sorgulayan ve neticede olumlu veriler elde edilmesi halinde konuyu gündeme getirip insanların yararına sunmayı kendime görev bilenlerdenim.İmam örneğine bakarsak vaiz günümüzde konu anlatırken yararlandığı kaynaklarıda sıralamaktadır.Kişisel görüşü olduğunda bunu da kişisel görüşü olduğunu söyler.Bundan dolayı cemaat sorgulama gereği duymaz
Bazı hastalıkların tedavisinde olumlu sonuç vermesine rağmen neden kullanılmaması gerektiğini anlam veremedim.Burada kimseye tek çözüm alternatif tıp demiyoruz.Öncelik Bilimsel Tıp diyoruz.Ayrıca bu tür şahsiyetler kendi ülkemizin insanları yaptığı çalışmalara neden sahip çıkmıyoruz da başkları sahip çıkıyor sizce düşündürücü değil mi?
Sevgilerimle....