Re: Seçime Üç Buçuk Kala...
Ah be tepkili amca ;
Sana kızsam mı bravomu desam anlayamadım işte şimdi... Bravo diyeceğim dediklerin komple doğru az bile... Kızacağım jeton yeni mi düştü diye ? Hoş jeton düşse ne olacak ? Ankasörlü telefonlarda jetonlu olan kalmadıki... Hepsi değiştirildi çağ atlattı hükümet jetonlular ise bir depoda çürüyor jeton düşsede hat yok...
Bu arada çağ atlattı bu hükümet dedimde aklıma geldi.Telefon konusunda cidden çağ atladık. Ama seksek usulümü yana mı öteyemi beriye mi pek belli değil. İleriye doğrunun görünümü yanında geriye doğru olduğunun ciddi belirtileri seksek usulü olduğunu betimleyen çalışanları ne araan var.
Uyduruk kaydırık bir sürü kart satıyorlar çağ atlayan telefon dünyamızda büfeler. Amma bazı kartlar ankasörlü telefonlarda çalışmıyor :) onlar özel telefonlarda özel yerdeymiş ' bre aman neden verdin o halde bu zıkkımı bana?' dediğinde aval aval bakan büfeci kullanıma açıldığından kartı alamayacağını söyleyince nerede işe yarayacağını bilmediğiniz bir telefon kartınız olur. Anlarsınız ki siz çağ dışı kalmışsınızdır. Çağı yakalasan anlasan o kartı sokacak yeri bilir öküzün trene baktığı gibi karta bakmazsın.
Sonunda sen çağı yakalayamasanda çağ seni yakalar ve doğru karta kavuşursun. Ankasörlü bir telefon bulup kartı takarsın amma oda ne. Çağ atlayan telekominikasyon müdürlüğünün telefonu digital olarak size ' bu telefon arızalıdır lütfen 122 nolu arza SERVİSİMİZE sağ üst köşedeki telefon kodunu ÜCRETSİZ söyleyebilirsiniz'' yazısını okursunuz. Digital yazıda harikadır ha , akıyordur ekrandan. çağın son harikası kayan yazı. Kıvanç duyarsın ülkenle bu çağda ücretsiz iş yaptıklarından dolayı. Çağıma bir destekte benden der çevirirsin 122 yi...
'' Ne var...'' diyen uygar ses sizi kendinize getirir ' pardon abi yanlış aradım'' demek istersiniz ama çok geçtir uygarlığa yakalanmışsındır. O garip numarayı söylersiniz adama çalışmıyor diye o ara uygarlığın bir şoku çarpar sizi başka yere çalışmayan telefon 122 ye çalışıyordur. Gözleriniz dolar uygarlıktan ne başarı dersiniz gerçi hala aramanız gereken yere ulaşamamışsınızdır amma olsun '' Lan Cemal *** no için gene arıza veriyorlar bakmadın mı?'' sesi kulağınızda çınlar gururlanırsınız demekki sorumlu vatandaşlar var ülkemde ki bildirmişler dersiniz. Bu arada sorumsuz memurun adınında Cemal olduğunu öğrenmiş olursunuz. Ötelerden bir ses gelir...'' ........ telefonu nerdeymiş sor herife....'' Nokta nokta olan yerleri yazmaya terbiyem ve site kuralları müsait değil.
Anlarsınız ki Memur Cemal hem sorumsuz hem sapık. Milli servet sayılabilecek ankasörlü telefonla cinsel tatmin olma yollarını söylüyor her ne kadar detay duyamasanızda mesai arkadaşlarına anlattığını bilirsiniz... Bu arada ''herif' in kendiniz olduğunu uyanırsınız gözleriniz yaşarır çağ atlamış ülkemdeki bu kibarlık beni öldürecek diye... O ara kulağınıza ses gelir '' o telefon nerede?'' Çağdaşlık bu olsa gerek dersiniz içinizden ankasörlü telefonların üzerine kod numaraları yazılıyor amma nerede olduğu kimseye söylenmiyor. Çünkü kodu yazan ayrı bir çağdaş arıza servisi ayrı çağdaş. Bu kadar çağdaşlıkta fazla tabiii ayrı ayrı durmalarında yarar var. Kadıköy ün göbeğindeki PTT nin dibindeki telefonun yerini adama anlatana kadar çatlarsınız sonunda pek te emin olmadan ama vatandaşlık görevini yapmış olma bilincinde çağdaş bir birey olarak 45 dakika sonra telefonu kapatırsınız... Hala aradığınız yerle konuşamamışsınızdır.
Cep telefonun varken neden böyle bir maceraya girdiğinizide anlamadan dalgın dalgın yürürsünüz. Taki bir diğer arızalı ankasör bulana ve aynı olayı sil baştan yaşayana kadar.
Bunu neden anlattım hiç bir fikrim yok. İçimden geldi Çağdaşlığı paylaşmak istedim. Kendime gelincede ( İçimde olduğumdan kendime gelmem lazım ) asıl yazmak istediğimi yazarım.
Re: Seçime Üç Buçuk Kala...
E pes doğrusu. Namkörlüğün de bu kadarı fazla yani. Daha ne istiyorsunuz anlayamıyorum. Adamlar ağızları ile kuş tutsalar yaranamayacaklar. Bin çeşit takıyye yaptılar anlamadınız. Resmen sosyal refah patlaması yaşıyoruz ,gözardı ediyorsunuz. Yalan mı? Açın sabahları televizyonunuzu bakın. Kimin eli kimin şeyindeden başka sorun var mı? Ekonomi deseniz mükemmel. Geçenlerde Mülayim Abiye sordum, abi işler nasıl diye, (kendisi şerefli bir altın kaçakçısıdır) süper yeğenim, bu adamlar geldiklerinden beri işler tavan yaptı dedi.
Adamlar size yaranabilmek için İstiklal Marşı'nı bile söylediler. (gerçi yanlış söylediler ama ossun, niyet önemli. Ayrıca hayatları boyunca antremansız olduklarını da unutmamak lazım.)
Başefendi her fırsatta çocuklara şeker, çikolata, oyuncak dağıtmıyor mu?
Hasetten, sloganlarını bile saptırmaya çalışıyorsunuz.
2 MİLYONA İŞ : Aynen doğrudur. Bastır bakalım 2 milyon YTL'yi de gör işin alasını kapıyormusun, kapmıyormusun.
1 MİLYONA EĞİTİM : Evet ne var bunda. Bastır 1 milyon YTL yi sana doktor diploması bile verirler.
Daha çok yazarım ama sinirim bozuldu. Taippppp.... Taippppp...
Re: Seçime Üç Buçuk Kala...
Seçime üç buçuk kala bol keseden dağitmaya başladılar batan geminin mallarını dağıtıyorlar sanki düne kadar karsı geldikleri ne varsa yapıyorlar
çifçiye borçlarını ertele sıfır kıredi ver kanser ilaçlarını ödemezken simdi ilaç alımını kolaylastır 4 sene bizi özel hastanelere söğüslet simdi her yer herkese serbest de kdv indirimi yap sağlık raporlarını 2 seneye çıkart
bankaların verdiği puromosyoları 4 sene kullan seçime giderken yasa çıkar
benim bulabildiklerim bu kadar yersen
Re: Seçime Üç Buçuk Kala...
Paketler, torbalar çuvallar...
SEÇİM yaklaştıkça insancıl AKP’nin beş yıl boyunca silindir gibi ezdiği kesimlere insancıl yardımları hızla büyüyor. Özellikle AKP’li belediyeler ve devletin kurduğu vakıflar eliyle ahaliye paket, torba, çuval dağıtımı olanca hızıyla sürüyor. Okuyucum Ankara’dan yazıyor:
"Sevgili abi, karı koca çalışıyoruz. Sadakaya muhtaç değiliz. Geçen gün eve geldiğimde, büyük bir koli buldum. Üzerinde belediye arması. Açtığımda içinden çıkanlar: Deterjan, sabun, pirinç, nohut, bulgur, kuru fasulye, salça, reçel, tuz, kesme şeker, çay, yağ. Evde dört kişiyiz, bize 15 gün yeter! Koliyi evde bulunan yeğenime bırakmışlar, ’Seçimde bizi unutmayın’ diye bir de rica etmişler. Apartman komşularımıza sordum. Onlara da bırakılmış. İşin matrağı, bizim ev sahibi sekiz dairelik apartmanda dört daire sahibi, varlıklı biri. Ona da vermişler. Bunların parası aslında vatandaşın cebinden çıkıyor. Koca koca paketleri özellikle bizim semtlerde her eve bırakıyorlar. Ayvalık’ta yeğenim var, onlara da iki torbada 500 kilo kömür getirmişler. Karakoldaki polis arkadaşlarla konuşurken öğrendim. Onların mahallede bizim koliye ek olarak birer çuval soğan ve patates dağıtımı yapmışlar. Sizin yazdığınız gibi tam bir sadaka ekonomisi. Böyle bir rezilliği, böyle bir hortumu bugüne kadar görmek nasip olmamıştı, şimdi oluyor. Siz paketleri alın ama oyunuzu bildiğiniz gibi kullanın demiştiniz, biz de aynen öyle yapacağız. Merakım, bu değirmenin suyu nereden geliyor? Trilyonları babalarının cebinden mi karşılıyorlar? Saygılarımla."
* * *
İş iyice çığırından çıktı. Bir yanda ahaliye koliler, çuvallar, torbalar dağıtılıyor. Öte yanda ise beyefendiler, altlarında devletin uçağı, helikopteri, kırmızı plakalı makam araçları, TOKİ mitinglerinde, yani devlet parasıyla miting meydanlarında. Her yerde düzmece açılışlar yapılıyor. "Başbakan dün falanca ilimizde 340 yeni tesisi ve altyapı yatırımını hizmete açtı!.." Atma Recep, din kardeşiyiz.Düzmece açılışı yapılan yerler yıllardır hizmette. Hastanelerde binlerce ameliyat yapılmış, okullarda çocuklar kaç yıldır diploma almış! Bunların açılışı yapılıyor!
Başbakan miting meydanlarında ve her yerde, nereye giderse gitsin, otobüsünde ve kendisini izleyen devlet araçlarında götürdüğü oyuncakları çocuklara dağıtıyor. Çocukları çok severmiş!.. Küçücük çocuklar oyuncaklara saldırıyor, ucuz Çin malı plastik nesneler kapış kapış gidiyor.
Oy kepçelemek için küçük yavruları ve onların üzerinden anne babalarını bile kullanmaktan sıkılmıyorlar.
* * *
Şimdi yeni bir uygulama başlattılar... Çünkü korku dağları bürüdü. Bazı kamu kuruluşlarında, hatta özel sektörde patron, şef ve müdür düzeyindeki kişiler personeli çağırıyor. Lafa dostça girdikten sonra şöyle deniliyor:
"Oy verme yerine girdiğinde evet damgasını AKP’ye bastığının fotoğrafını cep telefonunla bir çekiver, biz de görelim."
Devlet ve kendi atadıkları kadrolar, özellikle büyükşehir belediyeleri ile bunlara bağlı belediye şirketleri, şimdi AKP kurtulsun diye trilyonlar harcıyor. Baskılar inanılmaz boyutta. Düşünün ki Ankara’da Bayındırlık Bakanlığı, İstanbul’da Milli Eğitim Müdürlüğü’nde olduğu gibi cep telefonuyla çekilen fotoğraf bile isteniyor.
* * *
Bütün bunlar, avanta dağıtımı, baskılar, şantajlar, kibar ricalar niçin yapılıyor?.. Çünkü iktidar partisi, gerçekleri gördü.
MHP gümbür gümbür geliyor. CHP zaten geliyor.
İlk girişte Meclis’te en az üç parti olacak. Yeniden bir AKP iktidarı ciddi tehlikede.
Bu yolsuzlukların, devlet ve millet parasını yağmalamanın, peşkeşin, siyasal amaçla kullanmanın hesabının sorulacağını, iktidar partisi artık iyi biliyor.
Şimdi bütün umutları şu: "Biz kaç milyon aileye beleş kömür, beleş gıda paketi dağıtırsak, bu sadaka ekonomisi ile kaç milyon oy apartırız!"
Dikkat ediniz, bu dağıtım önümüzdeki 2l Temmuz günü bitecek. Sonra ak koyun kara koyun belli olacak. Takke düşecek, kel görünecek.
Alın paketinizi, oyunuzu bildiğiniz gibi kullanın.
Transfer çalışmaları
CİDDİYETSİZLİK o boyuta vardı ki, hayatında Eskişehir’de bir gününü geçirmemiş olan Maliye Bakanı Kemal Unakıtan, şimdi oradan aday gösterilince Eskişehir’de "şirinlik gösterileri" yapmaya başladı.Eskişehir’den Halkbank’a emir veriyor: "Buradaki esnafın borcunu erteleyin, yeniden kredi verin."
Spor yaşamını ne yazık ki sona erdiren futbolcu Sergen, Eskişehirspor’a transfer oldu. Bu yaşından sonra Eskişehirsporlu olmaya soyunan Unakıtan imza töreninde, el kol sallıyor!Diyarbakır milletvekili, Tarım Bakanı Mehdi Eker, Diyarbakır’da dört bin kişilik Metina aşiretini AKP’ye transfer etti. Tören düzenlendi, orada nutuk bile attı!Helal olsun!
Paketler, torbalar, çuvallar, futbolcu ve aşiret transferleri... Türkiye çapında bir kara mizah yaşıyoruz, bildiğiniz gibi değil. Allah kurtarsın.
Emin Çölaşan
Hürriyet
Re: Seçime Üç Buçuk Kala...
Alıntı:
Av.Dilek Kuzulu Yüksel rumuzlu üyeden alıntı
Paketler, torbalar çuvallar...
Eskiden Refah/Fazilet Partisi dağıtırdı? Şimdi AKP mi dağıtıyor? Saadet Partisi erzak/kömür dağıtmayı bıraktı mı?
Necmettin ve Recai amcamları Kanalturk'te gördüm. 1 nisan mı diye takvime baktım. Bu bir şaka mı yoksa?
Re: Seçime Üç Buçuk Kala...
Alıntı:
Necmettin ve Recai amcamları Kanalturk'te gördüm. 1 nisan mı diye takvime baktım. Bu bir şaka mı yoksa?
Demek ki kanaltürk, CHP'nin kanalı değilmiş... Aynı kanaltürk, AKP milletvekillerini/adaylarını da programlarına davet ediyor ama nedense katılan olmuyor... AKP'liler kanalda yer almayınca da ne hikmetse kanal, CHP'nin kanalı oluveriyor...
Re: Seçime Üç Buçuk Kala...
İsterse AKP çıksın takiyye yapıyoruz desin, bütün yaptıklarımız seçim yatırımı desin farkeden birşey olmaz olaylara at gözlüğüyle koşullanmış şekilde bakan bu büyük kitleler mevcut oldukça. Vatandaşa 4 ytl fındık fiyatını çok gören zihniyet bugün seçim yatırımı olarak 5.15 verdiğinde ( hatta rekoltede düşüş olduğundan geçen seneki fiyattan bir farkı yok) göklere çıkarılıyor. Ücretsiz hasta baktığı için doktorlar soruşturmaya uğrarken seçime iki gün kala güya sağlık ocakları ücretsiz yapılıyor. Kimse de çıkıp sormuyor, marifet ücretsiz olan birşeyi ücretli yapıp tekrar ücretsiz mi yapmaktır. Bu ahlakdışı seçim kampanyasının bir ayağı da Kayseri'deydi. Kocatepe Camii müzezzinleri ne hikmetse AKP mitinginden bir gün önce Kayseri'ye geliyorlar ve yatsı ezanını iki defa okuyorlar. İşte dinin siyasete alet edilmesinin çarpıcı bir örneği ama birşey değişmeyecek yine gidip o koşullanmışlıklarla AKP'ye oy vereceğiz.
Re: Seçime Üç Buçuk Kala...
Alıntı:
Av.Dilek Kuzulu Yüksel rumuzlu üyeden alıntı
Demek ki kanaltürk, CHP'nin kanalı değilmiş... Aynı kanaltürk, AKP milletvekillerini/adaylarını da programlarına davet ediyor ama nedense katılan olmuyor... AKP'liler kanalda yer almayınca da ne hikmetse kanal, CHP'nin kanalı oluveriyor...
Ben "Kanalturk CHP'nin kanalı" demiş olsam bu savunmanızı anlayabilirdim.
Kanalturk CHP'nin kanalı olabilir, belli bir ideolojinin kanalı olabilir, bunda hiçbir sorun yok. Kendi görüşünden kişileri ekrana çıkarabilir. Buraya kadar herşey normal.
Ama Kanalturk'ün, Saadet Partilileri bir tarafsız yayın anlayışıyla çıkardığına inanacak kadar saf birileri var mıdır, bilemiyorum.
"düşmanımın düşmanı dostumdur" mantığı bana tutarsız geliyor, yanlış geliyor.
Aynı bugün Can Ataklı'nın yazısında "AKP %40 oy alsa da 276'yı bulamayabilir. CHP nasıl olsa barajı geçti. MHP-DP-GP'den hangisi size yakınsa oylarınızı ona verin. Meclise 4-5 parti sokarsak AKP %40'la bile iktidar olamaz." dediği gibi.
Ben partimi iktidar yapmak için oy veririm. Başkasının iktidarını engellemek için değil.
Re: Seçime Üç Buçuk Kala...
Ah benim memleketim cahil ve saf halkım köyüm'de yaşlı teyzeye sormuşlar kime oy vercekşin diye coçuğum müslüman adam hemde dindar yağ veriyor un veriyor LAMBA'ya vericem !