Cinsel istismar

İyi günler bu sitenin yapımcılarına ve site editörlerine böyle bir site yaptıkları için teşekkür ediyorum.
Sizden bi konu hakkında yardım istiyorum eğer bana yardımcı olursanız sevinirim.
Konu: Ben daha yeni askerden gelmiş biriyim. Ve askerliğimin son 40 gün süreci içerisinde konuştuğum bir kızla askerden sonra evde buluştuk ve cinsel anlamda birşeyler yaşadık. ( tam anlamıyla ) ama kız olmadığını iyi biliyorum. Ve ben bu kızın daha sonra bu yolda olduğunu ve gecesi gündüzü bir olduğunu öğrendim. Bunun üzerine ayrılma kararı aldım ve bu kız olayı ailesine anlatmış aileside bana baskı yapıyor şimdi polise gideriz öldürürüz asarız alacaksın diye. Benim tehditlerden korkum yok ama senden de bunun için yardım istiyorum. Eğer polislik bir durum olursa veya mahkemelik sonuç ne olur. Bu arada kız ile birlikte olurken evdeki pc den görüntü kaydıda yaptım ve yaşıda tutuyor yani kıza herhangi bir zorlama ile birşey yapmadığım ortada görüntülerde var. Ama yasalarda sanırım bu görüntüleri almakta yasak Bu durumda ne yapacağım hakkında bana bilgi verirseniz ve nasıl bir ceza alırım ne olur bana bunu anlatırsanız cok sevinirim. Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.

Sayın refahiyenoteri,

Mahkemeden, birlikte olduğunuz şahıs için muayene talep ediniz. Yapılacak muayenede birlikte olduğunuz kişinin daha öncesinde de ilişkiye girip girmediği ortaya çıkacaktır. Yalnız bu durumda sizinle daha öncesinden de birlikte olduğunu beraberliğinizin süreklilik arzettiğini iddia edebilir. Eğer görüntüleri karşı tarafın rızası ile çekmişseniz mahkemeye "onun rızasıyla ortak çekim yaptığınızı" söyleyebilirsiniz. Ondan habersiz çektiyseniz bunun kötüniyetli bir çekim olduğu düşünülecek ve aleyhinize şikayet konusu olabilecektir. Sizin yapmanız gereken şikayetçinin yaşadığı hayat tarzını ispatlamaktır. Böyle bir şikayet halinde kızla isteğiyle birlikte olduğunuzu evlilik vaadiyle görüşmediğinizi ifade etmeniz yeterlidir.

MADDE 102. - [1] Cinsel davranışlarla bir kimsenin vücut dokunulmazlığını ihlâl eden kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, iki yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.(Asliye Ceza)
[2] Fiilin vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle işlenmesi durumunda, yedi yıldan oniki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Ayrıca sayın Öztürk' ün;
"evlilik vaadiyle görüşmediğinizi ifade etmeniz yeterlidir."
tezine katılmıyorum.5237 sayılı yasada "evlenme vaadi" suç veya suç unsuru olmaktan çıkarılmıştır.

"Bu arada kız ile birlikte olurken evdeki pc den görüntü kaydıda yaptım ve yaşıda tutuyor yani kıza herhangi bir zorlama ile birşey yapmadığım ortada görüntülerde var. Ama yasalarda sanırım bu görüntüleri almakta yasak" demişsiniz.

PC'den görüntü kaydı yaparken amacınızın ne olduğunu tahmin edemeyiz. Fakat habersiz yapılan bu çekim suç teşkil eder ve kişilik haklarına müdahale ve sonrasında gelebilecek şantaj vs gibi suçlardan dolayı cezalandırılmanız muhtemeldir.

Sayın elvancetinkaya,

Bahse konu olayda cinsel tacizin ispatlanması için olaydan sonra doktor raporu almış olması gerekirdi ki Sayın refahiyenoteri böyle birşeyden bahsetmemiş. Kaldı ki böyle bir raporun alınmış olması halinde eğer olay refahiyenoteri'nin bahsetmiş olduğu gibi olmuşsa bunu tamamen kendi lehine kullanabilecektir. Sizin bahsettiğiniz maddenin uygulanması için olayda zorlamanın olması ve olaydan hemen sonra alınmış ve rıza dışı ilişkiye girildiğini kanıtlayan doktor raporu gerekmektedir. Halbu ki refahiyenoteri'nin bahsettiği olayda zorlama yoktur.

Alıntı:

---

Av.Hanife Ebru Öztürk rumuzlu üyeden alıntı

Sayın elvancetinkaya,

Bahse konu olayda cinsel tacizin ispatlanması için olaydan sonra doktor raporu almış olması gerekirdi ki Sayın refahiyenoteri böyle birşeyden bahsetmemiş. Kaldı ki böyle bir raporun alınmış olması halinde eğer olay refahiyenoteri'nin bahsetmiş olduğu gibi olmuşsa bunu tamamen kendi lehine kullanabilecektir. Sizin bahsettiğiniz maddenin uygulanması için olayda zorlamanın olması ve olaydan hemen sonra alınmış ve rıza dışı ilişkiye girildiğini kanıtlayan doktor raporu gerekmektedir. Halbu ki refahiyenoteri'nin bahsettiği olayda zorlama yoktur.

---

Olaydan hemen sonra rapor almamış olabilir, ancak bakın siz bile mahkemeden rapor talebinde bulunun diyorsunuz.Bu tür suçlarda eyleme uyan sevk maddesi belirttiğim maddedir.Ancak daha sonra zorlama olup olmadığı hususunda konu açıklığa kavuşabilir.

Sayın elvancetinkaya,

Benim bahsettiğim mahkeme aşamasındaki rapor ile sizin maddeyle ilişkilendirdiğiniz rapor aynı şey değildir.

Şöyle ki; bahsettiğiniz maddedeki iddianın ispatlanması için OLAYIN HEMEN AKABİNDE alınması gereken bir rapor sözkonusudur. Böyle bir raporda ilişkinin rızaya bağlı olup olmadığı zorlama olup olmadığı ispatlanabilir,

Halbuki somut olayda ailenin amacı rapor almak değil, kızlarını bir şekilde birileriyle evlendirme kaygısıdır.

Ancak sayın refahiyenoteri, birlikte olduğu şahsın zaten bakire olmadığını ve başka beraberlikleri olduğunu iddia etmektedir. Benim anlatmaya çalıştığım mahkeme aşamasında alınacak raporda ise ( ki belki bilmediğiniz için böyle bir yorumda bulundunuzu düşünmekteyim ) şikayetçinin bir kereden fazla ilişkiye girip girmediğinin yada bekaretini tek bir ilişki ile mi kaybettiğinin tespitidir. Sürekli ilişkiye giren biri ile tek bir sefer ilişkiye giren kişi arasında anatomik farklılıklar bulunmaktadır. Bu nedenle mahkeme aşamasında rapor alınmasını tavsiye ettim.

Kaldı ki cinsel taciz gibi kişi üzerinde ağır psikolojik travma yaratan olaylarda mağdurlardan hiçbirinin kendisini taciz eden kişiyle evlenmek için can atacağını sanmıyorum. Bu konuda bu kadar ısrarlı davranılması dahi ilişkiye zaten rıza ile girildiğinin kanıtıdır.

Alıntı:

---

Av.Hanife Ebru Öztürk rumuzlu üyeden alıntı

Sayın elvancetinkaya,

Benim bahsettiğim mahkeme aşamasındaki rapor ile sizin maddeyle ilişkilendirdiğiniz rapor aynı şey değildir.

Şöyle ki; bahsettiğiniz maddedeki iddianın ispatlanması için OLAYIN HEMEN AKABİNDE alınması gereken bir rapor sözkonusudur. Böyle bir raporda ilişkinin rızaya bağlı olup olmadığı zorlama olup olmadığı ispatlanabilir,

Halbuki somut olayda ailenin amacı rapor almak değil, kızlarını bir şekilde birileriyle evlendirme kaygısıdır.

Ancak sayın refahiyenoteri, birlikte olduğu şahsın zaten bakire olmadığını ve başka beraberlikleri olduğunu iddia etmektedir. Benim anlatmaya çalıştığım mahkeme aşamasında alınacak raporda ise ( ki belki bilmediğiniz için böyle bir yorumda bulundunuzu düşünmekteyim ) şikayetçinin bir kereden fazla ilişkiye girip girmediğinin yada bekaretini tek bir ilişki ile mi kaybettiğinin tespitidir. Sürekli ilişkiye giren biri ile tek bir sefer ilişkiye giren kişi arasında anatomik farklılıklar bulunmaktadır. Bu nedenle mahkeme aşamasında rapor alınmasını tavsiye ettim.

Kaldı ki cinsel taciz gibi kişi üzerinde ağır psikolojik travma yaratan olaylarda mağdurlardan hiçbirinin kendisini taciz eden kişiyle evlenmek için can atacağını sanmıyorum. Bu konuda bu kadar ısrarlı davranılması dahi ilişkiye zaten rıza ile girildiğinin kanıtıdır.

---

Sayın Öztürk konuyu daha fazla uzatmayacağım.Cinsel suçlarda ilişki sonrası 7 gün içerisinde ilişkiye girilip girilmediği, girildi ise rızaya dayalı olarak mı yoksa cebir uygulanarak mı girildiği hususlarını ortaya çıkarmak amacıyla adli tıp kurumlarınca verilecek olan raporda bu ayrıntılar belirtilir.Zaten aradan bir kaç ay geçtikten sonra bu hususların açıklığa kavuşturulması dahi istense üzerindeki bulgular yok olacağından bunu aydınlatmak imkansızdır.yani sizin deyiminizle hem olay sonrası hemde mahkeme aşamasında ayrı ayrı rapor almak imkansızdır.adli rapor bir defaya mahsus düzenlenir.(istisnai durumlar hariç)Oda kişinin ilişki sonrası üzerinden 7 gün geçmemiş olması gerekir.Kaldı ki aylar sonra kalkıpta mahkemeden ayrıca bir raporla daha önceden başka biriyle ilişkiye girip girmediği hususunun tespitini dahi istemek olanaksızdır.Olayın oluş şekli açısından bakıldığında zaten sonuç olarak aynı yola çıkmaktayız.765 sayılı yasa hükümlerince dedikleriniz olabilirdi.Ancak 5237 sayılı yasada evlenmek vaadiyle kızlık bozmak suçu düzenlenmemiş olduğundan geriye kalan 102 md hükümlerince değerlendirilecek ve ilk etapta müştekiye rızası olup olmadığı sorulacaktır.Müştekinin olaya rıza göstermediğini beyan etmesi halinde ise 102 md hükümlerince yargılanmayı gerektirecek ve sonradan istenecek raporda da kişinin önceden başkasıyla ilişkisi bulunup bulunmadığı kestirilemeyecektir.Dolayısıyle müştekinin rızası olmadığı anlaşılırsa şüphelinin 102 md hükümlerince yargılanması kaçınılmazdır.

sayın elvacetinkaya benim merak ettiğim konu karşı tarafın bu cinsel ilişkiyi nasıl ispat edeceği. sizin de belirttiğiniz gibi "Kaldı ki aylar sonra kalkıpta mahkemeden ayrıca bir raporla daha önceden başka biriyle ilişkiye girip girmediği hususunun tespitini dahi istemek olanaksızdır" böyle bir ilişkinin olup olmadığı ispat edilemez. ve sayın refahiyenoteri böyle bir ilişki olmadığını söylerse karşı tarafın ispat konusunda pek birşey yapabileceğini düşünmüyorum. sizin görüşünüz nedir bu konuda ?

Alıntı:

---

taylan_666 rumuzlu üyeden alıntı

sayın elvacetinkaya benim merak ettiğim konu karşı tarafın bu cinsel ilişkiyi nasıl ispat edeceği. sizin de belirttiğiniz gibi "Kaldı ki aylar sonra kalkıpta mahkemeden ayrıca bir raporla daha önceden başka biriyle ilişkiye girip girmediği hususunun tespitini dahi istemek olanaksızdır" böyle bir ilişkinin olup olmadığı ispat edilemez. ve sayın refahiyenoteri böyle bir ilişki olmadığını söylerse karşı tarafın ispat konusunda pek birşey yapabileceğini düşünmüyorum. sizin görüşünüz nedir bu konuda ?

---

Varsa hakim tanık beyanlarını vs. değerlendirip takdir yetkisini kullanacak aksi durumda cevap çok açık.Delil yetersizliğinden beraat.