Şikayet ve tanıklık

Bir Polis-güvenlik-kolluk ya da bir kamu görevlisi Savcı-Hakim; aynı mesleği paylaştığı bir arkadaşı -yakını hakkında Şikayet-Dava- Suç duyurusu veya herhangi bir suçtan dolayı aleyhinde olmak üzere Mahkemede Şahitlik-Tanıklık yapabilir mi? Sizce etnik olarak bir sakıncası var mıdır? Konu ile ilgili aydınlatıcı bilgi ve fikir vermeniz mümkün müdür? Şimdiden teşekkür eder,tüm " www.hukuki.net " yönetici-yetkili-görevli-üye ve ziyaretçilerinin Sevgililer Gününü en içten duygularımla kutlar,günlerinizin bir ay ışığı kadar parlak,güneş ışınları gibi berrak olması dileğiyle... Esen ve hoş çakalınız...
Saygılarımla...

Etnik olarak değil de etik olarak sakıncasının olup olmaması tamamen kişinin kendi düşüncesidir. Aslında kişi mahkemeye tanık olarak çağrıldığında, kanunda gösterilen tanıklıktan çekinme halleri(belli dereceye kadar hısımlar, kanunda sayılan mesleği icra eden ve mesleği nedeniyle sahip olduğu bilgilerin sır niteliğinde olması nedeniyle, bu kişiler tanıklıktan çekinebilirler) mevcut değilse,bir mazereti de yoksa tanıklık yapmak zorundadır. Aynı zamanda, bir suçu ve failini bilip de ihbar etmek de vatandaşlık görevidir. Ancak millet olarak sahip olduğumuz duygusal yapımız nedeniyle, çoğunluğun, vicdanında taşıdığı değerler arasında mukayese yapmak zorunda hissettiği ve bunun sonucunda bir karar verdiği de bir gerçek. Ben, bu kadar genel bir soruya "evet" yada " hayır" şeklinde net bir cevap veremeyeceğim.

Ben de aynı duygularla sevgililer gününüzü kutluyorum. Hoşçakalın

Sayın Umut Işığı,

Her insan gibi kendisine karşı suç işlenen kamu görevlisininde kendisine karşı suç işleyen kişi hakkında şikayet ve dava hakkına sahip olduğu aşikardır. Yine aynı şekilde Meslektaşım Başak'ında belirttiği gibi tanıklıktan çekilmesini gerektirecek bir durum yoksa tanık olarakta dinlenebilecektir. Ancak bir kamu görevlisinin başka bir kamu görevlisi hakkında mesleğiyle alakalı olarak şikayetçi olması halinde, öncelikle kamu görevlisi hakkında soruşturma izni isteneceğini sonrasında gerek görülürse dava açılacağını belirtmekte fayda var. Diğer yandan eğer şikayetçi olan kamu görevlisi bu suçtan dolayı maddi ve manevi zarar görmüşse o zaman etik kurallarının bir kenara bırakılacağını ve şikayetçinin kişisel menfaatlerinin ön plana geçeceğini düşünmekteyim. Öte yandan eğer şikayetçinin amacı sadece diğer kamu görevlisini basit bir olay nedeni ile zor durumda bırakarak suçun siciline işlenmesini sağlamaksa bu pek etik değil. :terazi:

Konuyu örnekleyerek verirseniz bizimde bu konudaki yorumlarımız daha ne olur diye düşünüyorum. İyi günler

Affınıza sığınarak asıl konuyu getirmek istediğim noktayı açıklamak istiyorum. Avukatım davalarımı takip etmeyerek ve duruşmalara girmeyerek haklı olduğum bir davam karşı tarafın Avukatı duruşmaları takip ettiği için davalıların Avukatının masraflarını ödemem hakkında sonuçlanmış ve ilgili mahkeme kararı vekilim Avukatıma geldiği halde bu kararıda benden gizlemiş-saklamış veya unutmuş.Gelişen olayları evime gelen icra kağıdı ve icra memurları kanalıyle öğrendiğimde şok oldum.Mahkeme kararında 200 ytl olarak haksız yere ödemem gereken ücret, bu gecikme nedeniyle 410 ytl ye çıkması ayrı bir çabası....Vekilim Avukat hakkında davacı olmak için bulunduğum İlçe de hangi Avukata gitsem davayı meslektaş-ayıp olur-beni ayıplarlar gibi tutumları ile kabul etmek istememeleri...Öyleyse tüm meslektaşlar gruplaşalım bir olalım derim...Lütfen işini yapanla yapmayanı kim ayırt edecek...Suçluyu bence kayırtmak ayıp ve saygısızlıktır diye düşünüyorum...Çok hoş ve şık olmayan bir yaklaşım-bakış ve değerlendirme olarak nitelendirmekteyim.Sizce bu yaklaşım ne derece sağlıklı ve doğrudur?
Saygılarımla...

Sayın UMUT IŞIĞI,

Bu konu için herhangi bir avukata başvurmanıza gerek yok.Avukatınızın bağlı bulunduğu Baro'ya bir şikayet dilekçesiyle başvurarak mevcut durumunuzu anlatabilir ve avukatınızdan şikayetçi olabilirsiniz. Ama tüm bunları yapmadan önce avukatınızla görüşerek konu hakkında uzlaşmaya ve neden bu şekilde davrandığını öğrenmeye çalışmanızı tavsiye ederim. Saygılarımla.

Şu ana kadar konu hakkında herhangi bir net cevap almış değilim.İnsanın aklına yine acaba korumak adı altında sessiz kalmak mı der siniz? Koruma ancak benim bildiğim aciz ve muhtaç olan insanlara karşı uygulanan bir yaklaşımdır.Suçluyu korumak ise aynı suçlara ortak olan veya birbirine karşı olabilecek-gelişebilecek suçlarda birlik olup,güçsüzü haklı olduğu konuda çiğnemek ve üstün olmak adına karşı bir savunma iç güdüsüdür.Sizlerden ricam en azından yol ve ışık göstermeniz adına bilgi vermenizi çok isterim.Bu konu hakkında elimden geldiği kadar sonuca gitmeye çok kararlığım.Maddi rakam küçük olabilir.Açmış olduğum haklı bir davam ve bedel...Çok komik bir gelişme...Zamanım ve vaktimin kısıtlı olması dolayısıyle Avukat tutmak istemiştim.Görülüyor ki kimse bu işi İlçemde dahi üstlenmek ve takip etmek istememektedir.En sonunda kendim elimden geldiği kadar delil ve belgelerimi baroya yazacağım bir şikayet davası-dilekçesi ile ek'te sunarak bu hukuki-yasal süreci başlatmak olacaktır diye düşünmeye başladım.Bu iş onur-gurur meselesi değil benim bildiğim sadece ekmek kapısının daralması ve alınacak tutum-cephe ile çevresindeki ilişkilerinin zedelenmesi korkusu...Kısacası herşey çıkar-menfaat uğruna... İşte çiğ tavuk yemek buna denir derim!..Yüzde yüz suçlu bir katilin vekilliğini mesleği gereği bile-bile üstlenen; nasıl olurda bu iş için onur-gurur meselesi gibi yaklaşım-tutum ile olaya bakabilir.Bu bir çelişkidir.İnsanın kendisi ile barışık olmadığının bir işareti değil mi?Burada bu sitede bazı duygu ve düşüncelerimi açık -net olarak yazdığım içinde acaba siz değerli yetkili-üye ve ziyaretçiler nasıl bir tepki alacağımda merak konusu...
Saygılarımla...

Mrb
Şikayet ile ilgili olarak; müşteki ya da tanığın herhangi bir hekimden alacağı ve adli tahkikata esas olacak bir rapor için, gözaltına alınan şahısların doktor raporunda olduğu gibi kapalı zarf içerisindemi sevk edilmesi gerekir? Müşteki ve Mağdurların alacakları bu tip doktor raporlarının sevkini düzenleyen bir mevzuat var mıdır? bu raporların açıktan gönderilmesi ne kadar etiktir?
Selamlar...