-
Kapkaç mı gasp mı?
15 Ocak 2003 Çarşamba ..Yer İstanbul Mimaroba- Atmaca ekmek fırını önü..Saat 19.00.Yani herkesin işinden eve dönerken ekmek almaya uğradığı ve o saatte kapısında en az 10 araba, 20 kişinin olduğu bir yer. Ve bu arada kaldırımın genişliği yaklaşık 12-13 metre. Arabalar rahat parkedip insanlar ekmeklerini alabilsinler diye kaldırımın başlangıcı eğimli...
Yanımda 4 yaşındaki kızım ve yuva arkadaşı 4 yaşında bir çocuk daha var ....İki çocuk da benimle inmek istedi arabadan. Bu yüzden arabamı fırının kapısına yaklaşık 1 metre kalana kadar yanaştırdım... Arkadaşı bize misafir gelecek bu yüzden kızım çok mutlu..Ona sıcacık ekmek almak istiyor..
Fırına girdik ekmeğimizi aldık. Çıktık...Bir araba çok hızlı bir şekilde kaldırıma çıktı... Çocukları görmedi bu yüzden üzerlerine doğru geliyor sandım..
Ama aslında onlar çocukları görmüş ve üzerlerine doğru sürmüş arabayı... Çocuklarımı korumak üzere üzerlerine atıldım onları arabama doğru kucakladım...Ve işte o anda kendimi yerde buldum.Çünkü arabadan iki kol uzandı ve çantamı almak üzere beni sürükledi...Arabanın altına doğru sürüklendim...Kendimi sanırım 1 saniye farkla arabanın altında kalmaktan kurtardım...Araba hemen kaldırımdan indi ve deli gibi bir hızla uzaklaştı..Bu arada etrafta olan onlarca kişi hemen bana ve çocuklarıma yardıma koştu..
Polis 1-2 dakika içinde geldi..herkes çok yardımcı oldu. Büyükçekmece emniyet müdürlüğüne gidip ifademi verdim..Vs vs..Herkese özellikle sevgili polislerimize teşekkür ederim..Çünkü tahmin ettiğimden çok daha sıcak ve ilgili davranışlarla karşılandım.Özellikle emniyet amiri (kusura bakmasın ismini anımsamıyorum) inanılmaz yardımcı oldu...Ama..İşte işin ama kısmı...
Bu adamlar umarım yakalanacaklar..(Zaten araba da Ataköyden çalınmış bir araba imiş ve o gün böyle 2 kapkaç daha yapmış)
Ama yakalandıklarında ne olacak? Çantamdaki 20 milyon için beni çocukları öldürebilecek kadar gözü dönmüş kişilere ne olacak?
Bu vasat bir hırsızlık değil ki...Bu direk olarak cana kast bence.. Taa 15 metrelik kaldırıma çıkıyor..Arabayı çocukların üzerine sürüyor..Ben onları korumak isterken beni yerlerde sürüyor...Bu sadece kapkaç olarak mı değerlendirilecek? Ben bu insanları (ki onları insandan saymıyorum ) asla affetmeyeceğim. Ya 4 yaşındaki kızıma ya onun 4 yaşındaki arkadaşına çarpsaydı..Ya ben tek çocuğumu kaybetseydim..Ya çocuğum annnesiz kalsaydı? Ya da kızımın arkadaşına zarar gelseydi..Onun annesine ne diyecektim ben? Bir kaç saniye ile şans eseri hepimiz hayattayız şu anda..Peki bu da vakayı adiyeden mi sayılacak? Yetmez mi artık???
Tamam caddelerde çantamızı ters tarafta taşıyoruz. Tamam gece karanlık otoparklarda dikkkat ediyoruz. Ama onlarca insanın olduğu bir fırının önünde caddeden 15 metre içeri giren, çocuk çoluğun olduğu bir kaldırıma deli gibi çıkarak bir çok insanın canına kast ederk çanta çalma girişimlerini nasıl önleyeceğiz. Ne yapacağız? Bunun çaresi yok mu? Bu adamlar yakalanınca ne olacak? Yine 3 gün sonra sokağa mı çıkacaklar? İnsan hayatı bu kadar mı ucuz? Benim 4 yaşındaki kızımın hayatı bu kadar mı ucuz???
Fiziksel olarak belki elim kolum dizim yaralandı sadece Allaha şükür ama ya benim psikolojik durumum ne olacak?10 yıl boyunca havayollarında hosteslik yaptım, İzmir'den gelip İstanbul'da tek başıma yaşadım yıllarca..Eşim de kaptan pilot olduğu için bir çok şeyi yalnız yapmak zorundayım..Hiçbirşeyden kormadığımı söylerim. Cesur bir kadınım......Kadındım...Ama şimdi artık böyle hissetmiyorum. Üç gecedir uyuyamıyorum. Sakinleştiriciler içip sadece 1-2 dakika uyuduğumda da kızımın yada benim öldüğümü görüyorum rüyamda..Uyumaya bile korkuyorum..Ne olacak???
Ya kızımın psikolojisi ne olacak? ''Anne senin çantanı ne yapacaklar ki? ''diye soruyor..''Annecim neden düşürdüler seni yere'' diye soruyor..''Kötü adamları polis amcalar yakalar dimi'' diye soruyor..'' Annecim benim resmim vardı senin çantanda ya beni resimden tanırlarsa beni de almaya gelirlerse tekrar '' diye soruyor...Her meraklı çocuğa olduğu gibi kızıma da başkasının çantasını karıştırmak çok ayıp birşeydir diye öğretirken....Neyi nasıl açıklayacağım ben yavrucağa?
Yine birilerinin karıları ortaya çıkıp kader mahkumu deyip birilerini afffedecek mi?? Çok şükür ya kimse ölmedi..Yine de affetmiyorum ben bu suçluları..Ve onları defalarca affedenleri de affetmiyorum..Umarım kimse de affetmez artık..Ve lütfen lütfen bir şeyler yapılır artık böyle insan demeye dilimin varmadığı pis yaratıklara...
Bu arada karakola müracaat ettim ama şimdi ne olacak..Yani bu adamlar yakalanırda benim de telefonum vs. onlarda çıkarsa sadece 3-4 gün sonra sokağa mı çıkacaklar yine?? Nasıl engel olabilirim buna? Nasıl ceza almalarını sağlarım daha fazla? Lütfen bana ne yapmam konusunda yardım eder misiniz?Bu arada cep telefonumun IEMI numarasını savcılığa mı vermem mi gerekiyor ? Çok teşekkür ederim..
Sevgi ve saygılarımla
Zeynep Özgünç
-
Öncelikle büyük geçmiş olsun. Suçluların bulunduğunu farzedelim. Bu kişilerin ifadesi alınıp, nöbetçi mahkemeye çıkarılacaktır. Mahkeme tututklu veya tutuksuz yargılanmaları hakkında karar verecektir. Ama suç gasp mı, kapkaç tabir ettiğimiz hırsızlık mı sorusunu merak ediyorsunuz. Malesef "hırsızlık"...
Gasp suçu ise en ağır suçlardandır. Sanık 10-20 seneye mahkum edilir.
Bu konuda caydırıcı düzenlemeler yapılmaya çalışılmakta ise de kanunun değiştirilmesi gündemdedir.
-
arkadasım sunu soyleyeyım kı devlet eger devlet hukuk devletı ıse kısıleı hukukı guvenlık cercevesı ıcerınde korumalıdır,sızın olayınız bence gasp(yagma)a gırer,496 a gore(TCK)sahıs sıddet kulanarak malı ele gecırmeye calısmıs,yanı burada şiddet ağırlıklı unsurdur,fakat uygulamada bu daha cok hırsızlık kapsamına gırdıgınden,cezalar daha da hafifler,bu fiil savcı tarafından kovusturulur,msj.ını bekliyorum,tanısalım...
adalet
-
Anlatılan olaydaki eylem Hırsızlık suçu kapsamında degildir.
Hırsızlık suçu bir kimsenin taşınabilir malının sahibinin rızası dışında kendisinin veya üçüncü bir kimsenin faydalanması için bulunduğu yerden alınmasıdır.
Olayımıza döndüğümüzde başkasının taşınabilir malı;çanta.
Rıza;yok.
Nİyet;çantadan çıkacak ekonomik değeri olan herşeyden faydalanmak.
Yukarıda belirtilen unsurlar gerçekleşmiş.Ancak bir fazlasıyla;o da mağdurun yaralanması.Bu unsur eylemi hırsızlık suçundan ayıran ve eylemi gasp suçuna dönüştüren unsurdur.Böylelikle taşınabilir malın sahibinin rızası dışında sahibinin iradesinin zor kullanmak suretiyle bertaraf edilmesi sonucunda ele geçirilmiştir.
Yani;
Hırsızlık+zor kullanma=GASP
ismet karabulut
-
Sayın özgünç..
Öncelikle size ve çocuğunuza büyük geçmiş olsun.. Maalesef bu toplumsal sorun özellikle büyük şehirlerde katlanarak artıyor..
En azından bu kadar korkunç bir eylemin, artık çok az bir ceza ile geçiştirilmediğini söylemek isterim.
Kapkaç vakaları artık Yargıtay'ca da gasp hükümleri çerçevesinde değerlendiriliyor..
Anlattığınız çerçevede maruz kaldığınız hareketi değerlendirmek gerejkirse; burada sözkonusu kişiler, sizin ve çocuğunuzun can güvenliğini tehlikeye atacak bir fiili uygulayarak, sizi eylemlerine karşı koyamaz hale getirmişler. Burada mutlaka darp/cebir/şiddet uygulamak yoluyla değil, herhangi bir şekilde (mesela tehdit, ani ve şok edici hareket, şantaj, vs,vs..) sizi karşı koyamaz hale getirmeleri de mümkün. Ayrıca sizin bu "karşı koyamayacak durumunuzdan" yararlanarak size ait olan bir eşyayı/parayı sizin hakimiyet alanınızdan çıkarmışlar. Yani haksız bir biçimde sizin malvarlığınızda bir eksilme, bu eksilmeye bağlı olarak sözkonusu kişilerin de mal varlığında bir artma meydana gelmiştir. Unsurları itibarıyla gasp suçu oluşmuş.. Kaldı ki burada umumi tehlike yaratacak şekilde hareket etmek, cana kast gibi ağırlaştırıcı unsurlar da var..
Yargıtay 6. Ceza Dairesi, kapkaç eylemi sırasında cebir, şiddet veya tehdit kullanılmamışsa, yani elinizde cep telefonu var, alıp kaçmışsa, kapkaç cezası veriyor. Ancak, mağdur çantasını vermemek için direnmişse -ki olayınız bu şekilde-, sanık buna rağmen eylemi sürdürmüşse, yani cebir, şiddet veya tehdit kullanılmışsa, kapkaçtan değil gasp suçundan ceza veriyor.
"Kapkaç olaylarının hazırlık soruşturmasında anılan mahkeme kararı ve Yargıtay ilamının emsal teşkil etmesi açısından, mağdurların faillere iradi direnç göstermeleri, faillerin de bu dirence karşılık zorlama ve çekiştirme yöntemleriyle suça konu olan eşyayı almaları durumunda, suçu teşkil eden fiilin cebir ve şiddet içermesi söz konusu olduğundan tahkikatın TCK'nın 495. maddesinde düzenlenen gasp (yağma) suçuna göre yapılmasını ve hazırlanan savcılığa sevk yazılarında suçun nevi hanesinin buna göre düzenlenmesi istenmiştir."
Yeni TCK'daki bir başka önemli düzenleme de, gasp yoluyla elde edilen malın değerine göre ceza tayin edilmesi. Yeni düzenlemeye göre, malın değeri küçükse ceza indirimine gidilebilecek.
Bu konuya ilişkin Yargıtay kararı var. Şayet dilerseniz bu kararı da burada yazabilirim.
Umarım yeterince aydınlatıcı olmuştur.
Saygıyla..
Puxa Vida
-
"kapkaç" diye adı çıkan bu tip fiiller aslında TCK 496da hükmolunan yağma suçu içerisinde değerlendirilir zira taşınabilir bir malın (elbetteki rıza olmaksızın)bir cebir (maddi veya manevi) sonucu ele geçirilmesi yağma suçunu-genelde gasp diye yanlış bilinir ama olsun- oluşturur. bu durumda savcılığa başvurmanız durumunda gerekli işlemler yapılacak ve ne yapacağınız size bildirilecektir.
çocuğunuzun ve sizin uğradığınız bu travma yüzünden de bir manevi tazminat davası açmanız mümkündür.
geçmiş olsun
ghostsam