Bilişim suçları - Makale denemesi 1
Bu konuda bir çok forum açılmakta olduğunu ve bir fikir kargaşası ile devamlı aynı sorunun sorulup durduğunu gördüm. Helal olsun sana ne göz varmış sende dediğinizi duyar gibi olmama karşın ben aldırmadan konuma devam ediyorum...
Gelişen teknoloji ile suça karşı mücadele arttığı gibi suç işleme yapısıda değişmekte ve mevcut kanunlar buna ceza konusunda yetersiz kalmaktadır. Hatta çoğu zaman işlenen suçun kanunda karşılığı bile bulunmamaktadır.
Bugün için dünyanın hemen hemen en popüler ve bilinmeyen gruplarından biridir hackerlik. Haklarında filmler yapılmakta kitaplar yazılmakta ve kulaktan kulağa efsane gibi yayılmaktadır namları... Amaçları ne olursa olsun bir kere bir şekilde suç işledikleride gerçektir. Gelişen ve yaygınlaşan teknoloji ve özellikle internet sayesinde yararlı olduğu kadar zararlı bölücü sitelerde kurulmakta ve hatta örgüt propagandaları dahil yapılmaktadır. Bizim kızdığımız beğenmediğimiz zararlı kabul ettiğimiz sitelerin hacklenmesi hoşumuza gitse bile bunun da bir suç olduğunu kabul etmemiz gerekmektedir.
"Suçum merakımın bir parçası. ...Ben bir hacker'ım. Bize tek tek engel olabilirsiniz ama hepimizi durduramazsınız" Bu ifadeler Hacker Manifestosu'ndan alındı. ( Bahattin bey hemen karşı manifestoyu yazar ) Hacker diyince çoğumuzun aklına biraz asosyal ergenlik çağında olan 16-17 yaşlarında tipler gelir. Bilgisayar karşısında oturmaktan gözleri şişmiş kızarmış ve kendilerinden başkasının ne yaptığını merak eden tipler olarak tanımlansada pekte doğru değildir bu tanım. Bu tanım olsa olsa ' Amatör Hacker' tanımı olabilir.
Peki Hacker ne demek ? Bilgisayar korsanı deyiminin yetersiz kaldığı bir dönemdeyiz çünkü hack işlemi günümüzde sadece bilgisayar sistemlerine yapılan saldırı olarak tanımlanamaz. Bunun yerine bilişim korsanı demek kapsam olarak daha uygun düşecektir. Çünkü gerek kapsam gerekse işlev açısından daha geniş kapsamlı bir tanımdır. Bilişim korsanları her nekadar suç işleselerde teknolojik gelişmeye olan katkılarını yadsıyamayız...
Hacker'ları suç işlemeye iten nedenler arasında, geleneksel olarak bireyleri suç işlemeye götüren nedenlerden farklı bir neden görmek pek mümkün değildir. İntikam alma duygusu, güce sahip olma, açgözlülük, şehvet, macera veya "yasak meyveyi tatma" arzusu gibi geleneksel olarak bireyleri suç işlemeye götüren nedenler, bilişim suçları anlamında da bireyleri suç işlemeye götürüyor diyebiliriz.
Büyük bir bilgisayar sistemi üzerinde izinsiz olarak etkin olabilmek, belki de bir güç gösterisi olarak o bireyi fazlasıyla mutlu etmektedir. Çalıştığı şirkette haksız şekilde işinden atılan bir bilgisayar mühendisinin, eski şirketinin bilgisayar sistemine verdiği zarar veya ideolojik olarak mücadele içinde olduğu bir devlete karşı o devlet kurumlarının bilgisayar sistemlerine zarar vermek, intikam duygusu ile işlenen suçlardır.
Hack eylemlerinin birçoğu macera arayan kişiler tarafından, bilinmeyeni keşfetme güdüsüyle işlenir. Bilişim alanında suç işleyebilmek için gerekli teknolojik bilgi düzeyinin yüksekliği göz önüne alınırsa, kompleks yapıdaki bilgisayar güvenlik sistemlerine zarar verme yoluyla, suç faillerinin kendilerini ispatlama güdüsü veya bir meydan okuma güdüsü ile hareket ettikleri de unutulmaması gereken bir motivasyondur.
Ayrıca aşırı merak, kendini tatmin etme, kendi başına bir şeyleri başarma, kendine güven gibi olumlu bir takım güdülerle hack fiili gerçekleştirilebileceği gibi, anti-sosyal kişiliğin dışa yansıması, gerçek yaşamda kendi varlığını kabul ettirememe, dışlanma veya uyumsuzluk gibi nedenler ve bireyin kendini sanal alemde kabul ettirme güdüleri de bu eylemi yapmaya iten etkenler arasında sayılabilir.
Aslında hacker'ları ikiye ayırabiliriz. Birincisi amatör hacker'lar... Bunların genel kastı suç işlemek, zarar vermek olmamakla birlikte, özellikle kendilerini ispat etme, macera arama veya meydan okuma gibi nedenlerle hack ederler. Bu kişilerin yaptığı eylemler suç kapsamına girse bile, genel olarak bunları suç işleme temayülü içinde kişiler olarak tanımlayamayız. Çünkü bunların bir kısmı daha çocuk denecek yaşta olan kişilerdir.
Ancak ikinci grup yani, profesyonel hacker dediğimiz grup farklıdır. Bu grubun yaptığı işlem, genel anlamda amatörlerin yaptığı işlemlerden çok farklı olmasa bile bu grubu diğerlerinden ayırmak zorundayız.
Bu grup içinde de ikili bir ayırıma gidilebilir. Birinci grupta hack eylemlerini tek başına gerçekleştiren bireysel hacker'lar yer alır. Bu grup, bu işi meslek haline getirmiş kişilerden oluşur. Saldırı yapma, bir bilgisayar sistemine zarar verme sık olarak gerçekleştirdikleri eylemlerdir. Amatör hacker'lardan ayıran en önemli özellikleri bu kişilerin belirli ölçüde de olsa maddi çıkar için eylemlerini gerçekleştirmeleridir
Profesyonel hacker dediğimiz grubun ikinci kısmını ise sanal alemin en tehlikeli hacker'ları oluşturur. Bu kişiler mayfa, örgütlü suç grupları dahil olmak üzere her türlü suç şebekesinin içinde yer alabilir. Bunları suç işlemeye sevkeden saikler arasında macera gibi güdüler yer almaz. İntikam, para hırsı, tehdit, şantaj ve politik amaçlar gibi çok değişik güdüler ile hareket edebilirler. Eylemlerinde mafya tipi yapılanmalarda olduğu gibi maddi çıkar ön plandadır. Bir bankayı tehdit ederek belirli bir miktarın hesaplarına yatırılmasını isteyebilecekleri gibi, banka hesaplarında yaptıkları işlemler ile bankadaki bir miktar parayı değişik yolllarla kendi hesaplarına geçirebilirler.
Bunların dışında, politik olarak eylem yapan hacker'lar vardır. Bunlar çıkar amaçlı değil, gerçek yaşamda olduğu gibi ideolojik amaçlarla eylemlerini gerçekleştirir. Ayrıca terör örgütlerinin ve organize suç örgütlerinin profesyonel hacker'ları kaçırıp amaçları doğrultusunda kullandıkları da biliniyor.
Literatürde zarar amaçlı eylem yapanlar için cracker'ler denilmektedir. Zararsız eylem yapan hackerlerin ayırt edilmeyi istedikleri bir grupta sağdan soldan buldukları programlarla web sitelerine ve bilgisayarlara saldıran LAMER olarak adlandırılan gruptur. Lamer lerin bilgisayar bilgi düzeyleri pek olmamakla birlikte korsan yollardan elde edilmiş programlar sayesinde eylem yapmalarıdır ki bu gruptakiler hukuksal açıdan yakalanması en kolay gruplar olarak karşımıza çıkmaktadır.
Yukarıda çerçevesi genel olarak çizilen değerlendirmeler neticesinde Yürürlükte olan TCK nezdinde bilişim suçlarına bakacak olursak...
Bilişim suçunun tanımını '''Bilgisayar, çevre birimleri, pos makinesi,cep telefonu gibi her türlü teknolojinin kullanılması ile işlenilen suçlardır.'' olarak yapabiliriz.
Bilişim suçlarının türleri olarak ta hakaret, küfür, kredi kartı yolsuzlukları, sahte belge basımı, bilgilerin çalınması ve buna bağlı olarak devam edebilecek suçları kapsamakla, birlikte bunlarla sınırlı olmayıp, günden güne değişiklikler göstermektedir. İl Emniyet Müdürlüklerine bağlı olan Bilgi İşlem Şube Müdürlükleri değişik birimlerden ve Cumhuriyet Başsavcılıklarından gelen talepler doğrultusunda çalışmalarına başlamıştır. İstanbul içinse 1999 yılında başlayan çalışmalar talebin atması nedeniyle Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü içerisinde bulunan Bilgi Sistemi Büro Amirliği bünyesinde çalışmalarını sürdürmüştür. 2002 yılından itibaren Emniyet Genel Müdürlüğü bünyesinde İnternet ve Bilişim Suçları Şube Müdürlüğün kurulması sonucu taşra teşkilatı olarak Şube Müdürlüğü içerisinde Bilişim Suçları Büro Amirliği adı altına çalışmalarını sürdürmekte olduğu bilinmektedir.
Ülkemiz açısından bakacak olursak en çok karşılaşılan bilişim suçları :
A. Başkalarının adına e-mail göndererek özellikle ticari ve özel ilişkileri zedeleme.
B. Başkalarının adına web sayfası hazırlamak ve bu web sayfasının tanıtımı amacıyla başkalarına e-mail ve mesaj göndermek ve bu mesajlarda da mağdur olan şahsın telefon numaralarını vermek.
C. Kişisel bilgisayarlar yada kurumsal bilgisayarlara yetkisiz erişim ile bilgilerin çalınması ve karşılığında tehdit ederek maddi menfaat sağlanması
D. Şirketlere ait web sayfalarının alan adının izinsiz alınması ve bu alan adlarının karşılığında yüklü miktarlarda para talep etmek.
E. Özellikle Pornografik içerikli CD kopyalamak ve satmak.
F. Sahte evrak basımı gibi çok farklı konuları içerebilmektedir.
Bilişim suçu ile karşılaşanların yapabilecekleri nelerdir ?
A.Yasadışı siteler (web sayfaları) ile ilgili şikayetlerinizi 155@iem.gov.tr adlı e-mail ihbar adresine bildirebilirsiniz.
B.Şahsınız ile ilgili şikayetçi olduğunuz konular ile ilgili elde edebildiğiniz tüm deliler ile birlikte en yakın Cumhuriyet Başsavcılığına müracaat ederek şikayetçi olabilirsiniz.
C. İl Emniyet Müdürlükleri tarafından yürütülmekte olan tüm tahkikatlarda Savcılık talimatı veya Mahkeme kararı esas alınmaktadır.
D. Şikayetçi olduğunuz konular ile ilgili olarak yapılacak çalışma neticesinde ISP(İnternet Servis Sağlayıcının) yurt dışında bulunması durumunda Adli Makamlar tarafından yapılacak olan Adli İstinabe ile konunun takibi yapılabilmekte olduğu unutulmamalıdır.
Kanunumuzda Bilişim suçlarının cezalarına bakacak olursak...
Bilişim sistemine girme, sistemi engelleme,bozma, verileri yok etme veya değiştirme, tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması, banka ve kredi kartlarının kötüye kullanılması kapsamındaki suçları tanımlayan kanun maddeleri TCK'nın 243 -246.maddelerinde yer alıyor.
Bilişim sistemine girme
MADDE 243. - (1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren veya orada kalmaya devam eden kimseye iki yıla kadar hapis veya adli para cezası verilir.
(2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir.
(3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme
MADDE 244. - (1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen, bozan, sisteme hukuka aykırı olarak veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen, erişilmez kılan, değiştiren, yok eden kimseye bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.
(2) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
(3) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması hâlinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.
Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması
MADDE 245. - (1) Başkasına ait bir banka veya kredi kartını, her ne suretle olursa olsun ele geçiren veya elinde bulunduran kimse, kart sahibinin veya kartın kendisine verilmesi gereken kişinin rızası olmaksızın bunu kullanarak veya kullandırtarak kendisine veya başkasına yarar sağlarsa, üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası ve adli para cezası ile cezalandırılır.
(2) Sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi, fiil daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, dört yıldan yedi yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbiri uygulanması
MADDE 246. - (1) Bu Bölümde yer alan suçların işlenmesi suretiyle yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.
Görüldüğü üzere kanunumuz bilişim suçlarını düzenlerken hacker lar arasında fark gözetmemiş böylece sadece kendini tatmin büyük şirketlerin açıklarını bulmak gibi zararsız hacker lar ile kişilere direk zarar veren hackerlar ile lamer ler arasında bir fark kalmamıştır. Böylece yurdumuzda beyaz şapkalılar diye de anılan ve eylemlerini zarar verme amacı gütmeden yapanlarla siyah şapkalılar diye anılan zararlı grup aynı derecede suçlu olmaktadır. Yani herhangi bir yetkisiz erişim direkt suç sayılacak fail cezalandırılacaktır.
Burada ki temel sorunlardan biriside girişte belirttiğimiz gibi bu işlerle uğraşan kişilerin çoğunluğunun ergenlik çağında olan 16-17 yaşındaki gençlerden oluşmasıdır. Yani başka bir deyişle ebeveynlerin çocuklarını dikkatli kontrol etmemesi gereğinden fazla bilgisayarla oynamasına izin vermesi , gereksiz ve saatler süren chat mesajlaşmaları gibi etkenlerle ortaya çıkan bir kimlik bunalımındaki kişilerin olmasıdır. Ailelerin çocuklarına gerekli titizliği göstermesi durumunda bu tip olayların azalacağını kabul etmek hayalcilik olmayacaktır...
Saygılarımla t.a
Re: Bilişim suçları...( Makale denemesi 1 )
Makale denemesi icin tesekkurler...
Sayin Av Duygu Tekay in iletisinden bir alinti
``İnternet kullanıcılarının siteler arası gezinti yaparken , kullanan kişinin kendi bilgisi dışında bağlantısının kesilerek milletlerarası arama ile yeni bağlantı yapmasına neden olmak``
Bu durum internette sorf yaparken her an `beyaz ve siyah sapkalilar kurbani olabiliriz` demek midir?
Re: Bilişim suçları...( Makale denemesi 1 )
Re: Bilişim suçları...( Makale denemesi 1 )
Bu olgu ADSL ile tarihe karışmıştır.
Dial-up bağlantısında çok büyük sıkıntılar çıkartan bahse konu olan bu programlar (dialer) maddi olarak çok büyük zararlar vermiş ve farklı bir virüs çeşidi olmuşlardır.
Re: Bilişim suçları...( Makale denemesi 1 )
arkadaşlar bilişim hukuku konusunda adalet mekanizmasının yeterli bilgi birikimine ve teknolojiye sahip olduğunu düşünüyor musunuz ? belki diyeceksiniz ki hakim uzmanlığı olmayan konuda bilirkişiye başvurabilir ama bu bilirkişiye başvurma esasları bilişim hukuk özelinde neye göre belirleniyor ve sınırı olmayan bilgiden ve teknolojiden bahsettiğimize göre bilirkişinin de yanılma olasılığı yüksek değil midir ? örnek vermem gerekirse bu tür suçlarda ip numarası büyük önem taşıyor ve değerlendirme buna göre yapılıyor. ama bu tür suçları işleyip başka bir bilgisayardan işlenmiş gibi gösterebilecek teknolojiler olduğunu duyuyoruz. ayrıca virüs, truva atı vs yoluyla da bu çok rahatlıkla yapılabilir. kısacası kişinin %100 suçlu olduğuna kanaaat getirilebilecek donanıma ( bilgi ve teknoloji) adalet mekanizması sahip midir ?
Re: Bilişim suçları...( Makale denemesi 1 )
QUOTE=commodore1tr;16599]Bu konuda bir çok forum açılmakta olduğunu ve bir fikir kargaşası ile devamlı aynı sorunun sorulup durduğunu gördüm. Helal olsun sana ne göz varmış sende dediğinizi duyar gibi olmama karşın ben aldırmadan konuma devam ediyorum...
Gelişen teknoloji ile suça karşı mücadele arttığı gibi suç işleme yapısıda değişmekte ve mevcut kanunlar buna ceza konusunda yetersiz kalmaktadır. Hatta çoğu zaman işlenen suçun kanunda karşılığı bile bulunmamaktadır.
[/QUOTE]
https://www.hukuki.net/hukuk/index.php?category=8
adresindeki makaleler alt başlığını yasal yaptırımdan yoksunluğunu dikkate alarak pas geçersek; mevzuat olarak 33 adet yasal düzenleme mevcut...
ve...;
Anayasanın 20. maddesi; "Herkes, özel hayatına ve aile hayatına saygı gösterilmesini isteme hakkına sahiptir. Özel hayatın ve aile hayatının gizliliğine dokunulamaz."
Bu ilkenin ihlali halinde, yani özel hayatın gizliliği ihlal edilirse artık yeni Ceza Kanununa göre fiil suç sayılacaktır.
Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile veya adli para cezası ile cezalandırılır.
Gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi halinde cezanın alt sınırı bir yıldan az olamaz (TCK Madde 134/1)
ve...;
Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) 8. maddesinin ilk fıkrası "Her şahıs özel ve aile yaşamına, konutuna ve muhaberatına saygı gösterilmesi hakkına sahiptir" şeklinde düzenlenmiştir.
İkinci fıkrada ise "Bu hakların kullanılmasına resmi bir makamın müdahalesi demokratik bir toplumda ancak milli güvenlik, kamu huzuru, ülkenin iktisadi refahı, düzenin korunması için zorunlu ölçüde, kanunun izin vermesi şartıyla gerçekleşebilir" hükmü vardır.
AİHS'nin 8. maddesince korunduğu şekliyle mahremiyet hakkı, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi tarağından 428 (1970) sayılı kararı ile kabul edilen Kitlesel İletişim Araçları ve İnsan Hakları Bildirisi ile "bir kişinin hayatını minimum müdahaleyle yaşama hakkı" olarak tanımlamıştır.
Bildiriye göre "mahremiyet hakkı"; esas olarak kişinin kendi hayatını en az müdahale ile sürdürmesinden ibarettir.
Bu hak özel hayat, aile ve ev hayatı ile kişinin fiziksel ve ruhsal bütünlüğünü, onur ve itibarını, kişiyi olduğundan farklı göstermekten kaçınmayı, gereksiz ve utandırıcı şeylerin açıklamasını, özel fotoğrafların izin alınmadan yayınlanmamasını, casusluğa karşı korumayı ve haklı görülemez ve kabul edilemez yerli yersiz konuşmayı, özel iletişimin kötüye kullanılmasına karşı korumayı, kişi tarafından gizli olarak iletilmiş ve elde edilmiş bilgilerin ifşa edilmesine karşı korumayı da içerir.
İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 12. maddesi;
Hiç kimse özel hayatı, ailesi, meskeni veya yazışması hususlarında keyfi karışmalara, şeref ve şöhretine karşı tecavüzlere maruz bırakılamaz. Herkesin bu karışma ve tecavüzlere karşı kanun ile korunmaya hakkı vardır.
REALİTE
*Kişilerin her birinin veya herhangi birinin rızası ile veya tamamen bilgileri olmaksızın, *yatak odası, *etek altı, *gerdek gecesi, *kaçamak vs. daha fazla içerikli görüntülerinin kaydedilmesi
*Nasıl bir psikoloji, nasıl bir ahlak anlayışı, nasıl bir sapkınlık olduğunun anlaşılması için epey akademik/bilimsel mesai harcanması gerekir ki;
profesyonel porno sektörünün ürünlerine ilaveten, tamamen internetin yayın organı olarak kullanıldığı, rollerini ve çekimlerini ise öğrenci/evkadını/esnaf/işsiz gibi sadece halktan kişilerin üstlendiği 'amatör' olarak sıfatlandırılan ama üretimdeki yoğunluğa bakıldığında anlamlı sonuçlar doğuran Türkiye menşeili her türlü marjinal fantazinin görüntülerini taşıyan porno çekimlerinin yapılması
*Web sitelerinin, blogların, forumların bu 'amatör' cinsel içerikli görüntüleri, çekimleri, fotoğrafları aleniyet içinde üstelik fragmanlar ve capslar sunarak yayınlaması, hatta porno içerikli web siteleri/blog/forum'ların içeriklerinde ÖZELLİKLE YERLİ GİZLİ ÇEKİM veya AMATÖR ÇEKİM lere profesyonel porno metaryellerinden daha fazla yer vermesi, hatta sadece amatör ve Türk içerikli çekimlerin tercih edilmesi,
*Bu sektörün varlığını ve canlılığını,
yayılım dinamizmini,
kontrolsözlüğünü,
metaryelin tamamen yokedilmesinin imkansızlığını,
çekimi yapanların ve dağıtımın kaynağının saptanmasının zorluğunu ve bir sürü unsuru birarada değerlendirerek,
böylesi bir illegal özgürlük alanında,,,
sadece ve sadece kişilerin onurlarına, kişisel, bedensel, manevi varlıklarına hatta yaşamsal değerlerine hem de çok büyük bir kitleye malzeme ederek tecavüz etmesi,
*böylesi bir tecavüze mağruz kalan kişinin yaşadığı kişisel, sosyal, maddi, manevi, psikolojik, mesleki, ailevi travmaların, öznel ve genel itibarındaki tsunami derecesindeki dalgalanmalarının ne mevcut yasalar, ne mevcut soruşturma, takibat usulleri ile (hem geleneksel hem söylentisever toplum olduğumuz gerçeği ise hiç dikkate alınmamıştır) ASLA TELAFİ EDİLEMEMESİ,
*böylesi bir cürete hali hazır yasal mevzuat, yaptırım acz'i ile takibat kifayetsizliğinin taraftar olduğunu, bunu yapan kişi ve kişilerin aleniyete kavuşturmak için müracaat ettikleri web yayıncılığının ise çok fazla ve legal bir biçimde yayınlarını yaptıklarını, devletin bu yayınların yapılmasını sağladığını, görmezden geldiğini, şikayet halinde ise; kaynak tespiti dahi yapamadığını öngördüğümüzde; sanal bir kişilik hakları terorizmi teşkilatlandırılması ve hızla çoğalması, bu terorizmin tehdit,şantaj gibi menfaat teminine vasıta edilmesi,
ya da sadece bir kişinin diğer kişinin maneviyatını, bedensel ve onursal bütünlüğünü sarsarak, mahremiyetini teşhir edebilmesi,
(mahremiyetlerine habersizce ve mahremiyetinin paylaşanı olarak güvenden istifade ederek/ karıkocaların dahi eşlerini üstelik eşin haberi olmaksızın kamera benzeri aygıtlar kullanarak kaydetmesi,)
5651 sayılı KANUN;
Erişimin engellenmesi kararı ve yerine getirilmesi
MADDE 8 – (1) İnternet ortamında yapılan ve içeriği aşağıdaki suçları oluşturduğu hususunda yeterli şüphe sebebi bulunan yayınlarla ilgili olarak erişimin engellenmesine karar verilir:
a) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda yer alan;
1) İntihara yönlendirme (madde 84),
2) Çocukların cinsel istismarı (madde 103, birinci fıkra),
3) Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmasını kolaylaştırma (madde 190),
4) Sağlık için tehlikeli madde temini (madde 194),
5) Müstehcenlik (madde 226),
6) Fuhuş (madde 227),
7) Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama (madde 228),
suçları.
b) 25/7/1951 tarihli ve 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanunda yer alan suçlar.
İçeriğin yayından çıkarılması ve cevap hakkı
MADDE 9 – (1) İçerik nedeniyle hakları ihlâl edildiğini iddia eden kişi, içerik sağlayıcısına, buna ulaşamaması halinde yer sağlayıcısına başvurarak kendisine ilişkin içeriğin yayından çıkarılmasını ve yayındaki kapsamından fazla olmamak üzere hazırladığı cevabı bir hafta süreyle internet ortamında yayımlanmasını isteyebilir. İçerik veya yer sağlayıcı kendisine ulaştığı tarihten itibaren iki gün içinde, talebi yerine getirir. Bu süre zarfında talep yerine getirilmediği takdirde reddedilmiş sayılır.
(2) Talebin reddedilmiş sayılması halinde, kişi onbeş gün içinde yerleşim yeri sulh ceza mahkemesine başvurarak, içeriğin yayından çıkarılmasına ve yayındaki kapsamından fazla olmamak üzere hazırladığı cevabın bir hafta süreyle internet ortamında yayımlanmasına karar verilmesini isteyebilir. Sulh ceza hâkimi bu talebi üç gün içinde duruşma yapmaksızın karara bağlar. Sulh ceza hâkiminin kararına karşı Ceza Muhakemesi Kanunu hükümlerine göre itiraz yoluna gidilebilir.
(3) Sulh ceza hâkiminin kesinleşen kararının, birinci fıkraya göre yapılan başvuruyu yerine getirmeyen içerik veya yer sağlayıcısına tebliğinden itibaren iki gün içinde içerik yayından çıkarılarak hazırlanan cevabın yayımlanmasına başlanır.
(4) Sulh ceza hâkiminin kararını bu maddede belirtilen şartlara uygun olarak ve süresinde yerine getirmeyen sorumlu kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İçerik veya yer sağlayıcının tüzel kişi olması halinde, bu fıkra hükmü yayın sorumlusu hakkında uygulanır
Şöyle ki;;;
SİZ farkedeceksiniz....????Rutin olarak yerli/amatör/gizli porno içerikli siteleri kontrol edeceksiniz!!!
Zira olmaz olmaz diye herhangi bir şey yok!!!
Medyaya taşınmış vakalardaki simaları, hatta bazılarında nikahlı eş'in kasıtlı olarak çekim yapıp internete yaydığı hatırlanabilir.
AYRICA; siz farkedene kadar? bu tür siteler ve portföylerindeki tüm gizli/amatör çekim görüntüler, resimler sanal alemde cirit atmaya devam edecek.
Tamamen suç işlendiği, yayınlanan dosyaların kişisel olduğu, dağıtıcısının yada web tabanının görüntülerdeki kişilerle alakası olmadığı yüz de yüz belli olan bu tür sitelerin TESPİTİ VE SANAL AĞDAN MEN EDİLMESİ ÇOK ZOR OLMAMALI!!!
Bu koruma ve güvenlik tedbiri re'sen uygulanmalı....
Kaldı ki; yayınlama, teşhir imkanı bulunabilmesi başlı başına gizli çekimlerin veya kişilerin mahremiyetinin kötü niyetli kişilerce malzeme edilmesine imkan sağlayan unsur....
Re: Bilişim suçları...( Makale denemesi 1 )
Sayın commodore1tr ;
2006 yılına ait makalenizde,bu tür suçların işlenme nedenleri üzerinde durmuşsunuz.Saydığınız nedenlere bir ilave yapmak istiyorum;
Bilişim suçlarına yönelimin en büyük nedeni kişinin,yakalanma riskini çok az görmesi.Kişiye bu tercihi yaptıran en önemli neden bu.
Re: Bilişim suçları...( Makale denemesi 1 )
sayın C_ selin ;
Yılları ileri ben almıyorum ki durmuyor zaman geçiyor an be an... Aman sizde beni zamanı ileri akıtmakla suçlamayın. Yeteri kadar yasakçıyım zaten....