-
%90 - %10
Ailenizle kahvaltı yapıyorsunuz.
Kızınız, kahve fincanına çarpıyor ve bir fincan
kahve gömleğinizin üzerine dökülüyor.
Bu olay üzerinde hiç bir kontrolünüz yok.
Sonradan olacaklar ise sizin davranışınıza göre
belirlenecek. Lanet ediyorsunuz. Kahveyi üzerinize döktüğü
için kaba bir şekilde kızınızı azarlıyorsunuz.
Kızınız üzülüyor ve ağlamaya başlıyor. Kızınızı
azarladıktan sonra eşinize dönüyor ve kahve
fincanını masanın kenarına çok yakın koyduğu için eleştiriyorsunuz.
Bunu kısa bir sözlü tartışma takip ediyor.
Öfkeyle üst kata çıkıyor ve gömleğinizi değiştiriyorsunuz.
Aşağıya indiğinizde kızınızı, ağlamaktan dolayı kahvaltısını bitirememiş ve
okul için hazırlanamamış bir halde buluyorsunuz.
Kızınız otobüsü kaçırıyor. Eşinizin ise gitmek için hemen
çıkması gerekiyor. Hemen aceleyle arabanıza
koşuyorsunuz ve kızınızı okula bırakmak üzere
hareket ediyorsunuz. Geç kaldığınız için, saatte
30 mil hız sınırlaması olmasına rağmen saatte
40 mil hızla gidiyorsunuz. 15 dakikalık gecikmeden ve hız limitini astığınız için
ödediğiniz $60 trafik cezasından sonra okula ulaşıyorsunuz.
Kızınız size 'Hoşçakal' demeden binaya koşuyor.
Ofise 20 dakika gecikmeyle geliyorsunuz ve evrak çantasını evde unuttuğunuzu
anlıyorsunuz. Gününüz korkunç bir şekilde
başladı! Devam ettikçe, kötüleşiyor, daha da
kötüleşiyor sanıyorsunuz. Eve gitmeyi dört gözle bekliyorsunuz.
Eve ulaştığınızda eşiniz ve kızınızla olan
ilişkilerinizde araya sıkıştığınızı sanıyorsunuz.
Neden?
Sabahleyin nasıl tepki verdiğinize bağlı olarak!
Neden kötü bir gün geçirdiniz?
A) Kahve sebep oldu
C) Kızınız sebep oldu
C) Polis sebep oldu
D) Siz sebep oldunuz
Cevap 'D' şıkkı.
Kahvenin dökülmesinde sizin bir kontrolünüz yoktu.
Sizin gününüzün kötü geçmesine o 5 saniye içindeki davranışlarınız sebep oldu.
Olabilecek ve olması gereken ise şöyleydi.
Üzerinize kahve sıçradı. Kızınız ağlamak üzere.
Siz nazikçe 'Tamam tatlım, bir dahaki sefere
biraz daha dikkatli olman gerek' diyorsunuz.
Havluyu kaptığınız gibi üst kata çıkıyorsunuz.
Gömleğinizi değiştirip, evrak çantasını aldıktan
sonra aşağıya iniyorsunuz ve aynı anda
pencereden kızınızın otobüse bindiğini
görüyorsunuz. Kızınız geri dönüp el sallıyor.
Siz ve eşiniz ise gitmek için birlikte çıkmadan önce
öpüşüyorsunuz. 5 dakika önce işe geliyorsunuz
ve çalışma arkadaşlarınıza neşeli bir şekilde
selam veriyorsunuz. Patronunuz ne kadar
güzel bir günde olduğunuz hakkında konuşuyor.
Farka bakın!
İki farklı senaryo. İkisi de aynı başladı. İkisi de
farklı bitti.
Neden?
90/10 sırrı inanılmazdır! Çok azımız bunun farkındadır.
Sonuç?
Pek çok insan gereksiz yere stresten, dertlerden,
problemlerden ve baş ağrısından acı çekmektedir.
Bu sır nedir?
Hayatın %10'u, sizin başınıza gelenlerden oluşur.
Hayatın diğer %90'ına ise sizin bu başınıza
gelenlere nasıl davrandığınızla karar verilir.
İnsanlar anlamsız şeyler söyler ve yaparlar.
İnsanlar hasta olurlar. Arabalar bozulurlar.
Uçaklar geç kalır ve bütün planlarımızı alt üst ederler.
Trafikte bir sürücü canımızı sıkabilir v.s.
Bu %10'luk kısım tamamen bizim kontrolümüz dışında gerçekleşir.
Diğer %90'lik kısım farklıdır.
Diğer %90'lik kısmı siz belirlersiniz.
Nasıl?
Olaylara yaklaşımınızla!
Nasıl tepki verdiğinize bağlı olarak.
Olanların %10'unda hiç bir kontrolünüz yok.
Diğer %90'ı ise sizin tepkinizle belirlenir;
ve bu tepkinin şekli, sizin seçiminiz......
-
Çok güzel çok güzel.. Vallahi güzel billahi güzel...
Çeviride çok güzel tavsiyede çok güzel... Anlatılan olayın ikinci şekilde olması gerekliliğide doğru...
Çeviriyi yapan ondan sonra ki yüzde onu yazarken kesin gülmüştür haklı olarak aslında onlarda çok güzelde özellikle istanbulda bir üşündümde adamın yüzde on u bizde yüzde doksan olmuş.. sanırım stres burada... Ha bundan kurtulan yok mu ? Var tabiii Büyükşehir belediye başkanı ..Geçen sene bu yağmur felaketinde Rio şehrini istanbul a kardeş şehir yapmaya gitmişti... Şimdiki yağmurda ise yakalandı ama bir yolunu bulur hemen kaldırım vergisi gelir yandaşları zengin olur gene mutlu olur... Sanırım bizim ülkemizde diğer ülkelerde olan yüzde onluk bölümü bize yüzde doksan yapan yöneticiler halkın yüzde on mutlu olan kesimini oluşturuyor... Buda farklı bir yüzde doksan a yüzde on ama olsun oran orandır...
-
evet bencede cok güzel.
bende kızım olunca üstüme kahve dökünce ona hiç kızmayacağım[^]:)
-
commodor bey yazıyı okurken çok yakın şeyler düşündüm beled. başk hariç katılıyorum teşekkürler. Yani belediye başkanı aklıma gelmemişti onun için dedim.
-
Merhaba,
Benim yiğenlerden birisi bir gün yemek yerken salata kasesinin içine oturdu.Kızmadık ,sadece işaret parmaği ile hayır ,hayır yaptık.Şimdi birazcık kızgın birini görse işaret parmağını ona doğru uzatıp sallıyor,Hayır,hayır diye:)
-
Söylemeyi unuttum daha 15 aylık benim yiğen.:)