Trafik Terorizmi ve Turk Ceza Kanunu

İstanbul’da ölüm saçan ‘trafik teröristleri’nin hızını ancak yeni TCK’nın kesebileceği bildirildi. Yeni TCK, bu ay içinde Adalet Komisyonu’nda görüşülmeye başlanacak. ALKOLLÜ olarak kullandığı otomobille Bağdat Caddesi’nde taksici Şükrü Özçelik’in ölümüne neden olan Fırtına Gültan, varolan yasalara göre en fazla 5 yıl hapis cezası alacak, bunun da 2 yılını cezaevinde geçirecek.

Eğer yeni TCK yürürlüğe girmiş olsaydı Gültan, 20 yıldan az olmamak üzere hapis cezasıyla yargılanacaktı.

Hukukçular, yeni TCK’ye konan ve ‘devrim niteliği’nde olduğu belirtilen ‘olası kast’ maddesinin hız ve yarış tutkunlarının, ‘trafik teröristleri’nin hızını keseceğini bildirdi.

Önemli bir konu Sayın Meltem Rüzgarı,hele de her direksiyon başına geçtimizde kendimizden çok başkalarının tehlike oluşturabileceği tedirginliğini yaşadığımız bir dönemde...

Tasarıdaki verilerde de belirtildiği üzere Türkiye,trafik kazalarında dünya ülkeleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır. Son beş yılda, ülkemizde 1 812 990 trafik kazası olmuş, bunun sonucunda 26 418 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 555 463 vatandaşımız ise yaralanmıştır.Sadece 1998 yılında 6590 vatandaşımızın trafik kazasında ölmüş ve ülkemizdeki trafik kazalarının % 65’i alkollü araç kullanmaktan dolayı meydana gelmiştir.

Ülkede alkollü araç kullanımının,hız tutkunlarını vs...önüne bir türlü geçilemediği gerçeği karşısında cidden de "devrim niteliği"taşıyor,herne kadar geç bile kalınsa.. Zaten tasarı da alkolün sürücü üzerindeki etkileri bile tek tek açıklanmış (1. Alkolün en az miktarı bile beyni uyuşturur, aklı örter.
2. Refleksi azaltır, zaafa uğratır. 3. Dikkati azaltır, yahut yok eder.
4. Gözün odak hareketlerini yavaşlatır veya yok eder. 5. Alkollü sürücü görüş netliğini kaybeder. 6. Olaylar karşısında karar verme çabukluğunu kaybeder. 7. Alkollü sürücü mesafeleri takip edemez.8. Öfke ve heyecanlar kontrolden çıkar. 9. Alkol, cesaret ve kabadayılık hislerini anormal şekilde kamçılar.10. Muhakeme mekanizmasını zaafa uğratır.) ve alkol yüzünden pek çok vatandaş ölmekte olduğuna ve yakınlarının keder içerisinde kalmakta olduğuna değinilerek söz konusu durum karşısında alkollü araç kullanarak ölüme sebebiyet verenlerin cezalarının hafifletilmesi veya paraya çevrilmesi hiç de adaletli olmadığı vurgusu işe yaradı demektir.En azından bundan sonra olacaklar için adalet gecikmiş olmayacak. Ancak kanımca tüm bunlar dışında ehliyet alımı konusunda da ciddi bir düzenleme yapılmalı ve olayın ciddiyetine yakışır bir uygulama ile ehliyet alınması sağlanmalıdır.

Keşke bu yasalaşmaya gerek kalmaksızın bireyin kendine ve başkalarına duyduğu saygıyla orantılı bir eğitimin ürünü olsaydı araç kullanımında gösterilecek dikkat... Elbette yasalara uymakta aynı saygının topluma gösterilmesi...yazıktır ki ülkemizde ancak "korkutucu"etkisi varsa cezanın o zaman işlerlik kazanmakta olması karşısında bu gerekliydi vesanırım bu defa bişeyler değişecek ve de "trafik terörü" terör olmaktan çıkıp tekrar "kaza" olma niteliği kazanacaktır.




hata yaptıysan dönmesini bileceksin,yapışıp kalmayacaksın...

Sayın av_s_engin, sizin de belirttiğiniz gibi tüm bu keskin ve kati cezaların yanısıra ehliyet alımının yeniden düzenlenmesi son derece önemli. Ehliyet alanların akıl sağlıklarını ve psikolojik durumlarını uzun süreli teste tabi tutmak gerek. Son derece önemli olan bu unsur hiç göz önünde bulundurulmuyor. Hasta insanlar trafikte sağlam adamlarla yanyana gidiyor. Yollarda şuursuzca araba süren birsürü insan var. Ehliyet kurslarının yeniden düzenlenmesi ve denetlenmesi son derece önemli.

Eğitim ve kültür seviyesi maalesef düşük halkımıza caydırıcı önlemlerle yaklaşmak şu an için şart. Kasıt ve dikkatsizlik sonucu kaza yapanlara uygulanacak cezalar bunaltıcı, korkutucu, yıldırıcı ve herkese ibret alacakları şekilde olmalıdır.




Give Justice A Hand

Sevgili Nursel ve Engin, Yanitlariniz icin tesekkur ederim. Konu hakkinda yeni bir haber de su sekilde:

Kızı Selin’i 4 yıl önce trafik terörüne kurban veren Boray Uras, mücadelesini anlattı: ‘Ben bir şeylerin başlamasını sadece umut ettim. Başladı.’
‘İnsanlarda farkındalığı artırdık, o sayede buradayız. Evet, dört sene önce bir şeyler başladı. Gönül ister ki milli bir politikayla bu başlayan şeyler, toplumun her kesimini kapsasın.’

Yunanistan’da alkollü araç kullanırken yakalanandığınızda, araç kime ait olursa olsun, devlet araca el koyuyor, satarak kendi de gelir elde ediyor. Bu ceza Türkiye’ye getirilirse, alkollü araç kullanmaktan kaynaklanan kazalar yüzde 90 azalır. Amerika’da alkollü bir genç, iki genç kızı öldürdü ve müebbet ceza aldı. İnsanlar önce cezayı artırmalı, sonra da eğitilmeli. Başkasının hakkına saygı duymayı ilkokuldan itibaren öğrenmeli. Şu anda bir hukuksuzluk var, terör estiriyor. Ben de diyorum ki hukuk terör estirsin! Cezaları uygulamak, insan hayatına saygıdır. Trafikte ‘Bir şey olmaz abi, kontrol bende, ben iyi şoförüm’ diyorlar.

Boray Uras su sekilde devam ediyor, "Yeni tasarıda, ikiden beş seneye kadar olan ceza, 3 yıldan 6 yıla çıkarılmış, birden fazla ölüm olursa 5 yıldan 15 yıla kadar ve bilinçli taksirden dolayı da bu ceza da 1/3’ten yarısına kadar da artırılıyor. Yeni TCK tasarısı 7- 8 senedir mecliste. AB bunu bizden istemediği için, katılım ortaklığı belgesinde bu şart olmadığı için çıkmıyor. Yine de ben yeni hükümetten umutluyum, çıkaracaklar. Tek eksiği şu, tasarının kamuoyunda tartışılmaması. Sadece ceza profesörleriyle tartışmayla olmaz. Bu işten canı yananlar ve STK tartışmalı."

Avukat Tamer Heper'in yeni TCK ve trafik suclari hakkinda soyledikleri:

Yepyeni bir Türk Ceza Kanunu hazırlanıyor. Başında yepyeni ibaresinin bulunduğuna bakmayın. Ben kendimi bildim bileli bir medeni kanun bir de ceza kanunu hazırlanır. Bugüne kadar ucundan köşesinden incelemeye çalıştığımız taslak epey değişmiş, 500 maddelik taslak 348 maddeye inmiş. Yani bugün komisyonda bambaşka bir kanun tasarısı var. Acaba neler var, neler yok? Endişem yepyeni bir medeni kanun gibi olması. Yani eskisini mumla arayacağımız bir yasa. Endişem sadece medeni kanun örneği değil, bir başka örnek daha var önümde.

Yıllar yılı, taksirli suç dediğimiz, en yaygın örneği trafik kazaları olan suçlarda, katliam yapan sürücüler ellerini kollarını sallayarak ortalıkta dolaşıyordu. Bunu önlemek için ceza kanununda değişiklik gerekmekteydi. Hemen herkes bu suçlarda ceza verilmeyişini eleştirdiği halde, ben senelerdir bu konuyu yazdığım halde ve toplumda bu şuur uyandığı halde hâlâ bir önlem alınmamıştır.

Neden biliyor musunuz? Çünkü yeni çıkacak ceza kanunu bekleniyor. Sorarım, böyle bir düzenleme yapmak şart olmuşsa bu mutlaka yeni bir kanunla mı yapılır? Yo, konu toplumu yakından ilgilendiriyor, caddelerde kan akıyorsa bunu yasa değişikliği şeklinde yapar, problemi halledersin. Ama bu yapılmadı. Yani önemsenmedi, vatandaşın meselesi siyasilerin meselesi olmadı, yüzlerce kişi öldü, yapanın yanında kar kaldı. İşte endişem bu zihniyetle yapılan yeni yasa derde derman olmayabilir. Şu 348 maddenin ne olduğunu bir bilsek!
<span id='hl' style='background-color: #FFFF00'>Tamer Heper</span id='hl'>