Haciz edilen mallarda sınırlama nedir?

Selamlar,

Bir başka arkadaşıma vermiş olduğum bir kefaletten dolayı, mahkeme kararı ile alacaklı kişiye karşı borçlardan sorumlu tutuldum.

mahkeme kararı yazılı olarak verdikten sonra büyük ihtimal ile alacaklı kişi evime hacze gelecektir.

Sizlere birkaç soru sormak isterim.

1- Mahkeme, kararı yazılı olarak vermeden, bir ara karar ile haciz işlemi başlatılabilir mi?

2- Haciz sırasında haciz edilecek mallar ile ilgili bir sınırlama var mıdır? Yani halıyı, tabakları, çorabımı vs. evdeki herşeye haciz getirilebilir mi?

3- Haczedilen mallar temyiz sürecinin sonuna kadar yediemine bırakılabilir mi?

4- Temyiz bu kararı bozar ise, mahkeme tekrardan mı açılır yoksa temyizin kararı son mudur?

Yardımlarınız için şimdiden teşekkürler.

Sayın İlgili;

1. Mahkeme, kararını (hükmünü) açıklamadan önce, talep halinde, ihtiyati haciz kararı verebilir. Eğer hüküm açıklanmış, ancak gerekçeli karar yazılmamışsa; o arada geçecek sürede, ihtiyati haciz kararı alınması, genelde olmamaktadır.

2. Bugünkü şartlrda, bir evin içindeki hemen herşey, haczedileiblir niteliktedir. Ancak; örneğin zati eşya dediğimiz, yani, kişinin kullanımı için (bir insan olması hesabıyla) zorunlu olan mallar, haczedilmez (dahası, kimse çoraplarınızı haczetmek de istemez herhalde...). Ayrıca; diyelim ki, ailenizin yiyebileceği kadar erişte kesmişsiniz, tarhana yapmışsınız kışlık; bunlar da haczedilemez. Fakat; bunlar dışındaki hemen herşey, haczedilebilir (varsa bebeğinizin oyuncağı, biberonu, emziği de haczedilemez; mantığı bu).

3. Mallar haczedildikten sonra, 1 yıl içinde satışi istenmezse, haciz düşer. Hükme göre borçlu olan; Yargıtay'dan icranin infazının ertelenmesi için karar getirmek üzere, icra müdürlüğünden süre talep edebilir. Bunun için, kararı tehir-i icra istemli olarak temyiz etmiş olmak ve kabul edilecek, borç miktarı kadar teminatı (nakit, banka teminat mektubu, gayrımenkul rehni veya menkul haczi gibi) göstermek zorunlu olup; size verilecek süre içinde Yargıtay'dan tehir-i icra kararı gelmezse (ve ek süre de alamazsanız ya da geçerse), teminatınız paraya çevrilir.

4. Yargıtay'In bozması, nihai karar değildir; Mahkeme, kararında direnmezse, bozmaya uyarak, yeniden yargılama yapar ve yine temyizi kabil, yeni bir karar verir.

Tüm bu sorularınıza verilen cevaplar, sizin için hemen hiç aydınlatıcılığa ve yeterliliğe sahip olmayacak ve hemen hiç işinize yaramayacaktır; çünkü, teoriyle pratik arasındaki uygulama farkı nedeniyle, ancak bu işi meslek olarak her gün yapan kişiler (avukatlar) tarafından icra edilebilecek bir san'attır hukuk... O nedenle; önemli tavsiyem, istemediğiniz sonuçlarla karşılaşmamak için, muhakka bir avukat arkadaşımızdan profesyonel hukuki yardım alınız.

Saygılarımla,

Yardımlarınız için çok teşekkür ederim.

Müsadenizle birkaç konuda daha size danışmak ve bilgi almak isterim.

1 - Haczedilen gayrimenkulun yarısı kendime aitse ve diğer yarısı erkek kardeşime ait ise (beraber yaşamaktayız), içerisindeki mallar tamamen haczedilebilir mi? Elimdeki bazı malların faturaları kardeşimin adına ise o eşyalar da haczedilme riski taşır mı?

2 - Yarısı şahsıma ait olan bir başka gayrimenkulda kızkardeşim oturmasına rağmen, o adresteki hiçbiri şahsıma ait olmayan mallar da haczedilebilir?

3 - Bu yarısı bana ait olan gayrimankuller temyiz kararı beklemeksizin alacaklı tarafından satışa konulabilir mi?

4 - Diyelim ki temyizde karar bozuldu ve tekrar mahkemeye döndü, ancak mahkeme ısrarcı oldu kararında ve tekrar aleyhime karar verdi. Bu karar tekrar temyiz edilebilir mi? 2. Temyizden sonra tekrar aynı fikir farklılığı yaşanabilir mi? Yani bu temyiz ile mahkeme arasındaki itilaf nereye kadar sürebilir?

Yardımlarınız için çok ama çok teşekkür ederim.

borçlunun bulunduğu yerdeki menkuller borçlunun kabul edilir aksini iddia eden inandırıcı deliller ile ispatlamalıdır. Bu konuda forumlarda çok yazı yazıldı araştırınız lütfen