Bir Torun Olarak Haksızlığa Maruz Kalma Durumum
Merhabalar herkese hayırlı günler dilerim. Öncelikle konuyu umarım doğru yere açmışımdır, yanlış yere açtıysam kusuruma bakmayınız. Yaşadığım durumu konu başlığına tam yansıtamamış olabilirim zira biraz karışık bir durum ve nasıl özetlesem bilemedim. Hukuki karşılığı nedir, merak ettiğim için konuyu açmak istedim. Konumuza geçecek olursak,
Ben beş torundan birisiyim. En büyük birinci torun evlendi ve ardından bir kaç yıl sonra ikinci torun (geri kalan en büyük) evlendi. Benim şikayetçi olduğum ve haksızlığa uğradığımı düşündüğün konu burada başlıyor.
Dedemler ikinci torunları evlenirken ev almasına ve sanırım diğer birkaç masrafa bir miktar para ve altın vererek katkıda bulundular. Malumunuz şuanki devirde evlilik masraflı iş, benim de evlenmeye niyetim var ancak bana borç dahi vermiyorlar. Üstelik yardım yaptıkları torunları benden kat be kat daha varlıklı, daha zengin. Çok daha iyi de maaş alıyor. Benim takıldığım nokta, evet o da torunu desteğini yapsın ama benim de ihtiyacım varken bana hiçbir şekilde yardım etmemesi dokunuyor. Bu yardım etmemesi başta söylediğim birinci torun için de geçerli. Üç çocuğu olan dedem sadece tek çocuğundan (kızından) olan torunlarına destek çıkıyor, diğerlerine hiçbir şekilde yardım etmiyor. Ben bu konuyu onlara açtığımda kesinlikle vermek istemiyorlar.
Bu durum haksızlık değil midir? Benim bu konuda hukuki haklarım nelerdir? Ben hukuk okumadım, sadece tahminim ve düşüncem olarak sormak istiyorum, bu durum mirastan mal kaçırmaya benzemiyor mu sizce? Umarım net anlatabilmişimdir, şimdiden teşekkür ederim.
Cevap: Bir Torun Olarak Haksızlığa Maruz Kalma Durumum
Dedenizin çocukları hayatta ise, torunların herhangi bir hakkı bulunmamaktadır. Hoş çocuklarının da dedeniz hayatta iken bir itiraz hakları veya bir şey talep etme hakları bulunmamaktadır.
Mal-Mülk-Para nın sahibi hayatta iken , varlıkları üzerinde dilediği şekilde tasarrufta bulunabilir.
Cevap: Bir Torun Olarak Haksızlığa Maruz Kalma Durumum
Mirastan doğan hakları talep edebilmek için mirasbırakanın ölmesi, kişinin de vefat anında onun yasal veya atanmış mirasçısı olması gerekir.
Yasal miras payları da mutlak değildir, mirasbırakanın saklı payları zedelememek kaydıyla yaptığı tasarruflar da mirasçılardan mal kaçırmak olarak nitelenmez.
Dedenizin oldukça varlıklı olduğu anlaşılıyor.
Dedeniz isterse her çocuğunun miras payının yarısını dilediğine verir. Vefat ettiğinde saklı pay olan diğer yarı kaldığı sürece mirasçılardan da mal kaçırmış olmaz.
Yani dört çocuğu olan birinin 40 milyon malvarlığı varsa, 20 milyonunu dilediğine verir. Her bir çocuk, mirasbırakan ölüp mirasçı olduğunda kendisine 5 milyon kalmadıysa dava açabilir. 10 milyon miras hakkını talep edemez.