-
4857/18.madde
Merhaba,
Bir işveren İşyerinin gereklerinden ortaya cıkan ,yeni çalısma yöntemleri nedeni ile 4857/18.maddeye gore bir işçinin iş akdini sona erdiriyor.
Burada yeni çalısma yöntemlerinden kasıt birbiri ile ilgisiz 2 görevin birleşmesi olarak tarif ediliyor.30 kişiden fazla personelin bulundugu firmada bu gecerli sebeb olarak gösterilip,personel indirimine gidildiğinden bahsediliyor.
Böyle bir nedenle iş akdinin feshi gecerlimidir.Ve işyerinin zorunlu oldugu bir durum olarak kabul edilir mi?Bu konu ile ilgili iş mahkemesinde dava acılabilir mi?Kazanma durumunu belirleyen faktörler ne olacaktır.Burada işveenin taraflı ve kotu niyetli tutumundan bahsedebilirmiyiz?
Yorumlarınızı rica ederim,tesk.
Selin.
İst.
-
İş davaları ama özellikle işe iade davalarının her biri kendine özgü koşullar içinde değerlendirilir. Bu nedenle de gerek yasada getirilen kurallara gerekse doktrinde ve içtihatlarda yer alan görüşlere bakılarak somut olay hakkında her zaman bu budur demek mümkün olamaz.
4857 sayılı yasada getirilen "işin,işletmenin ve işyerinin gerekleri" nedeniyle fesih olanağı ile işveren belirttiğiniz gibi işyerinde kendisince gerekli organizasyonları yapabilir. Bu, işverenin "yönetim hakkı-egemenliği" ile ilgilidir. Ancak işveren bu hakkını en azından "objektif ve sübjektif iyiniyet kuralları" içinde kullanmalıdır. Bu anlamda işletme içinde 2 bölümün birleştirilmesi ve bunu sonucunda bir kadro fazlalığının ortaya çıkması muhtemeldir. Bu durumda işveren, açığa çıkan işçi için işletmesinde bir başka bölümde çalıştırma olanağını araştırmalı, feshe en son çare olarak başvurmalıdır. Böylece istihdam fazlası haline gelen işçinin iş akdi feshedilebilir. Ancak işveren, bu fesih işleminden sonra örneğin işletmesine yeni işçi almamış olmalıdır. Bu tür davalarda hakim, işverenin bu yönetsel hakkını değil, yapılan işlemin yasaya uygunluğunu denetlemektedir. Ancak kimi zaman bu denetlemenin aslında bu yönetsel hakka dahi müdahale boyutuna da ulaştığı görülmektedir. Bazı olaylarda işveren, fesihten sonra aldığı yeni işçilerin, çıkartılan işçinin niteliklerinden farklı olduğunu iddia etmektedir. Bu iddianın kanıtlanması daha doğrusu hakime inandırıcı gelmesi halinde fesih işlemi geçerli ve hukuka uygun addedilmektedir.
Bu nedenle, bahsettiğiniz olayda da somut vakılar bilinmeden, deliller ortaya konulmadan fesih işlemi geçerli midir değil midir sorusunun cevaplanması hayli zordur.