Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat

Herkese selamlar, çaresiz şekilde fikirlerinizi okuyor olacağım..
Şu anki nişanlımın annesi 2014 senesinde müstakil evlerinin önünde oturuyorken, yan komşularının henüz yeni ehliyet almış kızı arabayı park etmeye çalışırken fren yerine gaza basarak nişanlımın annesini ev ile duvar arasında sıkıştırır. Kaburgalarında kırılma olan 1960 doğumlu annemiz iç kanamadan Ege Üniversitesinde hayatını kaybeder.2014te 8/8 suç isnat edilerek şöför bayan için açılan dava sonucu 2016da daha önce suç işlemediği göz önüne alınarak komik ve küçük bir ceza ve yine komik bir adli para cezası ile dava sonuçlandırılır. Nişanlım davayı temyize gönderir ve daha sonraları açılabilecek tazminat davaları için karşı taraf ile gizli görüştüğünden şüphelenerek davadan azlettiğimiz avukat bey 2018 senesine kadar tazminat davalarını bekletir. Farklı bir şehirden gidip geleceği için herşeyin tek seferde olmasını istediği ve temyizde olan ceza davasının sonuçlanmasını beklediğini bahane olarak öne sürer. Bizler avukat beyin pasifliğinden şüphelenip biraz soruşturmaya başladığımızda tazminat davalarının çoktan açılabileceğini öğrenmiş bulunmaktayız. Çaresizlik ve bu konulardaki cehaletimiz hasebiyle önümüze çıkan ilk avukata derdimiz anlattık ve avukat 50000TL(elli bin) tutarında bir dava açabileceğini söyledi. Asıl amacımız karşı tarafın cezasını çekmesi ve yaptığı hatanın bedelini ödemesidir. Mağdur olan nişanlımının olayla ilgili hayatının değişmesi söz konusudur. Olay olduğu dönem Çanakkale 18 Mart Üniversitesinde (örgün öğretim) çalışma ekonomisi öğrencisi olan nişanlım, daha sonra babasını yalnız bırakamayacağı için Celal Bayar Üniversitesinin aynı bölümüne yatay geçiş yapıp 2nci öğretim üzerinden 1 sene gecikme ile okulunu bitirmiştir. Babası bir tır otoparkında gece bekçiliği yapan ve asgari ücret alan nişanlımın 2nci öğretime geçtikten sonra harç ücretlerini akrabaları arasında toplayıp yatırmaları ile okulunu bittirebilmiştir. O güne dek annesi, tanıdıkları bir kaç ailede yardımcı bayan şeklinde günlük işlerde çalışır ve evinde çocuk bakardı. Anlatabileceğim şu ki o günden sonra aile maddi manevi derinden sarsılmış şekilde hayatına devam ediyorlar. Şu an avukatlığımızı yapan arkadaş, yarın sabah 10:15 ye davalı_kaza günü şöförlük yapan bayan ve başka davalı_Anadolu sigorta şirketi ve davacı_nişanlım olarak e-devletten haberimiz olan duruşmadan bizi haberdar etmedi..
Davanın türü: Ölüm ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat
Davanın görüleceği mahkeme : Asliye Ticaret Mahkemesi
Ve avukatının bize ne yarın gelin dedi ne de yarın duruşma var dedi..aradığımızda ise "sizin gelmemize gerek yok, ilk duruşma önemli değil" bu sebeple aramadım gibilerinden şeyler söyledi....şimdi sizlerden birkaç konuda yardım istiyorum ve cevaplarınıza acı içinde muhtacız
Bizler yarın mahkeme saatinde nerede olmalıyız?
Bizler yarın ve yarından sonra nasıl bir yol izlemeliyiz..
Lütfen bilgi ve fikirlerinizi bizlerden esirgemeyin.
Uyumayan ve konu hakkında en ufak fikri olan herkesten yardım talep ediyorum.
Şimdiden teşekkürler!

Hukuk davalarına vatandaşın gitmesi zorunlu değildir. Ceza davalarında ifade için ilk duruşmada çağrılır ve gidilmesi zorunludur ancak hukuk davalarında böyle bir şey yoktur. Hukuk davalarının ilk duruşması meslektaşın dediği gibi önemli şeyler olmaz o duruşmada,ön inceleme duruşması yapılır.

Evet söylediğiniz gibi mahkeme keşif için Aralık 2018 tarihine ertelendi. Bizler güven ve güvensizlik arasında gidip geliyoruz. Verdiğiniz cevap müsterih kalmamız konusunda ve bulunduğumuz durumu sorgulayabileceğimiz noktalarda yalnız olmadığımız konusunda bize yardımcı oldu. İlginize teşekkür ediyorum, iyi çalışmalar dilerim.