Ses kaydinin hukukiliği

Merhaba,

Ses kaydının hukuken durumu hakkında görüşlerinizi paylaşırsanız memnun olacağım. Bir kamu kurumuyla yapılan görüşmeyi muhatapların haberi yokken ses kaydını aldım. Gerçi ses kaydında bir suç unsuru, olumsuz bir söz, küfür, sataşma, taciz veya benzeri bir olumsuzluk söz konusu değil. Konuşmaların hepsi tamamen normal. Peki sorun nedir ?

Bu görüşmeye istinaden ilgili kurum hakkında şikayette bulundum. Konuyu inceleyen müfettişler ilgili muhataplarla görüştüklerinde konuşmada bulunmayan konularda bilgilendirme yaptığını belirtmişler. Halbuki böyle bir bilgilendirme yapılmamıştı. Bilgilendirme yapılmaması nedeniyle de mağduriyet oluştu. Şimdi bu konu teftiş ediliyor. Bu ses kaydını ilgili müfettişe veya dava açılırsa hakime dinletsem, delil olarak sunsam hukuken sıkıntı olur mu ?

Ses ya da görüntü kaydı olarak elde edilmiş bir delil mahkemeye sunulmadan evvel mutlaka bir avukata danışılmalı ve bu kaydın suç teşkil edip etmediği ve mahkemede delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı soruları cevaplanmalıdır. Eğer hukuki yardım alınmadan ses kaydını mahkemeye delil olarak sunarsanız telafisi güç durumlar ortaya çıkabilir.

Teşekkür ediyorum Av. Sertaç Poyraz

Alıntı:

---

Av. Sertaç Poyraz rumuzlu üyeden alıntı

Ses ya da görüntü kaydı olarak elde edilmiş bir delil mahkemeye sunulmadan evvel mutlaka bir avukata danışılmalı ve bu kaydın suç teşkil edip etmediği ve mahkemede delil olarak kullanılıp kullanılamayacağı soruları cevaplanmalıdır. Eğer hukuki yardım alınmadan ses kaydını mahkemeye delil olarak sunarsanız telafisi güç durumlar ortaya çıkabilir.

---

Aynı konuyla ilgili tekrar bir soru soracaktım. Soruyu arkadaşım adına yöneltiyorurm. Bundan 8ay önce tehditle (tehditi yapan dini bir grup) evlenmek zorunda kaldı. Durum şundan ibaret kız ile erkek kişi sevgili iken evlenmeden cinsel birliktelik yaşayıp ayrıldılar. Kız da ayrılmanın üzerine bu durumu kullanıp dini grubu olaya dahil edip benim bekaretimi aldı diyerek erkek kişiyi evlenmeye mecbur bırakmıştır. Erkek kişi kız kardeşleri üzerinden tehdit edilmiştir. Nispi butlanda tehdit ortadan kalktıktan sonra 6ay içinde dava açılır diye biliyorum lakin dini grup evliliğe karıştığı gibi boşanmaya da müdahale etmekte. Ayrıca gerçekleştirilen evlilik sadece kağıt üzerinde kalmış aynı evde 3.bir kişi ile beraber iki yabancı gibi yaşanmıştır. Herhangi bir evlilik yaşantısı söz konusu olmamıştır. Kız bu süreç içerisinde intihar etmeye kalkışmış sürekli huzursuzluk yaratmıştır. Ayrıca evlilik yapıldıgı tarihte kız öğretmen olarak kısa bir süre çalışmış erkek kişi öğrenci olup çalışmamamıştır. Beraber yaşanılan her gün kavga ve karşılıklı hakaret ile geçmiştir. Kız bu süre zarfında boşanmaya ikna edilmeye çalışılmış ama her seferinde kız kişisi bu konuya boşanmıyorum hayatımı mahvettin şeklinde ya yaklaşmıştır. Sonuç itibarı ile 2ay kadar önce boşanma mevzusu gündeme gelince dini grup tekrar buna engel olmuştur. Arkadaşım artık gözünü karartmış dava açmaya karar vermiştir. Nispi butlanda hak düşürücü süre 5yıl diye biliyoruz. Nispi butlan davası mı açılmalı boşanma davası mı ? Kişilerin her iki dava türünde de eşit kusurlu çıkma ihtimali vsr mı ? Ayrıca dava açıldıktan sonra kız kişisi tazminat ve nafaka isteyebilir mi? Evliliğin zorla olduğuna şahit olarak erkek tarafının ailesi evde beraber yaşadıkları kişi mevcuttur. Lakin kızın ailesi bu durumu kabul etmeyecek aleyhte şahitlik edecektir. Ayrıca mutsuz olduğu belli olan nikah fotoğrafları ve ortak evin içinde evliliğin zorla olduğuna dair kaydedilen ses kaydı ve delil olarak sunulablilir mi? Karşılıklı hakaret içerikli mesajlar erkek kişisini ne kadar kusurlu kılar