-
YÖK yasa tasarısı
2547sayılı YÖK yasasında yapılması istenilen değişiklikler ve dünkü TBMM oturumunda yapılan kısmi değişikliklerle ilgili olarak iktidar,muhalefet,YÖK,Üniversiteler Arası Kurul ve Rektörler ile çeşitli kurum ve kuruluşların görüş ve düşüncelerini gazete ve TV lerden izlemekteyiz.Üniversitelerde Akademik kadrolarda Profesör,Doçent,Yardımcı Doçent,Öğretim Görevlisi,Okutman,Uzman ve Araştırma Görevlileri çalıştırılmaktadır.Ayrıca 657 ye tabi memur kadrolarındada idari,teknik,sağlık,avukatlık ve yardımcı hizmetler sınıfı personeli çalıştırılmaktadır.
Her dört yılda bir yapılan (güya seçim sonucu) Rektör atamalarından sonra kıyametler kopmakta,üniversitelerde her yönden çalışma huzuru kalmamaktadır.Yeni atanan Rektörler (Genel seçimlerden sonraki hükümet değişikliklerinden sonra olduğu gibi) kendi yandaşlarını yönetim organlarına ve yönetim birimlerine getirmek için hukuk dışı uygulamalar ve eylemler yapmaktadırlar.
Devlet Memurluğu için yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı için müracaat formu alma kuyruklarında çile çeken adayları geçtiğimiz günlerde TV lerde izledik.Ayrıca evvelce sınavı kazanıp başarılı olan adaylar da atanmak için umutla beklamektedirler.
Hal böyle iken Üniversite Rektörleri kadro verilmemesi,ödenek verilmemesi nedenleriyle eylül ayında üniversitelerin eğitim öğretime açılamıyacak duruma geldiklerini söylerken akademik kadro olan Öğretim Görevlisi,Uzman,Okutman,Araştırma Görevlisi kadrolarına açıktan atama suretiyle aldıkları personeli 657ye tabi personel eliyle yürütülmesi gereken işlerde istihdam ederek hileyi şeriye yapmaktadırlar.7 adet mühendisle yürütülen işler için 22 adet mimar ve mühendis uzman kadrosuyla çalıştırılmaktadır.Güya eski yönetimin adamı oldukları için kızağa alınan 7 mühendis otururken maaş almaya mahkum edildikten sonra bu kişilerin yürüttüğü işler için 22 adam almak hangi şirkette olasıdır.Ülke kaynaklarını heba edenlerin ödenek verilmemesinden şikayet etme hakkı varmıdır.
Öte yandan hiç bir sınava tabi tutulmadan yukarıdaki şekilde istihdam edilen yandaşları kadro açılır açılmaz 6 aylık aday memurluk sürecini beklemeksizin 657ye tabi mühendis,mimar,avukat v.b. kadrolara atanması(kuyruklarda çile çekenler ve sınavı kazanıp atama bekleyenlere karşı)haksızlık ve adaletsizlik değil midir?
Netice olarak üzülerek söylüyorum ki;Üniversitelerin ve YÖK'ün yukarıya örneğini yazdığım Derebeylik yapıları halk yararına halk için evrensel üniversitelerin yapılarına kavuşturulmalıdır.Saygılarımla....
yildiz
-
Sayın Yıldız,
yıldız gibi parlak bir fikirle iltinizi bitirmişsiniz ama KPS ile memur olmak için hükümet ataması bekleyenler , KPS kuyrukları ile YÖK ün veya üniversitelerin ne alakası var.
Ayrıca Evrensel Üniversiteye, çıkarılmak istenen yeni YÖK yasasıyla ulaşılacağını mı sanıyorsunuz. Tasarıyı okudunuz mu? Getirileri ne ki , savunma ihtiyacı duydunuz?
YÖK yasa tasarısı bu haliyle Üniversiteleri siyasallaştırmakta, modern öğretim kurumundan çıkarmakta tam tersi çağdaşlaşmaya çalışan ülkemizi skolastik karanlığın kucağına oturtmaktadır.
Hükümetin bu konuda iyi niyetinden bahsetmek olanaklı değildir.
Ayrıca samimi olmadığını düşündüğünüz, güvenmediğiniz Öğretim Üyelerinden ders almak, çocuklarımızı göndermek için niye yırtınıyoruz!
https://www.hukuki.net
-
Sayın Av.G.A.
İlginize ve yanıtınıza teşekkür ederim.Benim iletimdeki görüşlerim kamu oyundaki izlediklerim ve uygulamadaki tespitlerimle ilgilidir.Hükümet veya YÖK taraftarlığı ile alakası yoktur.Kuyruklarda bekleyenler veya atama bekleyenlerin haklarının bir şekilde gasbedilmesiyla ilgili işlem ve eylemlerin paylaşılmasıyla alakalıdır.Kamu düzeni için belirlenen kurallara herkesin tabi tutulmasıyla ilgilidir.Evrensel ve bilimsel üniversitenin lafla değil gerçekten kurulmasıyla ilgilidir.Saygılarımla...
yildiz
-
Ben meslek lisesi mezunuyum ve mevcut hükümete desteğimi heryerde belirtiyorum. Bu ülkenin lise çağına gelmiş gençlerini hangi okulda okulda okursa okusun bir ve eşit tutan bu anlayış tabi ki desteği hakedecek. Şu meslek liseli şu imam hatipli ayrımcılığına giden zihniyetin ne ülke eğitimine ne de ülke bütünlüğüne bir faydası olamaz.
Hukukcu değilim ama 18 yaşına gelmeden ailesinin verdiği karar ile düz liseli, meslek liseli yada imam hatipli olan bir çocuğu ayrıma tabi tutmak ve bu tercihler doğrultusunda bir nevi cezalandırmak hiçbir hukuk kuralıyla bağdaşmaz sanırım.
Yükseköğrenim hakkı YÖK tarafından gaspedilen gençlerin umarım bu hakları geri verilecek. Ne pahasına olursa olsun. Bunun değeri ne ekonomi ne AB ile ölçülemez.
Üniversitelerin siyasallaşması nasıl mümkün olacak bilmiyorum. YÖK ün 15 üyesi; 5 Hükümet, 5 C.başkanı, 5 ÜAK tarafından atanacak sanırım.
Koltuk kavgası için ortalığı ayağa kaldıranlara laiklik korkusuyla ayaklananlar eklenmiş bir curcunadır sürüyor. Anayasanın değişmez hükmüdür laiklik, ülkenin %99 u da laikliği savunur düşüncesindeyim.
Altında başka şeyler aramadan gaspedilmiş hakların geri verilmesi olarak bakarsak bu konuya sanırım bu kadar gürültü çıkmaz.
Bu katsayı meselesi çözülmez ise orta ve uzun vadede ülke sanayisi büyük yara alacak. Eğitim almış kaliteli elemanları yetiştiren eml ler kapanma noktasına gelirse düz liselerde yığılma ve işsiz patlaması kalitesiz ara eleman fazlası ülke sanayini bitirir. Avrupalı mesleki eğitimi özendirip orta öğretim içindeki payını % 70 lere taşırken bizde tam tersi yapılıyor ve bu ülkede hala neler konuşuluyor !!
-
Siz çıkarınız doğrultusunda yorum yapıyor ve düşünüyorsunuz. Bir meslek liseli ile düz liselinin devlete maliyeti arasındaki oran 1/3'den fazla. Yani Düz Lise öğrencisinin yıllık devlete maliyeti 5 milyar TL ise bu meslek lisesi öğrencisi için 15 milkyar TL sından fazla. Buradaki eşitsizliği ağzına alan yok. Herkes hep bana hep bana diyor. Koltuk kavgası falan yok. Hepsinin görevi süreli. Ayrıca sizi cezalandıran , hakkınızı gaspeden YÖK değil sizin düşüncelerinize kulak asmayan aileniz olmuş.
Saygılar
https://www.hukuki.net
-
Evet kendi çıkarım doğrultusunda yorum yapıyorum çünkü eğitimde fırsat eşitliğine inanıyorum. Benim gibi 1 milyonu aşkın meslek liselide benim gibi düşünüyor. Kendi haklarımı düşünmem kadar doğal birşey olmaz sanırım.
Devlete maliyeti fazla diye yükseköğrenim hakkını kısıtlama nasıl bir mantık ben anlayamadım. Bu gençler devlete 5 lira maliyet çıkarıyorsa ailelerine 25 lira maliyetleri var birde kalkıp sizi aileniz cezalandırdı gibi bir yorum yapmanıza şaşırdım doğrusu.
Bu okul mezunlarının %90 ı aldıkları eğitimin hakkını veriyorlar zaten. Geri kalan % 10 u da isterse kendi alanlarında -say-ea-söz- yükseköğrenim yapma hakkına sahip olmalıdırlar. Bunu engellemek alenen hak gaspıdır.
Bu durum sürerse meslek liselei boşalır, mesleki eğitim almaya kimse gönüllü olmaz. Ülke sanayisinde kaliteli düşer. Ara elemanlık çıraklara kalfalara kalır. Meslek liselerini özendirin önlerini kesmeyin.
Umarım yarın başbakan bu konuda kararlılığını sürdürür. Yoksa o da bu hak gaspına ortak olmuş olur. imam hatipleri istemeyenlerin meslek liselerini dolayısıyla uzun vadede ülke ekonomisini pek umursadıkları yok. onların derdi belli gerisi boş...
-
Ağır vergiler altında ezilen halkın parasıyla okuyacaksın sonra da fırsat eşitliği diyeceksin , bu benim hakkım diye ortalığı yıkacaksın. Yok öyle yağma. Eğer fikirlerinizde samimi olsanız dersiniz ki; "tamam bir hata yaptık. Devletin (halkın) bizim için yaptığı harcamaların hakkını veremedik, biz bu harcamaları tazmin edelim. Tüyü bitmemiş yetimin hakkını iade edelim. Orta öğretimin fark deslerini de okuyalım. Sonra bize istediğimizi verin."
Nerdee ! Beleşçilik kanımıza işlemiş. Çalalım da nasıl olursa olsun. Sana ne Liselinin ailesinin harcadığı paradan. Adam kendi parasını işstediği gibi istediği yere harcar. Sen benim paramı çarçur ediyorsun ya. Ya benim hakkım ne olacak?
https://www.hukuki.net
-
Kendine gel arkadaş !! yazdıklarını önce oku sonra onayla.
Duygu sömürüsü yapmadan yaz. Ağır vergiler altında ezilen vatandaşın parasını, tüyü bitmemiş yatimin hakkını o paraları çalanlar düşünsün. O benim yada başka bir meslek liselinin sorunu değil. Belki senin olabilir ama benim değil.
Devletin görevi topladığı vergilerle eğitim ihtiyacını karşılamaktır. Genel öğretim içinde %10 olan mesleki eğitim % 70 lere çıkarmalıdır. Devlet ne yatırım yapmış meslek liselerine!
Meslek lisesine gelene en iyi mesleki eğitimi verecek ve isteyene de yüksököğrenim hakkı tanıyacaktır. Ne demek sen bu okulu okudun başka birşey yapamazsın. böyle saçmalık olur mu. Bir insan hem elektrik teknisyeni hem bilgisayar müh. makina inşaat müh. olamaz mı.
bu adama yapılan eğitim harcaması boşa mı gitmiş oluyor.
Meslek lisesinden mezun olanların %90 ı üniversiteyi zaten düşünmüyor yada kazanamıyor çünkü mesleki dersleri daha fazla görüyor. Aldığı eğitim doğrultusunda devletine milletine yararlı bir vatandaş olarak yaşamını sürdürüyor. Burda bir sorun yok sanırım.
Geri kalan %10 kendini okul dışında yetiştirip daha kapsamlı eğitim almak için yada ikinci bir meslek için üniversiteyi düşünüyor.
Bu %10 için kalkıp tüyü bitmemiş yetimin hakkından bahsedene orda dur! ve düşün demek lazım. haddini aşma.
Meslek lisesi öğrencisi tam gün eğitim görürken düz lise yarım gün.
meslek liseli 3 teknik lise 4 yıl eğitim görürken düz lise 2,5 yılda bitirebiliyor.
pratik eğitim için dünya kadar masraf yapıyor. Ama sen zaten meslek sahibi oldun üni okuma hakkın yok deniyor.
Eğitimde fırsat eşitliği ilkesine hiçbir mazeret gösterilemez. 100 kişi içinde 1 kişi de olsa istiyorsa herkes gibi yükseköğrenim yapabilir.-kendi alanında tabi-O kişiye harcanan paralar heba olmaz heralde.
-
Sayın cabriye katılıyorum. Devlete maliyetlerinin yüksek olduğu gibi bahaneler, meslek lisesi mezunlarının üniversitede okuma hakkının kısıtlanmasına mazeret teşkil edemez. Sanki diğer liselerin devlete maliyeti hiç mi yok? Kaldı ki mesela Fen liselerinin devlete maliyeti en az meslek liseleri kadar veya hatta meslek liselerinden dahi daha yüksekdir. Şimdi o mantıkla gidecek olursak o zaman onları da üniversiteye almayalım.
Burada aslında, mesele maliyet meselesi falan değil, İmam hatip lisesi mezunlarının üniversitelere girişini engellemek. Olay yaşın yanında kurunun da yanmasıdır. Tabi ki buradaki "yaş" da diğer meslek lisesi mezunları oluyor.
DeFacto
-
Objektif görüşünüz için teşekkürler Sayın avukat62. Asıl mesele kesinlikle imam hatipler... Ama olan meslek liselilere oluyor.