Hakim tarafindan ret edilen talepler

Merhabalar,

Eşimle çekişmeli boşanmaya gidiyoruz. Mal rejimi tasviyesi davasıda açıldı. Mevcutta Kredisinin 3'te biri ödenmiş bir Ev var. Kredisinin 3'te 2 si ödenmiş bir araba var ve Mayıs 2017 açılmış bir şirket var. Eşim olması sebebi ile güvenip herşeyi onun üzerine yaptım. Eşim normal şartlarda çalışmayan bir ev hanımıydı. Mayıs ayında şirket kuruluna kadar da böyle devam etti. 5 yıllık evlilik boyunca tüm bu alınan mallara ait kredi ve borçları ben ödedim. Anlaşmazlıklar başladığı zamanda oturup anlaşmaya ve mal paylaşımında iknaya çalıştım. Ancak anlaşma sağlayamayınca boşanma davası ile birlikte rejim davası açıldı. EV ve Araca tedbir kondu. Ancak hakim açılmış olan şirketteki mal ve değer için bilirkişi ataması talebini RET etti. Salı günü eşime avukatımın bilgilerini verip her türlü görüşmeyi avukatımla yapmaları gerektiğini bildirdim. Ancak perşembe günü eşim eşim şirketi komple boşaltıp, arabayıda alıp gitti. Şuan hiçbir krediyi ödemediği gibi şirketten geriye hiçbirşey bırakmayarak mal kaçırdı.

Bunun üzerine hakimliğe yeni bir dilekçe ve ekinde Ev ve arabanın halen kredi borçları olduğunu gösterir belgeler ile birlikte aracın trafikten MEN edilip bağlanması konusunda başvuru yaptık. Başvuru dilekçesinde de kendisi tarafından bilirkişi ataması yapılmadığı için 2 gün sonrasında şirketin kompte boşaltılarak kapatıldığını bildirmemize ve bu noktadan oluşan maduriyete kendisinin sebep olduğunu da görmesi açısından bu şekilde bir dilekçe vermiştik. Ancak hakim bu talebi de RET etti. Aracın bağlanma talebini de ret ettikten sonra artık bu hakim'in kendi bakış açımla mantığımda yanlı karar verdiğini düşünüp şikayet etmek istiyorum.

1'ncisi bu karar benim düşündüğüm gibi yanlımıdır?

2'ncisi Eğer yanlıysa bu hakimi nereye şikayet edebilirim?

3'ncüsü eğer karar yanlı değil doğru derseniz bana tavsiyeniz ne olur?

1..Benim fikrim genellikle Aile Mahkemesi Mallara Tedbir kararı koymuyor genelliklede öyle.Çünkü Boşanma Davası kesinleşmemiş.
2... Malları kaçırması fazlada dikkate alınmaz çünkü Araçların bir Kasko değeri vardır hesaplamalar genellikle bu değerden yapılır.Her türlü şekilde bu bedelden hakkınızı alırsınız
3... Şirket içinde Demirbaş eşyaların Fatura ve Belgelerini Bedelini vs sunar Şahitlerinizle desteklersiniz.

Merhaba,

Kadın malları kaçırdı ve 3. bir şahsa verip el altından satılmasını istemiş. Şirketin arka planında sürekli hareket eden de bu 3. şahıs. Bakıldığında artık işim gücüm yok, kredilerimi de ödeyemem deyip fakir edebiyatı yapıyor. Amaç nafaka. Araç kredide, araç kredisi ödenmez ise banka tarafından haczedilir. Banka tarafından haczedilirse kadında zaten artık hiçbirşey ödeyecek gücüm yok deyip fakir edebiyatında geziniyorsa mahkeme beni kadından alacaklı çıkarsa ne olacak. Burda maksat önlem alabilmek, olan biteni seyretmek değil.

Kaldı ki, tüm kredi ödemeleri vs. benim tarafımdan yapılıyordu. Halende ben yapıcam gibi görünüyor çünkü tüm kredilerin kefili benim. Zaten benim sayemde alınmış krediler. Kredileri ben ödemeye devam edip kadını zengin etmeye devam etmekte istemiyorum. Sonuç olarak mahkeme kadının kaçırdıklarını benim haneme alacak diye bile yazsa kadının bir geliri olmadıktan sonra ondan bişey alamam. Evet kağıt üzerinde borçlu olur ama resmiyette görünen hiçbirşeyi yok ise hiçbişey de alamam.

Yapılan bu satışlar muvazaalı satış olduğundan 3. kişilere de Dava açabilirsiniz.Avukatınız var galiba kendisi ile konuşun.
Formda Değerli Avukat arkadaşlarda yorumlarda bulunacaktır.

Araç kısmı öyle. Ancak, şirketten kaçırılan mallar sezonluk. Bu yüzden yaz geldiğinde herşey için çok geç olmuş olacak. Şimdi diceksiniz ki alınan malların faturaları var. Ordan tespit yapılır. Bu durumda kar marjının % 50 olduğu bir platformda mallar karına satılır. Ancak siz maliyeti alırsınız onunda yarısı karşısı olur. Satıştan elde edilen kazanç ve gelirde haksız kazanç olarak diğer tarafın cebine girer.

- - - Updated - - -

Araç kısmı öyle. Ancak, şirketten kaçırılan mallar sezonluk. Bu yüzden yaz geldiğinde herşey için çok geç olmuş olacak. Şimdi diceksiniz ki alınan malların faturaları var. Ordan tespit yapılır. Bu durumda kar marjının % 50 olduğu bir platformda mallar karına satılır. Ancak siz maliyeti alırsınız onunda yarısı karşısı olur. Satıştan elde edilen kazanç ve gelirde haksız kazanç olarak diğer tarafın cebine girer. Benim derdim de bu duruma engel olmak, olamıyorsak tedbirini almak.

Konu hakkında yardımcı olabilecek birileri var mı?

Çok ilginç gerçektende. Ben evlilik öncesi şirket hisselerimi banka hesaplarımı yine evlilik öncesi alınmış evimi tedbirden kurtaramadım diğer taraftan sizin olaya bakınca kadın lehine bu kadarda pozitif ayrımcılık pes dedirtiyor. İşin bilirkişi kısmı tam karın ağrısı dosyanın bir çok önemli ayrıntısı gözardı ediliyor. Eşiniz şirketi boşalttı aracı aldı gitti bu ne rahatlık pes doğrusu. Akıllı olup dünyanın kahrını çekeceğine deli olup dünyaya kahır çektiriyor anlaşılan . Kaybedecek bir şeyide yoksa oh mis dava yıllarca sürerken oda keyfini sürecek anlaşılan.

Aynen öyle benide rahatsız eden kısmı bu. Dava en az 3 yıl sürecek 3 yıl boyunca benim malımla benim paramla sefasını sürüyor olacak. Araba ve ev onun üzerine kredilerinide ödemeyi bıraktı ancak kefil olduğum için ben ödemek zorunda kalıyorum. Hiçbir şekilde borcunu ödemeden sefasını sürdüren bir adalet sistemi işte. Kadınların biraz da olsa ayrıcalıklı olarak korunmasına taraftarım. Türkiyede hergün ezilen, öldürülen, bir sürü kötü muameleyle karşı karşıya kalan kadın görüyoruz. Ancak bu yapılan işin hiçbir iyi niyeti ortada yokken bu şekilde korunmasına da karşıyım. Bu resmen dolandırıcılıktır. Hukukta buna göz yumuyor.

Yeniden merhaba,

Sürecin gidişatı hakkında Avukat olan üye arkadaşlardan bir yorum rica edebilir miyim?