Yargı Kararının Uygulanmaması

Değerli site mensupları,
Yorumlarınızı beklediğim konu şöyledir;
Belediyede çalışan bir devlet memuru başkan tarafından uyarı cezası ile tecziye edilmiş ve aynı zamanda akdedilen sosyal denge sözleşmesinde yer alan "Uyarı cezasında 1 ay,Kınama cezasında 2 ay,aylıktan kesme cezasında 3 ay......." sosyal denge ödemesi kesilir" ibaresi nedeniyle uyarı cezası ile birlikte sosyal denge ödemesinide kesmiştir.Bunun üzerine işlemin iptali için çalışan dava açmıştır dava açıldığını gören belediye yönetimi bu defa dava sonuçlanmadan önce çeşitli bahanelerle sürekli ceza vererek aylarca sosyal denge kesintisi yapmıştır.Dava "Bir fiile iki ceza olamaz" hükmüyle işlemin iptali ile sonuçlamıştır.Bu defa belediye sadece ilk kesintiyi iade etmiştir dava sürecinde kestikleri için ise dava açılmadığı gerekçesiyle geri ödeme yapmamıştır.İptal işlemi bir fiile iki ayrı ceza verilmesi işlemi ise ve o işlemin yapıldığı tarihte ortadan kaldırılmış ise iptalden sonrakiler için de tek tek dava açmak mı gerekiyor.O zaman bu işin sonu gelirmi idare uygular kişi iptal davası açar bu konu nasıl sonuçlanır.Ayrıca iptal kararından sonra yine bir fiile iki ceza verilirse nasıl bir yol izlenmelidir.verilen iptal kararı bir fiile iki ceza verilmesini önlermi yoksa her bir olay için bu kararın tekrar alınması gerekirmi.Buradaki önemli ayrıntı şudur;Açılan iptal davası bir fiile iki ceza verilmesi işlemi içindir.Verilen cezalara ayrıca dava açılmıştır.Ceza uygulanan eylemler farklı olabilir ama idare hepsine aynı işlemi yani iki ceza verme işlemini yapmıştır.Bu işlem iptal edilmiştir.
Değerli yorumlarınızı bekler saygılarımı sunarım.

Evet. Her idari işlem birbirinden bağımsız olduğu için her biri için ayrı ayrı dava açmak gerekiyor.

Ancak burada ilk yargı kararını alıp yaptığı uygulamanın hukuksuz olduğunu gören ve bunu bile bile aynı uygulamaya devam eden idarecinin kötü niyetli olduğu çok açık. Bu nedenle kendisi hakkında 5237 TCK 257. maddeden (görevi kötüye kullanma) suç duyurusunda bulunulabilir.

Ayrıca aynı nitelikte olan ve devam eden cezalar için idari yargı yoluna başvurulduğunda takip eden davalar ilk dava kadar uzun sürmeyecektir. Olaydaki art niyeti ve kastı gören, bilen mahkeme muhtemelen idarenin savunmasını bile almadan iptal kararı verebilecektir.

Açıklamanıza teşekkür ederim sonuç olarak yargı kararınını uygulamamış anlamında görevi kötüye kullanma olarak kabul edebilirim desem yanlış bir yorum olurmu acaba?

Yargı kararını uygulamamış diye de belki alınabilir ancak burada uygulamamaktan çok "uymamak" gibi bir durum var. Ancak her ne olursa olsun burada bir kötü niyetin varlığı tartışılmaz. Art niyet, husumet, kin, garez, kasıt ile emrindeki personelin zararına olacak şekilde idari işlem yapan bir kamu görevlisi, amir, memur her ne ise görevini kötüye kullanmış sayılır diye düşünüyorum ben.

Alıntı:

---

Hakkarili Arzuhalci rumuzlu üyeden alıntı

Yargı kararını uygulamamış diye de belki alınabilir ancak burada uygulamamaktan çok "uymamak" gibi bir durum var. Ancak her ne olursa olsun burada bir kötü niyetin varlığı tartışılmaz. Art niyet, husumet, kin, garez, kasıt ile emrindeki personelin zararına olacak şekilde idari işlem yapan bir kamu görevlisi, amir, memur her ne ise görevini kötüye kullanmış sayılır diye düşünüyorum ben.

---

Evet, İlgili Kamu görevlisi açıkça görevini kötüye kullanmıştır; bu durum Türk Ceza Kanunu gereğince suç teşkil etmektedir.Bu sebepten ötürü Cumhuriyet Savcılığına Dilekçe vererek suç duyurusunda bulunmaya hakkınız vardır. Söz konusu Suç duyurusuna istinaden ilgili Kamu görevlisi herhangi bir ceza alırsa ilaveten Manevi Tazminat davası da açmaya hakkınız vardır.

Açıklamalar için çok teşekkür ederim sizlere...
Son bir sorum daha olacak izninizle,Bu durumda ilk işlem için alınan iptal kararı o tarihten sonraki mükerrer işlemleride kapsarmı yani iptal edilmiş sayılırmı yoksa onlar yapılanla kacakmı bu durumda

İdare mahkemesi tarafından verilen iptal kararı hangi idari işlemin iptali için verilmiş ise o idari işlemi iptal eder. Aynı nitelikteki müteakip idari işlemleri de kapsamaz. Bu nedenle müteakip her işlem için ayrı dava açmak gerekmektedir.

Ancak böyle bir durumda idari işlemi yapanın kötü niyeti açık ve net bir biçimde ortaya çıktığından müteakip her idari işlem için ayrı ayrı yargılanıp görevi kötüye kullanma suçundan hüküm giyemesi beklenir.

Ama öyle olurmu bilinmez tabi ki. Burası Türkiye. Ne olacağı hiç belli olmaz.

Tekrar teşekkür ederim değerli üyelerimize ...