Güveni kötüye kullanma-genel bir felaketin zararlarini önlemek maksadiyla hazirlanmiş eşya hakkinda hirsizlik

Başlık altında belirttiğim olayla ilgili vuku bulan olayın intikali şu şekildedir.
Otel çalışanı olan şahıs Resepsiyon görevlisidir,işveren tarafından kendisine aynı zamanda ikinci bir görev olarak Belboyluk görevide verilmiştir,otele gelen müşteri aracının anahtarını Resepsiyon görevlisi olan aynı zamanda Belboylukda yapan şahsa vererek odasına çekilir ilerleyen saatlerde Belboy Müşterinin kendi isteği ile bıraktığı araç anhatarı ile aracı otoparka çekerken kaza yapar,durumu Müşteri olarak otelde bulunan ve aracın sahibi olan şahsı ilyetir araç sahibi sabah görüşürüz diyerek dinlenmesine devam eder,araçta kadan dolayı hasar meydana gelmiştir,kaza mahalline Trafik Polisleri çağırılır ve gerekli Trafik kaza raporu tek taravflı kaza olarak düzenlenir,bu olaydan dolayı çalışanın işine son verilir ve otoda meydana gelen hasarı karşılaması istenir,çalışan bu kaza bilinçli ve isteyerek olmamıştır,ben belboy olarak çalışıyorum ancak sözleşmem yok araç kaskolu zararı kasko karşılasın der,bu olay C.Savcılığına hem araç sahibi tarafından hemde otel sahibi tarafından ayrı ayrı Şikayetle bildirilir,
1-C.Savcısı otel sahibinin şikayeti ile GÜVENİ KÖTÜYE KULLANMA suçundan dava açır,
2-Araç sahibi olan suçtan zarar görenin ise şikayetinde başka bir savcı GENEL BİR FELAKETİN ZARARLARINI ÖNLEMEK MAKSADIYLA HAZIRLANMIŞ EŞYA HAKKINDA HIRSIZLIK suçundan dava açar,
3-Bu iki olayın arasındaki Hukuki bağ nedir,aslında nasıl olması gerekir,otel sahibinin yok yere suçtan zararı olmamasına rağmen çalışan hakkında suç duyurusunda mesnetsiz iddialarla bulunması HUKUKİMİDİR,
4ikinci savcının aynı olaydan ilk savcının açtığı Güveni Kötüye Kullanma suçu yerine Hırsızlık suçu ile dava açması aynı zamanda doğal bir afet yüklemesi HUKUKİMİDİR,bu tek omasına rağmen iki ayrı olay gibi davranılması suçmudur,C.Savcısı burada suçta Kanunilik ilkesini çiğnemişmidir,yoksa olayda taraf mı seçmiştir.
Bu konularda görüş ve düşünceleri olan tüm Hukuki netteki üyelerimizden görüş bildirmelerini arz ve rica ederim. Yanıt yazan herkese teşekkür ederim.

1-Aracı çarpan kişinin sürücü belgesi var mı?
2- Bu kişi aracı GERÇEKTE ne sebeple kullanmıştır? BU ÇOK ÖNEMLİ. BU KONUDAKİ İDDİA NEDİR? Aracı otel otoparkı içinde manevra yapmak için mi yoksa başka bir nedenle mi kullanmıştır? Örneğin gezmek, dolaşmak vb. gibi?
3-Otelde müşterinin anahtar bırakma zorunluluğu var mı? Var ise bu kuralı kim koymuştur? Müşteri anahtarı kendi isteği ile mi bırakmıştır?
4- Kaza yeri neresidir?
5- Bırakılan araçların çeşitli nedenlerle otopark içinde yerini değiştirmek kimin görevidir. Bellboy, resepsiyonist, vale vb. ? Aracı çarpan kişinin bu aracı kullanma yetkisi var mı?
6- Araç ne aracıdır? Özel, ambulans, itfaiye aracı vb?

Bu sorulara DOĞRU cevap verirseniz doğru bir yorum yapabiliriz. Yanlış cevap verirseniz yanlış bir yorum yaparız.

Olayı ''görevli arkadaşın park yerinde aracın tamponunu sürtmesi'' şeklinde yazmışsınız lakin açılan davalara bakılırsa olay pek de öyle değil.Savcılık makamı zaten bu kadar ağır suçlamalarla dava açtığına göre ortada bahsi geçen suçlara dair doneler olmalı.Objektif bir anlatım olmadığı sürece buradan sağlıklı fikir alınması mümkün değildir.

B sınıfı sürücü belgesi var,aracı gerçekte otelin otoparkına çekmek için biner ancak birde tur atayım der ve otelden 3 km uzakta kaza yapar,müşteri anahtarı aracın otoparka alınması için isteği ile bırakır polis ifadesinde de bunu açıkça belirtir,bir kural varmı sanırım yok,otelin valeside yok gece vardiyası kat görevlisi ile Resepsiyon görevlisi oteli idare ediyor ancak bu görev sözlü olarak otel sahibi tarafından Resepsiyonda çalışana yani kaza yapana belirtilmiş,araçların yerini değiştirmek ve müşteriye otel çıkışı teslim etme görevi Resepsiyonda çalışan eleman tarafından yapılmaktadır ehliyetli olmasından dolayı,araç şirket aracı sürücüsü ise şirket çalışanı yani özel,

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

Engin Ünalmış rumuzlu üyeden alıntı

Olayı ''görevli arkadaşın park yerinde aracın tamponunu sürtmesi'' şeklinde yazmışsınız lakin açılan davalara bakılırsa olay pek de öyle değil.Savcılık makamı zaten bu kadar ağır suçlamalarla dava açtığına göre ortada bahsi geçen suçlara dair doneler olmalı.Objektif bir anlatım olmadığı sürece buradan sağlıklı fikir alınması mümkün değildir.

---

park yeri değil aracı otoparka çekmek için biner ancak trafik sıkışıklığı nedeni ile otelden 3 km uzakta kaza yapar,kazayı yaptıktan sonra gerekli tutanak polisçe tutulduktan sonrada çekici ile aracı otel önüne getirip sahibine bilgi verir,bu olayda kazanın meydana gelmesi ile oluşan zararda kast yok,aracın otoparka çekilmesi ile ilgili olarak otel yönetimi bu işi resepsiyon elemanına vermiş ancak sözleşme yok sözlü beyan,bize aracın zararını karşılama karşılığında şikayetten vazgeçme belirtildi ancak işe son vermeden dolayı kabul etmedik,

"Araç" dediğiniz nedir? Otomobil mi? Özel bir işareti var mı? Normalde bu araç hangi amaçla kullanılıyor? Şirket özel bir şirket mi devlet kurumu mu?
Çünkü savcının "GENEL BİR FELAKETİN ZARARLARINI ÖNLEMEK MAKSADIYLA HAZIRLANMIŞ EŞYA HAKKINDA HIRSIZLIK" demiş olması, aracın mesela ambulans, itfaiye, ya da en azından arama-kurtarma ekibinin aracı gibi bir şey olduğu izlenimi veriyor. Aracın ne olduğu ile ilgili ne kadar ayrıntılı bilgi verirseniz, alacağınız cevap o kadar gerçeğe yakın olacaktır.

Evet ben de sayın Şenol bey gibi düşünüyorum. Aracı tam olarak tanımlamanız gerekiyor ki, savcının neden o maddeden de ayrıca dava açtığı hakkında bir yorum yapabilelim.

2013 model Fuluance binek otomobil

- - - Updated - - -

2013 model Fuluance binek otomobil,araç bir şirketin yani anaç koyun keçi yetiştiricileri birliği kooperatifine ait,otele gelen aracı kullanan kişi yani otelde müşteri olarak kalan kişide bu şerkette çalışan

Şimdi şöyle:

Araçla otelden 3 kilometre uzaklıkta bir yerde kaza yapılması aracın otoparka çekilmek için değil, turlamak, gezmek için alındığınnı kanıtı. Öncelikle bu konuda bir çekişme olmayacak.

Ancak aracın binek otomobil olduğunu göz önüne aldığımızda biz hala savcının neden "bir felaketin zararlarini önlemek maksadiyla hazirlanmiş eşya hakkinda hirsizlik" olarak dava açtığını çözebilmiş değiliz ki, bu davada sizin için hayati önemi olan nokta da bu.

Eğer bu dava savcının iddianamesi doğrultusunda sübut bulacak olursa en az 2 yıl 11 ay hapis + 500 TL gibi bir ceza çıkabilir ve HAGB verilemez.

Ayrıca hasarı karşılayan kasko, size rücu etmek için üzerinize gelecektir.

Burada işin düğüm noktası aracın binek Fluence otomobil olmasına rağmen savcının neden o maddeden dava açtığıdır. Bunu araştırıp öğrenebilirseniz belki daha fazla size yararlı olabilecek birşeyler söyleyebiliriz. İddianame elinizde ise burada yayınlayabilirsiniz.

Ben iddianame elime geçer geçmez sizinle paylaşacağım,ancak dosya ekleme nasıl yapılıyor hukuki nette bilmiyorum,verdiğiniz bilgilere ayrıca ilginize teşekkür ederim,iyi insanlar var oldukça bu ülke ayakta kalacaktır diye düşünüyorum,birde oğlumun sabıkası ve işlediği suç yok,bu suç ilk,Turizm MYO mezunu alanı hizmet sektörü oda işten yıldı böyle olunca.

İddianameyi hizliresim.com a yükleyip burada linkini vereceksiniz. Özel bilgileri kapatırsınız.

Oğlunuzun işine son verilme sebebinin bu olay olduğu anlaşılıyor. Ancak ben iş hukuku konusunda uzman değilim. Haklı ya da haksız sebeple işine son verilmiştir diyemem. Konu ile ilgili uzman arkadaşlar cevap verebilirler belki. Geçmiş olsun.