"Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama" suçuyla yargılanmak hakkında

Merhaba,

Sizlerden bir konu hakkında yardım/bilgi rica edecektim.

Kendi kardeşimin daha evvel yaklaşık 1 ay süre ile çalıştığı sigorta satışı yapan çağrı merkezinde başına bir durum geldi.
Firmanın bilgilerini verdiği Müşterilere aramalar yaparak sigorta satışı yapıyordu. Firma aranacak kişinin ismini soyismini, hangi bankalarda kartlarının olduğunu, kredi kartlarının ilk 4 hanesini ve telefon numarasını veriyor. Kardeşimde elindeki bu bilgilerle diğer çağrı merkezi çalışanları gibi aramalar gerçekleştiriyordu.

Bu şekilde bir kişiyi aramış. Ve aradığı kişi kabul etmiş. Çağrı kayıtlarında da mevcut. Kardeşim müşteriye bilgi veriyor kampanyadan bahsediyor müşteri kabul edince kardeşim sisteminde gözüken kartın 4 hanesini söylüyor. aradığı kişi o kartı kullanmadığını diğer kartıyla almak istediğini söylüyor. kardeşimde diğer kartın 4 hanesini söyleyip teyitleşip diğer bilgileri müşterisi veriyor. Müşterinin telefonuna gelen şifreyle çekimini yapıyor 400 tl nin. kampanyada notebook ta var. Notebook gönderiminin yapılacağını söylüyor. Müşterisi de notebook gelmezse mahkemeye şikayet edeceğini söylüyor. Kardeşim müşterisine yapılan işlemin usulsüz olmadığını göstermek babında kendi isim soyismini cep telefonu numarasını filan da veriyor. Halbuki orda çalışan hiç kimse gerçek ismini ve telefonunu vermiyormuş. Aradan birkaç gün geçmiş müşteri aramış notebookunun gelmediği söylemiş. Kardeşimde işverenine durumu söyleyince işveren "2-3 gün daha geçsin göndereceğim" şeklinde söylemiş. Kardeşim müşterinin mağdur olmaması için arayıp söylemiş 3 gün sonra gönderilecek diye. 5 gün sonra adam tekrar aramış halen gelmediğini şikayet edeceğini söylemiş. Kardeşimde işverenine söylemiş tekrar. işvereni bugün gönderdim iki güne elinde olur demiş. halbuki işveren hiçbir şey göndermemiş. Müşteri 2 gün daha beklemiş ve gelmeyince daha aramamış mahkemeye başvurmuş.

Kardeşim burda bu şekilde çalışmalardan rahatsız olup bir ay sonra işten çıkmıştı. ardından 1.5 ay sonra askere gitmişti. Askerden geldikten sonra elimize asliye ceza mahkemesinden çağrıldığımıza dair bir kağıt geldi. Kağıda istinaden gidince durumu öğrendik. Kardeşim askerde olduğu süre boyunca şikayetçi olan kişinin bulunduğu ilde mahkeme duruşmaları olmuş. Bunlardan hiç haberimiz olmadı çünki herhangi bir bilgi bize gelmedi. Biz ilk gelen bilgiyle mahkemeye gittik. daha sonra kardeşim hakim ile görüştü gerekli ifadelerini verdi. Hakimde önceden herhangi bir sabıkan suçun vs olmadığı için %99 5 sene herhangi bir suça karışmassan cezan düşer şeklinde karar çıkar diyip gönderdi. E devletten baktığımızda şikayetçi olanın ilinde duruşmalar devam ediyordu. biz İstanbulda gittiğimiz asliye ceza mahkemesine bunu söyledik. orda davalar oluyor katılmamız gerekirmi diye. onlarda İstanbuldakilere katılmanız yeterli dediler, oralara gitmenize gerek yok dediler. bu yüzden denizlideki duruşmalara gitmedik.

Geçen haftalarda elimize tekrar İstanbul asliye cezadan 6 haziranda mahkemeye çağrıldığımıza dair bilgi geldi. bu bilgiye istinaden kartal adliyesindeki ilgili mahkemeye gittik ve iddianame örneğini aldık. iddinamede çalıştığı firmanın sahibi hiçbir suçlamaları kabul etmemiş gözüküyor. kardeşim aradıkları insanların numaralarını kart bilgilerini sanki kendi bulmuş gibi ifadeler vermiş. kardeşim birkaç müşteisinden daha aynı şekilde şikayetler geldiğini, bu müşterilerinde zararlarını kendileri kaşıladığını söylemiş. Bu şikayetçi olan müşteriye de hem parayı iade etmiş hem de notebook vermiş. müşteri şikayetinden vazgeçmiş fakat mahkeme kamu davası olduğu için devam ediyor. Firma sahibi bir tanede çalışan ayarlamış kendine o çalışanda şikayetçi kişiyi arayıp bakın firma olarak hiç suçumuz yok bunu yapan size paketi satan çocuktur. biz yine de onun bu yaptığı şeyi telafi ediyoruz bizim adımıza şikayetinizi kaldırır mısınız filan söylüyorlarmış. Kardeşimin çekim yaptığı pos makinesi de çalıştığı firmanın alt bayiliğini yaptığı bir firmaya aitmiş. bu firmanın sahibininde ifadesini almışar kesinlikle kendi pos cihazından yapıldığını kabul etmiyorlar. fakat postan çıkan slipt üzerinde bu söylenen firmanın ünvanı var. bu firmanın sahibi ise başka firma ismi vermiş ve ödemenin o firmanın alt bayisi olan kardeşim adına çıkmış bir pos cihazından yapıldığını iddia ediyor. yani kardeşime pos cihazı verilmiş gibi. ama böyle bir şey yok normalde. bu arada savcıda bu ifadeyle kardeşimin söylediği tüm ifadenin yalan olduğunu savunuyor. halbuki müşterinin hesap ekstresinde de, slipt üzerinde de açık açık kendi firması üzerinden çekim yapıldığı gözüküyor.
sonrasında savcı yine ilgili mağduriyet firma tarafından giderilmiştir diyerek kardeşimin olayla ilgili herhangi bir iyi niyet göstermdediğini açık açık ifade ederek pişmanlıktan yararlanmaması gerektiği vurgulamış iddianamede.

Böyle bir iddianame görünce bir avukata başvurduk. avukat bey sağolsun 6 hazirandaki duruşmaya gittikten sonra denizlide görülecek duruşmaya kesin gitmemizi tavsiye etti. Hakimin karşısına çıkarak direk herşeyi anlattığımızda hakimin daha sağlıklı karar vereceğini söyledi. e devlette en son duruşma 31 mart gözüküyordu. zaten 6 hazirandaki duruşma kağıdıda bu tarihten sonra bize geldi. ben denizlideki asliye cezayı aradım bundan sonraki duruşma gününü sorup ona göre gidelim diye. onlarda davamızın karar bağlandığını söylediler. bende elimde kartal asliyeden 6 hazirana ait duruşma kağıdının olduğunu söyledim. onlarda hakimin 31 marttaki duruşmada mahkemeyi karara bağladığını ve 6 hazirandaki duruşmayı iptal edip geri çektiğini söyledi. uyaptan görebileceğimi kendilerinin herhangi bir bilgi veremeyeceğini, bizim elimize mahkeme kararının tebliğ yoluyla geleceğini söylediler. bende uyapa girip baktım. dava sonucu mahkumiyet, karar kesinleşmedi yazıyor.

anlattıklarım çok uzun oldu kusuruma bakmayın lakin başımıza ilk defa böyle bir olay geldiği için ne yapacağımızı bilmiyoruz. sizlerden ricam şimdi acaba mahkumiyet alacak mı kardeşim? yoksa istanbuldaki duruşmaya gittiğimizde hakime hanımın dediği gibi acaba 5 yıl ötelemeli karar verilmiş olabilir mi? kardeşim daha 21 yaşında ve inanın ilk iş deneyimi. bu yüzden zaten başına bunlar geldi. sizce burd kesin mahkumiyeti olacak mı*

avukatı aradım sonra avukat neden böyle oldu diyip şaşırdı elimizde 6 haziaran tarihli bir duruşma günü varken iptal edemeyeceğini bildirdi. tebligat gelince temyize gitmemiz gerekecek vs dedi.

bu durumda ne yapabilir illa cezaevine girecekmi.

yardımlarınız için şimdiden çok teşekkür ediyorum. umarım kimse bu durumlara düşmez.

Tekrar merhaba, henüz tebligatımız ulaşmadı. Site üzerinde birçok aynı başlıkta konu var belki ondan kimse yazmadı ama içerikleri farklı. Çok araştırma yaptım sitede fakat aynı tür olay bulamadım.

Yardımcı olacak var mı acaba? şimdiden çok teşekkürler

Alıntı:

---

Ahsen34 rumuzlu üyeden alıntı

Müşterinin telefonuna gelen şifreyle çekimini yapıyor

---

Sadece yukarıdaki cümle bile işin içindeki "üçkağıdı" gözler önüne sermek için yeterli.

Hiç kimse bir başkasının cep telefonuna gelen şifre ile işlem yapamaz. Yapar ise bunun adı nitelikli dolandırıcılık olur.

Bu bağlamda kardeşinizin ve onun çalıştığı şirketin "dolandırıcı" olduğunu söylemeye bilmem gerek var mı?

Milletin canına okudular. Bilmem ne kadarlık hediye kazandınız ödeyin vergilerini alın hediyenizi deyip yoldular. Akla hayale gelmeyen yöntemlerle haksız kazançlar elde ederek milleti mağdur ettiler.

Acaba o dolandırılan kişiyi de burada dinlemek mümkün olsa ne derdi acaba?

Bu nedenle ben kardeşinize ve benzerlerine hiç acımıyorum. Yaptığı iş nitelikli dolandırcılıktır ve 158/1-f den en az 3 yıl hapis alır ve HAGB falan da verilmez. Efendi gibi girer cezasını çeker ve aklı başına gelir.

Çıkınca da herkes aaa itelikli dolandırıcıya bakın diye parmakla gösterir, hiç kimse iş vermez, kimsenin yanında da haysiyeti olmaz.

Bana sorarsanız böylelerinin müstehakı da budur zaten.

Alıntı:

---

Hakkarili Arzuhalci rumuzlu üyeden alıntı

Sadece yukarıdaki cümle bile işin içindeki "üçkağıdı" gözler önüne sermek için yeterli.

Hiç kimse bir başkasının cep telefonuna gelen şifre ile işlem yapamaz. Yapar ise bunun adı nitelikli dolandırıcılık olur.

Bu bağlamda kardeşinizin ve onun çalıştığı şirketin "dolandırıcı" olduğunu söylemeye bilmem gerek var mı?

Milletin canına okudular. Bilmem ne kadarlık hediye kazandınız ödeyin vergilerini alın hediyenizi deyip yoldular. Akla hayale gelmeyen yöntemlerle haksız kazançlar elde ederek milleti mağdur ettiler.

Acaba o dolandırılan kişiyi de burada dinlemek mümkün olsa ne derdi acaba?

Bu nedenle ben kardeşinize ve benzerlerine hiç acımıyorum. Yaptığı iş nitelikli dolandırcılıktır ve 158/1-f den en az 3 yıl hapis alır ve HAGB falan da verilmez. Efendi gibi girer cezasını çeker ve aklı başına gelir.

Çıkınca da herkes aaa itelikli dolandırıcıya bakın diye parmakla gösterir, hiç kimse iş vermez, kimsenin yanında da haysiyeti olmaz.

Bana sorarsanız böylelerinin müstehakı da budur zaten.

---

Cevap için ve zamanınızı ayırdığınız için teşekkür ediyorum. söylediğiniz yönden bakınca haklısınız evet. o zaman o furya bir sürü insanın canını yaktı. Zaten bu tür yerlerde işi anlama görme zamanı içinde o da yaklaşık 1 ay oluyor bu durumların yaşandığını anlayınca çalışmak istemedi işten çıktı. İşe girerken böyle birşeyler yapacaklarını kesinlikle anlatmıyor hiçbiryer. Burada aslında benim kardeşim suç alacaksa, işletmenin sahibi daha fazla suç almalı lakin kendileri dava da bir güzel aklanmış durumda. orda işe girerken böyle bir şey olacağını bilmeyen, girdikten sonra ne iş yaptığını idrak edebilen 3 kuruşa iş bulma sevinciyle işe girmeye çalışan 19-22 yaş arası gençleri bu işletmelerde yukarıda anlattığım olaydaki gibi mağdur etti.

Umarım dediğiniz gibi bir durum oluşmaz diye düşünüyorum ben. En azından kardeşimi kişiliğini tanıdığım için böyle bir dolandırıcılığın içinde gerçekten olmayacağını düşünüyorum.

Cevap için tekrar teşekkür ediyorum. emeğinize sağlık.

Başka üstatlarımdan bilgisi olan olursa fikir görüş çeşitliliği bakımından cevap yazarsa çok mutlu olurum.

Avukatınız itiraz ve temyiz yoluna gidecektir karar kesinleşmeden infaz olmaz. Şikayetçinin zararı giderilmediyse erteleme kararı verilmiyor genelde.

Alıntı:

---

Av.Engin Oğuz rumuzlu üyeden alıntı

Avukatınız itiraz ve temyiz yoluna gidecektir karar kesinleşmeden infaz olmaz. Şikayetçinin zararı giderilmediyse erteleme kararı verilmiyor genelde.

---

Cevap için teşekkür ederim. şikayetçinin zararı giderildi. Mağdur müşteri mahkemede de bu durumu beyan etmiş. Ama olay kamu davası olduğu için mahkeme devam ediyor ne yazıkki.

karar elimize ulaştı 2 sene 6 ay ceza verilmiş. indirim vs yansıtılmamış. dosyamızı temyiz ettik şuan temyizini beklemekteyiz. bu durumda olanlar için bilgi amaçlı eklemek istedim