Borçlu Konumda Birinin Aile Üyelerinin Aranarak Taciz Edilmesi

Merhaba, bir süre önce bir telekomünikasyon firması ile anlaşma yaparak evime internet bağlattım. Taahhüt ettiğim sürecin bitmesi ve işim gereği pek fazla üstünde durmadan, iptal de ettirmeden öylece bıraktım. Borç elbet ödenir mantığıyla pek üstünde durmadım, sonuç olarak firma bir avukatlık bürosuna dosyayı vermiş. Buraya kadar her şey normal ancak süreç bundan sonra değişik bir hal alıyor. Şunu da belirteyim aile ile birlikte yaşamıyorum, iş gereği düzenli bir şekilde de yaşamıyorum, hatta öyle ki aile üyeleriyle ayda veya 2-3 ayda bir görüşüyorum.
Öte yandan bu avukatlık şirketinin elinde (firmada geçen sözleşmede kendi verdiğim) bir cep telefonu numarası var, yani bana ulaşabilecekleri şekilde bir telefon numarasına sahipler. Tüm benzer şirketleri suçlamak tarzı kurmuyorum ancak haciz ve icra işlemleri üzerinden para kazanan avukatlık şirketleri ve oluşumlarının borç sahiplerine nasıl tehditkar şekilde konuştuğu da ortada. Hani bazı kurum ve kuruluşlar kişileri arayıp öyle bir konuşuyor ki neredeyse kan davası var sanılacak.

Kısa tutmak gerekirse, bu avukatlık şirketi elime daha tebligat geçmeden (borç 200 lira civarı, daha az önce kağıt elime geçti avukatlık ücreti ne kadardır bilmiyorum) beni arayarak icraya geleceğiz, şu adreste mi oturuyorsunuz tadında bir söylemde bulunuldu, ben de o adreste oturduğumu ama düzenli olarak yaşamadığımı belirtim. "İcra takibinden dolayı haciz işlemi uygulanacağından, bizi arayın" kelimeleri kullanılan bir mesaj da atmışlar ki hukuk bürosundan İCRABORC başlığıyla özel bir şirkete attırılmış bir mesaj olduğunu tahmin ettiğim bir şey(bir ihtimal özel şirketten attırılan mesaj olmayabilir diye düşünüyorum). Bunu bana açıklar mısınız burada bir hata var mıdır. Bu olayı da bir nebze anlayabilirim yalnız şunu anlayamıyorum. Anne ve babama ayrı ayrı telefon açıp (boşanmış olduklarını da belirteyim), x şahısın (benim) borcu nedeniyle size hacize geleceğiz denilerek sürekli ve taciz edici olabilecek boyutta konuşuyorlarmış. Bunda bir yanlışlık var mı? Yoksa ben mi yanlış yaklaşıyorum.

Konuyla ilgili olarak taciz boyutuna varabilecek, benimle ilgili olan bir konu hakkında hem anne hem babamın aranmasıyla ilgili dava açmayı planlıyorum. Avukatım ile konuşmadım, hazır bilgisayar başındayken arada bazı konularda hukuki.net'i kullandığım ve bu konuda başarılı gördüğüm için bir de buradan fikir almak istedim. Bu konudaki görüşlerinizi açıklar ve benim yanlış düşündüğüm noktaları düzeltirseniz sevinirim.

Bu konuya yapılabilecek yorumları ben de sabırsızlıkla bekliyorum, çünkü şu an aynı durumu yaşamaktayım, bende türkcell ile olan sorunum yüzünden dosyam hukuk bürosuna verilmiş, ve ellerinde bana ulaşabilecekleri bir numara olduğu halde, kardeşlerim üst kat komşum, komşumun kızı dahil herkes arandı, bir sabah uyandığımda hepsinden bir msj aldığımı görünce iki farklı numaradan bunca kişinin arandığına vakıf oldum, ve iki numarayıda aradığımda ikisi de güvenç mehmet uzun hukuk bürosuna ait olduğunu öğrendim, ve daha bu gün ilamsız takiplerde ödeme emri elime geçti ve bir saat sonra bu hukuk bürosundan yarın hacze geleceğiz hazır bulununuz gibi bi mesaj aldım aradım ama mesai saatleri dışındayız sesli yanıtını aldım. ve inanırmısınız bunların hiç biri şaka ve abartı değil kaldıki yazı uzun olmasın diye bir çok şeyi de yazmadım. yarın şişli adliyesine icra işlemleri için kendim gideceğim ve aynı zamanda savcılığa şikayette bulunup gerekirse karşı dava açacağım.

Vatandan olarak benim hukuki bir bilgim yok ama bir fikrim var. Bu da bu tarz sadece adı hukuk bürosu olan tefeci şirketler, vatandaşın hukuku bilgisinin azlığından faydalanarak eşini dostunu arayarak taciz ederek bahsi geçen borcun üzerine ekledikleri avukatlık dosya falan gibi adlandırılmış ek ücretleri alabilmek için bu tarz piskolojik baskı yapıyorlar. Bende hukuki.net ailesine çoook teşekkürümü iletiyorum çünkü bu forumda iki gün içinde okuduğum onca şeyden sonra borçlu dahi olsam benimde haklarım olduğunu ve bunları kullanarak onlarla savaşabileceğimi farkettim. Sizede tavsiyem ne olursa olsun haklarınızı sonuna kadar kullanınız. ve kimseye kendinize hakaret ettirmeyiniz.

Ben öncelikle bu tebligattaki tutara itiraz edip yeniden araştırılması için dilekçe vereceğim. sonuç olarak yine bu tutarı bana yansıtacaklar ama belli bir süre kazanmış olacağım o süre içerisinde de bende bunları oyalayabildiğim kadar oyalayacağım ve sonra borcu dört taksit yaptırıp birinci taksiti peşin vereceğim ve o avukatlık dosya ücretini onlara ödemeyeceğim.

Avukatlık büroları (şirket değil) ve dolayısıyla avukatlar tarafları uzlaşmaya davet yasal hakkına sahiptirler (dayanak: avukatlık kanunu, hukuk muhakemeleri kanunu vs). Bunun için icraya gelmek zorunda kalacağız, zarar görürsünüz demek suç değil. Bilakis sizi sulhe davet ediyor. Tabi bunun bir makul uyarı kuralı var. Yani sürekli arayıp, bu tip sorumlulukları hatırlatmak doğal olarak suç olmasa bile etik değil. Baroya şikayet edebilirsiniz ama avukat, görevini yaptığını söyleyebilir. Ayrıca emin olun ki sizinle konuşanlar avukatlar değil, yardımcı elemanlardır.
Bu gibi durumlarda telefon numarasını alıp, daha sonra arayıp, mutlaka avukatla konuşmak istediğinizi söyleyin ve bu tip şikayetlerinizi bizzat avukata yapın. Biliyorsunuz ki biz avukatlar da doktorlar gibi Hipokrat yemini ediyoruz ve Avukatlık etik kurallarımız var. Konuştuğunuz avukata kafa tutmak, fırça atmak yerine siz de uzlaşmacı davranırsanız eminim ki elinden geldiğince yardımcı olacaktır.
Saygılar...

Sanırım burada yapılacak ilk iş, eğer bir icra takibi başlatılmışsa buna itiraz etmektir. Bu takipler çoğunlukla ilamsız olduğu için borçluya epey zaman kazandıracaktır. Aynı şekilde "evine hacze geliriz"e de mahal verilmemiş olunur.

Basri beyin, avukatlık bürolarıyla ilgili söylediklerine katılıyorum; bu bürolardan vatandaşı arayıp hoyratça ifade kullananlar genellikle büroların çaylak asistanları oluyor. İlgili büro avukatıyla görüşmek daha yararlı olacaktır.

Borçla ilgisi olmayan kişiler sürekli olarak taciz ediliyor ise tacize uğrayan kişiler savcılığa huzur ve sükunu bozmaktan ilgili kurum , kuruluş veya hukuk bürosunu şikayet edebilirler diye düşünüyorum.