İşten Çıkartılan İşçinin İstifa Olarak Çıkartılması

Merhaba,

Öncelikle bu siteden sürekli faydalandığım için, yardımcı olmaya çalışan herkese teşekkür ediyorum. Forumda değişik konularda yer almasına rağmen olay münferit olduğundan konu açmak istedim. Şimdiden ilginize teşekkür ederim.

Bir akrabamın durumu hakkında yardım istiyorum sizden. Ailede okumuş olarak sayıldığımız için her konuda bilgi var olarak bakılıyor ama tabii ki bilmediğimiz konular. Ben de kendilerine durumları olmadığı için yardımcı olmak istiyorum. Bu akrabam uzun yıllardır bir petrol istasyonunda şoför olarak çalışıyor. Yaklaşık on yıldır çalışmasına rağmen 5. yılında işverenle anlaşamadığı için kendisi sözlü olarak istifa etti. Sonrasında işveren şartları yumuşatacağını söyleyerek tekrar işe aldı ve 2011 yılından beri aralıksız olarak burda çalışmaya devam etti. Ancak işveren yine şartları ağırlaştırdı ve en sonunda işverenin bırak git demesi ile kendi isteği olmadan ayrıldı. Şimdi bu ağır şartlar dediğim belki size ağır gelmeyebilir ama işçi açısından zorlamaya başladı ki şöyle;

-Şoför olarak çalışmasına rağmen; petrol istasyonunda muhasebe, mal alım (mal alım dediğim markete alınan malların depoya çekilmesi gibi), pompacılık, market kasiyerliği, işverinin işyerinin arka tarafında bulunan bağ evinin işleri, tesisat işleri, her türlü bakım onarım, inşaat, boya badana temizlik gibi gerek işin şartlarıyla alakalı, gerek alakasız işler,
-İşverinin kendi şahsi işleri (Ev taşıma, kendi aldığı değişik muhteviyatı temizletme, tiner - boyama gibi diğer işler)
-İşverenin çocukları ailesi akrabaları tanıdıkları gibi kişilere hizmet ve işlerini yapma,
-Mesai saatlerinin standartların üstü olması, bayram ve ulusal tatillerde çalıştırma, yıllık izin kullanılmaması gibi hak kayıpları,
-Asgari ücretin üstünde ücret verilmesine rağmen net: 1500 TL , sigortasını asgari olarak gösterilmesi
-İşe başlarken ve iş zamanında boş senet, boş kağıt, işyeri ibra gibi belgeler alınması,

En sonunda bir sabah işveren işe geldiğinde, bir sinirle bırak git diyerek işine son veriyor. Bu sadece bu işçiye değil genel itibariyle orda bulunan tüm işçilere yapılan bir uygulama. En son çıkartılan kişi, dava aşamasına gelemedi ama şahit bulamadığı için herhangi bir hakkını alamadı. İşvereni acımasız gibi anlattım ve işçiler tarafına yanlı yaklaştım gibi düşünebilirsiniz ama şöyle bir örnekle açıklayayım babası öldüğü için işin başına oğlu geçti ve babasının sağlığında hiç bir sorun yoktu. Hatta babası, başkasının işten çıkarttığı ve kıdem tazminatı almayan işçiyi yanına alarak mahkemelerde işçinin hakkını kazandı.

Şu anki işverinin görünmeyen amacı, tankerlere değişik bir sistem uygulanacağından (ADR) bu sistem de pahalı olup, kira ile başka bir tankerle yakıt getirmek daha karlı olacağından, şu anki ekonomik durum ve kendi kişisel harcamaları nedeniyle de işyerinin ekonomik gidişatının bozulmasından dolayı tankeri satmak. Bu nedenle de hem ailesine hem de küçük ilçedeki tanıdıklara herhangi bir şekilde yönetemediğini ve babasının mallarını sattığını belli etmemek için şoförün işten çıktığından ve daha temiz bir eleman bulamayacağından tankeri sattım demek istemesi. Çünkü kendisi de akrabaları da ailesi de işçinin ne kadar saygılı, temiz, dürüst ve çalışkan olduğunu defalarca dile getiriyordu.

Muhasebeci bir arkadaşa sorduğumda işkura gidip istifa etmediğini ve dilekçe vermesi gerektiğini söyledi.İşverenin muhasebecisini akrabam aramış ve istifa olarak çıkışın verildi işsizlik maaşı alamazsın demiş. Muhasebeciye ben istifa etmedim deyince işveren de savcılığa dilekçe verme; mağdur olmasının ispatı gibi asılsız iddalara girişmiş. (Kiralık tankerle mal indirilirken videoya almak, diğer işçilere tutanak tutturmak gibi)

Şimdi akrabamın yapması gereken işlem nedir? neredeyse 10 yılını verdiği emeğin karşılığını nasıl alır? Elbetteki şahit olayı, işyerinde çalışanlar işveren tarafından zorla kendi safında tutulacağı için sıkıntılı ancak önceden işten atılan ve tazminatlarını alamayan bir iki arkadaşı var. Şahitlik yapabileceklerini söylemişler. Muhasebeci arkadaşım iş kurun işverenden istifa dilekçesini isteyeceğini, beyan etmezse işverenin tazminatlarını ödemesi gerektiğini söyledi.

Ama yine de konunun uzmanlarından ve yardımcı olabilecek sizlerden görüş almak istedim. Şimdiden çok teşekkür ederim hepinize.

Saygılarımla,

İş mahkemesinde dava açıp tazminatlarını, fzla çalışma ücretlerini, kullanılmamış izin günlerine ait ücretleri talep etmek, akrabanızın haklarını alabilmesini sağlayabilecek tek yoldur.

İlginize teşekkür ederim.

Yalnız bugün akrabama noterden devamsızlık yaptığına dair iş sözleşmesinin feshi ihbarnamesi gelmiş. devamsızlık yaptığı öne sürülerek bilgi ve belge ibrazı isteniyor. Yani işveren işten çıkartmasına karşın sanki kendisi gelmemiş gibi ihbar gönderiyor. ANcak SGK'da verdiği işten çıkış kodu 3. Yani istifa. ayrıca gelmediği tarihte yakıt alımı yapması gerektiğini ve yapamadığını bunun zararının da tarafından karşılanacağını beyan etmiş. Ancak böyle bir olay yok tabii. Z raporları ile ispat edilebilecek bir konu çünkü şirketin yakıt satışı devam ediyor.

Bu ihbarnameye cevap yazmak gerekiyor diye tahmin ediyorum.
Ben şu şekilde bir ihtar cevabı hazırladım ancak görüşlerinizi alabilir miyim?

1- Tarafıma gönderdiğiniz yazılı ihtarnamenizde 20.01.2016 tarihinden itibaren, izin almaksızın ve bilgi vermeksizin işime gelmediğim belirtilmiştir. Bu iddaa gerçek dışı olup, kanuni haklarımı alamamam için başvurduğunuz bir yöntemdir.
2- Belirttiğiniz tarihte işyerinde hazır bulunmuş, tarafıma verilen görevlerini yerine getirmiş olmama karşın şirket yetkilisi ................ tarafından işten çıkartıldığım için işyerine gelmiyorum.
3- İlgili yetkili tarafından haksız nedenlerle fesih olan sözleşmeme karşın, işyeri yetkilisi SGK bildirimini istifa olarak göstermiş olup herhangi bir istifa metnim yoktur. Yazılı bir belgede hiçbir şekilde imzam bulunmamaktadır. SGK bildiriminin istifa olarak yapılmasına karşın, devamsızlık nedeniyle tarafıma ihtarname göndermeniz, tamamen maddi haklarımdan mahrum bırakılmak istenmemdir. Yukarıda belirttiğim gibi şirket yetkiliniz tarafından belirtilen tarihte işime son verilmiş olup tarafıma herhangi bir ihtar veya uyarı yapılmamıştır.
4- Belirttiğiniz tarihlerde alınması gereken akaryakıt ile ilgili olarak yine tarafınızdan işten çıkarıldığım dönemde, tanker şoförü bulamamanız nedeniyle şirketin mağduriyetinin önlenmesi için, işyerinizde çalışmamama rağmen, akaryakıt ikmalinizi yaptığım ilgili tarihlerdeki sevk irsaliyeleri ile tespit olunacaktır. Bu iddianız da yukarıda izah ettiğim örnekte açıklandığı üzere geçersizdir.
5- Aralıklı olarak işyerinizde çalıştığım 10 yıla yakın bir sürede, tarafıma verilen görevleri tamamiyle yerine getirmiş, namus ve şerefimle işyerinize hizmet etmiş bulunmaktayım. Çalıştığım süre boyunca her zaman sabah sekizde işyerinde hazır bulundum ve akşam yedide işyerinden ayrıldım. Herhangi bir yıllık izin kullanımıma izin verilmedi. Resmi tatillerde de işyerinde çalıştım. İhtarnamenizde belirttiğiniz üzere Şöfor olarak çalışmakta iken; pompacılık, araba yıkama, marketçilik, muhasebe işlemleri, inşaat işleri, bağ evinizin tarla işleri, şirket yetkilisi ...............'in av, kuş, hayvan bakıcılığı gibi gerek işimle doğrudan alakalı gerek alakasız işlerinde çalıştım. Aileme bakma zorunluluğum olduğu için, yıllarca işyerinize hizmet ettim. Ancak bahsedilen süreç neticesinde hiçbir ihbar yapılmadan işime son verilmiştir.
6- Yukarıda açıkladığım nedenlerle, fazla çalışma ve yıllık izin ücretlerimin, ihbar ve kıdem tazminatlarımın belirttiğim banka hesabına yatırılmasını talep ediyorum.