Silah taşıma ruhsatı olan birisi hangi durumlarda silahını kullanabilir ?

Öncelikle merhabalar,

Merak ettiğim bir konu var size danışmak istiyorum. Silah taşıma ruhsatı olan bir birey hangi durumlarda silahına başvurabilir ve özel olarak merak ettiğim başka bir konu ise polis,hakim,savcı,asker gibi kişilere saldırı olduğu sırada olay yerinde silah taşıma ruhsatı olan biri müdahalede bulunabilir mi ?

Teşekkürler.

Silah taşıma ruhsatı olan bir kişi o silahı kullandığı an savcılığın yapacağı ilk iş silaha el koymaktır.Bu silahı kullanarak kendini veya bir başkasını nefsi müdafaa kapsamında dahi olsa vurursa açılacak olan dava boyunca(belki 2-3 sene sürecek) silahına el konur beraat ederse ancak silahını geri alması söz konusu olur.Ruhsatlı silah taşımaktaki amaç silahı kullanıp birilerini vurmaktan ziyada kullanmaksızın mesleği gereği(kuyumcu, iş adamı, benzin istasyonu sahibi, yanında 30 dan fazla personel çalıştıran patron) kendini emniyete almaktır.

İşgüzarlık yapıp polise, askere ateş açılıyor dur bende cevval bir genç olarak atılayım diye sözde yardımcı olmak maksadıyla işin içine girilirse, işlerin karışması, seken bir kurşunla birilerinin yaralanması, yardım etmeye çalıştığınız silahlı güçler tarafından anlaşılmayarak size saldırılması gibi sonuçlar doğabilecek, bu hareketin sonunda hayatınızın tamamını değiştirecek sonuçlar doğabilecektir.

Ruhsatlı silah taşımaktaki asıl amaç yukarıda yazdığım mesleklerden olup fazlaca menfaat çatışmasına giren kişilerin kendini emniyete alması aba altından sopa misali(silah teşhir etmek suçtur ancak bir kişi biriyle uğraşacaksa bu patronu, esnaf arkadaşı, komşusu, ticari rakibidir ve neyle gezdiği bilinir) boş değilim demeye getirerek silahın potansiyel caydırıcılığından yararlanmaktır.

Saydığınız meslek grubundakilerin canı can da diğerlerinin canı can değil mi?

Kendisinin ya da bir başkasının canına yönelik ve defi silah kullanılmasından başka surette mümkün olmayan durumlarda orantılı ve kademeli olarak silah kullanılabilir.

Malvarlığı için büyük bir zarar meydana gelmesi söz konusu olan durumlarda da bu geçerlidir.

Kullanabilir ona bir şey demedik ama kullandıktan sonra silah kullanmayla veya birini yaralamayla alakalı beraat dışında bir sonuç olursa taşıma ruhsatı gider.Tabi soruşturma ve mahkeme boyunca silaha el konulur.O meslektekilerin ki can mı başkasının ki can değil mi mantığı herkesin silah taşıması/taşıyabilmesi gibi bir şeyse bu fikre katılmadığımı söylemeliyim.Ortalık zaten yeterince sıkıntılı o zaman iyice sokağa çıkamaz oluruz memleket Texas'a döner.

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

Hakkarili Arzuhalci rumuzlu üyeden alıntı

Saydığınız meslek grubundakilerin canı can da diğerlerinin canı can değil mi?

Kendisinin ya da bir başkasının canına yönelik ve defi silah kullanılmasından başka surette mümkün olmayan durumlarda orantılı ve kademeli olarak silah kullanılabilir.

Malvarlığı için büyük bir zarar meydana gelmesi söz konusu olan durumlarda da bu geçerlidir.

---

Bakın ne olmuş nefsi müdafaa yapana sn. üstat

https://www.hukuki.net/showthread.php...Dogru-karar-mi

- - - Updated - - -

Daha 5dk önce yazıldığı için foruma yukarıdaki linki paylaştım.Her ne kadar uç bir örnek olsa da durumu nispeten anlatıyor.Evet yasada yazan şu;

Kendisinin ya da bir başkasının canına yönelik ve defi silah kullanılmasından başka surette mümkün olmayan durumlarda orantılı ve kademeli olarak silah kullanılabilir.

Ancak her ne kadar bu şartlar tamamen veya kısmen oluşmuş olsa da bir kişi kamu görevi yapmıyorken, kendi şahsi husumeti dolayısı ile bir kişiyi ateşli silahla yaralar veya öldürürse(aynı zaman da ateşli silah kullanarak çevredeki insanlarında mal ve can güvenliğini riske atmış oluyor) iş sıkıntıya bağlar.Ufacık bir ayrıntı bile olayı nefsi müdafaadan öldürmeye teşebbüs veya cinayete sokabilir.Sokmasa dahi bu iddialarla seneler süren yargılama süreci gelişir ve bu süre boyunca ne silah kalır ne de huzur.

Yani özetle demem o ki ateşli silahla bir olaya karışıp nefsi müdafaa diyerek silahı beline takıp eve dönüp yatıp uyumak söz konusu değildir.

Engin Bey Üstadım,

Soru öyle sorulmuş ki, sanki bu meslek grubu dışındakilerin hayatı önemli değilmiş gibi bir anlam ortaya çıkmış. Bireysel silahlanmaya ben de sizin gibi karşıyım. Bu meslek gruplarının silah taşımaya yetkisi olduğu düşünüldüğünde belki de en az korunmaya muhtaç kişiler kendileridir.

İşaret ettiğiniz somut olayda mermisi bitmiş birisi başka yollarla etkisiz hale getirilebilecek iken 7 el ateş edilmesi sureti ile öldürülmesi cinayettir.

Öte yandan zaten hiç kimse kolay kolay bir başkası için başını derde sokmak istemez.

Arkadaş sanırım şunu dile getirmeye çalıştı; Karakol, adliye vs. görevli kamu personeline silahlı saldırı olduğunda, eğer taşıma ruhsatım varsa bende bu kişilerin can güvenliğine fayda dokundurmak, bir nevi kamu güvenliğini sağlamak adına teröristlere vs. ateş edebilir miyim diye soruyor sanırım?

Öncelikle ilk sorumun cevabını almış bulunmaktayım. Anladığım kadarıyla karşımdaki kişi canıma kastedecek şekilde eylemlerde bulunursa silahımı o zaman kullanabilirim tabi bu öldürmek manasıyla değil ilk seferde eylemi durdurma amaçlı yaralamaktan bahsedilebilir tabi bunun sonucunda elimi kolumu sallıyıp gidemem illaki mahkeme süreci olacaktır. İkinci sorum sanırım tam anlaşılamamış biraz daha detaylı soracağım. Mesela ben felanca bi yerden geçiyorum o sırada yakınımda bulunan asker,polis,hakim,savcı gibi kişilere saldırı oldu ve o kişileri savunmasız olarak gördüğüm zaman kendim insiyatif alarak silahımla onları savunabilir miyim ? Yani kısaca terör saldırılarını defetmek gibi düşünebiliriz.

Tabi diğer insanlarınkide can ama ben sıradan x kişiye saldırı olduğu zaman neyin ne olduğunu bilmeden yabancı çatışmalara giremem.

Saygılar.

"Kendisinin ya da bir başkasının canına yönelik ve defi silah kullanılmasından başka surette mümkün olmayan durumlarda orantılı ve kademeli olarak silah kullanılabilir."
Bir başkası polis de savcı da dilenci de çöp toplayıcı da olabilir şeklinde anlıyorum ben bunu.

Evet Şenol Bey,

Aynen anladığınız gibi. Belirtilen durumdaki kişinin (canına kasdedilmeye çalışılan) kimliği, mesleği vb. hiç önemli değildir.

Silah kullanan kişinin kim olduğu da önemli değildir. Saldırgani yakalama yetkisine bile sahiptir. Yakalar kolluk kuvvetleri gelinceye kadar tutar ve teslim eder.

- - - Updated - - -

YASAL DAYANAK

5237 TCK

Madde 25- (1) Gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.
(2) Gerek kendisine gerek başkasına ait bir hakka yönelik olup, bilerek neden olmadığı ve başka suretle korunmak olanağı bulunmayan ağır ve muhakkak bir tehlikeden kurtulmak veya başkasını kurtarmak zorunluluğu ile ve tehlikenin ağırlığı ile konu ve kullanılan vasıta arasında orantı bulunmak koşulu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.

5271 CMK

Madde 90 – (1) Aşağıda belirtilen hâllerde, herkes tarafından geçici olarak yakalama yapılabilir:
a) Kişiye suçu işlerken rastlanması.
b) Suçüstü bir fiilden dolayı izlenen kişinin kaçması olasılığının bulunması veya hemen kimliğini belirleme olanağının bulunmaması.
(2) Kolluk görevlileri, tutuklama kararı veya yakalama emri düzenlenmesini gerektiren ve gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde; Cumhuriyet savcısına veya âmirlerine derhâl başvurma olanağı bulunmadığı takdirde, yakalama yetkisine sahiptirler.
(3) Soruşturma ve kovuşturması şikâyete bağlı olmakla birlikte, çocuklara, beden veya akıl hastalığı, malûllük veya güçsüzlükleri nedeniyle kendilerini idareden aciz bulunanlara karşı işlenen suçüstü hallerinde kişinin yakalanması şikâyete bağlı değildir.
(4) (Değişik: 25/5/2005 – 5353/7 md.) Kolluk, yakalandığı sırada kaçmasını, kendisine veya başkalarına zarar vermesini önleyecek tedbirleri aldıktan sonra, yakalanan kişiye kanunî haklarını derhal bildirir.
(5) (Değişik: 25/5/2005 – 5353/7 md.) Birinci fıkraya göre yakalanıp kolluğa teslim edilen veya ikinci fıkra uyarınca görevlilerce yakalanan kişi ve olay hakkında Cumhuriyet savcısına hemen bilgi verilerek, emri doğrultusunda işlem yapılır.
(6) Yakalama emrine konu işlemin yerine getirilmesi nedeniyle yakalama emrinin çıkarılma amacının ortadan kalkması durumunda mahkeme, hâkim veya Cumhuriyet savcısı tarafından yakalama emrinin derhâl iadesi istenir.