İftira Davası ve İdari Soruşturmalardaki Rezaletler
Merhaba,
genel bir konu üzerine sormakistiyorum: Üniversitedeki bir enstitü müdürünü ya da proföserü şikayet ettiğimizde -ki kendim de eski bir akademisyenim- o kişi hakkında soruşturma yapmak yerine resmen "AKLAMA" yapılıyor. Onlarca belgeye rağmen "şikayetinizle ilgili belge yok" deniliyor, "şikayetiniz gerçeği yansıtmıyor deniliyor"
kişi RESMEN AKLANIYOR.
Soruşturmayı yapan şahsa bakıyorsun adamın 20 yıllık arkadaşı, rektör gene aynı dekan gene aynı.
Bu durumda bu tür YAPAY idari soruşturmaların ceza davasında geçerliliği sizce var mıdır?
Bir de mesela geçenlerde hocanın birine mail attım "hocam dersi saymamışsınız" gibisinden birşeydi net hatırlamıyorum burada da konu açıp sormuştum ama mailde hiçbir hakaret dahi yokken TEHDİTTEN soruşturma açtılar ve soruşturma sonucunda "suçun subuta erdiğini" ileri sürdüler. İdari dava açtım KAZANDIM ama idari davada da kesinlikle o konuya girmemiş, cezayı sadece "tehditten 7 ay uzaklaştırma verilemez" diye iptal etmiş.
Yani idari mahkeme de bu tür bir iftirayı deyim yerindeyse temizlemek yerine sadece olaya usül olarak olaya bakıyor bilemiyorum belki usül olarak doğru olas o zaman esasa girer miydi ama neyse. Peki iyi de biz hakkımızı nerede nasıl arayacağız?
Adamlar keyfi soruşturma açtılar bana tehdit subuta ermiştir diye sahte soruşturma raporu hazırladılar, kanunda olmayan ceza verdiler. İdari mahkeme cezay iptal etti.
Şimdi ben onları şikayet ettim "şikayetiniz gerçekleri yansıtmıyor" diyorlar bana.
Bir vicdanlı hukukçumuz bana yol gösterirse sevinirim. Bu ülkede hukukla hak aramak neden bu kadar zor neden??