Aldatma, boşanma

merhabalar
Ben 25 yıllık evliyim.Evliliğim başından beri süre gelen kavgalarımız son iki yıldır çekilmez hale geldi.Eşimle Aynı evin içinde ayrı yaşıyoruz.Bu şiddetli kavgalarla beraber sekreteriyle olan ilişkisini öğrendim.Facebook konuşmalarında Açık olarak seni seviyorum vb konuşmalar yapmışlar.Ayrıca devamlı telefon ile görüşüyorlar.Daha önce ayrılmak istediğimi söylememe rağmen bir anlaşma yoluna gidemedik.Şimdi ise ruhen verdiği sıkıntıyı anlatmam imkansız.Beş çocuğum var en küçüğü 8 yaşında..Diğer çocuklarım reşit.Ben çalışmıyorum.Maddi olarak eşimin hiçbir yardımı olmamasına(Çocuklarımda dahil) rağmen babamın yardımlarıyla sıkıntıda değilim.Oturduğumuz ev de babama ait.
Ek olarak eşim Psikiyatrist ve 3 yıl kadar önce hastasıyla bir taciz davası olmuştu.Bu davayı bana net olarak aktarmadı.Bende o zaman hiç şüphelenmemiştim.Ancak dava sonucunda 25 bin tl değerinde arabasına el kondu.Şimdi sekreteriyle ilişkisini öğrenmeye başlamamla bir bir yaptıkları ortaya çıkıyor. İşyerinde vaktiyle çalışan biri de bunları münasebetsiz olarak yakalamış.Bu durumda endişe ettiğim husus boşanma davası açtığım takdirde küçük oğlumun velayeti için çalışmıyor olmam sorun teşkil eder mi ve çocuğumun ahlaken zaaflı olan babasının yanında gözetim altında görüşmesini talep edebilir miyim , dava ne kadar zamanda sonuçlanır bu süreçte eve girmesine( onun mülkü değil) mani olunabilir mi?Tavsiye edebileceğiniz bir avukat var mıdır ankaradayım.

bu adamın bu kadar olaydan sonra nasıl hala psikiyatri lisansına el konulmuyor aklım almıyor. Allah bilir bu davadan sonra da el konulmaz.

Karşı taraf boşanma protokolü yapmaya ikna edebilirseniz boşanma çok kısa bir sürede neticelendirilebilir. Ancak çekişmeli olması durumunda karşı tarafın savunmasına göre 2 ay veya 1,5 yıl sürebilir.

Velayet konusunda kısa bilgiler vereyim;

Çocuğun velayetini verme konusunda temle olarak iki yol izlenir. Eğer çocuk bebeklik dönemindeyse, hakim tarafından takdir yetkisi anne tarafınca kullanılarak, çocuğun vekaleti anneye verilir. Çünkü bebeklik dönemi, anne sevgi ve şefkatinin gösterilmesi gereken bir döneme tekabül etmektedir.
İkinci olarak ise çocuğun konuşabilir durumda olmasıdır. Bu durumda sosyal hizmet uzmanları tarafından çocukla konuşulur. Bu kısımda önemli olan çocuğun hangi şarlar altında yaşamak istediğidir. Çocuğa ait bir odanın olup, olmayacağı, arkadaş çevresi, yaşayacağı yerin okula olan uzaklığı, kalacağı yerdeki insanların ona karşı bakışları, yakınlık dereceleri gibi durumlar bilirkişi tarafından hazırlanan raporla mahkemeye sunulur. Burada bilinmesi gereken durum mahkemenin raporun sonuçlarına göre hareket etme zorunluluğunun olmamasıdır.
Çocuğun velayetinde izlenen yolun boşanmadan sonra yaşayabileceği psikolojik tahribatı en aza indirme şeklinde izlendiği görülmektedir. Eğer çocuk için alıştığı çevresinden ayrı bir muhit, il veya ülke söz konusu olacaksa, bu durum boşanmanın etkilerini daha da arttıracaktır. Bu nedenle çocukların yaşadığı çevre ve arkadaşlarının, okulunun bulunduğu yerde sevdikleri insanlar arasında yaşaması sağlanır. Duruma göre bu anne yanında veya baba yanında kalmasını belirler. Bu konuda anne ve babanın da bilinçli ve doğru hareket etmesi gerekir. Çocuklarının en mutlu olacağı yerde yaşamasının temin etmek için çalışmalılardır.
Boşanmaya ilişkin kesin karar ile birlikte çocuğun velayetine ilişkin karar da verilmektedir. Ancak çocuğun velayetine ilişkin bu karar kesin hüküm niteliğinde olmadığından, eşlerin yaşam şartlarının, yaşadığı çevrenin ve eşlerinin mali veya sağlık durumunun değişmesi halinde mahkemeye yeniden başvurularak çocuğun velayetine ilişkin yeniden karar alınması, değiştirilmesi veya kaldırılması mümkündür.

Alıntı:

---

hale_ rumuzlu üyeden alıntı

merhabalar
Ben 25 yıllık evliyim.Evliliğim başından beri süre gelen kavgalarımız son iki yıldır çekilmez hale geldi.Eşimle Aynı evin içinde ayrı yaşıyoruz.Bu şiddetli kavgalarla beraber sekreteriyle olan ilişkisini öğrendim.Facebook konuşmalarında Açık olarak seni seviyorum vb konuşmalar yapmışlar.Ayrıca devamlı telefon ile görüşüyorlar.Daha önce ayrılmak istediğimi söylememe rağmen bir anlaşma yoluna gidemedik.Şimdi ise ruhen verdiği sıkıntıyı anlatmam imkansız.Beş çocuğum var en küçüğü 8 yaşında..Diğer çocuklarım reşit.Ben çalışmıyorum.Maddi olarak eşimin hiçbir yardımı olmamasına(Çocuklarımda dahil) rağmen babamın yardımlarıyla sıkıntıda değilim.Oturduğumuz ev de babama ait.
Ek olarak eşim Psikiyatrist ve 3 yıl kadar önce hastasıyla bir taciz davası olmuştu.Bu davayı bana net olarak aktarmadı.Bende o zaman hiç şüphelenmemiştim.Ancak dava sonucunda 25 bin tl değerinde arabasına el kondu.Şimdi sekreteriyle ilişkisini öğrenmeye başlamamla bir bir yaptıkları ortaya çıkıyor. İşyerinde vaktiyle çalışan biri de bunları münasebetsiz olarak yakalamış.Bu durumda endişe ettiğim husus boşanma davası açtığım takdirde küçük oğlumun velayeti için çalışmıyor olmam sorun teşkil eder mi ve çocuğumun ahlaken zaaflı olan babasının yanında gözetim altında görüşmesini talep edebilir miyim , dava ne kadar zamanda sonuçlanır bu süreçte eve girmesine( onun mülkü değil) mani olunabilir mi?Tavsiye edebileceğiniz bir avukat var mıdır ankaradayım.

---

İlk iş olarak aile mahkemesine başvurup eşiniz hakkında tedbir kararı aldırabilirsiniz. Oturduğunuz ev aile yakınlarınızdan birisine ait olduğundan satması ya da el değiştirmesi mümkün değil.

Elinizdeki tüm bilgi ve belgeleri boşanma davanızda delil olarak sunabilirsiniz. Hatta size tavsiyem eşinizin ilişkisi olduğunu ileri sürdüğünüz sekreterini bile tanık olarak mahkemeye bildirebilirsiniz.

Ayrıca 3 yıl kadar önce hastasıyla ilgili taciz olayında aracına el konmuş olması ve diğer bilgileri mahkemeye beyanla sunacak olursanız mahkeme dikkate alacaktır.

Eşinizi uygunsuz durumda yakalayan diğer çalışanı da tanıklığa ikna edebilirseniz sizin için daha da iyi olur.

Oğlunuzun yaşının küçük olması, anne ilgi ve şefkatine ihtiyaç duyması, boşanmada eşinizin kusurlu olması gibi nedenlerle küçüğün velayeti size verilecektir. Sizin çalışmıyor olmanız buna mani değildir.

Boşanma davanızın açıldığı tarihten olmak üzere siz ve oğlunuz için tedbir nafakası talep edebilirsiniz. Boşanma gerçekleştikten sonra bu tedbir nafakası sizin için yoksulluk, çocuğunuz için iştirak nafakası olarak belirlenecektir.

Ayrıca reşit olup halen öğrenci olan çocuklarınız da babalarına nafaka davası açabilirler.

Çocuğunuzla babası arasındaki şahsi münasebet hususundaki endişelerinizi mahkemede dile getirirsiniz, ancak ilerleyen süreçlerde çocuğunuzun psikolojisini etkileyen olumsuz bir şeyler sezecek olursanız, çocuğunuzun sosyal hizmet uzmanı yada psikolog ile görüşmesini talep edebilir ya da psikologa götürüp alacağınız raporu mahkemeye sunarak (yani yeni bir dava açarak) şahsi münasebetin yeniden düzenlenmesini talep edebilirsiniz.

Geçmiş olsun.

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

İlk iş olarak aile mahkemesine başvurup eşiniz hakkında tedbir kararı aldırabilirsiniz. Oturduğunuz ev aile yakınlarınızdan birisine ait olduğundan satması ya da el değiştirmesi mümkün değil.

Elinizdeki tüm bilgi ve belgeleri boşanma davanızda delil olarak sunabilirsiniz. Hatta size tavsiyem eşinizin ilişkisi olduğunu ileri sürdüğünüz sekreterini bile tanık olarak mahkemeye bildirebilirsiniz.

Ayrıca 3 yıl kadar önce hastasıyla ilgili taciz olayında aracına el konmuş olması ve diğer bilgileri mahkemeye beyanla sunacak olursanız mahkeme dikkate alacaktır.

Eşinizi uygunsuz durumda yakalayan diğer çalışanı da tanıklığa ikna edebilirseniz sizin için daha da iyi olur.

Oğlunuzun yaşının küçük olması, anne ilgi ve şefkatine ihtiyaç duyması, boşanmada eşinizin kusurlu olması gibi nedenlerle küçüğün velayeti size verilecektir. Sizin çalışmıyor olmanız buna mani değildir.

Boşanma davanızın açıldığı tarihten olmak üzere siz ve oğlunuz için tedbir nafakası talep edebilirsiniz. Boşanma gerçekleştikten sonra bu tedbir nafakası sizin için yoksulluk, çocuğunuz için iştirak nafakası olarak belirlenecektir.

Ayrıca reşit olup halen öğrenci olan çocuklarınız da babalarına nafaka davası açabilirler.

Çocuğunuzla babası arasındaki şahsi münasebet hususundaki endişelerinizi mahkemede dile getirirsiniz, ancak ilerleyen süreçlerde çocuğunuzun psikolojisini etkileyen olumsuz bir şeyler sezecek olursanız, çocuğunuzun sosyal hizmet uzmanı yada psikolog ile görüşmesini talep edebilir ya da psikologa götürüp alacağınız raporu mahkemeye sunarak (yani yeni bir dava açarak) şahsi münasebetin yeniden düzenlenmesini talep edebilirsiniz.

Geçmiş olsun.

---

Bilgilendirmeniz için teşekkür ederim..

- - - Updated - - -

öncelikle cevabınız için çok teşekkür ederim..
Küçük oğlum sert davrandığı için babasından korkuyor(Psikiyatrist olmasına rağmen). Korktuğum şey meslekte çok tanınıyor olması mahkemenin tayin ettiği hekim yahut psikologu ikna edebilir mi?.
Oğlumun okuduğu okul ise şuanda oturduğumuz eve yürüme mesafesi ve diğer evlatlarım da benimle kalmak istiyorlar.Ağabeyleri ve ablaları zaten babayla dialogu kesmiş vaziyetteler, durumdan haberdarlar.Onların şahitliği de geçerli olur mu?
Küçük oğlum Babasını akşamdan akşama görüyor onda da yanına gitmek istemiyor, gitmesi gerektiği ben söylüyorum.
Velayeti alma durumum olursa görüşmeleri ne sıklıkla olur(kesinlikle görüştürmeme gibi insafsızca bir niyetim yok sadece alıp götürmesini istemiyorum)
Ayrıca Mesleğini kullanarak her türlü saldırmaya çalışacaktır ,Benim akıl sağlığım hakkında şikayette bulunabilir mi?
Evden ayrılacak bir insan değil boşanma sürecinde aynı evde kalmak ne kadar doğru olur?
Tavsiye edeceğiniz iyi bir avukat var mıdır ?
Cevaplarınız için şimdiden teşekkür ediyorum. Sağ olun..

- - - Updated - - -

Teşekkür ederim..son mesajım hakkında da bilgilendirirseniz çok müteşekkir olacağım..

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

hale_ rumuzlu üyeden alıntı

Bilgilendirmeniz için teşekkür ederim..

- - - Updated - - -

öncelikle cevabınız için çok teşekkür ederim..
Küçük oğlum sert davrandığı için babasından korkuyor(Psikiyatrist olmasına rağmen). Korktuğum şey meslekte çok tanınıyor olması mahkemenin tayin ettiği hekim yahut psikologu ikna edebilir mi?.
Oğlumun okuduğu okul ise şuanda oturduğumuz eve yürüme mesafesi ve diğer evlatlarım da benimle kalmak istiyorlar.Ağabeyleri ve ablaları zaten babayla dialogu kesmiş vaziyetteler, durumdan haberdarlar.Onların şahitliği de geçerli olur mu?
Küçük oğlum Babasını akşamdan akşama görüyor onda da yanına gitmek istemiyor, gitmesi gerektiği ben söylüyorum.
Velayeti alma durumum olursa görüşmeleri ne sıklıkla olur(kesinlikle görüştürmeme gibi insafsızca bir niyetim yok sadece alıp götürmesini istemiyorum)
Ayrıca Mesleğini kullanarak her türlü saldırmaya çalışacaktır ,Benim akıl sağlığım hakkında şikayette bulunabilir mi?
Evden ayrılacak bir insan değil boşanma sürecinde aynı evde kalmak ne kadar doğru olur?
Tavsiye edeceğiniz iyi bir avukat var mıdır ?
Cevaplarınız için şimdiden teşekkür ediyorum. Sağ olun..

- - - Updated - - -

Teşekkür ederim..son mesajım hakkında da bilgilendirirseniz çok müteşekkir olacağım..

- - - Updated - - -

---

Avukat tavsiye edemem, ancak konu ile ilgilenecek avukat arkadaşlardan iletinizi görüp size kısa mesajla ulaşmak isteyenler olabilir.

Eşinizin meslekte çok tanınıyor olması, mahkemece atanmış meslektaşını etkileyeceği anlamına gelmez.

Aile bireylerinin şahitlikleri elbette kabul edilir.

Velayetin size verilmesi durumunda genelde mahkeme ayın 1 ve 3 ncü hafta sonları cumartesi 09:00 pazar akşamı 17:00 gibi bir karar verebilir, ayrıca dini bayramlarda 2 şer gün ve sömestr tatilinde 1 hafta ve yaz tatilinde 1 ay gibi şahsi münasebet günleri tayin edebilir.

Mesleği gereği saldırıda bulunabilir, ancak iddia sahibi iddiasını ispatla mükelleftir. Akıl sağlığınız yerinde ise korkmayın.

Mahkemeden tedbir kararı aldıktan sonra çilingir vasıtası ile evin anahtarını değiştirirsiniz, tedbir kararına aykırı davranacak olursa ceza alır.