Polisin rüşvet alması ve rüşvet verme ve bu olaya ilişkin ses kaydı, denetimli serbestlik , AİHM başvuru

Merhaba saygıdeğer hukukçu arkadaşlar size olayı en başından anlatmak istiyor ve değerli yorumlarınızı bekliyorum. 2 ekimde arabada alkol alırken yanımıza polis memuru geldi ve arama yaptı araçta ve üstümüzde birşey bulamadı. Aracın 3-4 metre yanında tütünle karışık esrar bulundu bu madde bize ait değildi (daha önce içtiğim oldu fakat o gün o uyuşturucu ile alakamız yok hatta polis bile koymuş olabilir) Bizleri alıp karakola götürdüler tutanak tuttular ve biz imzalamadık ,sonra o polisler gitti.
Karakoldaki polislerden 2 si bize (5 kişiydik) adambaşı 200 tlye toplam 1000 liraya bu iş biter dedi sizin olmasa bile denetimli yersiniz dedi. Belgelere göre gözaltında olduğumuz sürede biz karakoldan çıkıp bir marketten kredi kartmı geçirip para aldım arkadaslarımda evden falan topladı , pos makinasından para çekilen saatte ben göz altında gözüküyorum banka kayıtları var ve markette kamerada vardı. Sonra karakola geri geldik karakolun yanındaki kafede polisle buluşup parayı verdik bu rüşvet pazarlığını polisin dedikleri herşeyi telefona kaydettik ses kaydı olarak. Polisin dedikleri 1000 liraya bu iş biter parayı getirin yanında nane,karabiber falan getirin onları dosyaya koyalım esrarı alın gidin gibi konuşmalar geçti ve bunların hepsi kayıtlı. Sonrasında parayı ve nane karabiber ve tütün karışımını polise verdik ve esrarı aldık . Sonra polisler ifademizi kendileri doldurdu ve ifadede aracın 25-30 metre yanında bulundu , bizim değil falan yazmışlar bizde imzaladık ve gözaltından salınma tutanağını imzalayıp çıktık. Aradan 2 buçuk ay geçtikten sonra denetimli serbestik kararı arkadaşlarımın bazılarına gitti (bana daha gelmedi ama gelicek) adliyeye gidip savcıyla konuştuk o günkü olayla ilgili olduğunu öğrendik.Denetimli serbestlik kararı verilirken mahkemeye çıkmadık ve kan idrar vb. testler yapılmadı.Para alan polislere gittiğimizde nasıl olur naneleri gönderdik nasıl esrar çıkar dedi ve dosyaya polisle birlikte bakıp bizde gördük maddede 100de 0,26 yani 1000de 26 THC bulunmuş , denetimli alırsanız size paranızı geri veririz dediler. Sizlere sorularım kısaca 1- Ses kayıtları ile savcıya çıksak ve olayı anlatsak ne olur kriminalde o kayıtların gerçek olduğu ortaya çıkarmı ,çıkarsa o polislere ne olur.
2- Rüşvet olayı ortaya çıkarsa bizi ilk yakalayan polislerinde esrarı oraya koyduklarını bizim olmadığını hatta rüşvet çarkının içinde olduklarını iddaa edebilirmiyiz.
3- Mahkeme olmadan ve test yapılmadan verilen denetim kararını (temiz idrarda verdikten sonra) Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine götürüp hem denetimin iptali sağlayıp hem tazminat alabilirmiyim veya daha önce içtiğim çıkarsa rüşvet için dava açma hakkımdamı gider ?
4- Arkadaşıma gelen mahkeme kağıdında şüpheliler listesindeki benim ismimin yanında eski adresim yer alıyor bu durumda tebligat eski adresemi gidicek eğer öyle ise tebligatı nasıl alabilir ve bundan sonraki olaylar için yeni adresimi nasıl değiştirebilirim ?
5- Bu olayı basına taşırsam muhalif gazete veya televizyon veya sosyal medya bana ne gibi artısı ve eksisi olur.(ses kayıtları ve tutanaklarla birlikte)
6- Bu olay adliyeye taşınırsa bizde ceza alırmıyız?

1)Habersiz aldığınız ses kaydı hukuki delil olarak görülmeyip polisler için bir yaptırım olmaya da bilir.Bir defa habersiz aldığınız ses kaydının suç olduğunu da unutmamak gerekir.Polisler eğer böyle bir şey yaptıysa mutlaka üzerine hukuk tarafından gidilmeli ama bu durumun sizin durumunuzla çok bir bağlantısı da olamayabilir.
2)Böyle bir iddia mantıksız olmaz.
3)Bu kadar karmaşık bir olaydan çıkamadan bir de üzerine tazminat almayı düşünmek çok gerçekçi değil.İhtimal yıllar süren davalardan ve verilen cezalardan ciddi mağduriyet yaşar sonra hiç şüphe götürmeyecek şekilde aklanır ve devletin size ''pardon'' demesi söz konusu olursa ancak tazminat vs o zaman düşünülür.
4)Adres değiştirmek zor bir şey değil.Nüfusdan kolayca değiştirilebilir.
5)Basının elinde görüntü olmasızın, olayın %100 bir mağduriyet içerdiği kanıtlanmaksızın olaya ilgi göstermesi söz konusu değil.Ses kaydı kamuoyunda da çok itibar edilmeyen muallak bir veridir.Kimi zaman mahkemeler dahi delil olarak kabul etmez.Seslerin kime ait olduğununda ispatı gene ayrı bir muallaktır.Ben şu haliyle ulusal bir kanalın olayla ilgileneceğine, sadece sizin anlatımlarınızla ve bir bant kaydıyla ''polisten gençlere uyuşturucu kumpası'' şeklinde bir haber yapacağına ihtimal vermem.
6)Habersiz ses kaydı almak suç olarak değerlendirilip yargılanma, ceza alma ihtimali vardır.

Benzer bir durumda arkadaşım telefondan ses kaydı yaptı, ruhsatsız silahla yakalanmıştı, polis hem silahı hemde 2000 (yada öyle bir rakam hatırlamıyorum tam) istemişti. Kabul etmedi, ruhsatsız silahtan ceza aldı, rüşvetçi 2 polisi şikayet etti, kayıtlar delil sayıldı, polisler rozetlerinden oldular. O sıralar bu konu ile ilgili internette arama yaparken benzer 1-2 olayla daha karşılaşmıştık.

Her ülkede ve ülkemizde de, araçlara kamera koyup kayıt yapmak gittikçe yaygınlaşıyor. Yakında yakamızada kamera koyup kayıt yapmak zorunda kalıcaz sanırım. Zira polis yolda görüp milleti arayınca, 20-30 metre çevresinide arıyor. Hukuken soruyorum; sokakta yürürken, 20m çaplı etrafımızdan da mı biz sorumluyuz?