Tüketici Şikayeti

merhabalar arkadaşlar;
Bimeksden Telefon almıştım. Kısa bir süre sonra telefonunuz klon diye mesaj geldi. daha sonra telefon sadece benim hattım tarafından kullanıma açıldı. bende tüketici haklarına bedel iadesi için başvurdum ve kazandım. daha sonra firma itiraz etmiş. ve bana mahkeme kağıdı ile bimeksin savunması geldi. ne yapacağımı bilmiyorum. bu konuya oldukça yabancıyım. Yardımcı olursanız sevinirim. onların resmini çektim fakat sisteme yükleyemiyorum.

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

izzet33 rumuzlu üyeden alıntı

merhabalar arkadaşlar;
Bimeksden Telefon almıştım. Kısa bir süre sonra telefonunuz klon diye mesaj geldi. daha sonra telefon sadece benim hattım tarafından kullanıma açıldı. bende tüketici haklarına bedel iadesi için başvurdum ve kazandım. daha sonra firma itiraz etmiş. ve bana mahkeme kağıdı ile bimeksin savunması geldi. ne yapacağımı bilmiyorum. bu konuya oldukça yabancıyım. Yardımcı olursanız sevinirim. onların resmini çektim fakat sisteme yükleyemiyorum.

---

dosyaları mail atabilirim

Mahkeme kararını ve İlgili firmanın cevabını yazabilirsiniz....

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Mahkeme kararını ve İlgili firmanın cevabını yazabilirsiniz....

---

nasıl yani?

Şöyle yani ; sisteme fotoğraf olarak yükleyemediğiniz yazıları klavyede yazıp mesaj ile buraya yazabilirsiniz. Bizler de sizin verdiğiniz bilgiler ışığında değerlendirip düşüncelerimizi yazarız..

tüketici mahkemesi kararında;
konunun özeti: tüketici muhatabı firmadan 21/02/2013 tarihinde cep telefonu aldığını IMEI numarasının kopyalandığını , firmaya başvurduğunu ancak olumlu sonuç alamadığını bu nedenle ürün bedeli 599.tl nin iadesini talep etmektedir.
hüküm:
tüketicinin cep telefonu ile hazırladığı dosyadaki belgelerin incelenmesi sonucunda , firmanın ayıplı görüldüğü anlaşılan , 4822 sayılı kanun ile değişşik4077 sayılı tüketici korunması hakkındaki kanunun 4. maddesi gereği tüketicinin talebinin KABULÜ; ayıplı ürünün tüketiciden alınarak ürün bedeli olan 599 tl 'nin tüketiciye iade edilmesine, kanunun 22. maddesinin 5. fıkrası uyarınca tarafların hakem heyeti kararına karşı tebliği tarihinden itibaren 15 GÜN İÇİNDE YETKİLİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE İTİRAZ YOLU AÇIK OLMAK ÜZERE oy birliği ile karar verilmiştir.

Bu yazı mahkemeden değil, tüketici hakem heyetinden geliyor. İkisini birbirine karıştırmayın, karıştırmayın ki bizim de kafamız karışmasın.
Tüketici hakem heyeti sizi haklı firmayı kusurlu bulmuş. Şimdi siz bu belge ile ilgili firmadan verdiğiniz parayı geri talep edeceksiniz, ya da malın ayıpsız olanını..
Verirlerse sorun yok helalleşeceksiniz; yok vermezlerse size dava açmak için hak doğacak. Bir avukatla görüşüp Tüketici Mahkemesinde dava açacaksınız. Dosyaya da Tüketici Hakem Heyetinin yazısını koyacaksınız.

gelen tenzip tutanağında ise;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
1- Yargılamaya ilişkin işlemlerin 6100 Sayılı H.M.K nun 317. 318. ve 320. madde ile bu maddelerde hüküm bulunmayan hallerde H.M.K.nun 322. maddesinin atfı ile H.M.K nıın 118,119 ve 137. maddelerine göre, ön inceleme kontrol formu ve ön inceleme tutanağı üzerinden yürütülmesine;
2- Davacıyabu tutanağın tebliği ile, tebliğden itibaren iki haftalık şiire içerisinde dava ile ilgili tüm delillerini,açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu da belirterek elinde bulunan delillerini dilekçesine eklemesi,başka yerlerden getirtilecek belge ve dosyalar içinde, bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere yer vermesi gerektiğinin ihtarına, H.M.K. nun 140. maddesi gereği sunulmayan belgeler veya başka yerden getirtilecek belgeler ile ilgili işlemlerin en son ön inceleme duruşmasında tamamlanabileceği, aksi takdirde o delile dayanılamayacağının, ayrıca H.M.K nun 145. maddesi gereğince yeni delil bildiremeyeceğinin ihtarına,
3- Dava dilekçesi ve davacı tarafından sunulacak delil listesinin H.M.K mn 317. maddesi gereğince davalıya tebliğine, tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde dava ile ilgili tıım cevaplarım ve H.M.K nun 318. maddesi gereğince tüm delillerini açıkça ve hangi vakıanın delili olduğunu da belirterek elinde bulunan delillerini dilekçesine eklemesi,başka yerlerden getirtilecek belge ve dosyalar içinde, bunların bulunabilmesini sağlayan bilgilere dilekçelerinde yer vermesi gerektiğinin ihtarına,H.M.K. nun 140. maddesi gereği sunulmayan belgeler veya başka yerden getirtilecek belgeler ile ilgili işlemlerin en son ön inceleme duruşmasında tamamlanabileceği, aksi takdirde o delile dayanılamayacağının, ayrıca H.M.K nıın 145. maddesi gereğince yeni delil bildiremeyeceğinin ihtarına,
4- Mahkememizde 4077 Sayılı Yasanın 23. madesi gereğince basit yargılama usulü
uygulandığından taraflarca H.M.K nun 317. maddesi gereğince cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçesi veremeyeceklerinin ihtarına,
5-On inceleme duruşmasının yapılıp yapılmayacağına dilekçelerin tamamlanmasından sonra arar verilmesine, ön inceleme duruşması yapılmasına karar verilmesi halinde, ön inceleme duruşma giderinin davacı yatırılan avanstan karşılanmak suretiyle ayrıca tebliğine,
6-11.M.K. nun 390/2. maddesi gereğince talep edenin haklarının derhal korunmasında zorunluluk bulunmakla,karşı taraf dinlenmeden davacı vekilinin tedbir talebinin incelenmesinde; 4077 Sayılı Yasanın 22/5. Maddesine göre tüketici sorunları hakem heyeti kararlarının taraflar için bağlayıcı \nitelikte olması, hakem heyeti kararlarına karşı yapılan itirazın kararın icrasını durdurmayacağı, ancak talep edilmesi halinde hakim karan ile durdurulabileceği, taraflar arasında düzenlenen kredi sözleşmesi ile oluşan güven ilişkisi dikkate alındığında, hakem heyeti karannın icrasının durdurulmasını gerektirecek fiili veya hukuki bir neden bulunmadığı sonuç ve kanaatine vanlmakla; davacı vekilinin tüketici hakem heyeti kararının icraya konulmamasına ilişkin talebinin reddine,
7-Davacı vekili tarafından davi dilekçesinde delil olarak gösterilen;
a-)Nilüfer Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyetinin 24.04.2014 tarih ve 08/2082 sayılı kararının onaylı bir suretinin istenilmesine,
b-)Kredi tahsis eden banka şubesine müzekkere yazılarak, kredi sözleşmesi, geri ödeme planı, ödeme dekontlan ve diğer tüm belgelerin onaylı bir örneğinin gönderilmesinin istenilmesine,
8-Düzenlenen bu tutanağın taraflara tebliği ile tutanakta belirtilen iş ve işlemlerin yasal süre ve koşullara uygun olarak yapılmasının ihtar edilmesine dair dava dilekçesi ve ekleri üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi.

- - - Updated - - -

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Bu yazı mahkemeden değil, tüketici hakem heyetinden geliyor. İkisini birbirine karıştırmayın, karıştırmayın ki bizim de kafamız karışmasın.
Tüketici hakem heyeti sizi haklı firmayı kusurlu bulmuş. Şimdi siz bu belge ile ilgili firmadan verdiğiniz parayı geri talep edeceksiniz, ya da malın ayıpsız olanını..
Verirlerse sorun yok helalleşeceksiniz; yok vermezlerse size dava açmak için hak doğacak. Bir avukatla görüşüp Tüketici Mahkemesinde dava açacaksınız. Dosyaya da Tüketici Hakem Heyetinin yazısını koyacaksınız.

---

yazıyorumda biraz uzun sürüyor

- - - Updated - - -

diğer gelen yazı ise ;
BURSA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE
İHBAR VE TEDBİR TALEPLİDİR
DAVACI : Bimeks Bilgi İşlem ve Dış Ticaret A.{3
VEKİLİ : Av. Ayhan GÜNAY
Esentepe Mah. Büyükdere Cad. No:151 Yonca Apt. B/Blok K:5 D:28 Şişli/İST
DAVALI : .......

KONU : Nilüfer Kaymakamlığı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti Başkanlığı
'nın hak ve hukuka aykırı nitelikteki 24.04.2014 tarih ve 08/2082 karar sayılı karannın Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve ilgili diğer mevzuat uyarınca tetkiki ile iptaline karar verilmesi ve dava konusu hakem heyeti kararının icrasının dava sonuna kadar durdurulması için öncelikle tedbir karan verilmesi talebimizin sunulmasıdır.

AÇIKLAMALAR
1. Davalı, müvekkil şirketin mağazalanndan cep telefonu satm almıştır.
Müvekkil şirket SADECE SATICIDIR. Satın alınan ve dava konusu olan malların ithalatçısı, mala ilişkin garanti belgesinde, ithalatçı şirket olarak açıkça görülebilir. Müvekkil satıcı yasa gereği ithalatçı ile birlikte tüketiciye karşı tali olmakla birlikte müteselsil sorumluluk taşımaktadır. Davalı müşterinin haklı kabul edilmesi durumunda birlikte müteselsil sorumluluk içinde bulunduğumuz ve asli sorumlu olan ithalatçıya rücu hakkımızı kullanabilmemiz bakımından davanın talebimiz üzerine ithalatçıya ihbar edilmesi önem arz etmektedir. Bu sebeple talebimiz üzerine huzurdaki dava kapsamına ithalatçının da dahil edilmesi ve bu şeklide karar verilmesi gerekmektedir.
Müvekkil satıcı şirketin, davalıya satmış olduğu cep telefonu, müvekkil şirket tarafından faturalı olarak, ithalatçı şirketten satm alınmıştır. Müvekkil şirket, yurt çapında 130’u aşkın mağazasıyla, ithalatçı şirketlerden satm aldığı son teknoloji ürünlerini tüketiciyle buluşturmaktadır. Gerek yurt çapında ulaştığı tüketici sayısı gerekse satış rakamları nazara alındığında, teknoloji ürünleri piyasasının önde gelen şirketlerindendir. Müvekkil şirket mağazalarında bilerek kaçak, çalmtı ya da kopyalanmış telefon satılması mümkün değildir. Zira bu tıp durumlarda, müşteri memnuniyeti ilkesini esas alan müvekkil şirketin ithalatçı ile müşterisi arasında zor durumda kalacağı ve zarar göreceği açıktır. Dava konusu olay, malın ithalatı aşamasında veya malm tüketici tarafından kullanıldığı sırada -şayet telefona katılan kart evvelce kopyalanmış bir telefona takılmış ise- meydana gelmiş olabileceğini düşünmekteyiz. Ancak telefonun kopyalanmasının müsebbibi hiçbir surette müvekkil şirket değildir. ZİRA SATMAKTA OLDUĞU ÜRÜNLERİN ORİJİNAL AMBALAJLARINI DAHİ AÇMADAN TÜKETİCİYE SATIŞINI GERÇEKLEŞTİRMEKTEDİR.
Hakem Heyeti'nin anılan karan hukuki dayanaktan yoksun olup, eksik ve hatalı inceleme neticesinde verilmiştir. Şöyle ki;
3 Davalı taraf, satın almış olduğu telefonun anzalı olduğunu, telefonun klonlandığını
iddia etmektedir.
4 Yargıtay 13.Hukuk Dairesi’nin 2007/12371 E. ve 2008/1847 K. sayılı kararında da
ithalatı ve/veya satışı usulüne uygun yapan ithalatçı /satıcının,IMEI klonlanması işleminden herhangi bir hukuki sorumluluğu bulunmadığına karar verilmiştir.
“Mahkemece her ne kadar 1ME1 numarası değiştirilmiş ürünün ayıplı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de, ürünün IMEI numarasının klonlanmasının satış tarihinden önce mi sonramı olduğu, davaya konu bilgisayarın üretimi sırasında IMEI numarasının klonlanmasını önleyici yönde tedbir alınıp alınmadığım, bunun mümkün olup olmadığı yönde inceleme ve araştırma yapılmamıştır. Hal böyle olunca konusunda uzman bilirkişi aracılığıyla yukarıda açıklanan şekilde 5392 sayılı yasa ile değişik Telsiz Kanunu, Elektronik Kimlik Bilgisini Haiz Yönetmelik, Ayıplı Malın Neden Olduğu zararlardan Sorumluluk Hakkında Yönetmelik hükümleri de gözetilmek suretiyle inceleme ve araştırma yapılmalı, sonucuna göre bir karar verilmelidir. Bu yönlerin göz ardı edilerek eksik incelemeye yazılı şekilde hüküm tesis edilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.”
Söz konusu Yargıtay kararında geçen bilgisayar ifadesi cep bilgisayarını ifade etmek için kullanılmıştır. Cep bilgisayarları olarak nitelenen ürün aslında bir cep telefonudur. Dolayısıyla söz konusu kararın konusu tarafınızca İncelenmekte olan şikayetin konusu ile tamamen aynıdır.
Konuya ilişkin ilk derece mahkemesi kararlan da bulunmaktadır Örneğin, Ankara 1. Tüketici Mahkemesi’nin 2007/708 E., 2008/329 K. ve 06.08.2008 tarihli karan ile; “cihazın satıştan yaklaşık 21 ay sonra klonlandığı, Tüketici Kdnunu’nun 4. maddesi kapsamında gerek satıcı ve gerekse ithalatçı firmaya izafe edilebilecek bir kusur bulunmadığı gibi üründe satışın yapıldığı tarihte herhangi bir ayıbın bulunmadığı ya da ayıplı mal kapsamında değerlendirilmeyeceği anlaşılmakla ispatlanamayan davanın reddi yönünde hüküm kurulmasına” karar verilmiştir
Telekomünikasyon Kurumu’nun 05.03.2008 tarih ve B.61.0.TLK.0.32.-353.02-18671-12027 sayı ile daha önce görülmekte olan bir davada dosyaya sunduğu görüşlerinde ise;
“Son zamanlarda, yasal yollardan ithal edilen cihazların IMEI numaralarının başka cihazlara klonlanması işlemleriyle karşılaşılmaktadır. Bu durumun sonucunda yasal cihazlardan -birinci grup- ve yasal cihazlara ait IMEI numarasının klonlandığı cihazlar -ikinci grup- olmak üzere iki cihaz grubu ortaya çıkmıştır. İkinci grupta yer alan cihazlar Yönetmeliğin 14üncü maddesi gereğince tespit edilmekte, bu cihazlara ait IMEI numaralan kara listeye alınmakta ve söz konusu cihazlara elektronik haberleşme hizmeti verilmemektedir.
Yapılan klon analizleri neticesinde, birinci grupta yer alan cihazlara ait IMEI numaralannın da klon kapsamında tespit edilmesi nedeniyle, ikinci grupta yer alan cihazlar gibi bu cihazlar da haberleşmeye kapatılmaktadır. Ancak, birinci gruptaki cihazlann ikinci grupta yer alan cihazlardan farklı mütalaa edilmesi gerekmektedir. Zira yasal yollardan ithalatı gerçekleştirilen ancak IMEI numarasını klonlanarak başka cihazlara kullanılan ve Telekomünikasyon Kurumu tarafından söz konusu Yönetmeliğin 15 inci maddesi kapsamında eşleştirme yapılarak sadece MSISDN numarası -cep telefonu numarası- ile kullanılmasına izin verilen birinci gruptaki cihazlann ayıplı mal olarak değerlendirilmemesi, bu itibarla birinci grupta yer alan cihazlara ait IMEI numaralannın klonlanması halinden satıcı veya ithalatçının bu durumda sorumlu tutulmaması gerektiği” mütalaa edilmektedir.
Yukanda da ifade ettiğimiz üzere yasal olarak ithal edilmiş ve satın alınmış, satın alındıktan belirli bir süre IMEI numarası kopyalanmış cihazlann Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4. maddesi kapsamında değerlendirilmemesi gerekmektedir. Aksi halde başkasının haksız fiili yani söz konusu cihazların IMEI numaralarını kanunlara aykın bir şekilde kopyalayanlann fiili dolayısıyla ithalatçının cezalandırılması söz konusu olur. Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunu ile ithalatçının başkasının haksız fiilinden sorumlu olmasının amaçlaması mümkün değildir.
Netice itibariyle somut olayda, söz konusu telefon yasal yollarla ithal edilmiş ve faturalandınimış bir telefondur. Bu sebeple, telefon satın alındıktan sonra üçüncü kişiler tarafından kanunlara aykın bir şekilde IMEI numarası kopyalanarak klonlanmıştır. Klonlanmış cihaz, elektronik kimlik bilgisi (IMEI numarası) değiştirilmiş ya da kopyalanmış cihazdır..
Sonuç olarak, elde edilen bilgiler ışığında, yasal olarak ithal edilmiş ve faturalandınlarak satışa sunulmuş olan söz konusu telefonun sonradan üçüncü kişiler tarafından klonlanmış olması nedeniyle kullanılmaz hale gelmesinden ötürü ithalatçı olarak ithalatçı firma ya da satıcı sorumlu tutulamayacaktır.
ı 5. Ayrıca Ayıplı Malm Neden Olduğu Zararlardan Sorumluluk Hakkında
Yönetmelik’in Sorumluluktan Kurtulma başlıklı 7. maddesine göre; “ Tüm hal ve şartlar göz | önünde bulundurulduğunda, zarara sebep olan ayıbın, mal piyasaya sürüldüğünde mevcut
olmaması,”, “Mal piyasaya sürüldüğünde'mevcut bulunan bilimsel ve teknolojik bilgilerin, ayıbın varlığının bilinmesine imkan vermemesi” durumlarında kıyas yoluyla bu vurgulamanın satıcıya da uygulanması lazım gelmelidir. Zira mevzubahis malm satımı sırasında mevcut olan bir “ayıp” veyahut gizli ayıp bulunmamakla beraber, İlgili Kanun Ve Yönetmeliğin sadece üretici veyahut tüketici açısından koruyucu tedbir ve hükümler ihtiva ettiğini, bunların kıyasen dahi müteselsil sorumluluk da adı zikredilen sair kurum veya kuruluşlara uygulanamayacağı düşünülemez
6- Sanayi ve Ticaret Bakanlığı Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü
Başkan Yardımcısı Doç.Dr. Mustafa A ikan bir mütalaasmda da “ Ancak birinci guruptaki
cihazların ikinci grupta yer alan cihazlardan farklı mütalaa edilmesi gerekmektedir.Zira yasal yollardan ithalatı gerçekleştirilen ancak imei numarası klonlanarak başka cihazlarda kullanılan ve Telekomünikasyon Kurumu tarafından söz konusu yönetmeliğin İS.maddesi kapsamında eşleştirme yapılarak sadece MSISDN numarası (cep telefonu numarası) ile kullanılmasına izin verilen birinci guruptaki cihazların ayıplı "olarak değerlendirilmemesi bu itibarla birinci gurupta yer alan cihazlara ait imei numaralarının klonlanması halinde satıcı veya ithalatçının bu durumda sorumlu tutulmaması gerektiği mütalaa edilmektedir ” demektedir.
Söz konusu mütalaa dikkate alındığında şikayet konusu cihazın, klonlanan birinci grup cihazlardan sayılan cihaz olduğu görülecektir.
7. Bu durumda dava konusu telefondaki sorun, kullanıcının veya ithalatçının kusur ve
sorumluluğunda olan bir husustur.
HUKUKİ SEBEPLER : Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun, Garanti
Belgesi Uygulama Esaslarına Dair Yönetmelik, Borçlar Kanunu ve ilgili tüm mevzuat.
DELİLLER : Hakem Heyeti dosyası münderacatı, Dava konusu
telefonun Faturası, Garanti Belgesi, Kullanım Kılavuzu (davalı taraftan celbini talep ederiz.) , Teknik Servis Formları (ilgili teknik serviten celbini talep ederiz.), Bilirkişi incelemesi ve sair her türlü delil. Karşı tarafın delillerine karşı delil sunma hakkımız saklıdır.
NETİCE VE TAlepEP : Yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle,
a. Eksik ve hatalı inceleme sonucu verilen Nilüfer Kaymakamlığı Tüketici Sorunları
Hakem Heyeti Başkanlığı 'nın hak ve hukuka aykırı nitelikteki 24.04.2014 tarih ve 08/2082 kararının iptaline.
Yargılama sonuçlanıncaya kadar kararın icrasının durdurulmasına,
c. Yargılama masraflarının ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklenmesine karar
verilmesini bilvekale talep ederiz.
Bimeks Bilgi İşlem ve Dış Ticaret A.Ş
Vekili Av. Ayhan GÜNAY
EKLER:
I-Yargıtay 13. Dairesi’nin 2010/11360 E. ve 2011/1245 K. sayılı kararı
2. Ankara 1. Tüketici Mahkemesi’nin 2007/708 E., 2008/329 K. ve 06.08.2008 tarihli karan
3. Telekomünikasyon Kurumu’nun 05.03.2008 tarih ve B.61.0.TLK..0.32.-353.02-18671-12027 sayı ile daha önce görülmekte olan bir davada dosyaya sunduğu görüşleri
4. Çankaya Kaymakamlığı 1.Tüketici Sorunlan Hakem Heyeti Başkanlığının 21.02.2011 tarih ve
2011/683 Sayılı Karan. >
5. www.mcks.gov.tr
6. Vekaletname
7. Dava konusu olan ve iptalini istediğimiz Hakem Heyeti Karan

- - - Updated - - -

gelen yazılar bunlar bana yardımcı olursanız sevinirim. iyi çalışmalar, saygılarımla

Alıntı:

---

Abdullah Yaman rumuzlu üyeden alıntı

Bu yazı mahkemeden değil, tüketici hakem heyetinden geliyor. İkisini birbirine karıştırmayın, karıştırmayın ki bizim de kafamız karışmasın.
Tüketici hakem heyeti sizi haklı firmayı kusurlu bulmuş. Şimdi siz bu belge ile ilgili firmadan verdiğiniz parayı geri talep edeceksiniz, ya da malın ayıpsız olanını..
Verirlerse sorun yok helalleşeceksiniz; yok vermezlerse size dava açmak için hak doğacak. Bir avukatla görüşüp Tüketici Mahkemesinde dava açacaksınız. Dosyaya da Tüketici Hakem Heyetinin yazısını koyacaksınız.

---

IMEI'si klonlanan bir cihazın konuşamaması ya da tek bir kartla konuşabilmesinin sadece iki sormulusu vardır. Birisi BTK diğeri de IMEI'yi kopyalayandır. Satıcı / ithalatçı / üreticinin nasıl bir kusuru olabilir ki?

Alıntı:

---

senoleker rumuzlu üyeden alıntı

IMEI'si klonlanan bir cihazın konuşamaması ya da tek bir kartla konuşabilmesinin sadece iki sormulusu vardır. Birisi BTK diğeri de IMEI'yi kopyalayandır. Satıcı / ithalatçı / üreticinin nasıl bir kusuru olabilir ki?

---

sonuç olarak ben telefonu sıfır olarak garantili aldım. cihazın klonlanmasında benim bir suçum yok. kdvsini ödeyip faturalı aldığım telefonu istediğim gibi kulanamıyorum.

- - - Updated - - -

durum budur arkadaşlar bu konuda ne yapmalıyım. haklı iken karşı tarafın savunmasına göre haksız duruma düşüyorum. Belkide mahkeme masraflarını bana ödetecekler

Benim de başıma geldi, savcılığa gittim ve telefonumu klonlayanı şikayet ettim. Bu bir suç. Bu kişi yakalanırsa telefonumun yenisini ondan isteyeceğim. Çünkü telefonun bu hale gelmesinin sebebi satıcı ya da ithalatçı değil ki. Ceremesini neden onlar çeksin?