Bankadan İhtarname gelmeden takibe düşen banka kredisi
Bir bankada akrabamın çekmiş olduğu kredi için kefil oldum. taksitleri düzenli yatırılıyor hiç bir gecikmesi yok.
Ancak, akrabamın aynı bankada kredi kartı borcu varmış yapılandırmış ve taksitlerini gecikmeli ödeyince kredi kartı borcu takibe düşmüş.
Kredi kartı borcu takibe düştüğü için otomatik olarak diğer kredileri de takibe düşüyormuş.
Beni bankadan arayıp durumu anlattılar. Bende kabul etmedim kredi kartı için hiç bir kefilliğim yok, benim kefil olduğum kredi düzenli ödeniyor dediğim halde şubemizin prosedürü böyle, yapılandırma için bankamıza gelmeniz gerekiyor dediler.
Ayrıca bana noter onaylı ihtarname de gelmedi. sürekli telefonla bildirim yapıyorlar.
Krediyi çeken kişiyle birlikte bankaya gittik gecikme olmayan bir kredi nasıl olur kredi kartı borcu yüzünden takibe düşebilir dedik aksama yok dekontlar elimizde ve ihtarname yok dedik, ihtarname gelecek dediler ve 20.000 tl lik borç için 5.000 tl. peşin getirilip kalan 15.000 tl nin yapılandırılacağı söylendi.
bir çok bankaya sordum böyle bir durum olmaz diyorlar. dava açmak için avukatlar ihtarname istiyor o olmayınca nasıl takibe düşer diyorlar.
gecikme borcu olmadan yapılan bu işlem usulsüz değil mi? yapılandırmayı kabul etmeli miyiz?
bir yol gösterir misiniz?
Cevap: Bankadan İhtarname gelmeden takibe düşen banka kredisi
Noter onaylı ihtarname gelse de sizi bağlayan durum yok telefonlarına cevap vermenize gerek yok tenezül bile etmeyin, kanunen hakları yok korkutup sizden almak istiyorlar.Kredi kartında gecikmeli ödeme varsa kart sahibinin sorumluluğudur kendisinin çözeceği iştir, bırakın kart sahibi çözsün,yapılandırmayı da kendi halletsin.
Cevap: Bankadan İhtarname gelmeden takibe düşen banka kredisi
Peki bir misal; Banka hesabı kat etti (Kat etmek hesabı kapatmak) ve bakiye borcu istedi. Kredi katına kefillik yok ama bakiye kredi borcuna kefalet var. Bu durumda kefil bakiye kısmı ödemek zorunda değil mi?
Cevap: Bankadan İhtarname gelmeden takibe düşen banka kredisi
kart sahibi kredi kartının borcunu tekrar yapılandırdı.
Benim kefil olduğum kredi, kredi kartı borcu yüzünden takibe düştüğü için onunda yapılandırılması isteniyor. ben ihtarnameyi bugün aldım ihtarnamede kredi kartı borcunu, kredi borcu olarak yansıtmışlar ve kredinin kalan bakiyesinin tamamını talep etmişler. ancak kredi borcunda hiçbir gecikme yok. ihtarda kredi sözleşmesinin herhangi bir maddesini de içermiyor. müeccel olduğundan dolayı yazmakta. ancak taksitlerin gününde aksatılmadan ödenmiş ve dekontlar elimizdedir.
bu durumu banka müdürü de kredi kartı borcundan dolayı olduğunu söyledi. ihtarnamede 7 gün süre vermişler ancak bankada görüştüğümde cuma günü (28.11.2014) son gün diyorlar. avukata vereceklermiş. krediyi çeken kişi bunu zor ödüyor 5000 tl bulamam diyor.
ben kendim avukata ihtarnameyi bugün verdim noter onaylı ihtarname ile sözleşmeyi acilen isteyelim diyor. bankanın böyle bir hakkı olmadığını ihtarnamenin saçma sapan yazıldığını söyledi.
Cevap: Bankadan İhtarname gelmeden takibe düşen banka kredisi
Alıntı:
BelginK rumuzlu üyeden alıntı
Bir bankada akrabamın çekmiş olduğu kredi için kefil oldum. taksitleri düzenli yatırılıyor hiç bir gecikmesi yok.
Ancak, akrabamın aynı bankada kredi kartı borcu varmış yapılandırmış ve taksitlerini gecikmeli ödeyince kredi kartı borcu takibe düşmüş.
Kredi kartı borcu takibe düştüğü için otomatik olarak diğer kredileri de takibe düşüyormuş.
Beni bankadan arayıp durumu anlattılar. Bende kabul etmedim kredi kartı için hiç bir kefilliğim yok, benim kefil olduğum kredi düzenli ödeniyor dediğim halde şubemizin prosedürü böyle, yapılandırma için bankamıza gelmeniz gerekiyor dediler.
Ayrıca bana noter onaylı ihtarname de gelmedi. sürekli telefonla bildirim yapıyorlar.
Krediyi çeken kişiyle birlikte bankaya gittik gecikme olmayan bir kredi nasıl olur kredi kartı borcu yüzünden takibe düşebilir dedik aksama yok dekontlar elimizde ve ihtarname yok dedik, ihtarname gelecek dediler ve 20.000 tl lik borç için 5.000 tl. peşin getirilip kalan 15.000 tl nin yapılandırılacağı söylendi.
bir çok bankaya sordum böyle bir durum olmaz diyorlar. dava açmak için avukatlar ihtarname istiyor o olmayınca nasıl takibe düşer diyorlar.
gecikme borcu olmadan yapılan bu işlem usulsüz değil mi? yapılandırmayı kabul etmeli miyiz?
bir yol gösterir misiniz?
buna benzer bır durum gördüm adamın bır bankaya 3 kredi borcu var ikisi sagla biri sorunlu takibe alırken tamamını alıyorlar.sanırım yapılandırmaktan baska scenek yok.hukuki dayanagı varmı bılmıyorum ama o bankaya ait bir kredili urunn yanıyorsa. saglam olanlarında ıpını cekıyorlar.sanırım yapılandırmaktan baska careniz yok kredı kartı ne kadar sure odenmemıs acaba
hukkcu degılım kendı goruslerımdır
Cevap: Bankadan İhtarname gelmeden takibe düşen banka kredisi
Bankanın bu tavrının hiç bir Hukuki dayanağı yok.5464 sayılı yasanın 24.maddesinin 5.fıkrası kredi kartında kefilin sorumluluğunu yazar.
Kefil olmadığı kredi kartı bir yana , kefil olduğu kartta bile sorumluluk sınırlandırılmıştır.
Kartın kullanımında limit arttırılmasında dahi yeni sözleşmede ki kefilin onayı aranır.
Kefil olmadığınız karttan sorumlu tutamazlar. Yesinler onun şubesinin prosedürünü.
ALTINCI BÖLÜM
Sözleşme Şekli ve Genel İşlem Şartları
Sözleşme şartları
MADDE 24 – Kart çıkaran kuruluşlar ile kart hamilleri arasındaki ilişkiler, bu Kanun
ve ilgili diğer mevzuat çerçevesinde en az oniki punto ve koyu siyah harflerle hazırlanacak
yazılı sözleşme ile düzenlenir. Sözleşmenin bir örneği, kart hamiline ve varsa kefile verilir.
Sözleşme hükümleri ve kartın kullanımı hakkında kart hamiline ayrıntılı bilgi verilmesi
zorunludur.
Kart çıkaran kuruluşların kart hamilleri ile akdedeceği sözleşmelerin şekil ve
içeriğinde yer alması gereken asgarî hususlar Kurulca belirlenir.
(Değişik üçüncü fıkra: 24/6/2009-5915/1 md.) Sözleşmede belirtilen asgari tutar,
dönem borcunun yüzde yirmisinden aşağı olamaz. Kurul, Hazine Müsteşarlığı ve Türkiye
Cumhuriyet Merkez Bankasının olumlu görüşünü alarak bu oranı yüzde kırka kadar
arttırmaya, arttırdığı oranı yüzde yirmiye kadar düşürmeye veya belirtilen sınırlar dahilinde
söz konusu oranı kart hamili grupları itibarıyla farklılaştırmaya yetkilidir. Hesap özetinde yer
alan asgari ödeme tutarı son ödeme tarihinde ödenmediği takdirde kart hamili ödenmeyen
tutar için sözleşmede öngörülen gecikme faizi dışında bir yükümlülük altına sokulamaz.
Kart hamilinin yaptığı işlemler nedeniyle, sözleşmede yer almayan faiz, komisyon
veya masraf gibi adlar altında hiçbir şekil ve surette ödeme talep edilemez ve kart hamilinin
hesabından kesinti yapılamaz. Sözleşmede kart hamilinin haklarını zedeleyici ve kart çıkaran
kuruluş lehine tek taraflı haksız şartlar sağlayan hükümlere yer verilemez.
Kart hamilinin borcu kefile bildirilmedikçe, kefil için temerrüt durumunun
oluşmayacağı sözleşmede gösterilir. Sözleşme hükümlerinde kefilin sorumluluğunu artırıcı
nitelikteki değişikliklere ve kartın kullanım limitinin yükseltilmesine ilişkin olarak kefilin
ilave şartlara dair sorumluluğunun başlaması için kefilin yazılı onayının alınması şarttır. Kredi
kartı kullanımlarındaki kefalet, Borçlar Kanununda belirtilen adi kefalet hükümlerine tâbidir.
Asıl borçluya başvurulup borcun tahsili için tüm yollar denenmeden kefilden borcun ifası
istenemez.
Sözleşme değişiklikleri
MADDE 25 – Sözleşmede yapılacak değişiklikler kart hamiline bildirilir. Bu
değişiklikler bildirimin yapıldığı döneme ilişkin son ödeme tarihinden itibaren hüküm ifade
eder. Bildirimin ait olduğu döneme ilişkin son ödeme tarihinden sonra kartın kullanılmaya
devam olunması halinde, sözleşmede meydana gelen değişikliklerin kabul edildiği addolunur.
Faiz oranının artırılması durumunda ise bu değişikliğin hüküm ifade edebilmesi için otuz gün
önceden kart hamiline bildirilmesi zorunludur. Kart hamili faiz artırımına ilişkin bildirim
tarihinden itibaren en geç altmış gün içinde tüm borcunu ödeyip kredi kartını kullanmaya son
verdiği takdirde faiz artışından etkilenmez.
Kart hamili, talep etmek suretiyle kartı iptal ettirmek ve sözleşmeyi feshetmek hakkına sahiptir.
- - - Updated - - -
Kredi kartında kefilin sorumluluğunun sınırlarına ilişkin Yargıtay 19. dairesinin emsal ilamını da iliştiriyorum.
T.C
YARGITAY 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2012/15421
KARAR NO: 2013/1789
KARAR TARİHİ:30.01.2013
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
Davacı vekili, müvekkilinin davacı banka ile dava dışı asıl borçlu M... arasında akdedilen genel kredi sözleşmesine kefil olduğunu, ancak dava dışı M...' e kullandırılan kredi kartı ve tüketici kredi sözleşmelerinden kaynaklı alacağın tahsili için davacı yanca müvekkili aleyhine icra takiplerine girişildiğini, müvekkilinin icra takiplerine dayanak sözleşmelerde imzasının bulunmadığını, bu yönde kefalet iradesinin olmadığını ileri sürerek icra takiplerinden dolayı borçlu olmadığının tesbitine ve %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 18.06.2008 tarihli genel kredi sözleşmesini davacının kefil sıfatı ile imzaladığını, sözleşmenin 41. maddesi uyarınca davacının kefalet imzasının bulunduğu sözleşmeden değil dava dışı asıl borçlu ile akdedilen diğer sözleşmelerden kaynaklı borçlardan da sorumlu olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporları doğrultusunda, genel kredi sözleşmesinin 41.1 maddesi uyarınca davacının, dava dışı asıl borçlunun davalı banka ile yapmış olduğu ve ileride yapacağı işlemlere "kefil olmayı" kabul ettiği, bu durumda davacı kefilin, genel kredi sözleşmesinde yazılı ve hiçbir duraksamaya yer bırakmayacak biçimde sorumluluğunun belirlendiği, böylece davalı bankanın dava dışı borçlu M... hakkında genel kredi sözleşmesi dışında oluşan (kredi kartı kullanımı ve tüketici kredisi kullanımından kaynaklı olarak) doğan alacakları hakkında davacı hakkında icra takibi yapmakta haklı olduğu, bu takip dosyalarında da davacı kefilin kefalet limiti kapsamında ve kendi temerrüdünün hukuki sonuçlarından sorumlu bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı banka ile dava dışı M... arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesini kefil olarak imzalamıştır. Dava konusu borcun ise, davacının imzası bulunmayan kredi kartı ve tüketici kredi sözleşmelerinden kaynaklandığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Davacı kefilin kefil olarak imzalamadığı sözleşmelerden doğan borçtan sorumlu tutulması doğru değildir. Her ne kadar mahkemece genel kredi sözleşmesinin 41.1 madde hükmüne dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de anılan sözleşme hükmü davacıyı, imzası bulunmayan sözleşmeler nedeniyle sorumluluk altına sokacak biçimde yorumlanamaz. Mahkemece, delillerin değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 30.01.2013 gününde oybirlğiyle karar verildi.