İşten Çıkarılma ve Tazminatlar Hk.
Merhabalar Sitenize Yeni Üyeyim Burdan Gerekli Bilgileri Alacağıma İnanıyorum...
Öncelikle 390 Gün Sigortalı Olarak Çalıştığım İş Yerinden 2 Aralık Tarihinde Hiç Bir Uyarı İhtar vs. Olmaksızın İşten Çıkarıldım Ofis Müdürüm Gerekli Tazminatları Almam İçin Elinden Geleni Yapcağını Söyledi Ancak Neredeyse 2 Ay Olmasına Rağmen Herhangi Bir Tazminat Alamamakla Birlikde Bilgi Almak İçin Aradığımda Konu Hakkında Üst Yönetimden Bilgi Beklediklerini Söylediler Kısacası Sormak İstediğim
1. Şuana Kadar Herhangi Bir Yasal Yola Başvurmadım 2 Ay Geçmiş Olması Zaman Aşımı Olup Tazminatları Almama Engel Olurmu
2. Bundan Sonrasında Nasıl Bir Yol İzlemeliyim
Şimdiden Teşekkür Ediyorum Zaman Ayırıp Yardımcı Olduğunuz İçin...
Cevap: İşten Çıkarılma ve Tazminatlar Hk.
1) Süre geçmemiş zaman aşımı mevcut değil.
2) Sulh yolu ile çözülemiyorsa iş mahkemesinde tazminatlarınız için iş davası açmanız gerekir.
Cevap: İşten Çıkarılma ve Tazminatlar Hk.
Çok Teşekkür Ederim Barış Bey İçimi Rahatlattınız Bir Kaç Sorum Daha Olucak Konuyla İlgili
Söylediğiniz Gibi Sulh Yoluyla Çözemezsek Dava İçin Herhangi Bir Süre Beklememe Gerek Var mı ?
Diğer Bir Soru Da İhbar Tazminatı Vereceklerini Pek Düşünmüyorum Eğer Sadece Kıdem Tazminatı Vermeleri Durumunda ve Bununla Beraber Bi Alacağımın Kalmadığı Yönünde Bir Belge İmzalatmak İstediklerinde Ne Yapmalıyım?
Teşekkürler Tekrardan
Cevap: İşten Çıkarılma ve Tazminatlar Hk.
Size işten çıkarıldığınızı söyleyen belgeyi verirken alacalarınızı da vermelilerdi. Bir şey beklemeniz gerekmez.
Cevap: İşten Çıkarılma ve Tazminatlar Hk.
Konuyu Şöyle Açıyım Bize İşten Çıkarılırken İşten Çıktınız Bununla İlgili Belgeler ve Tazminatlarınız Hazırlanacak Size Haber Vereceğiz Belgeleri İmzalayıp Paralarınızı Alacaksınız Dediler Ama Dediğim Gibi 2 Aydır Ses Yok
Cevap: İşten Çıkarılma ve Tazminatlar Hk.
Merhabalar Barış Bey
Yeni başlık açmayı beceremedim. Bir konuda danışmanlığa ihtiyacım var. Ablam 2006 yılında % 45 özürlü raporu ile İŞ-KUR tarafından bir iş yerine yönlendirildi. Burada işe alındı fakat sanırım özürlü raporunda "şizofreni" yazdığı için ablama, sizin işe gelmenize gerek yok. Biz sizin sigortanızı öderiz dediler ve ilk bir kaç ay ayda 300 tl gibi bir ücrette ödediler. Sonra ekonomik krizi öne sürerek ücretini kestiler ama sigortasını ödemeye devam ettiler. Aslında ben bir yerde çalışmasının ablama sosyal olarak iyi geleceğini düşünüyordum ama işte teşhisi nedeni ile sanırım çalışmasını istemediler. Ablamın özürlü raporu son 3 yıldır % 80'e çıktı. 3380 günlük primi var. Ben raporunu istanbul vergi dairesi başkanlığına götürmek için işyerinden çalışma belgesi almak için aradım bugün ve ablamın 31.12.2013 tarihinde işten çıkarılmış olduğunu öğrendim. SGK hizmet dökümüne baktım ve orada da işten çıkarılmış olduğu görülüyor. Bize hiçbir şekilde haber verilmedi. İşten ayrılma bildirgesi, fesih bildirim yazısı ya da ibraname gibi belgeler hiç bir şekilde imzalatılmadı. Ablam rahatsız olduğu için kendi haklarını koruyamıyor tabi. Yarın iş yerine görüşmeye gideceğim. Ne ihbar ne de kıdem tazminatı ödemek istediklerini sanmıyorum. Sgk ya sahte imzalarla mı gönderdiler acaba belgeleri. Evet ablam fiilen işyerinde çalışmadı ama bu onların talebi idi. 2006'dan beri de özürlü kadrosunda eleman çalıştırmak zorunda oldukları için sigortasını ödediler. Bu konuda nasıl bir tavır izlemeliyim? Önerileriniz için teşekkürler...
Cevap: İşten Çıkarılma ve Tazminatlar Hk.
Ablanıza maaş ödemediler ise çalıştığı döneme ait maaş ve izin alacaklarıda var demektir. İşyerine gitmediği içinde işe devam etmediğini bahisle ihbar ve kıdem ödemeyebilirler.
Fakat çalışmayan birinin sigortalı gösterilmesi aşağıdaki sonuçları doğurur.
Bununla beraber işverenle anlaştıktan sonra ablanızın şartları( Bu şartlar 10 yıldan beri sigortalı olmak ve en az 1800 gün prim ödemiş olmak) tutuyor ise eğer malülük için sgk ya başvurmanızı öneririm. Çünkü hastalığı kısmen iyileşti kategorisinden çıkmış, çalışamaz kategorisine girmiştir.
1- Sahte Sigortalı Açısından Sonuçları
Çalışmaları fiili olmadığı halde SSK'ya bildirilen kimsenin çalışmaları tespit halinde iptal edilmektedir. Eğer kişi ilk defa Kuruma tescil ettirilmişse sigorta sicil numarası da iptal edilmektedir. Kişi emekli olmuşsa kendisine Kurumca bağlanan aylık veya gelirler iptal edilmekte ve yasal faizi ile kendisinden geri talep edilmektedir. Gerçek dışı sigortalı bildirilen kişi isteğe bağlı sigortaya prim ödemişse, belirtilen primler sigortalıya iade edilmemekte ve Borçlar Kanununun 61/66. maddelerinde düzenlenen sebepsiz zenginleşme hükümleri gereğince Kuruma gelir kaydedilmektedir.
2- İşveren Açısından Sonuçları
Çalışmaları gerçek dışı olarak SSK'ya bildirilen gerçek dışı sigortalıya kısa vadeli sigorta kollarından (iş kazası, meslek hastalığı, hastalık, analık) yapılan tüm masraflar 506 sayılı Kanun'un 90. maddesi uyarınca sahte sigortalıyı bildiren işverenden talep edilmektedir.
İşverenin işyeri kayıtları, Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinin 21. maddesi uyarınca geçersiz sayılmaktadır. Bu nedenle işverene 506 sayılı Kanun'un 140. maddesi gereğince ;
a- Bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlü olanlara, aylık asgari ücretin on iki katı tutarında,
b- Diğer defterleri tutmakla yükümlü olanlara, aylık asgari ücretin altı katı tutarında,
c- Defter tutmakla yükümlü olmayanlara, aylık asgari ücretin üç katı tutarında idari para cezası uygulanır.
Yine işveren tarafından ödenen primlerde Borçlar Kanunu md.61/66 uyarınca Kuruma irat kaydedilmekte ve işverene iade edilmemektedir.
Ayrıca işverenin yaptığı gerçek dışı sigortalı bildirimi ile ilgili olarak kendi meslek odasına da bilgi verilmekte ve meslek odalarının disiplin mevzuatları gereğince işlem yapmaları sağlanmaktadır.
B- Sahte Sigortalı Bildiriminin Türk Ceza Kanunu Açısından İşveren ve Sahte Sigortalı Yönüyle Sonuçları
Sahte sigortalıyı SSK'ya bildiren işveren hakkında da TCK md. 343 uyarınca Cumhuriyet Savcılığı'na suç duyurusunda bulunulmaktadır.
C- Sahte Sigortalı Bildiriminin Vergi Mevzuatı Karşısındaki Durumu ve Sonuçları
Sahte sigortalı bildirimi, sonuçları açısından vergi uygulamalarını da ilgilendirmektedir. Çünkü işveren gerçekte hiçbir zaman çalıştırmadığı ve ücret ödemediği kimseye ödediği ücretleri ve sigorta primlerini gelir veya kurumlar vergisi matrahından düşerek vergi ziyaına sebep vermektedir. Diğer yandan sahte sigortalı olarak bildirilen kimsenin gelir vergisi de muhtasar beyanname ile vergi dairesine yatırılmış olabilir.
506 sayılı Kanun çerçevesinde Kurum'a gerçek dışı olarak bildirilen kişilere ödenmiş gibi gösterilen ücret ve Kuruma ödenen sigorta primlerinin dayanağını ücret ödeme bordrosu oluşturmaktadır. Ücret ödeme bordrosu, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 238. madde uyarınca ücretlere ait kayıt ve vesikalardan bir başka ifade ile gider belgelerinden birini oluşturmaktadır. Ücret ödeme bordrosunda hizmet erbabının soyadı, adı, ücretin alındığına dair imzası, varsa vergi karnesinin tarih ve numarası, aylık, haftalık, gündelik, saat veya parçabaşı ücreti çalışma süresi veya ücretin ilgili olduğu süre ve ücret üzerinden hesaplanan verginin tutarı yer almak zorundadır. İşveren SSK'ya sahte sigortalı bildirirken, bu bildirimin yasal dayanaklarından birisi olarak da ücret ödeme bordrosunu göstermektedir. İşveren gerçekte çalıştırmadığı bir kimse için çalışmış gibi gerçeğe aykırı ücret ödeme bordrosu düzenleyerek bir yönüyle sahte belge düzenlemiş olmaktadır. Sahte belge, Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinin b fıkrasının 2. bendi uyarınca, gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belgedir. Sahte belge düzenlemek suretiyle vergi ziyaına sebep olmak kanuna karşı hile sayılacaktır. Bu nedenle sahte ücret ödeme bordrosu düzenleyen işverenler hakkında on sekiz aydan üç yıla kadar ağır hapis cezası hükmolunacaktır. (VUK m. 359 b/2 ) Ancak 371. maddedeki pişmanlık şartlarına uygun olarak durumu ilgili makamlara bildirenler hakkında bu madde uygulanmayacaktır. (VUK m. 359 b/2) Kaçakçılık suçlarını işleyenler hakkında bu maddede yazılı cezaların uygulanması 344. madde uyarınca yazılı vergi ziyaı cezasının ayrıca uygulanmasına engel teşkil etmeyecektir. (VUK m.359/son) Gerçekten de sahte sigortalı olarak bildirilen kimselere ödendiği belirtilen ücretler vergi matrahının aşınmasına ve veri ziyaına neden olabilmektedir. Bu durumda vergi ziyaı suçu işleyenlere ziyaıa uğratılan verginin bir katına, bu verginin kendi kanunlarında belirtilen normal vade tarihinden cezaya ilişkin ihbarnamenin düzenlendiği tarihe kadar geçen süre için, VUK m. 112 uyarınca ziyaıa uğratılan vergi tutarı üzerinden hesaplanan gecikme faizinin yarısının eklenmesi suretiyle ceza tahakkuk ettirilecektir. Vergi ziyaına 359. maddede yazılı fiillerle sebebiyet verilmesi halinde bu ceza üç kat, bu fiillere iştirak edenlere ise bir kat olarak uygulanacaktır. (VUK m. 344)