İzleyebileceğim Yol Hakkında Fikrim Yok

10 Ekim 2002 tarihinde (Ankara'da camekanlı tezgahlarda cep telefonu alım satımı yapanların bulunduğu) Maltepe Pazarı'ndan bir cep telefonu satın aldım. Telefonu satın almak için karşılık olarak kendi (ilk sahibi olduğum)Nokia 6210 (Marka Model) telefonumu ve üzerine de 225 milyon TL. nakit para verdim. Telefonu satan tezgahtaki şahıslar iki kişi olup bana cihazın garantili ve sıfır (hiç kullanılmamış) olduğunu sözlü olarak beyan ettiler. (Anlattıklarına göre bu cihazı satın aldıkları kişi telefonunu aldıktan sonra cihaz arıza yapmış ve garanti kapsamı içinde servis tarafından yenisiyle değiştirilmiş. Değişen yeni cihaz ise sahibi tarafından hiç kullanılmadan bu kişilere takas yoluyla intikal etmiş.) Teslimat tamamlandıktan sonra, garanti belgesini sorduğumda, satıcı şahıslar belgeyi ertesi gün gelip alabileceğimi söylediler. Ertesi gün gittiğimde ise hafta sonu gelirsem belgeyi alabileceğimi ifade ettiler. Bu şekilde defalarca gidip gelmeme rağmen garanti belgesini bir türlü satıcı kişilerden alamadım. Bu arada cihazın Başarı Elektronikten garantili olduğunu ifade ettiklerinden ve Başarı Elektronikten soruşturduğumda garantisinin görüneceğini söylediklerinden, adı geçen Başarı Elektronik firmasına da giderek, cihazın seri numarasına baktırdım. Cihazın kendilerinde görünmediğini ve bu haliyle garanti kapsamında olamayacağı, eğer cihaz gerçekten yenisiyle değiştirilmişse, bu konuda değiştirildiği yerden hazırlanan tutanak belgesiyle (arızalı cihazın kapsadığı şekilde) garantisinin olabileceğini ifade ettiler. Bu durumda ben de satıcılarla olan görüşmelerimde sürekli bu belgenin (tanıdıklarını söyledikleri) eski mal sahibinden temin edilmesi yolunda talepte bulunmama rağmen bir sonuca varamadım. Son olarak 17 Kasım 2002 günü satıcılardan bu belgenin akıbetini ve (Başarılı Elektronikten bir yıl garantili olduğunu ifade ettikleri için) satın almış olduğum Nokia 6310i (Marka Model) cep telefonu için ayrıca bana vermeyi taahhüt ettikleri orijinal cd'sini alabilmek için tezgahlarına gittiğimde, satıcı olan konumundaki kişi üzerime yürüyerek, "Garanti belgesini de cd'yi de vermiyorum." dedi. Bu olay üzerine ben de savcılığa giderek, bir dilekçe hazırladım ve dilekçemde, şikayetimle birlikte kişilerin kaçak telefon ticareti yaptığı konusunda ihbarda da bulundum. Savcının "Yasal gereği ricasıyla" şekilnde imzaladığı dilekçeyle Ç. Emniyet Müdürlüğü'ne ve oradan da onayla aynı binadaki karakola sevkedildim. Ardından ekiple birlikte giderek orada sadece birinin bulunması nedeniyle şahıslardan birinin alınmasıyla birlikte karakola geri döndük. Diğer şahısın ifade alınmak üzere alınan sanık tarafından cep telefonuyla aranmasında, diğer sanık izlemekte olduğu maçtan sonra karakola gelip ifade vereceğini belirtmiş. Ben karakola döndüğümde kendi ifade tutanağımı imzaladım. Tutanakta kısaca, şahıslardan garanti belgemi alamadığım için şikayetçi ve davacı olduğumu ve aynı zamanda cihazlarının kaçak olup olmadığı konusunda inceleme için tezgahlarındaki telefonlarına el konulması konusunda ihbarda bulunmuştum. (İlk sözünü ettiğim şahıs polis tarafından karakola getirilirken cihazlara el konma işlemi gibi durum sözkonusu olmadı. Bu arada polis memuru oradaki esnafla çok samimi bir havada görünüyor, ve karakola ifade vermeye çağırılan şahıs misafir muamelesi görürken ben karakolda görevli polis memuru tarafından azarlanır tarzda ve ismimle çağırılıyordum. Hatta elimde bulunan savcıdan onaylı dilekçenin örneğine polis memuru tarafından el konuldu.) Bu akşam (Pazartesi) saat 19.00'dan sonra karakolu arayarak dosya numaramı öğrenebileceğim söylendiği halde, telefona çıkan memur, çarşamba günü gidip numarayı alabileceğimi telefonda ifade etti. Sonuç olarak bu tür konularda deneyimli olmadığım için. 1-) Dosyamda bulunan polisin hazırladığı ifademi daha ayrıntılı hale getirerek davadaki talebimi (Almış olduğum cihaza ait Başarı Elektronik Garanti Belgesi ve CD veya Başarı Elektronikten garantili aynı renkte, marka ve modelde yeni bir telefon) dosyama ekleyebilir miyim? 2-) Bir avukata başvurmadan dosyama nereden ulaşırım ve içindeki belgelerin fotokopisini alabilir miyim? 3-) Bunların dışında, izleyebileceğim yol için bir önerisi olan var mı? ... Sonuç olarak, dosya numaramı aldıktan sonra ne tür bir yol izleyebileceğimi bilemiyorum. Bu konuyla ilgilenip fikir verebilecek olanlara şimdiden çok teşekkürler.

Polisin esnafla samimi olması görevini yapmasına engel olmasa da malesef belirttiğiniz gibi insanları tereddüte düşürmektedir.
Savcılığın kararı üzerine soruşturmaya başlayan karakol, kendine ait bir numara vererek soruşturmayı yürütür. Sanıkların ve şikayetçinin ifadelerini alarak tutanak tutar. Varsa suç delillerini toplar ve gerekekirse el koyar. Bu topladığı ifade ve delilleri ise Savcılığa gönderir. Savcı ise dava açılıp açılmayacağına karar verir. Polisin görevini ihmal ettiğine eminseniz yine aynı savcılığa durumu sözle veya yazılı olarak şikayet edebilirsiniz. Ancak belki de "yasak sorgu yöntemlerinin" kullanılmaması amacı ile iyilikle sanıkların ifadesini almaya çalışıyor olabilirler. Bunun değerlendirmesini ancak siz yapabilirsiniz.
Olması gereken emsal CD. ve garanti belgesini karakola teslim edebileceğiniz gibi daha sonradan da (dava açılırsa) mahkemeye de ibraz edebilirsiniz. Ancak soruşturma sırasında teslim etmeniz çok daha yararlı olacaktır.
Karakolda tutulan numaraya fazla kafanızı takmayın. Zira polis Savcılıktan gelen ve üzerinde Savcılık HAZIRLIK numarası olan evrakı yokedemeyeceği gibi, savcılığa bu konuda bir cevap vermek zorundadır.
İzlediğiniz yol doğrudur. Ancak emniyete bizzat giderek ricalarınızı bildirmeniz daha doğru olur. Şayet hala polisin tarafgirane davrandığını düşünürseniz, o zaman yukarıdaki önerimi izlersiniz.

İlginiz için teşekkür ederim. Polisin yanlı davrandığı kanısındayım maalesef. Ancak bence bundan daha önemlisi, benim ifade tutanağımda ve dilekçemde belirtmiş olduğum telefon numaramdan, sanık tarafından aranmış olmam. Telefon numaram kayıtlarda görünmüyor. Yani sanık ancak ifade tutanağımdan bu numarayı öğrenmiş olabilir. Bu tutanağı sanığın görmesi yasal açıdan sakıncalı değil mi acaba? Ya da diğer bir yol olarak numaramı karakolda görevli polis memurlarından biri evrakımdan bakarak sanığa söylemiştir. Yani merak ettiğim konu, sanığın telefon numaramı ne şekilde öğrenmiş olabileceği. Ben henüz ilgili evrak numarasını bile öğrenebilmiş değilim. Sanırım savcılığa polisin ihmali olduğu yönünde bir bildirimde bulunmak için evrak numarası ile başvurmam gerekiyor.

Forumdaki yazıları okuduğum kadarıyla teori iyi de, pratikte bir fikir olmayınca insanın pek bir işine yaramıyor doğal olarak. Sanık benim telefon numaramı bulmuş, kimsenin bir fikri yok.

Sayın Quann...
Pek ilgi alanımı çekmesede bir şeyler yazma ihitiyacı duydum. Bir kere seyyar satıcıdan bu tür bir cihaz alıyorsanız bunun bütün sonuçlarına katılmak zorunda kalırsınız. Çünkü adı üzerinde seyyar satıcı. Yine iyi satıcı ki karakola kadar gelmiş. Bu tür yerlerden cihaz alırken çok düşünmeniz lazım. Bir suça karışmış bir cihaz dahi satın almış olabilirsiniz.
Bence bir daha yapmayın.
Telefon numarasına gelince , ne malum garanti belgelerini getirdiği zaman size haber verilsin diye vermediğiniz. ( Bir ihtimal ) Bunun unutmuş olabilirsiniz de....
Neyse sağlık olsun deyin ve seyyarlardan bir ürün almamamaya çalışın. Eğer almak zorunda iseniz sonuçlarına katlanmayı göz önüne alın.


EROL KARA

Emniyette, savcılıkta ve mahkeme önünde alınan ifadelerin ve tutanakların dava konusu taraflar ve avukatları tarafından incelenmesinde, fotokopi alınmasında herhangi bir yolsuzluk yoktur. Zira şikayetçinin hakları olduğu kadar sanığın da hakları vardır. Bu itibarla vermiş olduğunuz telefonun öğrenildiği yer ifadeleriniz olsa gerek. Size karşı telefonla bir tehdit sözkonusu ise bunu da derhal savcılığa bildirmelisiniz.
Diğer taraftan Sn. Erol Kara'nın yazdıklarına bir ek de ben yaparak GENEL bir hatırlatma yapıyorum. Seyyar satıcı vs. kişilerden faturasız mal almak vergi kanunları açısından suç olduğu gibi, sözkonusu mal hırsızlık malı ise "hırsızlık malını bilerek satın almanın" suç olduğunu da hatırlatmak isterim. Mağdur duruma düşmemek için bu nevi kişilerden alışveriş yapılmamasını öneriyorum.

Şikayetimi imzalarken savcı ve karakolda polis de faturasız mal alma konusundaki hatamı söyleyip durmuştu. Yukarıda da aynı şeyleri okuyunca, Nasrettin Hocanın "Hırsızın hiç mi suçu yok?" fıkrası aklıma geldi. Hem bana malın faturalı olduğu söylenmişti ve şikayetim zaten bu fatura ve garanti belgesini alamamak. Yine de cevap yazma zahmetine katlanan arkadaşlara teşekkür ederim.

Yukarıdaki cevaplar sadece sizin durumunuz için yazılmış şeyler değil. Bakın kocaman kocaman GENEL olarak yazılmış. Burada sizin örneğinizden yola çıkılarak, toplumu bilinçlendirme niyeti de açıkça görünüyor.

Buyrun , bu soruna güncel bir gelişmeyi aktarıyorum

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı yetkilileri, şikayet üzerine başlattıkları soruşturmalarda, ikinci el cep telefonu kullananların fatura ibraz edememeleri durumunda haklarında, ''cürüm eşyasını satın almak'' suçundan 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldığını ve telefonun da sahibine iade edildiğini belirterek, vatandaşları mutlaka fatura istemeleri konusunda uyardı.

Başsavcılık yetkilileri, cep telefonunun çalındığı iddiasıyla yapılan başvuruların son zamanlarda arttığını kaydettiler. GSM operatörleri ile yaptıkları yazışmalar sonucu, kısa sürede telefonun kim tarafından kullanıldığını tespit ettiklerini ifade eden yetkililer, vatandaşları, ikinci el telefon alırken mutlaka fatura ya da makbuz istemeleri konusunda uyardı.

Telefonu nereden aldığına ilişkin belge ibraz edemeyenler hakkında dava açıldığını, telefonun da şikayetçiye iade edildiğini bildiren yetkililer, ''İfadesini aldığımız vatandaşlar, telefonu kimden aldıklarını bilmediklerini, ellerinde fatura olmadığını söylüyorlar. Nereden aldıklarını kanıtlayamadıklarından zor durumda kalıyorlar. Mağdur olsunlar istemiyoruz. Mutlaka fatura ya da makbuz alsınlar. Paraları boşa gitmesin'' diye konuştular.

Yetkililer, son açılan davalardan birisini de örnek olarak gösterdiler. Yasemin Bağçı'nın şikayeti üzerine başlatılan soruşturma sonunda, Mehmet Nesih Bayar hakkında asliye ceza mahkemesine dava açıldı. Bayar'ın, cep telefonunu seyyar satıcıdan aldığını, satıcının kimlik ve adresini bilmediğini söylediği ifade edilen iddianamede, sanık hakkında, ''cürüm eşyasını satın almak'' suçundan 3 yıla kadar hapis ve telefonun sahibine iadesine karar verilmesi istendi.

EROL KARA

Oncelikle bugune kadar hep garantili ve faturalı telefon alırken kendi kendime sordugum sorularda ne kadar haklı oldugumu gordum cünkü 2 katına yakın fazla para veriyoruz.Ama Qaan bey garantili ve faturalı bir telefonu 2. el alıyor ve beyfendiye sıfır deniyor.Burda bir yalan ve aldatma yok mu ? veya 2. el telefon faturalı ise hala yasal değilmi ? Peki kacak telefonları spot adı altında satmak ve almak suc ise neden peynir eknek gibi satılmasına izin veriliyor biri madur olunca aaa bak bu suc deniyor ornegin bu beyfendi okuma yazması olmayan bir vatandasta olabilir ve kacak mı değil mi yasal değil mi bilemez ki 200 milyonu verir ceker gider.Benim demeye çalıstığım bazı seyler icin bataklık var iken devletin sineklerle ugrasması zoruma gitti ?