Belediyeler ve iskan sorunları
Vatandaşların satın aldıkları daireler için belediyelere iskan başvurularında bir takım evraklar istenilmektedir. Bu evrek listesinde SGK ilişik kesme belgesi olarak istedikleri evrak vatandaşları yakından uzaktan ilgilendiren bir evrek değildir. Bu evrak SGK ile MÜTEAHHİD'ler arasında olan ilişkidir. Bir çok müteahhid SGK' ya olan borcunu ödemenden vatandaşlara daire satmaktadır, ve iskanı olmadan satılan bu dairelere vatandaş oturmak istediğinde belediyeler sgk ilişiksizlik belgesi istiyor ve vatandaş SGK il müdürlüklerine gittiklerinde borçla karşılaşıyorlar( müteahhidin sigorta borçları ), ve belediyeler bu belge olmadan iskan veremeyeceklerini belirterek , vatandaşlara iskanınızı almak istiyorsanız müteahhidin borçlarından daire başına düşen parayı yatırın borcu yoktur belgesini alıp getirin, iskanınızı verelim diyorlar ve vatandaşlar kendilerinin olmadığı bir borcun yükümlüğüğü altına sokulmak isteniyorlar ve mağdur oluyorlar.
belediyeler iskan evrağı olarak istedikleri sgk ilişiksizlik belgesini 5510 sayılı kanunun 90 maddesi uyarınca istemektedirler. ( valilik , belediye, il özel idareler ve ruhsat vermeye yetkili diğer merciler tarafından geçici iskan veya yapı kullanma izin belgesi verilmeden önce ilgililerden yapılan inşaat dolayısıyla , diğer kamu idarelerince işlemlerinde kuruma borçlarının bulunmadığına dair kuruma düzenlenmiş bir belgenin istenmesi zorunludur. )
3194 sayılı iskan kanunun 28 maddesi ; 5940 sayılı kanun ile yapılan düzenleme ve değişiklikle yapı müteahhidinin kurumumuza rağmen müteahhitten bağımsız bir bölümü satın alan daire sahiplerine yapı kullanma izin belgesi verileceği anlaşılmakla birlikte söz konusun düzenleme kapsamında bulunan kişiler için ilişiksizlik belgesi aranılmadan yapı kullanma belgesi ( iskan belgesi ) verilmesi öngörülmüştür.
Ayrıca yapı müteahhidi olmayan yapı sahibinin talebi üzerine ,ilgili idare tespitin yapılmasının ardından yapı kullanma izin belgesinin ( iskan belgesi ) verilmesinin sağlanması , izin belgesinin verildiği durumlarda yapı müteahhidinin para cezası ve yeni iş alamama yaptırımlarının uygulanacağı açıkça belirtiliyor.
belediyeler sadece 5510 sayılı kanun çerçevesinde hareket ederek hem kanunlara aykırı hareket ediyorlar ve vatandaşları yükümlü olmadıkları bir borcun altına sokarak mağdur ediyorlar ve müteahhitlerin SGK borçlarını ödemeden yeni iş yapmalarına olanak sağlıyorlar. Ayrıca müteahhitler bu şekilde hareket ederek kendi mükellefiyetleri olan borçları ödemeyerek vatandaşlara yüklerek kazanç sağlamaktadırlar. Zaten 5940 sayılı kanunun çıkarılması amacı ;
1 ) Yapılardan taşınmaz satın alan vatandaşları korunması
2 ) SGk prim ve verginin takibinin ilgili kurumca takip edilmesi
idare mahkemesine dava açmayı düşünüyorum.
Cevap: Belediyeler ve iskan sorunları
5510 sayılı kanunun 90 maddesi uyarınca istemektedirler. ( valilik , belediye, il özel idareler ve ruhsat vermeye yetkili diğer merciler tarafından geçici iskan veya yapı kullanma izin belgesi verilmeden önce ilgililerden yapılan inşaat dolayısıyla , diğer kamu idarelerince işlemlerinde kuruma borçlarının bulunmadığına dair kuruma düzenlenmiş bir belgenin istenmesi zorunludur. )
5940 sayılı kanun ile yapılan düzenleme ve değişiklikle müteahhitten bağımsız bir bölümü satın alan daire sahiplerine yapı kullanma izin belgesi verileceği anlaşılmakla birlikte söz konusun düzenleme kapsamında bulunan kişiler için ilişiksizlik belgesi aranılmadan yapı kullanma belgesi ( iskan belgesi ) verilmesi öngörülmüştür.
şimdi 5510 sayılı kanun ile 5940 sayılı kanun çakışmaktadır. Burda nasıl bir yol izlenmeli özel/genel kanun ?