Vesayet konusu kapsamında TMK m.420'deki "geçici temsilci"nin hukuki niteliği
Türk Medeni Kanunu > Vesayet > Vesayet Düzeni > Vasinin Atanması > Atama Usulü > Geçici Önlemler > m.420:
"Vesayet işleri zorunlu kıldığı takdirde vesayet makamı, vasinin atanmasından önce de re'sen gerekli önlemleri alır; özellikle, kısıtlanması istenen kişinin fiil ehliyetini geçici olarak kaldırabilir ve ona bir "temsilci" atayabilir.
Vesayet makamının kararı ilân olunur."
Geçici önlem olarak atanan "temsilci" vasi midir? Yasal temsilci midir? Elimizde bir mahkeme kararı var, bu kararda bir a.ş.'nin yönetim kurulu başkanının yaşlılığı sebebiyle ona 420'nci madde gereğince birisi temsilci olarak atanıyor. Başka da bir şey denmemiş, "temsilci"nin yetkisinin kapsamı belirtilmemiş.
Ben şu şekilde yorumladım; kısıtlama kararı kesinleştiğinde (ve ilan edildiğinde) zaten yk kurulu başkanı şahsın yk üyeliği ttk m.363(2) gereğince kendiliğinden düşecek, mahkemenin kısıtlama kararının kesinleşmesi öncesinde temsilci olarak atadığı şahıs bu doğrultuda vasi ya da yasal temsilci değil ancak şirketle ilgili yk başkanlığı makamının gerektirdiği işleri amcanın yerine yapacak, örneğin yk toplantılarına amcanın yerine katılacak, vesayet makamının re'sen aldığı önlem bu. Doğru mu düşünüyorum? Sizin yorumlarınız ne şekildedir?
Cevap: Vesayet konusu kapsamında TMK m.420'deki "geçici temsilci"nin hukuki niteliği
Herkese günaydın,
Anladığım kadarıyla m.420 kapsamında atanan geçici temsilci, m.426'daki "kanunda gösterilen diğer hallerde" atanan "temsil kayyımı" oluyor. Temsil kayyımının hukuki niteliğiyle ilgili yaptığım araştırmada ise şunlara ulaştım; Dr.Mustafa Alper Gümüş Türk Medeni Hukukunda Kayyımlık adlı kitabında: "...kanımızca, kayyımın belirli bir iş için tayini, kayyımın yasal temsilci sıfatını taşımaması için yeterli bir gerekçe oluşturmaz, öte yandan vesayet makamının talimatı da kayyımın yasal temsilci niteliğinin reddi için bir gerekçe oluşturamaz..." demiş. Bununla birlikte bulduğum bir müktezada da "Muayyen bir işin görülmesi amacıyla temsil kayyımı olarak atanan x'in temsil yetkisi mahkeme kararıyla belirlendiği için ...yetkisi bulunmamaktadır...bu sebeple x'i kanuni temsilci olarak kabul etmek mümkün değildir..." denmiş.
Bu konuda, özellikle uygulamayla ilgili bilgisi olan varsa, paylaşırsa çok sevinirim.
Cevap: Vesayet konusu kapsamında TMK m.420'deki "geçici temsilci"nin hukuki niteliği
Ticaret kanununa göre A.Ş'ye atanan bir temsilci değil bir şahsa medeni kanuna göre atanan bir temsilci olduğuna göre temsilci bu gerçek şahsın temsilcisidir ona ait işleri ve işlemleri yürütebilir A.Ş ise bir tüzel kişiliktir üyeleri tarafından ya da mahkemece seçilen bir temsilci olmadıkça 3. şahıs durumunda kalanlarca temsil ve ilzam edilemez kanaatindeyim.
Cevap: Vesayet konusu kapsamında TMK m.420'deki "geçici temsilci"nin hukuki niteliği
Merhabalar,
Olayda bir A.Ş.'nin Y.K. başkanına "ilerleyen yaş" ve "şirketi kötü yönetme" gerekçeleriyle TMK m.420 gereğince "vesayet işleri zorunlu kıldığı için" "geçici temsilci" atanıyor. Mahkeme kararında belirtildiği şekliyle bu geçici temsilci, atandığı şahsın "A.Ş.'deki görevlerini ve hisselerini temsil etmek" amacıyla atanmış durumda. Bu şahsın m.426'da düzenlenmiş olan "temsil kayyımı" olduğunu kabul edersek, temsil kayyımının atandığı şahsın yasal temsilcisi olup olmadığı konusunda incelediğim kaynaklarda bir belirsizlik söz konusu, öğretide yasal temsilci olarak kabul edenler var, uygulamada tersini uygulayanlar da var. Eğer temsil kayyımı yasal temsilci ise ticaret siciline yasal temsilci sıfatıyla tescil edilecek, yasal temsilci değilse ticaret siciline herhangi bir hususun tescil edilip edilmeyeceği hususu mevzuatta belirsizliğini koruyor. Örneğin temsilci mahkeme kararını eline alıp şirket toplantılarına atandığı kişinin yerine mi katılacak? Yoksa atandığı kişiyle birlikte katılıp birlikte mi imza atacaklar? Temsil kayyımının hukuki niteliğini bu açılardan merak ediyorum.
İyi çalışmalar.
Cevap: Vesayet konusu kapsamında TMK m.420'deki "geçici temsilci"nin hukuki niteliği
Elinizdeki karar ticaret mahkemesince verilmemişse atanan şahsın temsil ettiği şahsın şirketteki idari ve temsil yetkileri haricindeki işlerini takip edebilme ehliyetine sahip olduğunu düşünüyorum.