Toplam 1 dosya bulunuyor
Cevap: Tuhaf Bir Hukuk Algısı
Alıntı:
İsmail Arslan rumuzlu üyeden alıntı
İdare, sirkülere göre bir işlem tesis ediliyor. İşlemden hakkının ihlal edildiğini iddia eden bir kişi, sirkülerin iptali için dava açıyor. Danıştay, sirkülerin düzenleyici işlem vasfı taşımadığı gerekçesi ile iptal davasını reddediyor. İşlem tesis eden İdare ise, iptal kararının reddini sirkülere göre yapılan işlemin hukuka uygunluğuna karine kılarak göğsünü kabartıyor!
Tuhaf; ama gerçek bir durum...
NOT: Genelge, sirküler veya tamim bir makamın görüşlerini ve emirlerini alt makam ve memurlara bildiren yazılardır. Bunlar hukuki bir tasarrufu ve icrai kararı içerebilirler; fakat bağımsız bir hukuki tasarruf veya kategori teşkil etmezler.
"Ahlak Hukuk Değildir. Adil olan HUKUKTUR." diyor yazılarını ilgi ile okudum bir forum üyemiz. :)
Bir görsel ile destekleyeyim istedim.
Dosya 1308
Anayasa’nın 2. maddesinde “Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, milli dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk Milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir” hükmüne yer verilmektedir. Hukuk devleti, insan haklarına saygılı ve bu hakları koruyucu, adaletli bir hukuk düzeni kuran ve bunu sürdürmekle kendini yükümlü sayan, bütün eylem ve işlemleri ile eşitlik ve hakkaniyeti gözeten devlettir. Bu bağlamda, yasa koyucunun yasal düzenlemeler yaparken takdiri, sınırsız ve keyfi olmayıp hukuk devleti ilkeleriyle sınırlıdır.
Bunun yanında hukuk devleti kavramı, kuralların ve müeyyidelerinin net olarak önceden belli olduğu dolayısıyla uyulmayan kararların müeyyidelerinin ne olduğunu insanların önceden bilmesini de ifade eder.:ok
Anayasa’nın 10. maddesinde “Herkes dil, ırk, renk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din, mezhep ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir. Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz. Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” hükmüne yer verilmiştir.
Anayasa Mahkemesi kararlarında belirtildiği üzere, Anayasa’nın 10. maddesine göre yasaların uygulanmasında ayrım gözetilmeyecek ve eşitsizliğe yol açılmayacaktır. Maddede düzenlenen “Eşitlik” ilkesiyle, birbirinin aynı durumda olanlara aynı kuralların uygulanması ve ayrıcalıklı kişi ve toplulukların yaratılması engellenmektedir. Yasa önünde eşitlik, herkesin her yönden aynı kurallara bağlı olacağı anlamına gelmez. Durum ve konumlarındaki özellikler, kimi kişiler ya da topluluklar için değişik kuralları ve değişik uygulamaları gerektirebilir. Aynı hukuksal durumlar aynı, ayrı hukuksal durumlar ayrı kurallara bağlı tutulursa Anayasa’da öngörülen eşitlik ilkesi zedelenmez.
Yine Anayasa Mahkemesi’nin çeşitli kararlarında eşitlik ilkesi, aynı durumda bulunanlar için haklarda ve ödevlerde, yasalarda ve yükümlülüklerde, yetkilerde ve sorumluluklarda, fırsatlarda, hizmetlerde eşitliğin sağlanmasını gerektiren eşit davranma ve ayrım yapmama ilkesi olarak yorumlanmıştır.
Nerelerden kes kopyala yapıştır yaptığımı bilmediğim eskizler örüntüsü. Telif sahipleri umarım beni affederler... ;)
Cevap: Tuhaf Bir Hukuk Algısı
Alıntı:
İsmail Arslan rumuzlu üyeden alıntı
İdare, sirkülere göre bir işlem tesis ediliyor. İşlemden hakkının ihlal edildiğini iddia eden bir kişi, sirkülerin iptali için dava açıyor. Danıştay, sirkülerin düzenleyici işlem vasfı taşımadığı gerekçesi ile iptal davasını reddediyor. İşlem tesis eden İdare ise, iptal kararının reddini sirkülere göre yapılan işlemin hukuka uygunluğuna karine kılarak göğsünü kabartıyor!
Tuhaf; ama gerçek bir durum...
NOT: Genelge, sirküler veya tamim bir makamın görüşlerini ve emirlerini alt makam ve memurlara bildiren yazılardır. Bunlar hukuki bir tasarrufu ve icrai kararı içerebilirler; fakat bağımsız bir hukuki tasarruf veya kategori teşkil etmezler.
Karine olarak kabul edip yapılan bir işlem var mı?
İzlenimsel yada sonuçsal, soyut bir bakış açısı mı?
Gerçi bizim idari zihniyetimize göre görmesekde bilmesekde işlem dayanağı yapılacağını söylemek yanılgı olmaz