CMK 'da bir çarpıklık var
CUMHURİYET SAVCISININ KARARINA İTİRAZ
Madde 173 - (1) Suçtan zarar gören, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararın kendisine tebliğ edildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde, bu kararı veren Cumhuriyet savcısının yargı çevresinde görev yaptığı ağır ceza mahkemesine en yakın ağır ceza mahkemesi başkanına itiraz edebilir.
(2) İtiraz dilekçesinde, kamu davasının açılmasını gerektirebilecek olaylar ve deliller belirtilir.
(3) (Değişik fıkra: 25/05/2005-5353 S.K./26.mad) Başkan, kararını vermek için soruşturmanın genişletilmesine gerek görür ise bu hususu açıkça belirtmek suretiyle, o yer sulh ceza hâkimini görevlendirebilir; kamu davasının açılması için yeterli nedenler bulunmazsa, istemi gerekçeli olarak reddeder; itiraz edeni giderlere mahkûm eder ve dosyayı Cumhuriyet savcısına gönderir. Cumhuriyet savcısı, kararı itiraz edene ve şüpheliye bildirir.
(4) (Değişik fıkra: 25/05/2005-5353 S.K./26.mad) Başkan istemi yerinde bulursa, Cumhuriyet savcısı iddianame düzenleyerek mahkemeye verir.
(5) Cumhuriyet savcısının kamu davasının açılmaması hususunda takdir yetkisini kullandığı hâllerde bu Madde hükmü uygulanmaz.
(6) İtirazın reddedilmesi halinde; Cumhuriyet savcısının, yeni delil varlığı nedeniyle kamu davasını açabilmesi, önceden verilen dilekçe hakkında karar vermiş olan ağır ceza mahkemesi başkanının bu hususta karar vermesine bağlıdır
4 üncü madde kovuşturmaya yer olmadığına dair karara itiraz edildiğinde bu konuda son kararı Hakim'in vericeğini öngörüyor.
Ancak 5 inci madde Hakim in bu kararını savcının takdir hakkını kullanarak yok sayabileceğini öngörüyor.O halde zaten kovuşturmaya yer olmadığı kararı veren savcı takdir hakkını kullanmış neden buna itiraz yolu açtınız.Şikayetçiyi tatmin etmek içinmi.
Ayrıca şunuda belirteyim uygulamada 5 inci madde nin kullanıldığına rastlamış biriside değilim o zaman 5 inci maddeyi neden koydunuz .....
Cevap: CMK 'da bir çarpıklık var
Bakın bir kamu davası var birde müştekinin katıldığı davalar var arada fark var
Cevap: CMK 'da bir çarpıklık var
bir kere savcının dava açma yetkisini takdiri ve mecburi olmak üzere 2ye ayırmamız gerekiyor. mecburi yetkide savcı kanundaki olguların varlığı veya yokluğunu saptayıp iddianameyi düzenler veya düzenlemez.
ancak takdir yetkisini kullandığı hallerde ki bu takdir yetkisini her durumda kullanamaz. şu durumlarda ortaya çıkar kullanılması durumu: "Cezayı kaldıran şahsî sebep olarak etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanmasını gerektiren koşulların ya da şahsî cezasızlık sebebinin varlığı halinde, Cumhuriyet savcısı kovuşturmaya yer olmadığı kararı verebilir." yani herhangi bir şahsi cezasızlık sebebi varsa iddianame düzenlenmesine yetecek delil ve şüphe olsa bile savcı bu gibi durumlarda iddianame düzenlememektedir. şahsi cezasızlıkta zaten açılmamalıdır çünkü şahıs ceza almayacaktır. cezayı kaldıran şahsi sebep ise; örneğin hırsızlık suçunu ele alalım. bir kadın kocasının cebinden habersiz para alıyor. hatta 100000000 milyar dolar alıyor pantolon cebinden(miktar durumun vahametini anlatabilme amacıyla yüksek). bu durumda da kanun "ceza verilmeyebilir" diyor. verilmeyebilir ne demek? verilmese de olur. yani iddianame düzenlense de olur düzenlenmese de olur. bu da savcının takdir yetkisidir.
yani sevgili hukuki.net takipçisi; bahsettiğiniz 2 durum farklı farklı konuları düzenlemektedir.