İşveren tarafından başka bir yere görevlendirilme ...
Herkese selamlar
İşveren tarafından ikatemetime oldukça uzak olan bir başka şubeye görevlendirme yapıldı bununla alakalı bilginize başvurmaktayım .
Şimdi şahsım 08.04.2013 yılından beri catering yemek firmasında aşçı olarak görev yapmakta ve İst Anadolu yakasında/Kartal da ikamet ediyorum. Görevlendirme yapılan yer İst Avrupa yakası/yeni bosna (İki adres arasındaki mesafe 48 km) İş sözleşmemizde;
"Personel, iş şartları gerektiğinde işverenin istediği üzere aynı ünitede veya şirketin aynı ildeki veya başka illelerdeki diğer ünitelerinde görevi ile ilgili diğer işlerde de çalışmayı peşin kabul eder. İşverenin veya işveren vekilince personelin görevinin veya görev yerinin değiştirilmesi iş şartlarının değiştirilmesi anlamını taşımaz" şeklinde bir madde bulunuyor.
Ancak şöyle bir durum var; İşveren zaten suanda evime çok yakın olan İst/Kartal daki şubesinde beni aktif çalıştırıyorken ve bu iş yeri hali hazırda faaliyette iken beni Avrupa yakasındaki bu projeye gitmemle ilgili oyle zannediyorum siz daha iyi bilirsiniz mobing uygulayarak kıdem ve ihbar tazminatımı vermemek için beni istifaya zorlamakta
İş bu nokta iken tam tarihinide vereyim 06.01.2017 şahsımı bu dediğim yere görevlendirme adı altında bir kağıda imza atmamı atmadığım takdirde 3 gun işe gitmediğimde tutanakla işime son vereceklerini beyan ettiler.
Bende bu kağıda hiçbirşekilde imza atmyarak aynı gun noterden;
"İşe iade davasi açmadan önce ihtarımdır, açıkta geçen sure ücretini talep ederim ve iş akdimi haksız mesnetsiz ve tek taraflı fesh etmeniz nedeniyle adıma doğmus olan kıdem ve ihbar tazminat alacağımı yıllık izin ücret alacağımı dini ve resmi tatil ücret alacağımı fazla mesai ücret alacağımı sosyal haklardan doğan (yol yemek ve asgari geçim indirm) alacağımı talep ederim. İşe iade edilmem halind 3 gün içinde tarafima odemenizi aksi halde ise alacaklarımın tahsili için yasal yollara başvuracağımı mahkeme ve avukat vekalet ücretlerinin tarafınıza yukleneceğini ihtar ederim." şeklinde ihtarname çektirdim.
Şimdi ne yapmam gerekiyor
İşçi mahkemesinden davamı açmalıyım ?
Açmalıysam nerden ve nasıl açılıyor ?
Devlet hakedişimle ilgili davamı savunmak adına avukat görevlendiriyormu ucretsiz?
Ve iş sözleşmemdeki işverenin haklı olarak görevlendirme yapabilmnesi ancak benimde mağdur bırakılarak bana yakın olan yere değilde uzak bir yere göndermleri hususunda
Dava lehime yada aleyhımemi sonuclanır?
Sorularımı cevaplarsanız çok muteşekkir olurum.
Cevap: İşveren tarafından başka bir yere görevlendirilme ...
T.C. YARGITAY
22.Hukuk Dairesi
Esas: 2015/11496
Karar: 2016/15903
Karar Tarihi: 02.06.2016
İŞÇİ ALACAKLARI DAVASI - İŞÇİNİN FESİH İŞLEMİNİN HAKLI SEBEBE DAYANDIĞI - KIDEM TAZMİNATI TALEBİNİN HÜKÜM ALTINA ALINMASI İSABETLİ OLMASI - İŞ SÖZLEŞMESİNİ HAKLI SEBEPLE DE OLSA FESHEDEN İŞÇİNİN İHBAR TAZMİNATINA HAK KAZANAMAYACAĞI - HÜKMÜN BOZULMASI
ÖZET: İşçinin fesih işlemi haklı sebebe dayandığı anlaşıldığından mahkemece kıdem tazminatı talebinin hüküm altına alınması isabetli bulunmuştur. Ancak iş sözleşmesini haklı sebeple de olsa fesheden işçi ihbar tazminatına hak kazanamayacağından, ihbar tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, davacının ...... tarihinde davalı şirkette çalışmaya başladığını, şirketin A........... şubesinde çalışmakta iken müşterinin şikayeti sebebi ile A..............de bulunan şubeye gönderilmek istendiğini, müvekkilinin görevlendirildiği yeni şubeye ulaşımının çok zor olduğunu, ayrıca fazla mesai, genel tatil ve yıllık izin alacaklarını arasında davalı şirketten talep etmesi üzerine iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız olarak feshedildiğini belirterek kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin, fazla mesai ve ulusal bayram genel tatil ücret alacaklarının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin davalı şirket tarafından feshedilmediğini, davacının işyerinde yöneticilere ve müşterilere karşı olumsuz tavır içerisinde olduğunu, son olarak müşteri ile yaşanan tatsız bir olaya karışması sebebi ile görev yerinin değiştirilmek istendiğini, davacının görev değişikliğine ilişkin formu tebliğ etmekten imtina ettiğini, takip eden günlerde de ne eski ne de yeni görev yerine gelmediğini, davacının mazeretsiz olarak işe gelmemesine ilişkin tutanaklar tanzim olunduğunu, davacı hakkında herhangi bir işlem yapılmamışken ihtarname gönderilerek iş sözleşmesinin feshedildiğinden bahisle alacak talebinde bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, yazılı gerekçe ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar taraflar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının tüm, davalının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-İşçinin iş sözleşmesinin kim tarafından feshedildiği ve feshin haklı olup olmadığı hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesinde, çalışma şartlarında esaslı değişiklik sebebiyle işçinin iş sözleşmesini haklı olarak feshedebileceği öngörülmemiştir. Bununla birlikte çalışma şartlarının değiştirilmesi aynı zamanda koşullarının uygulanmaması anlamına geldiğinden, aynı Kanun'un 24. maddesinin (II-f) bendinde belirtilen hal, işçinin haklı fesih sebepleri arasında sayılmıştır. Bu durumda işçinin ihbar tazminatı talep hakkı doğmazsa da, kıdem tazminatı ödenmelidir. Bununla birlikte, çalışma şartlarında esaslı değişikliği kabul etmeyen işçinin iş sözleşmesinin işverence feshi halinde, ihbar ve kıdem tazminatlarını talep hakkı doğar.
Somut olayda, davalı işveren tarafından davacı işçi, Abidinpaşa şubesinde çalışmaktayken Ahmetler şubesinde görevlendirildiği, işverenin işçinin çalışma şartlarındaki değişiminin objektif ve işin görülmesi bakımından gerekli sebepler olduğunu ispat edemediği, çalışma şartlarındaki esaslı değişikliği kabul etmeyen davacı işçinin fesih işlemi haklı sebebe dayandığı anlaşıldığından mahkemece kıdem tazminatı talebinin hüküm altına alınması isabetli bulunmuştur. Ancak iş sözleşmesini haklı sebeple de olsa fesheden işçi, kıdem tazminatına hak kazanır ise de ihbar tazminatına hak kazanamayacağından, ihbar tazminatı talebinin reddi yerine kabulü hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.06.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.