İstifa Tarihinden Önce İşverence Fesih - İşçiye Baskı Yapılması
Ekleyen: Av.fırat Bayındır | Tarih: 26-03-2006 | Kategori: İçtihat | Not
işverence davacının çalıştığı bölümün kapatılması sonucu işyeri ve işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmadan 4857 sy. İş Kanunu'nun 18/1. fıkrasına aykırı olarak feshedildiğinin kabulü gerekirken istifa kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi hatalıdır.
9.H.D.

Esas No:2004/9240
Karar No:2005/505



Davacı işçi, iş sözleşmesinin fesih bildiriminde gösterilen gerekçeden farklı ve geçerli bir sebep olmadan feshedildiğini ileri sürerek feshin geçersizliği ile işe iadesine ve buna bağlı tazminat ile boşta geçen süre ücretinin hüküm altına alınması isteğinde bulunmuştur.
Davalı işveren, davacının çalıştığı "müşteri çözüm merkezi"nin şirket yönetim kurulu kararı uyarınca söz konusu işyerinin kapatıldığını yapılan bu hizmetin başka bir firmadan satın alındığını, iş sözleşmesinin işyeri ve işin gerekleri nedenlerine dayandırıldığını ve ayrıca davacının istifa dilekçesi de dikkate alınarak feshedildiğini, davacının fesih sonrası verdiği ibranamede 4857 sayılı yasadan doğabilecek haklardan feragat ettiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.Yerel Mahkemece davacının kendi isteği ile işyerinden ayrıldığı, bu durumun açıkca fesih bildiriminde belirtilmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu'nun 20/2. maddesine göre feshin geçerli bir nedene dayandığını ispat yükümlülüğü işverene aittir.Dosyadaki bilgi ve belgelerden davacının istifa etmesinin istenildiği, etmediği takdirde iş aktinin feshedileceği bu durmda tazminatlarının kendisine ödenmeyeceği, sektörde iş bulması için yardımda da bulunulmayacağı şeklinde baskı yapıldığı bunun sonucu davacının 02.12.2003 tarihinde istifa dilekçesi verdiği, ancak işverence yapılan feshin 01.12.2003 tarihini taşıdığı, bu durumda davacının fesihten sonra verdiği istifa dilekçesinin gerçek istifa iradesi taşımadığı, öbür yandan ihbar ve kıdem tazminatının ödenmesininde işverence, istifanın iş sözleşmesinin gerçek nedeni olarak kabul edilmediğini göstermektedir.O halde işverence davacının çalıştığı bölümün kapatılması sonucu işyeri ve işin gereklerinden kaynaklanan geçerli bir sebebe dayanmadan 4857 sy. İş Kanunu'nun 18/1. fıkrasına aykırı olarak feshedildiğinin kabulü gerekirken istifa kabul edilerek davanın reddine karar verilmesi hatalı olduğundan 4857 Sy.İş Kanunu'nun 20/3. maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde hüküm kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Kartal 1. İş Mahkemesinin 20.02.2004 tarih ve 29-58 sayılı kararının bozularak ortadan kaldırılmasına,
2-Davalı işverence yapılan feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine,
3-Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının dört aylık ücret tutarı olarak belirlenmesine,
4-Davacının işe iade için süresi içinde işverene başvurması halinde kararın kesinleşmesine kadar en çok dört aylıkücret ve diğer haklarının davalıdan alınarak davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine
kesin olarak oybirliği ile karar verildi.11.01.2005