Av. Tayfun EYİLİK
(KREDİ KARTI AFFI)
KREDİ KARTLARI YASASININ GEÇİCİ 4
Av. Tayfun EYİLİK
KREDİ KARTLARI YASASININ GEÇİCİ 4
Bilindiği üzere kamu oyunda kredi kartı affı diye bilinen yasa meclisten geçmiştir. (Meclis görüşme tutanakları için tıklayınız) Yasa genel olarak kredi kartlarına bir düzenleme getirmiş, belli bir tarihten önce temerrüde düşmüş ve haklarında icra takibi başlatılmış borçlulara da bir defalığına ödeme kolaylılığı sağlayan bir düzenleme getirmiştir. Söz konusu düzenleme yasanın gecici 4 üncü maddesi olup konunun güncelliğine binaen öncelikle bu husus incelemeye alınmıştır.
"GEÇİCİ MADDE 4.- Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle, kendisine dönem sonu borcunun ödenmesi için ihtar çekilmiş veya haklarında icra takibi başlatılmış ya da 31.01.2006 tarihine kadar temerrüde düşmüş olan kredi kartı borçluları, altmış gün içerisinde ilgili kredi kartı veren kuruluşa veya avukatına yazılı olarak, güncel tebligat adresi de belirtilmek suretiyle müracaat ederek, borçlarını taksitle ödemek istediklerini beyan etmeleri halinde düzenlenecek ödeme planını imzalamaları ve ilk taksiti de peşin ödemeleri şartıyla kendisine bildirilen son dönem borcu tamamen tahsil edilinceye kadar yıllık yüzde 18 faiz oranı üzerinden hesaplanacak borç tutarını; icra takibine konu olmuş ise takip, dava masraf ve harçları, vekalet ücretiyle birlikte 18 eşit taksitte ödeme hakkına sahip olurlar.
Temerrüt tarihindeki ana para borcu kart çıkaran kuruluş tarafından kart hamiline o tarihte gönderilen son dönem borcunda belirtilen toplam borç tutarıdır.
Kredi kartı borçlusunu bu maddenin birinci fıkrasına uygun olarak alacaklıya müracaat etmesi ve yapılan ödeme planı doğrultusunda taksit tutarlarını ödemesi şartıyla, halihazırda yapılmış işlemler baki kalmak kaydıyla icra işlemleri durur, İcra ve İflas Kanununda belirtilen süreler işlemez.
Kredi kartı borçlusu bu ödeme planına karşı ancak, plan doğrultusunda ödeme yapmak ve ödemelere devam etmek koşuluyla itiraz yoluna başvurabilir.
İşbu geçici madde kapsamında yeniden yapılandırılan borçlarda, borçlunun yapılandırma öncesi dönemde borca vaki itirazları ortadan kalkar. Ödeme planı uyarınca son taksitin de vadesinde ödenmesi üzerine icra takibi sona erer.
Taksitlerden herhangi birinin vadesinde ödenmemesi halinde bu maddeyle sağlanan haklar ortadan kalkar ve bu Kanunun 26 ncı maddesinde belirtilen gecikme faizi üzerinden mevcut icra takip işlemlerine devam edilir.
İşbu geçici madde Kanunun yürürlüğe giriş tarihinden önce yapılmış ödemeleri geri isteme hakkı vermez.
KİMLER YARARLANACAK ?
Söz konusu hüküm açısından bir tarih belirlenmiştir. Bu tarih 31.1.2006 tarihidir. Yani geçici 4 üncü madde ile getirilen düzenlemeden, bu tarihten önce temerrüde düşen kredi kartı borçluları yararlanacaktır. Diğer bir deyişle, bu hükümden sadece bu tarihten önce haklarında icra takibi başlatılmış olan borçlular değil, kendisine bu tarihten önce ihtarname gönderilmek suretiyle temerrüde düşürülmüş olanlar da yararlanacaktır.
Yapılan yorumlar ve sorulan sorular üzerine yasadan kimlerin yararlanacağı hususunda tereddütler oluşmuş konunun yeniden incelemek gerekliliği ortaya çıkmıştır.
“Bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle, kendisine dönem sonu borcunun ödenmesi için ihtar çekilmiş veya haklarında icra takibi başlatılmış ya da 31.01.2006 tarihine kadar temerrüde düşmüş olan kredi kartı borçluları,”
Yasada “veya” “ya da” bağlaçları ile ifade edilen üç halden bahsedilmektedir. Cümlenin başlangıcı ise “bu kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibariyle”dir
Söz konusu üç hal a) ihtar çekilmiş olması, b) icra takibi yapılmış olması c) temerrüde düşülmüş olması
Bu hallerden öncelikle temerrüde düşülmüş olması halinİ anlatmamız, diğerlerini anlamamızı ve eğer bir çelişki varsa çelişkiyi de izah edilmesini daha kolaylaştıracaktır.
Temerrüdün ne olduğunu Borçlar yasası tarif etmemektedir.
B - BORÇLUNUN TE
I:ŞARTLAR
Borcun ifa edileceği gün müttefikan tayin edilmiş veya muhafaza edilen bir hakka istinaden iki taraftan birisi bunu usulen bir ihbarda bulunmak suretiyle tesbit etmiş ise, mücerret bugünün hitamı ile borçlu mütemerrit olur.
Borçlunun temerrüde düşmesi için iki şart gerekmektedir.
Borcun alacaklı tarafından talep ve dava edilebilir bir vaziyette olması demektir. Daha farklı bir deyişle borcun ödenme zamanının gelmesidir.
b) İhtar
Borç muaccel olsa bile borçlunun mütemerrid (temerrüde düşmüş) olabilmesi için kendisine alacaklı tarafından bir ihtarın yapılması icab eder
Borçlar hukuku anlamında ihtar, tek taraflı ve ulaşması gerekli bir irade beyanı olup hiçbir şekle tabi değilken, ispat hukuku açısından bir şekle tabi oldukları gibi alacaklının veya borçlunun niteliğine göre bir şekle tabi kılınabilir . Örneğin Ticaret yasasının 20 maddesi
“Tacirler arasında, diğer tarafı temerrüde düşürmek veya mukaveleyi fesih yahut ondan rücu maksadiyle yapılacak ihbar veya ihtarların muteber olması için noter marifetiyle veya iadeli taahhütlü bir mektupla yahut telgrafla yapılması şarttır.”
Hukuk Usulu
O halde temerrüd için muaccel bir borç olmalı ve borçlunun borcu ödenmesi ihtar edilmelidir. Bir tacir olan bankanın İhtarnameyi noter marifetiyle veya iadeli taahhütlü bir mektupla yapması gerekmektedir. Bankalar uygulamada bu hususu noter marifeti ile yapmaktadırlar. Kredi kartı ekstreleri ihtarname değildir.Ayrıca kredi kartı ekstreleri Tebligat yasasına uygun olmayan bir biçimde teblig edildiklerini de unutmamak gerekir.
Temerrut ne zaman oluşacaktır.? Hangi tarih temerrüt tarihi sayılacaktır. ?
Sıra ile anlatmak gerekirse, alacak muaccel olacak, banka ihtarname keşide ettirecek, İHTARNA
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararına göre
Bu kararlardan anlaşılan şudur. Eğer ihtar çekilmemiş veya ihtar çekildiği ve ihtarın borçluya tebliğ edildiği ispatlamıyor ise ancak buna rağmen icra takibi yapılmış ise, icra takibinden borçluya bir ödeme emri tebliğ edildi ise tebliğden itibaren 7 gün sonra temerrüde düşmüş kabul edilecektir. Başka bir anlatımla Her halukarda ödeme emrinin ihtarname yerine geçeceğidir.
Temerrüd hakkında söylediklerimizi özetleyerek toparlarsak ; demek ki temerrüt için ihtar veya icra takibi yapılması gerekmektedir.
O halde neden yasa koyucu ayrıca “a) ihtar çekilmiş olması, b) icra takibi yapılmış olması “ hallerini de yasadan yararlanma şartı olarak saymıştır.
İhtarın çekilmiş olması hali ile ihtarın tebliğ edilmiş olması hali birbirinden farklıdır. Başka bir değişle ihtar çekilmiş olması temerrüdün oluşması için yeterli değildir. Temerrüd için ihtarın karşı tarafa ulaşması ve ihtarla verilmiş bir süre var ise o sürenin de bitmesi gerekir. Aynı şey icra takibi içinde söylenebilir. İcra takibinin başlatılması (önceden teblig edilmiş bir ihtar yok ise veya ispatlanamıyor ise) temerrüd için yeterli olmayıp ödeme emrininde borçluya tebliğ edilmesi ve 7 günlük ödeme süresinin sona ermesi gerekir.
Buna göre; yasa koyucu bu ayırım nedeni ile yasadan yararlanacak olan kesimi geniş tutmak istemiştir. Buradan çıkan sonuç şudur;
İki tarih vardır. Bu tarihlerden biri yasanın yürürlük tarihi ( 1
Benim düşünceme göre ; Yasadan yararlanacak olan kişiler ise yasanın yürürlük tarihinden önce haklarında icra takibi başlatılmış olanlar ile ihtarname düzenlenmiş olanlar ve her halukarda 30.1.2006 tarihinden önce temerrüde düşenler bu kanundan yararlanabilecektir.
(güncellenme Tarihi 2.3.2006 saat 23.30)
NASIL BAŞVURULACAK ?
Mecliste kabul edilmiş olan yasa hali hazırda yayınlanmamıştır. Başvurular, Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren 60 gün içinde ilgili bankaya veya banka avukatına yazılı olarak yapılacaktır.
İspat edilebilirlik açısından, başvuruların, ilgili kurumun evrak kayıt sistemlerinden geçirilmek, ilgili avukata teslim edildiğine dair imza alınmak veya iadeli taahhütlü mektup veya noter marifetiyle (ama yine söz konusu süre içinde karşı tarafa ulaşacak şekilde) yapılması dikkat edilmesi gereken bir husustur.
Yine, başvuru dilekçelerinde tebligat adreslerinin belirtilmesi ve borcun taksitle ödemek istendiğinin açıkça belirtilmesi gerekmektedir.
BAŞVURU ÜZERİNE BANKA NE YAPACAK ?
Bu başvuru üzerine ilgili banka borca yıllık yüzde 18 faiz oranı uygulamak ve 18 aylık bir ödeme planı çıkartmak sureti ile bir ödeme planı hazırlayacak ve borçlunun imzasına sunacaktır. Borçlu bu sözleşmeyi imzalamak ve ilk taksidi de peşin ödemek suretiyle, bu maddede belirtilen haklardan yararlanabilecektir.
NELER ÖDENECEK ?
kendisine bildirilen son dönem borcu tamamen tahsil edilinceye kadar yıllık yüzde 18 faiz oranı üzerinden hesaplanacak borç tutarını; icra takibine konu olmuş ise takip, dava masraf ve harçları, vekalet ücretiyle birlikte 18 eşit taksitte ödeme hakkına sahip olurlar.
Söz konusu yasa hükmüne göre ödenecek tutar son dönem borcuna göre hesap edilecektir. Bu, kanunun 26 ıncı maddesinde de tekrar edilmiş bir husustur. Bundan anlaşılan, ihtarname veya icra takibinde belirtilen tutar değil, son dönem borcu olarak isimlendirilen ekstre tutarı olsa gerekir. Nitekim maddenin ikinci fıkrası çok açık bir biçimde “Temerrüt tarihindeki ana para borcu kart çıkaran kuruluş tarafından kart hamiline o tarihte gönderilen son dönem borcunda belirtilen toplam borç tutarıdır.” demek sureti ile ana para kavramına bir düzen getirmiştir. Buna göre, daha önce icra takibi başlatılmamış ise bu ekstre tutarına, icra takibi başlatılmış ise, bu ekstre tutarına icra masrafları ve icra vekalet ücretleri de eklenmek suretiyle bulunacak tutara %18 oranında yıllık faiz uygulanacak toplam borç 18 eşit taksitte ödenebilecektir.
ÖDENMESİ GEREKEN İCRA MASRAFLARI VE VEKALET ÜCRETLERİ NELERDİR ?
Taksitlendirilecek tutara eğer icra takibi var ise eklenmesi gereken asıl alacak ve faiz ve ferileri dışında ödenecek icra masrafları alacaklının icra takibi açarken veya dava açarken makbuz karşılığı yapmmış olduğu masraflardır. Bunlar harçlar, dosya parası, tebligat ücretleri, haciz, satış bilirkişi ücreti gibi masraflardır. Size çıkartılan icra masraf kalemlerinin icra daireleri tarafından düzenlenmiş makbuz ve benzeri belgelerle belgelendirmelerini talep etmeniz yerinde olacaktır. Bunun dışında ödenecek vekalet ücreti ise Asgari ücret tarifesinde belirtilen oranlardan hesaplanacaktır. Hesaba konu matrah ise tahsil tarihi itibariyle birikmiş alacak turarı olacaktır. Gerek harçlar gerekse avukatlık ücreti asgari tarifeleri baroların sitelerinde bulunduğu gibi Hukuki net sitesinde de yer almaktadır
BANKANIN HAZIRLADIĞI ÖDEME PLANI YASAYA UYGUN DEĞİLSE ?
Yasanın 4. fıkrası “Kredi kartı borçlusu bu ödeme planına karşı ancak, plan doğrultusunda ödeme yapmak ve ödemelere devam etmek koşuluyla itiraz yoluna başvurabilir.” demek sureti ile önce öde sonra itiraz et demektedir. Bir başka deyişle, ilk taksidi ödemek zorunlu bir husus olduğundan, itiraz ancak bu ilk taksidin ödenmesini müteakip yapılabilir.
TAKSİT SÖZLEŞMESİNİN İMZALANMASI İLE HANGİ HAKLARA SAHİP OLUNACAK ?
Maddenin 3. fıkrası “Kredi kartı borçlusunu bu maddenin birinci fıkrasına uygun olarak alacaklıya müracaat etmesi ve yapılan ödeme planı doğrultusunda taksit tutarlarını ödemesi şartıyla, halihazırda yapılmış işlemler baki kalmak kaydıyla icra işlemleri durur, İcra ve İflas Kanununda belirtilen süreler işlemez. “
Sözleşmenin imzalanması ve ilk taksidin peşin ödenmesi ve sonraki taksitlerin düzenli ödenmesi halinde;
-Borçlu hakkında bu tarihten önce başlatılan bir icra takibi yok ise, icra takibi yapılmayacak,
- Borçlu hakkında bu tarihten önce başlatılan bir icra takibi var ise, icra takibi duracak, alacaklı banka tarafından icra dosyasından her hangi bir işlem yapılmayacaktır.
Ancak, alacaklı bankanın haklarını korumak için yasal süreler de işlemeyecek, duracaktır. (haciz isteme, satış ve benzeri)
Taksitlerin tamamı ödendiğinde, borç sona erdiği gibi, borçlu hakkındaki icra takibi de sona ermiş olacaktır.
BU DÜZENLEMENİN BANKALARA GETİRDİĞİ BİR AVANTAJ VE KART BORÇLULARINA GETİRDİĞİ BİR DEZAVANTAJ VAR MI?
Öncelikle belirtmek gerekir ki, tüm kredi kartı mağdurlarının hiç unutmaması gereken konu şudur. TAKSİTLERİN ASLA AKSATILMAMASI GEREKMEKTEDİR.
Taksitler aksatılmadığı sürece, kart borçlusu hiçbir bir sıkıntı yaşamayacaktır.
Ancak, tek bir taksidin dahi süresinde ödenmemesi halinde, kanunun borçlu lehine getirdiği düzenleme geçersiz olacak, borçlu tüm haklarını yitirecektir:
1)“İşbu geçici madde kapsamında yeniden yapılandırılan borçlarda, borçlunun yapılandırma öncesi dönemde borca vaki itirazları ortadan kalkar”
Kart borçlusu tarafından, hakkında başlatılan icra takibine karşı daha önce yapılmış bir itiraz var ise, bu yasadan yararlanmak için banka ile taksit sözleşmesi imzaladığı anda, bu itiraz da ortadan kalkacaktır.
Bir başka deyişle, banka tarafından borçlu aleyhine başlatılan icra takibi kesinleştirilmiş olacaktır.
Bu nedenle, taksitlerin aksatılması halinde, itiraz hakkı da ortadan kalktığı için, banka kesinleşmiş icra dosyasından işlemlere devam edebilecektir. Düzenlemenin bankaya getirdiği avantaj da buradadır. Sözleşmenin imzalanması ile birlikte itiraz da ortadan kalkmış olacağından, banka itirazın iptali davası açmak durumunda kalmadan icra işlemlerine devam edebilecektir.
2) Maddenin 6. fıkrası “Taksitlerden herhangi birinin vadesinde ödenmemesi halinde bu maddeyle sağlanan haklar ortadan kalkar ve bu Kanunun 26 ncı maddesinde belirtilen gecikme faizi üzerinden mevcut icra takip işlemlerine devam edilir.” demektedir.
Taksitlerin aksatılması halinde, kart borçlusu, bu kanun ile kendisine sağlanan hakların tamamını yitirecektir. İşlemiş ve işleyecek faiz, ödeme koşulları, icra takibinin durması gibi hakların tamamı ortadan kalkacak ve banka icra işlemlerine kaldığı yerden devam edecektir. Ancak burada da, göreceli olarak borçlu lehine gözüken bir hüküm vardır. Şöyle ki, taksitlerin aksatılması halinde devam edecek icra takibinde, faiz oranı akdi faizin yüzde 25 fazlası nispetinde bir temerrüt faiz oranı olarak uygulanacaktır.
BU KANUNDAN ÖNCE YAPILAN ÖDEMELER NE OLACAK ?
Öncelikle belirtelim ki, yapılan ödemelerin geri alınması söz konusu değildir. Ayrıca, daha önce yapılan kısmi ödemelerin, banka tarafından, Borçlar Yasasının 84 üncü maddesine göre faiz ve masraflara mahsup edilip edilemeyeceği de, düzenlemede belirsiz olan bir husustur.
Av. Tayfun EYİLİK
24.Şubat 2006
Not : Makale ve yasa hakkındaki soru ve yorumlarınızı http://www.hukuki.net/topic.asp?topic_ID=10559 forum adresine yazınız.