Kategoriler: İnternet Medyası

Gül’ün danışmanı hakaret yağdırıyor

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün danışmanı Yusuf S. Müftüoğlu sosyal iletişim ağları üzerinden muhalefet ve medyaya yönelik eleştiri ve hakaretler dile getirdi. Danışman Müftüoğlu’nun AKP’yi de eleştirirken, CHP’nin AKP’ye hata yaptırdığını savunması dikkat çekiyor.

T24′te yer alan bilgiye göre Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Danışmanı Yusuf S. Müftüoğlu’nun Twitter’da Maze Cezaevi’ndeki açlık grevi direnişinde 25 yaşındayken yaşamını yitiren IRA üyesi “Kieran Doherty”nin adını taşıyan bir hesabı bulunuyor. Ancak Müftüoğlu kimliğini saklamıyor, Twitter’daki hesabında kendi fotoğrafını ve zaman zaman gerçek ismini kullanıyor.

İşte Müftüoğlu’nun Twitter üzerinden muhalefete ve medyaya sarf ettiği sözler:

CHP’YE YÖNELİK SÖZLER
– “(Referandumda) Adam yenilmiş, tarumar olmuş, hâlâ aynı primitif söylemleri devam ettiriyor… CHP’nin bir an önce bu az gelişmiş başkandan kurtulması lazım.”

– “Arkadaşlar öğrendim ben meseleyi: AK Parti Kılıçdaroğlu’nun hoşafına müshil atmış, adam cırcır olmuş, o yüzden kullanamamış oyunu.”

– “Gülmek istesem televizyonu açıp herhangi bir kanaldaki tartışma programında CHP’li vekilleri izliyorum, fazlasıyla yetiyor

– “Kılıçdaroğlu’nun 23 Nisan TBMM konuşma metninin son kısmı ilkokuldaki sosyal bilgiler ders kitaplarından cut-copy-paste yapılmış sanırım.”

“AKP’YE HATAYI CHP YAPTIRIYOR”
-“CHP köyün yalancı çobanı olmasa, AK Parti bedelli askerlik teklifine olumlu yaklaşabilirdi. Bir imkan daha kaçtı, kına yakabiliriz artık… “

– “AK Parti, CHP’nin bedelli askerlik teklifini görmezden gelmeye devam ederek muzdarip olduğu eski siyaset diline sığınıyor, bu kadar basit.

– “Bir kısım matbuat, bedelli askerlik başta olmak üzere CHP’nin son çıkışlarından acayip gaza geldi. Hey gidi ‘İklim’, nelere kadirmişsin:)”

– “AK Parti’nin CHP’nin bedelli askerlik teklifini geri çevirmesini trajik bir hata olarak kalın bir kalemle not ediyorum. Ama bu hatadan yola çıkarak AK Parti – CHP arasında rollerin değiştiği histerisine kapılmak trajikomik.”

– “CHP’nin demokratlığı ontolojik olarak imkansız. Askerliğimi yapmadım. Bedelliyi desteklerim. Ama Başbakan’ın ‘Ergenekon avukatı’ KK’ya (Kemal Kılıçdaroğlu) bu kozu vermek istememesini de anlarım sanırım.”

“ŞIK’IN KİTABI KARA PROPAGANDA”
– “Tutuklamalar PR olmuştu, kitabın kendisi de anti-PR oldu diyebiliriz herhalde. Zira en azından gerçek demokratlar para vermez bu kitaba.”

– “Eyüp Can ‘kara propaganda’ demişti iki gün önceki yazısında. Tam da öyle çıktı Ahmet Şık’ın yazdığı iddia edilen kitap.”

– “Yaklaşık 20 dakika içinde giriş ve sonuç bölümlerine baktım; ön bilgi sahibi olduğunuz ve çok sayıda benzerini gördüğünüz bir kitap hakkında fikir sahibi olmanız o kadar da zor değil.”

– “Dahası benzer argümanlarla sağlama yapıyorum; henüz kitaptan ‘nitelikli’ diyebileceğim 1 alıntı görmedim.”

GAZETECİ YÜRÜYÜŞÜNE TEPKİ
– “’Yozdil’li katılım, atılan sloganlar, taşınan pankartlar… Son tutuklamalara eşlik edecek ‘medya söylemi’ çok önceden detaylı planlanmış. Tutuklamalara eşlik edecek medya söyleminin önceden hazırlandığı, Ahmet Şık ‘darbe günlükleri yazarı’ olarak sunulduğunda belli olmuştu zaten…”

‘SIRRI SÜREYYA ÖNDER CAHİL’
– “Sırrı Süreyya yeni bir Ahmet Hakan olma yolunda emin adımlarla ilerliyor: temel kavramlardan bihaber, sınıf kompleksli, çelişkili ve cahil.”

– “Sırrı S. cehaleti / ölçüsüz diliyle ‘Çöpçüler Kralı’ filminde kazara meşhur olup kısa sürede çöpçülüğe geri dönen Apti’yi hatırlatıyor bana.TNT’de Kemal Sunal’ın en sevdiğim filmlerinden Sahte Kabadayı var!”

– “Ruşen Cakır, Mirgün Cabas, vb. Bunlar gerçek tipler değil ya. Hande Yener şarkılarının kahramanları kadar gerçekler ancak!”

– “Nuray Mert OdaTV amigolarına çok da uzak olmayan bir isim zaten, hiç şaşırtıcı değil.”

YA BUNLARI ERDOĞAN’A DESEYDİ?
T24′te konuyla ilgili bir yazı kaleme alan Doğan Akın, Anayasa’ya atıfta bulunarak Cumhurbaşkanlığı makamının tarafsızlığını vurguladı. Akın’ın, Müftüoğlu’nun yazdıklarını değerlendirdiği yazısını sonlandırırken sorduğu sorular ise dikkat çekiyor:

– Devlet başkanı ile aynı masada oturacak kadar yakın bir mesaisi bulunan bir danışmanın kamuoyu önünde bu tür mesajlar vermesi, Cumhurbaşkanı’nın “tarafsızlık” olarak vurgulanan anayasal statüsüne uygun mu?

– Müftüoğlu’nun, Cumhurbaşkanı ile çalışmasının bu görüşlerini yazmasına engel olmadığını söylemesi, ortaya çıkan kompozisyonun Köşk’ün onayını taşıdığı, hatta kısmen de olsa Köşk’teki atmosferi yansıttığı anlamına gelir mi?

– Müftüoğlu’nun mesajlarında CHP geçen yerlerde AKP, Kemal Kılıçdaroğlu geçen yerlerde Tayyip Erdoğan yazsaydı neler olurdu?

Orijinal haber kaynağı için; Haber Blog

Benzer haberler:

    yok