Bu siteye yeni üye oldum ve ilk mesajımı yazıyorum; mümkün oldukça kısa anlatmaya ve sizleri rahatsız etmemeye çalışacağım.


Boşandım. Eşimin evlilik süresince sadakatsiz davrandığını körlere, sağırlara, vicdan sahibi herkese kanıtladım. Fakat hakim bunu görmezlikten geldi. Yazılı kararında benim iddia ettim hiç bir cümleyi yazmadı. Kızımın velayetini kaybettim ve nafaka ödüyorum. Hatta karşılıklı açılmış olan boşanma davasında karar vermeden 10 dakika önce, son sözleri sorduğunda Avukatım "biz açtığımız karşı davada bütün iddialarımızı kanıtladık, fakat onlar iddalarının hiç birini kanıtlayamadı" cümlesine istinaden hakimin cevabı, 5. celse-1 yıl süren dava sonunda, "siz karşı dava mı açmıştınız?" oldu. VİCDAN-ADALET NERDESİN?

Nihayetinde, boşanma davasından önce eşimin aldırdığı evden uzaklaştırma kararı (bu sadece boşanmaya gerekçe ve elde koz olsun diye sahte bir kavga ve yalanlarla elde edildi) ve bununla beraber Bana ait olan, evlilikten 2000 yılından önce edindiğim daireye Aile şerhi kararı vardır.

Boşanma davası kararında bununla ilgili 1 tek satır yok, ben kızımın okulu aksamasın diye 30 Haziran 2012'ye kadar evi kullanmalarına izin verdim. Fakat süre dolmuş olmasına, evi boşaltacağız diye söz vermelerine rağmen evi terk etmiyor. Aile bireyleri ile evimi kullanıyor, hatta boşanmamıza neden olan 3. şahıslada görüşmeye maddi yardım almaya devam ediyor (faturalarını ödetiyor-elimde dekontlar var).

Velhasıl, 2010 yılı Nisan ayından beri evimden ayrıyım. Evdeki eşyaların hemen hemen hepsi bana ait, ben bu kişiyi evimden YASAL olarak nasıl atarım?

30.06.2012 de evi boşaltması gerektiği ile ilgili ihtarname de yolladım. Dava açmadan kolluk kuvetlerinin nezaretinde evi boşaltamazmıyım?

Saygılarımla

Taner Zengin

Not: Hikayemin sadece 1 anekdotu bu... tamamı Aşk-ı Memnu'dan biraz daha karışık, pis, planlı... işin içinde 3. şahıs, aldatma, karşı avukatın oyunları, haysiyetsizlik var... ben şimdiye kadar Yasal olmayan bir adım atmadım, ama maalesef mağdurum. Yardım ve yorumlarunuz için şimdiden teşekkürler.