+ Konuyu Yanıtla
1 / 3 Sayfa 123 SonSon
1 den 10´e kadar toplam 23 ileti bulundu.

Konu: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

Madde 102  - Tahliyeler  ve Kamu Vicdanı Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Feb 2010
    Nerede
    kktc
    İletiler
    672
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Angry Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    Türkiye türkiye olalı, böyle rezalet görmedi..

    İstanbul Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri 102. maddeden 36 kişiyi tahliye etti. O 36 kişi içinde kimler yok ki..

    Ecevit iktidarını bitiren olaylardan biri de tarihe Rahşan Affı olarak geçen af yasasıydı.. Peki şimdi yaşanan af, kimin üstüne kalacak.. Son affın adı henüz konmadı. Halk bu affı AK Parti affı mı, Sadullah Ergin affı mı, yoksa Yargıtay affı olarak mı adlandıracak bunu zaman gösterecek..

    Ama hiç unutulmayacağı kesin.. Çünkü aftan yararlananıp serbest kalanların cezaevine girmelerine neden olan olayları duyanların ağzı açık kalıyor..

    İşte onlardan bir kaçı:

    1-) POLİS KATİLİ PKK’LILAR

    PKK adına 1997’de Ümraniye’de polis otomobilinin taranarak 1 polisin şehit olmasına 2’sinin de yaralanmasına ilişkin davada yargılanan Şahabettin Yeşilmen, Mehmet Çelik ve Gülseren Özdemir tahliye edildi.

    2-) MÜEBBETLİK TERÖRİSTLER

    Aynı mahkemede görülen PKK davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle 14 yıldır yargılanan İbrahim Kanat da tahliye oldu. Salı günü tahliye olan Sedat Şahin ile Emrah Topal ile Mehmet Ak da 5 yıllık tutukluluk süresi dolduğu gerekçesi ile serbest bırakıldı.

    3-) DHKP/C’LİLER

    DHKP/C davasında müebbet hapis istemiyle 13 yıl 7 aydır tutuklu yargılanan Ezgin Engin de tahliye edildi.

    4-) UYUŞTURUCU TACİRLERİ

    Uyuşturucu ticareti yaptıkları gerekçesi ile yargılanan Ercan Doğru, Vezir Karakoç, Hasan Doğan, Cindi Akınay, Nedyalko Petrov Vasilev de tahliye oldu.

    5-) DÜĞÜN MAGANDASI

    Malatyaspor’un eski futbolcularından Hasan Kartal’ın Galatasaray Üniversitesi son sınıf öğrencisi kızı Begüm Kartal’ın, 2005 yılında, Malatya’da katıldığı bir düğünde rastgele açılan ateş sonucu ölümüyle ilgili 16 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırılan Osman Ulu tahliye edildi.

    6-) O HEP ÖLDÜRÜYOR, DEVLET BIRAKIYOR...

    90'da öldürdü.. 'Özal Affı'yla çıktı.. 97'deki cinayeti 'Rahşan Affı'na uğradı.. 2004'te katliam yaptı, dün tahliye oldu.. O hep öldürüyor, devlet ise hep bırakıyor...

    102. madde tahliyeleriyle ilgili çarpıcı bir haber Radikal'den geldi. Gazete, "Çekirge kaç kez sıçrar?: O hep öldürüyor, devlet bırakıyor" başlıklı haberde çıkarılan afları ve son 102 tahliyelerini eleştirdi. İşte o haber:

    CMK 102 madde nedeniyle tahliye edilen cinayet sanığı Ali Tamkoşar daha önce iki kez cinayetten hapse girmişti.
    93 yılında ‘Özal Affı’yla, 2000 yılında ise ‘Rahşan Affı’yla cezaevinden çıkmıştı. Özetle Ali Tamkoşar üç kez öldürdü, devlet onu üçünde de kısa cezaevi sürecinin ardından serbest bıraktı.
    http://www.haber3.com/vicdanlar-isyanda--635169h.htm

    7-) BEGÜM'ÜN KATİLİ SERBEST
    Galatasaray Üniversitesi öğrencisi, 23 yaşındaki Begüm Kartal’ı 5 yıl önce bir düğünde açtığı ateşle öldürdüğü iddiasıyla yakalanan Osman Ulu da CMK’nın 102’inci maddesi uyarınca tahliye edildi. Tahliye kararına, Begüm Kartal’ın acılı babası duruma isyan etti.

    http://www.haberciniz.biz/begumun-ka...st-952137h.htm

    **
    Suç makinesi olmak varmış ne diye okuduk yaa!!!!...102.madde piyangosu. Asıl miili piyango onlara vurmuş...EYVAH EYVAH 2 Yarın vizyondaymış..."Geç kalmış biz sekiz senedir eyvah eyvah İzliyoruz Eyvah diyoruz...

    Devlet,Demokrasi,Adalet,Ozgurluk,Aile,Yetim Hakkı soylemleri ile geldiler hepsininin icine ettiler !! Din dediler, dinden ettiler !!

    HUKUK GUGUK OLDU!



    Hukuki NET Güncel Haber

    Madde 102  - Tahliyeler  ve Kamu Vicdanı konulu yargıtay kararı ara
    Madde 102  - Tahliyeler  ve Kamu Vicdanı konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Dec 2007
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    4.403
    Blog yazıları
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    3 mühendisi öldüren sanıklar da serbest

    9 yıl önce meydana gelen olayda 3 genç mühendisin bıçaklanarak öldürdükleri iddiasıyla toplam 4 ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 1,5 yıl hücre cezasına çarptırılan iki zanlı 102. maddeden tahliye oldu.

    Yargıtay ile hükümet arasında tartışma konusu olan tahliyelere bir yenisi de Bursa'dan eklendi. 9 yıl önce meydana gelen olayda 3 genç mühendisin bıçaklanarak öldürdükleri iddiasıyla toplam 4 ayrı ağırlaştırılmış müebbet hapis ve 1,5 yıl hücre cezasına çarptırılan iki zanlı Ceza Muhakemeleri Kanunu (CMK)'nın 102. maddesindeki değişiklikten faydalanarak tahliye oldu.

    Bursa merkez Osmangazi ilçesinde 31 Ocak 2002'de meydana gelen olayda, Makine Mühendisi Bülent Kepçeli, otomobiline binen 3 kişi tarafından kaçırılıp, boş bir arazide tabancayla öldürüldü. Cinayetin ardından Harita ve Kadastro Mühendisi Efkan Açıcı'nın bürosuna giden zanlılar, mühendis Efkan Açıcı ve ziyaretine gelen meslektaşı Lütfullah Ahmet Erdin'i bıçaklayarak öldürdü. Kıskançlık yüzünden 3 mühendisi öldürdükleri iddia edilen Âdem Güney (42), Figen Yıldırım (32) ve Şahin Korkmaz (42) Bursa 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı.

    3 kişiyi öldürmek suçundan haklarında toplam 2 ayrı ağırlaştırılmış müebbet, 24'er yıl hapis ve 1'er yıl 6'şar ay geceli gündüzlü hücre hapsine çarptırılan Âdem Güney ve kız arkadaşı Figen Yıldırım tahliye edilmenin sevincini yaşıyor. Haklarında verilen hapis cezası 9 yıldır Yargıtay'ca onaylanmayan ve tutuklu kaldıkları cezaevinde evlenen iki zanlının tahliye edilmesi, mühendis yakınlarını da üzdü. Aynı davanın sanıklarından Şahin korkmaz ise olayın ardından uzun süre firarda kalıp daha sonra yakalandığından CMK 102. maddesinden faydalanamıyor.

    Yerel mahkemenin kararının temyizinin ardından sanıkların dosyası Yargıtay 1. Ceza Dairesi tarafından henüz onaylanmamıştı.

    http://www.haber7.com/haber/20110108...da-serbest.php

  4. #3
    Kayıt Tarihi
    Dec 2007
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    4.403
    Blog yazıları
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    Tahliyelerin Nedeni Ne?

    Bugünlerde çok tartışılan tahliyeleri getiren kanun ne zaman çıkarıldı, süreç nasıl işledi? İşte geçmişten günümüze yaşananlar...

    Ceza yargılamalarını, tutuklama sürelerini ve kriterlerini düzenleyen Ceza Muhakemesi Kanunu, Aralık 2004’te Meclis’te kabul edildi. Kanun 1 Haziran 2005’te yürürlüğe girdi. Kanunun, "tutuklulukta geçecek süreyi" düzenleyen 102’nci maddesinin yürürlüğe girişi ise Yargıtay’daki iş yükü ve uyum süreci düşünülerek 31 Aralık 2010’a bırakıldı.

    Avrupa Birliği ile uyum yasaları çerçevesinde çıkarılan 102’nci madde Meclis’ten geçtiği sırada çok tartışılmadı. Ancak 2007’de başlayan Ergenekon ve bağlantılı davalar süreci, tutukluluk sürelerini yeniden gündeme getirdi.

    Bazı çevreler, Ergenekon davasındaki "tutukluluk sürelerinin infaz boyutuna" ulaştığını belirterek bu sürelerin düşürülmesini talep etti.

    102’nci madde yürürlüğe girdikten sonra Yargıtay, ağır cezalık davalarda azami tutukluluk süresini en fazla 5 yıl, örgütlü suçlarda ise 10 yıl olarak belirledi.

    Özellikle cinayet işleyen sanıklar ile Hizbullah ve bölücü terör örgütü gibi yasa dışı silahlı örgüt üyelerinin tahliyesi kamuoyunun en çok tartıştığı konu oldu.

    Bu dönemde Yargıtay’daki iş yükü azalmadı, tersine daha da arttı. Bu durum, tartışmaların daha uzun süre devam edeceği anlamına geliyor.

    Yargıtay’ın iş yükünün hemen hafiflemeyeceği düşünülürse şimdi gözler, Meclis’te yeni bir düzenleme yapılıp yapılmayacağına çevrildi.

    http://www.trt.net.tr/Haber/HaberDet...1-60a35afea651

  5. #4
    Kayıt Tarihi
    Mar 2007
    Nerede
    Ankara
    İletiler
    1.607
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    Yukarıda eklenen yazılarda, Mahkemelerce verilen tahliye kararları “af” olarak nitelendirilmiş fakat verilen tahliye kararlarını hukuken "af" olarak nitelendirmek yanlış olur. Çünkü tahliyeler kesin hükmü ortadan kaldırmıyor, davanın sonucunu etkilemiyor. Ancak, bana göre tahliye edilen kişilerin sadece adres ve telefon numarasını bildirmekle yükümlü tutulmamaları, beraberinde diğer hukuk sistemlerinde örneklerini gördüğümüz elektronik kelepçe uygulaması ile de denetlenmeleri gerekirdi. Çünkü bu ağır suçluların kaçması halinde tahliyeler bir nevi fiili af olacaktır. Bu açıdan endişe vericidir.

    Tutuklama, suçlu olduğu konusunda henüz kesin hüküm bulunmayan, ancak suç işlediği şüphesi kuvvetli olan kişinin özgürlüğünün hakim kararıyla geçici olarak kaldırılmasıdır. Tutuklama bir ön ceza olmadığı için, uzun tutukluluk süreleri ile sanığın muhtemel cezasını önceden çektirme uygulaması tutuklamanın niteliğiyle ve hukuk devleti kavramıyla bağdaşmaz. Bir hukuk devletinde, demokratik temel hak ve özgürlüklere saygı duyan bir sistemde tutukluluk sürelerinin bu kadar uzun olmaması gerektiği için ben verilen kararlara değil de, Türkiye’de yargılama sürecinin bu kadar uzun sürmesine tepki verilmesi gerektiğini düşünüyorum.
    Türkiye'nin demokratik hukuk sisteminin selameti için risk aldıklarını, mücadele verdiklerini her fırsatta dile getiren siyasi iktidarın, mahkemelerdeki sürecin uzamasına ve dolayısıyla tahliyelere göz yummayarak üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirmesi gerekirdi.

  6. #5
    Kayıt Tarihi
    May 2008
    İletiler
    4.436
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    Çok ilginç bir toplumuz gerçekten.Şahıslar tutuklu yargılanırken, suçu kesinleşmemiş insanlar bu Ülkede 10 yıldır içerde hangi hukuk devletinde olur böyle bişey diye bağıranlar, şahısların yargılanmaları tutuksuz olarak devam edecek dendiği zaman bu adamların sokakta ne işi var diye bağırmaya başladı.Televizyonda hayretle izliyorum ki bunları söyleyenin bir kısmıda aynı kişiler.Olaylara tek taraflı bakılmaması taraftarıyım.Gerçekten toplum için tehlike oluşturabilecek bir kişinin aramızda dolaşması rahatsızlık verici lakin suçu kanıtlanmamış belkide suçsuzluğu ortaya çıkacak bir kişininde 10 yıldır içerde olmasıda rahatsızlık verici.Bir denge bulunmalı ve kamu vicdan rahatlatılmalı diye düşünüyorum.

  7. #6
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Adana, Seyhan, Turkey.
    İletiler
    2.930
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    Kamu vijdanınının kabul etmediği bu tahliyelerde hem iktidarın ve hem de yargı organlarının büyük kusurunun olduğunu düşünüyorum. İçinde yaşadığımız yargı sisteminin ne kadar kötü ve hantal çalıştığını biliyoruz. İktidar, bugüne kadar yargı reformu konusunda işine gelen yönler dışında bir iyileştirme yapmadı, yapamadı... Yargı organları ise konunun hassasiyetinin farkında değilmiş gibi duyarsız davranarak bazı kritik dosyaları acil olarak ele almak gerektiğini kavrayamamışlardır.

  8. #7
    Kayıt Tarihi
    Dec 2007
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    4.403
    Blog yazıları
    3
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    Arınç: Yargıdaki açığın sebebi YARSAV

    Başbakan Yardımcısı Arınç, hakim ve savcı almak üzere yapılan sınavlara YARSAV'ın yaptığı itirazlar ve yürütmenin durdurulması kararı verilmesi sonucu açığın bir türlü kapatılamadığını bildirdi.

    Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü’nün, valilik basın ve halkla ilişkiler müdürleri ile il emniyet müdürlükleri pasaport şubesi sorumlularına yönelik toplantısına katılmak üzere geldiği Alanya'da, gazetecilerle kahvaltı yaptı ve soruları yanıtladı.

    Bir gazetecinin, tutukluluk süresini düzenleyen CMK'nın 102. maddesi gereği, bazı sanıkların tahliye edilmesine ilişkin kamuoyundaki eleştirilerin hatırlatması üzerine Bakan Arınç şunları söyledi:

    ''Biz üzüntüyle takip ediyoruz. Üzüldüğümüz konu şudur: Yargı, adalet, bir ülkenin olmazsa olmazıdır. Herkesin hakkını kendine vermek, adaletin en güzel tarifi bu. Yargı da, Türkiye'deki üç erkten birisidir. Anayasamız yasama, yürütme, yargı derken yargının da bağımsız mahkemeler eliyle yargı erkini kullanacağını söylüyor. Son zamanlarda yaşanan olayı özetlersek şu: Tahliyeler oluyor ve bu tahliyelerde şu kadar insanı öldürmüş olanlar, şu örgütün mensupları, Türkiye'yi kana bulamış şu çetelerin mensuplarından zikrediliyor.

    Bildiğiniz gibi yeni TCK 2005 yılında yürürlüğe girdi. CMK da onu takiben yürürlüğe girdi. Burada geçiş maddeleri konuldu. Tutuklama sürelerinin uzunluğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ne aykırıdır, yargının uzaması, sonuçsuz kalması insan haklarına aykırıdır düşüncesiyle... Çünkü tutukluluk bir tedbir, hüküm verilinceye kadar belli sebeplerle tutuklama yapılır kanaatiyle yeni hükümler konuldu.

    Bunlardan bir tanesi de 102. maddedir. Bir insanın azami tutuklu kalacağı süre 5 yılla bazı suçlarda da 10 yılla sınırlandırılmış. Herkes 5 yıl sonra bu madde yürürlüğe girecek diye biliyor, bilmesi gerekir. AİHM'ye müracaat eden pek çok insan, tutukluluk süresinin uzunluğuna Türkiye Cumhuriyeti'ni mahkum ettiriyor. Bu mahkum oluş açısından üzüntü verici bir olaydır. İkincisi de bir insan hakları ihlalidir. 'Geciken adalet adalet değildir' diye güzel bir söz var.''

    ‘DAVALAR UZUN SÜRÜYOR’
    Başlangıç mahkemelerinde davaların uzun sürdüğünü, Yargıtay'ın da temyiz sürecinde geç karar verdiğini belirten Arınç, Yargıtay'ın dosyaları karara bağlama sürecinde aksaklıklar yaşandığına dikkati çekti.

    Arınç şöyle devam etti:

    ''Yargıtay diyor ki, 'Bizim daire sayımız yetmiyor, Yargıtay üyesi sayımız az, iş yükümüz çok fazla'. Hiçbir mazeret başarının yerini tutamaz. 'Başardım' deyip dik durabilirsiniz, ama kaybettiğiniz zaman 40 mazeret ileri sürebilirsiniz. 'Hakim azdı, zabit katibi yoktu, kağıdımız yetmedi', bütün bunların sonucu bir caninin cezaevinden salıverilmesiyse hiç kimse bunu dinlemez. Yüksek yargının da hatalarının bulunduğunu söyleyebiliriz.

    Ancak yargının süratli işlemesi noktasında yüksek yargı veya başlangıç mahkemeleri 'Şu şu eksiklerimiz var, yerine getirilemiyor, biz de elimizdeki dosyaları karara bağlayamıyoruz' demişse, o zaman yürütme organına da bir atıfta bulunmak mümkün olabilir. Ama gördüğümüz kadarıyla Yargıtay'ın, yüksek yargının işleyişinde bir gecikme söz konusudur.''

    ‘BEN DE AVUKATLIK YAPTIM’

    Kendisinin de yıllarca avukatlık yaptığını, Yargıtay'da en son gelen dosyanın en öne konulduğunu veya tersinin yapıldığını, kendi tecrübelerinden bildiğini aktaran Bülent Arınç, şunları söyledi:

    ''Yargıtay kendi iş yükünü kendisi zaman zaman ihmal etmiş, gözden çıkarmış da olabilir. Bu konuda pek çok şey söylendi. Ben yeni bir şey ilave etmek istemiyorum. Yargıtay'a yeni üyelerini seçmek gerekiyor görebildiğim kadarıyla, daire sayılarını artırmak gerekiyor, Yargıtay tetkik hakimlerinin sayısını artırmak gerekiyor. Bütün bunlar sıfırdan alıp Yargıtay üyesi yapmakla olmaz. O yüzden hakim ve savcı açığımızı süratle gidermek gerekiyor. 8 sene boyunca, bu ihtiyacı gördü Adalet Bakanlığı.

    Hakim ve savcıları almak istedi. Hukuk fakülteleri senede 6 bin mezun veriyor. Bu mezunlar arasında hakim ve savcı olabilmek için çalışan, göz nuru döken, sınavlara giren gençlerimiz var. Ama her sınav açıldığında Danıştay, idare mahkemeleri YARSAV'ın itirazlarıyla, şikayetleriyle karşılaştı ve binlerce gencimizin hakim ve savcı olmasının önü kesildi.

    Dolayısıyla Adalet Bakanlığı görevini yapıyor, adli yargıya ve idari yargıya hakim ve savcı almak istiyor, ama bunların hepsi yürütmeyi durdurma kararlarıyla maalesef bugüne kadar engellendi.''

    ‘KİMİ KARARLARI SÖYLERKEN UTANIYORUM’

    40 yıldan bu yana bu sınavlar nasıl yapılıyorsa, mülakatlar nasıl yapıldıysa, Adalet Bakanlığının ''öyle yapmak istediğini'' ifade eden Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü:

    ''Ama Danıştay'ın verdiği pek çok kararda, adeta -yani mealen söylüyorum- (Bu AK Parti hükümetine güven olmaz. Bunlar kim bilir kimi hakim ve savcı yapacaklar) düşüncesiyle bir art niyetle durdurma kararları verildi. Ve hala utanıyorum söylerken, 'Mülakat yaparken video kaydına alacaksınız' şeklinde kararlar çıktı. 1950'lerden bu yana o kadar iktidarlar geldi geçti, hiçbirisi için öngörülmeyen sözler, cümlecikler, AK Parti iktidarında Adalet Bakanlığı’nın alacağı hakim ve savcılar için konulmuş oldu.

    Bütün bu engellemelerle bugün hakim ve savcı açığımız var. Bunlar dolarsa, Yargıtay'a da üyelikler gelecek. Bunlar geçmişte konuşuldu, söylendi, bakanlık üzerine düşeni yapmak istedi, ama Yargıtay'ın yaptığı çalışmalara bakınız, verdiği beyanatlara bakınız, HSYK'nın bugüne kadar kamuoyuna yaptığı konuşmalara bakınız, bugüne kadar bu ihtiyaçlardan bahseden bir tek cümleleri yoktur. Onlar maalesef günlük siyaset içerisinde siyasi aktörlerin konuşabileceği sözleri, bu hükümeti yıpratmak amacıyla kullanmayı görev saydılar yıllarca.

    Şimdi acı bir tablo çıkıyor ortaya. Bu acı tablo içerisinde ah vah edeceğimize ihtiyacın nereden kaynaklandığını ve nasıl çözülebileceğini çok güzel biçimde sanıyorum teşhis edeceğiz.''

    http://www.ntvmsnbc.com/id/25169388/

  9. #8
    Kayıt Tarihi
    Mar 2007
    Nerede
    Ankara
    İletiler
    1.607
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    Hakim ve savcı açığının kapatılmamasının sorumluluğu, hakim ve savcı adaylığına kabul koşullarını düzenleyen yönetmeliklerdeki hukuka aykırı düzenlemelerin ve hukuka aykırı bu düzenlemelere göre yapılan sınavların iptali için YARSAV tarafından açılan davalarda ve açık hukuk ihlalleri nedeniyle verilen yürütmenin durdurulması kararlarında mı?

    Yargı, hakim ve savcı adaylığına kabul koşullarınına ilişkin düzenlemeleri açıkça hukuka aykırı buluyor ve siyasi irade bu hukuka aykırılıkları yargıya taşıyan bir meslek birliğine neden bunu yargıya taşıdın ve hakim savcı alımını engelledin diyor, gerçekten ilginç.

  10. #9
    Kayıt Tarihi
    Apr 2005
    Nerede
    Adana, Seyhan, Turkey.
    İletiler
    2.930
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    Alıntı Av.Selin Çam rumuzlu üyeden alıntı İletiyi Göster
    Hakim ve savcı açığının kapatılmamasının sorumluluğu, hakim ve savcı adaylığına kabul koşullarını düzenleyen yönetmeliklerdeki hukuka aykırı düzenlemelerin ve hukuka aykırı bu düzenlemelere göre yapılan sınavların iptali için YARSAV tarafından açılan davalarda ve açık hukuk ihlalleri nedeniyle verilen yürütmenin durdurulması kararlarında mı?

    Yargı, hakim ve savcı adaylığına kabul koşullarınına ilişkin düzenlemeleri açıkça hukuka aykırı buluyor ve siyasi irade bu hukuka aykırılıkları yargıya taşıyan bir meslek birliğine neden bunu yargıya taşıdın ve hakim savcı alımını engelledin diyor, gerçekten ilginç.
    Değerli meslektaşım Selin hanım;

    Görüşlerinize sonuna kadar katılıyorum. Ancak, hakim ve savcı alımlarında uygulanan yöntem bu iktidar döneminde gökten yeni inmiş bir sistem değil. Hakim ve savcı alımları yıllardır başka partilerin iktidarında da yapıldı. Hatta bir partinin (CHP'nin) bir Adalet Bakanı (Mehmet Moğoltay) "Bakanlığım için .... kadar kadro aldım, bu kadroları falanca partinin mebsupları için mi kullanayaım" diyerek kendi partisine yakın kişiler için kullanacağını açıkça ifade etmişti. Ve o dönemde yoğun bir partizanlık yapılmıştı. Şimdi, hakim ve savcı alımarı konusundaki yöntem eskiye göre kısmen iyileşmiş durumda. Ama eski kötü (olduka partizan) yönteme ses çıkarmayanların şimdiki yönteme ses çıkartma konusunda ne kadar hakları var? Elbette hakim ve savcılık gibi adalet dağıtacak bir meslek mensubunun bağımsız ve tarafsız olması gerekir. Bu güne kadar bu "bağımsızlık ve tarafsızlık" konusunda hiç ses çıkartmayanlar, şimdi seslerini yükseltiyorlar. Bu da onların samimiyetlerine gölge düşürüyor. Biz farkındayız ki, AKP de yargıyı kendi çizgisinde dizayn etmeye çalışıyor. Bunu elbette eleştirmeliyiz. Ama bunu yaparken, geçmişte yargı kadrolarını partizanca dolduranların yaptıklarına ses çıkartmazsak, şimdi çıkaracağımız sesin samimiyeti tartışılır hale gelir. Bu nedenle,geçmişte veya şimdi,kim olursa olsun, şayet yargı kadrolarını patizanca doldurmaya kalkışıyorsa hepsine birden karşı olmalıyız.
    Saygılarımla.

  11. #10
    Kayıt Tarihi
    Apr 2003
    Nerede
    İstanbul
    İletiler
    12.252
    Dilekçeler Sözleşmeler
    3
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı

    Hükümet hatamı etmiştir yanlış mı yapmıştır bilemem ama bir anda bazı gerçekler ortaya döküldü. Ben 6.Ceza dairesini tebrik ediyorum bence taltif edilmeliler.
    Benim de bir iş dosyam vardı bir hukuk dairesinde yaklaşık üç yıl sonra döndü. İşleyen faizler yüzünden ana paranın 3 misline yakın faiz ve diğer fer'iler fazlası ile borçlu şirket tarafından ödenmek zorunda kaldı. Alacaklı vekili olmama rağmen borçlu tarafa acıdım. Dosya sorgulama yapardım ara sıra bizim dosyadan sonra esas almış yani sonra gelmiş dosyalar sonuçlanmışken bizimki yıllarca incelemede kaldı.
    Üyelerin öyle heybetli gösteren cübbelerine bakıp aldanmamak lazım burası Türkiye, yargısı da yürütmesi de Türk işi.

+ Konuyu Yanıtla
1 / 3 Sayfa 123 SonSon

Bu sayfada bulunan kavramlar:

miilipiyango 31 12 2000

Forum

Benzer Konular :

  1. Ergenekon Davası - Tahliyeler
    İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, ikinci "Ergenekon" davasının tutuklu sanıklarından Teğmen Emre Baltacı'nın tahliyesine karar verdi. İstanbul...
    Yazan: Mehtap Deniz Forum: Güncel - Siyaset - Tarih - Tartışma
    Yanıt: 10
    Son İleti: 08-04-2011, 21:05:05
  2. Hukuk Portal: Madde 102 - Tahliyeler ve Kamu Vicdanı
    Hukuk portalına yeni bir kaynak eklendi. Konu: https://www.hukuki.net/content.php?848-Madde-102-Tahliyeler-ve-Kamu-Vicdanı
    Yazan: yas2010 Forum: Hukuk Portal
    Yanıt: 0
    Son İleti: 11-01-2011, 22:52:08
  3. Bir Avukatın Vicdanı
    Merhabalar,konu oldukça uzun olduğu için ben kısa ve öz anlaşılır bir şekilde izah etmeye çalışıcam.Efendim bundan 3 yıl önce dayım eşinden ayrıldı...
    Yazan: hasanfecri Forum: Avukatlık Hukuku
    Yanıt: 1
    Son İleti: 20-11-2010, 17:01:42
  4. Karşılıksız çeklerde tahliyeler başladı
    Sakarya 1.nci Ağır Ceza Mahkemesi nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi olarak karşılıksız çekle ilgili olarak Asliye Ceza Mahkemelerinden gelen dilekçeleri...
    Yazan: Cuneyt14 Forum: Ceza Hukuku
    Yanıt: 10
    Son İleti: 08-04-2009, 00:30:48
  5. Kamu Konut Yönetmeliği Madde 15
    MEB Konutları Yönergesi Madde 12 de durumunda değişiklik olanlara(Çocuğu olma,Evlenme) Yeni başvuru formu doldurtulur ve ilgili belgeyle birlikte...
    Yazan: akrepmku467 Forum: Kamu Hukuku
    Yanıt: 5
    Son İleti: 17-06-2008, 01:44:22

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.