Boşanma Davasıyla Birlikte Verilen Tedbir Nafakası - Ne Zaman Sona Ermektedir?


Evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle davacı olarak eşime boşanma davası açtım. Söz konusu dava, açıldığı tarihten yaklaşık 1 yıl kadar sonra boşanma istemimin kabulüyle sonuçlandı. Gerekçeli kararda yerel mahkeme,

- taraflar olarak boşanmamıza,
- davalı kadının kusurlu olduğuna,
- davanın açıldığı tarihten “karar kesinleşinceye kadar” davalı kadın lehine aylık 300 TL miktarda “tedbir nafakası” ödenmesine,
- karar kesinleştiğinde Nüfus Müdürlüğü’ne gönderilmesine,
- davalı kadın kusurlu olduğu ve yoksulluk nafakası talebi de bulunmadığından başka bir ödemeye yer olmadığı,
hususlarına hükmetmiştir.

Davanın bu şekilde karara bağlanmasının ardından davalı eşim, boşanma kararına itirazının olmadığı ve boşanmayı kabul ettiği; ancak, yerel mahkemenin kendisine sürekli “yoksulluk nafakası” bağlamaması kararından mağdur olduğu ve mahkemenin bu kararına itiraz ettiği biçiminde, Yargıtay’a nafaka yönünden temyiz başvurusunda bulunmuştur.

Yerel mahkemenin boşanma kararını tarafların kabul ederek, bu açıdan bir itiraz ve temyizde bulunulmaması sonucu boşanma kararımız kesinleşmiş; bu durum belirtildiği üzere Nüfus Müdürlüğü’ne bildirilerek, medeni halimiz ‘boşanmış’ olarak yenilenmiştir.

Ancak, davalı avukatı ile aramızda bu noktadan sonra “tedbir nafakası”nın kapsamı hususunda bir yorum farkı ve dolayısıyla ödeme konusunda anlaşmazlık belirmektedir;

— Davalı avukatı kararın açıklanmasıyla birlikte öncelikle, boşanma davasının açıldığı tarihten, davanın sonuçlandığı tarihe kadar olan (bu aynı zamanda, açıklandığı üzere boşanmanın da kesinleştiği tarih olmaktadır) 1 yıllık tedbir nafakası miktarını icraya koymuştur; ben de hukuksallığında herhangi bir şüphe bulunmayan bu toplam nafaka miktarını, ilgili İcra Müdürlüğü hesabına ödedim.

— Ancak, boşanma kararının kesinleşmesi ve evlilik bağının hukuken sonlanmış olmasına rağmen, davalının kendisine sürekli ‘yoksulluk nafakası’ bağlanması talebine yönelik yaptığı temyiz başvurusu sonucu, dosya 1 yıl süreyle daha Yargıtay incelemesinde kalmıştır. Sonuç olarak, Yargıtay “yargılamada kanuna ve usule aykırılık bulunmadığı”, “davalı kadının daha ağır kusurlu olduğu ve yoksulluk nafakası talebinin de bulunmadığı” belirlemesiyle yerel mahkemenin kararını onamış; davalının yaptığı itirazları reddetmiştir.

— Davalı avukatı dosyanın Yargıtay incelemesinde kaldığı 1 yıllık süreye dair ayrıca bir icra dosyası oluşturmuş, yaptığım ilk 1 yıllık ödemenin dışında bu miktarda “tedbir nafakasını” da bilahare borçlu olduğum iddiasıyla, ödememi talep etmektedir.

Soru şu olmaktadır ki;
Boşanma davasıyla birlikte verilen ve “karar kesinleşinceye” kadar olduğu belirtilen miktardaki tedbir nafakası ödenmiş olmasına rağmen, hukuken boşanmış konumda olan kadın için dosyanın temyizde bulunduğu 1 yıllık süreye dair ayrıca ‘tedbir nafakası’ ödemesi talep edilmesi, yasaya uygun mudur?

Çeşitli kaynaklarda, eş için verilen “tedbir nafakası”nın boşanma kararının kesinleşmesi ile sona ereceği belirtilmiştir. Bu anlamda, boşanmanın gerçekleşmesinden sonra nafaka kapsamı “tedbir nafakası”ndan daha ziyade, “yoksulluk nafakası”na ait değil midir? Bu şekilde bir yorum yanlış mıdır?

Sonuç olarak, davalı taraf “tedbir nafakası” konusunda “karar kesinleşinceye kadar” ibaresinin dosyanın Yargıtay’da sonuçlanması vd. tüm hukuki süreçleri kapsadığı savında bulunmakta, halen nafaka borçlusu konumunda gösterilen ben ise, gerekçeli kararda yer alan “karar kesinleştiğinde Nüfus Müdürlüğü’ne gönderilmesi” ibaresine de dayanarak, tedbir nafakası kapsamını davanın açıldığı tarihten--boşanmanın kesinleştiği tarihe kadar olarak yorumlamaktayım.

Buna göre, davalı boşanma kararı kesinleşmiş olmasına rağmen dosyanın Yargıtay’da bulunduğu 1 yıllık süreyi de “tedbir nafakası”na dâhil ederek, talep etmekte haklı mıdır? Bu konuda bir ödeme yükümlülüğüm bulunuyor mu?

Yoksa boşanma davasıyla birlikte eşe verilen bu tedbir nafakasının kapsamı ve sona ermesi hususunda benim yaptığım yorum, daha mı doğru bulunuyor?

Değerli vaktiniz için teşekkürlerimle,


Ümit ALACALI,
Psikolog