Sivil Polisin Kimlik Göstermemesi Üzerine Şikayet Sonucu

[Adaletin_Kılıcı]

Merhabalar, bir kamu kurumunda memur olarak çalışmaktayım.

Sizlere bir kaç gün önce polisle yaşadığım kötü bir olayı paylaşmak istiyorum. Her ne kadar vatan-millet sevgisiyle polisimize karşı hassasken, aynı tutum ve hassasiyeti polisimizden görememenin beni ayrıca üzdüğünü belirtmek isterim.

Bu tür konulara hakim kıymetli arkadaşlar şikayet sonucu konusunda düşüncelerini paylaşırsa çok sevinirim.

Konuya ilişkin araştırma yaparak şikayette bulundum, konu ciddiye alınıp her hangi bir cezai yaptırım uygulanır mı ? Daha fazla uzatmadan;

----------------------------

Sabah saatlerinde işe giderken polis olarak görev yaptığını iddia eden kişinin kimliğimi sorması üzerine; görevini yaptığı ve polis olduğuna inandığım için yardımcı olmak amacıyla hiç bir sorun ve problem çıkartmaksızın personel kimliğimi nüfus cüzdanımla birlikte gösterdim. Kimliğimi gösterdikten sonra “polis olduğunu iddia eden” kişiye, “bende senin polis kimliğine bakabilir miyim, benim yasal hakkım” demem üzerine bir anda öfkelenen şahıs, bir anda hırslanmış, öfkelenmiş ve meslek etiğinden yoksun bir şekilde “ben polisim şüphelenirim herkesin kimliğini sorarım, sen benden neden, neyimden şüphelendin de kimliğimi sorarsın” şeklinde olayı tamamen kişiselleştirerek haksız ve sebepsiz yere şahsıma bağırmaya başlamıştır.

Hiçbir problem çıkartmadan kendi kimliğimi göstermiş olmama rağmen karşımdaki kişinin polis kimliğini görmek istemem hayatın olağan akışı gereği son derece normal ve yasaldır. Kaldı ki şahsın üzerinde resmi üniforması olmaması, üstünde sadece polis yeleği bulunması ve SİVİL YETKİ kullandığını gözlemlediğim kişiye polis kimliğini sormam olağan iken; ısrar ve inatla kimliğini gizlemiş ve kimliğini göstermemekle kalmayıp, “git kime nereye şikayet edersen et” şeklinde bağırmak suretiyle mevzuata ve mesleki teamüllere aykırı hareket etmiştir.

Olayın gerçekleştiği yerde sabahki yoğunlukta 10’larca insan geçerken, Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmeliğine uygun bir şekilde giyinmiş olmama rağmen ve şüphe çekecek hiç bir tutum ve davranışa girmememe rağmen beni durdurmuş olması, üstelik kimliğimi gösterdikten sonra her hangi bir GBT sorgulaması yapmaması, "ben polisim şüphelendiğimi durdururum, kimlikte göstermiyorum, nereye şikayet edersen et," şeklinde sözleriyle onun görev bilinciyle değil şahsımı hedef almak suretiyle “keyfiyen” hareket ettiğinin göstergesidir. Hiçbir gerekçe ve sebep olmaksızın kimliğimi kontrol etmiş, ve kimliğini göstermeyerek tamamen görev bilincinden uzak , sadece polislik mesleğini kullanarak insanlar üzerinde “KEYFİ OLACAK ŞEKİLDE” baskı kurmak fiilini gerçekleştirmek suretiyle görevini kötüye kullanmak suçunu işlemiştir.

Görev başındaki polis memurunun kimlik gösterme zorunluluğu bulunmakta iken, keyfi olarak şahsımı durdurup önce kimliğime baktıktan daha sonra kendi kimliğini göstermeyip, üstelik şahsımı toplum içinde küçük düşürecek bir şekilde hedef alan sözlerle "ben herkesten şüphelenirim sen benden şüphelenemezsin, bu kadar basit, kimlikte göstermiyorum nereye şikayet edersen et" şeklinde, tamamen "bana bişey olmaz nidasıyla" yaptığı bu eylemin;

1-2559 sayılı Polis Vazife ve Salâhiyet Kanunu'nun 4/A maddesinde; “Polis, görevini yerine getirirken, kendisinin polis olduğunu belirleyen belgeyi gösterdikten sonra, kişilere kimliğini sorabilir." şeklindeki hükme göre kimliğimi inceleyip ancak “polis olduğuna dair” hiçbir belge sunmayan polisin KAST İLE kanunlara aykırı hareket ederek suç işlediğinin açıkça ortada olduğu,

2-3201 sayılı Emniyet Teşkilat Kanunu'nun 4.maddesinde “Polis, silahlı icra ve inzibat kuvveti olup üniformalı ve sivil olmak üzere iki kısımdır.” şeklinde tanımlamanın bulunduğu ve bu hükümden de anlaşılacağı üzere polis kavramının sivil ve resmi tüm görevlileri kapsadığı, yine 2559 sayılı yasanın 4/A maddesinde de “polis” kavramı kullanılıp sivil ve resmi görevli ayrımı ve istisnasının yapılmadığı için özetle, sivil polisin dahi vatandaşa kimlik sorarken kendi kimliğini göstermesi zorunluluğunun yasada açık olduğu, bahse konu şahsın "sivil polisin kimlik gösterme zorunluluğu yokmuş gibi kimliğini göstermeyerek gizlemesi" şeklinde ki tutum ve davranışa girmesi sonucunun ilgili kanun, yasa, mevzuat ve yönetmelik ile bağdaşlaşmadığının apaçık ortada olduğu,

3-Adli ve Önleme Aramaları Yönetmeliği'nin 28.maddesinde "Kolluk görevlileri, kolluk görevlisi olduğunu ispatlayan kimliğini gösterir." hükmünün geçtiği, üstelik şahsım adına herhangi bir arama yada yakalama kararının dahi bulunmadığı,

4-Sadece terörle mücadelede görev yapan polisler için kimlik göstermeme gibi imtiyazlar tanımlanmışken, şahsımı durduran sivil polisin terörle mücadele biriminde görev almadığı,

5-Rutin bir uygulamada vatandaşın kimlik sorması halinde polisin kimlik yada belge göstermemesini mümkün kılan hiç bir hüküm ve düzenlemenin bulunmadığı,

6-Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü ve 23 Ocak 2017 tarihli Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 8.maddesinin 1.fıkrasının;
"ç) Görevdeyken, yetkili makamlar tarafından izin verilen durumlar haricinde görev veya hizmetle ilgisi olmayan işlerle uğraşmak.
e) Nezaket kurallarına aykırı tavır ve davranışlarda bulunmak.
bentlerine göre polisin şahsıma yapmış olduğu fiilin UYARMA CEZASI alması sonucunu doğurduğu,

7-Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü ve 23 Ocak 2017 tarihli Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 8.maddesinin
2.fıkrasının;
a) Görev sırasında veya dışında, mevzuat veya talimatlarla yasaklanan davranışlarda bulunmak.
f) Mevzuat ve talimatlarla kendisine tevdi edilmiş görevlerin gerektirdiği sorumluluğu üstlenmekten imtina ettiğini gösterecek tavır ve davranışlarda bulunmak.
ı) Bu fıkrada disiplinsizlik olarak saptanan eylem, işlem, tutum ve davranışlar dışında herhangi bir biçimde görevin takdir ve yerine getirilmesinde müsamaha ve savsaklama göstermek."
bentlerine göre KINAMA CEZASI almasının gerektiği,

8-Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü ve 23 Ocak 2017 tarihli Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin 8.maddesinin
3.fıkrasının;
13) Görevde kayıtsızlık göstermek, görevi savsaklamak veya geçerli bir özrü olmaksızın belirtilen sürede bitirmemek.
14) Haklı bir neden olmadan kişileri bekletmek.
hükümlerine göre sadece görevini savsavlamış olmasının bile üç günlüğe kadar AYLIKTAN KESME CEZASInı alması gerektirdiği,

9-Emniyet Teşkilatı Disiplin Tüzüğü ve 23 Ocak 2017 tarihli Genel Kolluk Disiplin Hükümleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname'nin Onbir ila onbeş günlüğe kadar aylıktan kesme cezasını gerektiren fiiller başlığı altında;
4) Görev sırasında kişilere karşı onur kırıcı söz söylemek veya davranışta bulunmak.
maddesine aykırı davranışından dolayı ON BİR İLA ON BEŞ GÜNLÜĞE KADAR PARA CEZASINI ALMASINI GEREKTİRECEK fiili eylemde bulunduğu,


Kaldı ki ülkemizde kendisini polis olarak gösterip vatandaşa karşı gasp, hırsızlık dolandırıcılık vb. suçları içeren bir çok olay vuku bulmuş, basına da yansımıştır.. İstanbul eski Emniyet Müdürlerinden Celalettin Cerrah bu tür olaylara ilişkin yaptığı açıklamada, vatandaşlara kendilerini polis olarak tanıtanlara kimlik sormasını istemiş, “'Her üzerinde polis yeleği, her arabasında mavi ışık olan polis değildir. Bunlara dikkat etmek gerek. Polislerimizin kimlik kartları vardır. Sivil olarak ya da polis yeleği giyen, 'ben polisim' diyen kişilerden vatandaşlarımızın kimliklerini sormaları gerekiyor.” şeklinde açıklamalarda bulunmuştur. (basın ve medyadan ulaşılabilir)

Vatandaşın haklı olarak kendisine kimlik kontrolü yapan polise memur kimliğini sorması son derece olağan ve yasaldır. Halböyle iken polis olduğuna dair hiçbir beyan sunmaksızın, ısrar ve inatla kimliğini göstermeyip gizleyen ama kimlik kontrolü yapan, üstelik “nereye şikayet edersen et” şeklinde polislik mesleğine yakışmayan ve etik olmayan sorumsuzca davranışlarda bulunan ve görev başındayken takındığı tutumun aynı zamanda kendisinin toplum nezdinde tüm emniyet camiasınıda temsil ettiğini bilincinden yoksun olan polis olduğunu iddia eden şahıs ile ilgili idari soruşturma başlatılmasını talep ettim.

Velhasıl kelam arkadaşlar, böyle üzücü bir olayla karşılaştım ve şikayette bulundum. Sizce sonuç ne olur ?

Zaman ayırıp okuyan ve cevap veren herkese şimdiden teşekkürlerimi sunuyorum.

[Devrim Sinan Karavelioğlu]

Yazdıklarınız çok dikkatli bir şekilde okudum. Benzer olaylar yaşamış bir hukukçu olarak ne olacağını size kesin bir şekilde söyleyeyim:

Bahse konu polis memurunun, varsa diğer ekip arkadaşlarının yine varsa olaya tanık olan kişilerin ifadeleri alınır. Olay yerinde kamera varsa bu görüntüler incelenir. En son olarak sizin sözlü ifadenize başvurulur.

Bir süre sonra size Valilikten bir cevap gelir. "Tüm dosya kapsamının incelenmesinden polis memuru falanca kişiye yüklenen SUÇ SÜBUTA ERMEDİĞİNDEN hakkında disiplin soruşturması açılmasına gerek görülmemiştir. Bilginizi rica ederim."

Eğer benim kadar inatçı iseniz Valiliğin bu idari işlemini idari yargıya taşır polisin ceza alması gerektiğinden bahisle iptal davası açarsınız. Bu dava da idare mahkemesi tarafından reddedilir. Yargılama giderleri üzerinizde kaldığı gibi bir de Valilik avukatının karşı vekalet ücretini ödersiniz ki, benim olayımda sizin olayınıza göre polisler % 100 haksız idiler.

[Adaletin_Kılıcı]

Öncelikle size de geçmiş olsun hocam, benim anlamadığım nokta "polise keyfiyen böyle bir uygulama yetkisi" verilmemiş iken üstelik disiplin yönetmeliği diğer yönetmelikler vs. bu kadar açık ve netken nasıl olurda ceza almaz ?

Benim olayımda kamera yok ancak tanığım var bu sebeple kimlik gösterilmediğini tespit ederim. Buna rağmen "uyarı cezası" dahi verilmezse gerçekten hak ve adalet kavramlarına karşı güvenimi kaybedeceğim. Polis devletten aldığı parayı bizim üzerimizde keyfi olacak şekilde baskı kursun diye almıyor sonuçta.

Konunun sonuna dek takipçisiyim, cevabınız için teşekkür ederim hocam. Umarım adaletli bir karar çıkar.

Yazdıklarınız çok dikkatli bir şekilde okudum. Benzer olaylar yaşamış bir hukukçu olarak ne olacağını size kesin bir şekilde söyleyeyim:

Bahse konu polis memurunun, varsa diğer ekip arkadaşlarının yine varsa olaya tanık olan kişilerin ifadeleri alınır. Olay yerinde kamera varsa bu görüntüler incelenir. En son olarak sizin sözlü ifadenize başvurulur.

Bir süre sonra size Valilikten bir cevap gelir. "Tüm dosya kapsamının incelenmesinden polis memuru falanca kişiye yüklenen SUÇ SÜBUTA ERMEDİĞİNDEN hakkında disiplin soruşturması açılmasına gerek görülmemiştir. Bilginizi rica ederim."

Eğer benim kadar inatçı iseniz Valiliğin bu idari işlemini idari yargıya taşır polisin ceza alması gerektiğinden bahisle iptal davası açarsınız. Bu dava da idare mahkemesi tarafından reddedilir. Yargılama giderleri üzerinizde kaldığı gibi bir de Valilik avukatının karşı vekalet ücretini ödersiniz ki, benim olayımda sizin olayınıza göre polisler % 100 haksız idiler.