1. 2013 Kasım ayında icradan açık arttırma ile gayrimenkul muhammen bedeli üzerinde bir fiyat ile alınıyor.
2. Alındıktan sonra 14 gün bekleniliyor, icra müdürlüğünden ihalenin feshi konusunda bir başvuru yapılmadığı bilgisi üzerine yazı alınarak belediye ve tapuya gidilip, alıcı adına tescil ettiriliyor.
3. Tescil istemleri bittikten sonra icra müdürlüğünden, alınan gayrimenkulün boşalttırılması istendiğinde, muhabere yolu ile bir başka ilden ihalenin feshi başvurusu yapıldığı gerekçesi ile işlem yapılmıyor.
4. İhalenin feshi üzerine dava açılıyor ve mahkeme ihalenin feshine karar veriyor.
5. Alacaklı, temyize gidiyor ve temyizden red kararı çıkıyor.
6. Borçlu yargıtayın red kararı üzerine karar düzeltme yoluna gidiyor, başvurusu red ediliyor.
7. Yeniden duruşma yapılıyor. Mahkeme ihalenin feshi talebini red ediyor.
8. Borçlu kararı temyiz ediyor ve red ediliyor.
9. Borçlu karar düzeltme yoluna başvuruyor ve red ediliyor.
10. İhalenin feshi isteminin reddi kararı kesinleşiyor.
11. Taşınmazda bulunan fuzuli şagil cebri icra yolu ile tahliye ediliyor ve Aralık 2015 yılında teslim müzekkeresi ile ev ihale alıcısına teslim ediliyor.
12. İhale alıcısı bu süre zarfında, taşınmazda oturan fuzuli şagilden kira, vs alamıyor.
13. Ev tesliminden sonra site yönetimi ihale alıcısından Kasım 2013 - Aralık 2015 dönemlerine ait aidat ve ortak gider talebinde bulunan bir ilamsız icra takibinde bulunuyor. İtiraz ediliyor.

Bahsedilen dönemlere ait aidat ve ortak gider borcu kime aittir ?

Bir kısım hukukçu, madem tapu Kasım 2013'te ihale alıcısına geçmiş, o zaman borç ihale alıcısına aittir der.
Diğerleri ise, fesih davası ile tapu çıkartılmış olsa dahi, mülkiyeti alıcıya geçmez, nitekim tapuyu alan ihale alıcısının fuzuli şagili tahliye talebi red edilmiştir demektedir. Bu durumda fuzuli şagilden kira, vs adı altında gelir de elde edilmediğinden bu aidat borcu ihale alıcısını bağlamaz denilmektedir.

İşin doğrusunu bilen var ise cevaplarını beklerim.