+ Konuyu Yanıtla
1 den 5´e kadar toplam 5 ileti bulundu.

Konu: Firmaya ait olan makine haczedilebilir mi ?

Firmaya ait olan makine haczedilebilir mi ? Hızlandırılmış Mobil Sayfa Sürümü (AMP)
  1. #1
    Kayıt Tarihi
    Jan 2015
    Nerede
    kayseri
    İletiler
    22
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Question Firmaya ait olan makine haczedilebilir mi ?

    Benim boya firmasından almış olduğum sözleşmeli boya makinem var iş yerimde yani makine bana değil firmaya ait iş yerime haciz gelirse bu makineyi alabilirler mi?

    - - - Updated - - -

    bilgisi olan yok mu ?



    Hukuki NET Güncel Haber

    Firmaya ait olan makine haczedilebilir mi ? konulu yargıtay kararı ara
    Firmaya ait olan makine haczedilebilir mi ? konulu hukuk haber

  2. # Nedir?
    Tavsiye Soru Cevap
    Kayıt Tarihi
    Bugün
    Nerede
    Avukat Dünyası
    İletiler
    Ne kadar?
     
  3. #2
    Kayıt Tarihi
    Mar 2013
    Nerede
    ........
    İletiler
    4.959
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Firmaya ait olan makine haczedilebilir mi ?

    Taşınır mal kimde ise malikide o sayılıyormuş.
    Aşağıdaki kararı incelemenizi öneririm.

    Yargıtay Hukuk Genel Kurulu
    Esas Numarası: 2012/17-1333
    Karar Numarası: 2013/426

    Taraflar arasındaki “istihkak” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; ...3.İcra Hukuk Mahkemesi’nce davanın kabulüne dair verilen 12.07.2011 gün ve 2010/284 E. 2011/587 K. sayılı kararın incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 26.12.2012 gün ve 2011/9216 E. 2011/12912 K. sayılı ilamı ile;

    (…Davacı (3.kişi) vekili, davalı alacaklı tarafından borçlu aleyhine ...17.İcra Müdürlüğünün 2010/2380 sayılı dosyasından yürütülen takipte uygulanan 26.2.2010 tarihli haciz işleminde, müvekkiline ait menkulün haczedildiğini, mahcuzun davacı 3.kişi müvekkilince imal edildiğini, üzerinde davacı logosunun bulunduğunu ve Makine Kira Sözleşmesi ile borçlu şirkete kiraya verilmiş olduğunu ileri sürerek, haczin kaldırılmasına ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

    Davalı (alacaklı) vekili, borçlu ile 3.kişi şirketler arasında organik bağ bulunduğunu, alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı işlemler yapıldığını ve davanın reddi gerektiğini savunmuştur.

    Mahkemece; dosya kapsamı ve bilirkişi raporuna göre, dava konusu mahcuzun borcun doğumundan çok önce noterlikte tanzim edilen, daha sonra adi sözleşme ile yenilenen Makine Kira Sözleşmesi ile davacı 3.kişi tarafından borçluya kiraladığı, şirketlerin farklı tüzel kişiliklerinin bulunduğu ve adreslerinin farklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile mahcuzların davacıya ait olduğunun tespitine, şartları oluşmadığından davacının tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı 3.kişi vekili ile davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Dava, 3.kişinin İİK’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı istihkak davasına ilişkindir.

    Dava konusu mahcuz 26.2.2010 tarihinde borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği adreste ve borçlu şirket yetkilisinin huzurunda haczedilmiştir. Davacı 3.kişi şirket ile borçlu şirketin kurucu ortakları aynı kişilerden oluştuğu gibi, mevcut ortakları arasında da yakın kan bağına dayalı organik ilişki bulunduğu ve her iki şirketin aynı iş kolunda ticari faaliyette bulundukları görülmektedir.

    Davacı 3.kişi tarafından ibraz edilen ve noterlikçe düzenlenmiş olan 15.9.2006 tarihli Makine Kira Sözleşmesi iki yıllık olup, haciz tarihini kapsamadığı gibi, 3.kişi ile borçlu arasında yukarıda açıklanan türden bağlantı nedeniyle muvazaaya yönelik olarak her zaman düzenlenmesi mümkündür. Kaldı ki, kira sözleşmesinde ve dava konusu mahcuzda seri numarası olmadığından, malların aynı mal olup olmadıkları dahi belli değildir.

    Buna göre, davacı 3.kişi ile borçlu şirketin dava konusu mahcuzu birlikte ellerinde bulundurdukları ve İİK’nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu dolayısı ile alacaklı yararına olduğu, borçlu ile 3.kişi tarafından alacaklıdan mal kaçırmaya yönelik muvazaalı işlemler yapıldığı kabul edilmelidir. Yapılan bu işlemlerin alacaklının haklarını etkilemeyeceği açıktır. Davacı 3.kişi tarafından ibraz edilen ve her zaman temini mümkün belgelerle yasal mülkiyet karinesinin aksinin kesin ve güçlü delillerle ispat edildiğinden de söz edilemez.

    O halde, açıklanan bu maddi ve hukuki olgulara göre, mahkemece davanın reddine karar vermek gerekirken, dosya içeriği ile uygun düşmeyen gerekçelerle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir…)

    gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN: Davalı-alacaklı vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

    Dava, üçüncü kişinin 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 96 ve devamı maddelerine dayalı istihkak iddiasına ilişkindir.

    Davacı-üçüncü kişi ... Mak. İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti. vekili dava dilekçesinde özetle; şirketlerinin imalatı bir adet hidrolik silindir (saç büküm silindiri) ve bir adet Borveg'in, ilki 04.10.2005 tarihinde yapılan "Makina Kira Sözleşmesi", ikincisi noterde düzenlenen 15.09.2006 tarihli "Makina Kiralama Sözleşmesi" ve üçüncüsü 03.09.2008 tarihinde yapılan "Makina Kiralama Sözleşmesi" ile takip borçlusu ... Ltd. Şti.'ne kiralandığını, mahcuzların mülkiyetinin takip dışı davacı şirkete ait olduğu, takip borçlusu şirketin elinde bulunma nedeninin ise aralarındaki kiralama ilişkisi olduğunu, ancak 26.02.2010 tarihinde kiracı ... Ltd. Şti.’nin borcundan dolayı, şirketlerine ait silindirin kiracının elinde iken haczedilerek götürüldüğünü beyanla, mahcuz malların davacı şirkete aidiyeti ile haczin kaldırılması ve iadesi ile kötüniyetli davalının %15 tazminat ödemesini talep etmiştir.

    Davalı-alacaklı ... Mak. İml. San. ve Tic Ltd. Şti. vekili cevap dilekçesinde özetle; makine üzerindeki imalatçıyı gösterir logonun makinenin mülkiyetinin marka sahibine ait olduğunu göstermeyeceğini, davacının sunduğu sözleşmelerin 15.09.2006 tarihli olanı dışındakilerin adi yazılı olduğu ve zilyetlik karinesini ortadan kaldırıcı güçte delil olarak kabul edilmelerinin mümkün olmadığını, noterde düzenlenen kira sözleşmesinde ise kiraya veren şirket yetkilisinin, kiracı şirket yetkilisinin annesi olduğu, tek başına bu durumun bile borçlunun alacaklılarından mal kaçırmak için davacı ile muvazaalı işlem yaptığının göstergesi olduğunu, ayrıca değeri 100.000 TL olan makinenin aylık 400 TL bedelle kiraya verilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddi ile istihkak iddiası haksız ve kötüniyetli davacıdan %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı alınmasını istemiştir.

    Borçlu .... Ltd Şti davaya dahil edilmiş, ancak borçlu tarafından yazılı veya sözlü beyanda bulunulmamıştır.

    Yerel mahkemece, mahcuzun davalı-alacaklının borcunun doğumundan çok önce noterde düzenlenen ve daha sonra adi şekilde yenilenen kira sözleşmesi ile borçluya kiralandığı ve davacı ile borçlu şirketlerin ayrı tüzel kişilikleri olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine, Özel Daire tarafından yukarıda açıklanan gerekçelerle bozulmuş, Yerel Mahkeme tarafından önceki gerekçe genişletilerek, ortakları ve tescil tarihleri farklı şirketler arasında sadece şirket müdürlerinin akraba olması nedeniyle organik bağdan sözedilemeyeceği de belirtilmek suretiyle direnme kararı verilmiştir.

    Direnme kararı davalı-alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

    Uyuşmazlık, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu(İİK)’nun 97/a maddesinde belirtilen mülkiyet karinesinin aksinin borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına oluşup oluşmadığı noktasında toplanmaktadır.

    İİK.’nun 96/1. maddesinde, “Borçlu, elinde bulunan bir malı başkasının mülkü veya rehni olarak gösterdiği yahut üçüncü şahıs tarafından o mal üzerinde mülkiyet veya rehin hakkı iddia edildiği takdirde...” denilmek suretiyle, istihkak iddiasını üçüncü kişinin kendi adına ve borçlunun üçüncü kişi yararına ileri sürebileceği öngörülmüştür.

    Bunun gibi, 30.07.2003 tarihinde yürürlüğe giren 4949 sayılı Kanunun 20. maddesiyle değiştirilen İİK.’nun 85/2. maddesi de, “... borçlu ile birlikte malı elinde bulunduran şahıslar taşınır mal üzerinde üçüncü bir şahsın mülkiyet veya rehin hakkı gibi sınırlı bir aynî hakkının bulunması.... halinde bu hususu haciz yapan memura beyan etmek...” denilmek suretiyle haczedilen malı borçlu ile birlikte elinde bulunduran kişilere, üçüncü kişi yararına istihkak iddiasında bulunma olanağı tanımıştır.

    Görüldüğü üzere, borçlunun, haczedilen malın üçüncü kişiye ait olduğunu söylemesi, üçüncü kişi adına yapılmış bir istihkak iddiası niteliğindedir.

    Davanın yasal dayanağını oluşturan İcra ve İflas Kanunu'nun 97/a maddesi uyarınca; “Bir taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır. Borçlu ile üçüncü şahısların taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi mal borçlu elinde addolunur. Birlikte oturulan yerlerdeki mallardan mahiyetleri itibariyle kadın, erkek ve çocuklara aidiyetleri açıkça anlaşılanlar veya örf ve adet, sanat, meslek veya meşgale icabı olanlar bunların farz olunur. Bu karinenin aksini ispat külfeti iddia eden kişiye düşer.

    İstihkak davacısı malı ne suretle iktisap ettiğini ve borçlunun elinde bulunmasını gerektiren hukuki ve fiili sebep ve hadiseleri göstermek ve bunları ispat etmekle mükelleftir.”

    Görüldüğü üzere anılan madde; borçlu ile üçüncü kişinin taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde dahi malın borçlu elinde addolunacağına ilişkin, borçlu dolayısıyla alacaklı yararına mülkiyet karinesi içermektedir.

    Somut uyuşmazlıkta, 26.02.2010 tarihinde yapılan taşınır mal haczi sırasında hazır bulunan borçlu şirket yetkilisi, haczedilen malların davacı-üçüncü kişi şirkete ait olduğu, kira sözleşmesi uyarınca kendilerinde bulunduğunu söylemek ve bunu tutanağa yazdırmak suretiyle, İİK 96/1. madde uyarınca üçüncü kişi lehine istihkak iddiasında bulunmuştur.

    Dava konusu haciz, ödeme emrinin de tebliğ edildiği takip adresinde ve borçlu şirket yetkilisinin huzurunda yapılmıştır. Davacı-üçüncü kişi şirket ile borçlu şirketin kurucu ortaklarının aynı kişiler ve akraba olmaları; her iki şirketin aynı işkolunda faaliyet göstermesi nedeniyle aralarında organik bağ olduğu ve öte yandan, mahcuzların üçüncü kişiye ait olduğuna ilişkin fatura bulunmaması; kira sözleşmesine ilişkin faturanın yasal süreden ve haciz tarihinden sonra düzenlenmiş olması nedeniyle tahakkuk ettirilen verginin cezalı olarak haciz tarihinden sonra ödenmesi; ödeme makbuzlarının deftere işlenmemiş adi yazılı belge niteliğinde olması; demirbaş defterinde yazılı silindirin mahcuz mal ile aynı olduğunu tespite yarayacak hiçbir özelliğinin bulunmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde, davacı üçüncü kişi ile borçlu şirketin, dava konusu mahcuzu birlikte ellerinde bulundurduklarının kabulü gerekmektedir.

    Bu kabul karşısında, İİK 97/a maddesi uyarınca malın, borçlunun elinde olup, mülkiyet karinesi borçlu, dolayısıyla alacaklı yararına oluşmuştur. Bu durumda, mülkiyet karinesinin aksini ispat yükü davacı-üçüncü kişi şirket üzerindedir.

    2004 sayılı Kanunun 97/a-2 maddesi uyarınca, istihkak davacısı, malı ne suretle iktisap ettiğini ve borçlunun elinde bulunmasını gerektiren hukuki ve fiili sebep ve hadiseleri göstermek ve bunları ispat etmekle mükellef olup, somut olayda, davacı-üçüncü kişi tarafından ibraz edilen ve noterlikçe düzenlenmiş 15.09.2006 tarihli Makine Kira Sözleşmesi iki yıl süreli olup, haciz tarihini kapsamadığı gibi; yine 04.10.2005 ve 15.09.2006 tarihli adi şekilde düzenlenmiş kira sözleşmeleri ise her zaman düzenlenmesi ve temini mümkün nitelikte olmaları nedeniyle istihkak iddiasını kanıtlamaya elverişli değildir.

    Bu durumda, davacı-üçüncü kişi tarafından haciz tarihinde borçlu ve davacı arasında geçerli bir sözleşmenin varlığı; diğer bir ifade ile İİK'nun 97/a maddesi 2. fıkrasında öngörüldüğü gibi, hacizli malın borçlu elinde bulunmasını haklı gösterir hukuki ve fiili sebep kanıtlanmamıştır.

    Bu nedenlerle, Mahkemece, istihkak iddiası kanıtlanamadığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne dair kararda direnilmesi isabetsizdir.

    Hukuk Genel Kurulu'ndaki görüşmeler sırasında bir kısım üyeler tarafından, kira sözleşmelerinin borcun doğumundan önce yapılmış olması; haciz tarihinden önce 2006 tarihli noter onaylı demirbaş defterinde mahcuzun kayıtlı olması; tüzel kişilikleri ayrı olan şirketlerde akrabalık ilişkisinin bir hüküm ifade etmesinin mümkün olmaması, dolayısıyla mahcuzun davacı-üçüncü kişiye ait olduğunun borcun doğumundan önceki belgelerle sabit olması nedeniyle davanın kabulüne yönelik direnme hükmünün onanması gerektiği dile getirilmiş ise de, bu görüş yukarıda açıklanan gerekçelerle çoğunluk tarafından benimsenmemiştir.

    O halde, Hukuk Genel Kurulu’nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.

    Bu nedenle direnme kararı yukarıda belirtilen nedenlerle bozulmalıdır.

    SONUÇ: Davalı-alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının yukarıda belirtilen ilaveli nedenler ve Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerle 6217 sayılı Kanunun 30.maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 429. Maddesi gereğince BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, 2004 sayılı İcra İflas Kanunun 366/III. maddesi uyarınca hükmün tebliğden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 03.04.2013 gününde oyçokluğu ile karar verildi.

  4. #3
    Kayıt Tarihi
    Jan 2015
    Nerede
    kayseri
    İletiler
    22
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Firmaya ait olan makine haczedilebilir mi ?

    yalnız yukarıdaki karada gözüme çarpan bi kaç şey var adam kendi kendine kiraya vererek kandırmaya çalışmış ama biz ulusal bir boya firmasından aldık sözleşmesi v.b her şey mevcut.

  5. #4
    Kayıt Tarihi
    Mar 2013
    Nerede
    ........
    İletiler
    4.959
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Firmaya ait olan makine haczedilebilir mi ?

    Kararda pek çok şey yazıyor. Kısacası ispat etmeniz gerekir. Kira sözleşmesini noterden tastik ettirirseniz Kira sözleşmesinin sonradan düzenlenmediğini adi bir sözelşme olmadığını ispat etmeniz daha kolay olur.

  6. #5
    Kayıt Tarihi
    Jul 2008
    Nerede
    istanbulun kenarı.
    İletiler
    748
    Dilekçeler Sözleşmeler
    0
    Dosya Yükleme
    0

    Tanımlı Cevap: Firmaya ait olan makine haczedilebilir mi ?

    Geleneksel yolu tercih edebilirsiniz. anlaşmalı senet yapıp icralık olup makineyi taşınmaz yapabilirsiniz. 2. bir seçenek adresi değiştirebilirsiniz. 3. seçenek dükkan devir 4. seçenek makineye kira kontratı yaptırıp kullanmaya devam. 5. seçenek oluruna bırakmak.
    seçin beğen..!

+ Konuyu Yanıtla

Bu sayfada bulunan kavramlar:

firmanın demirbaşları haciz edilir mi

icra makine

tjk makineleri haczedilebilir mi

kiralik makine hacizi

noterden onayli makine kiralama sozlesmesi

noterden kiralanan makine

Forum

Benzer Konular :

  1. Konkordato ilan eden firmaya verilmiş olan avans ödemeler hk. - Maduriyetin giderilmesi
    Merhaba, Birkaç yıldır şirketimiz için imalat yapan büyük bir firma geçtiğimiz hafta konkordato ilan etti. Konkordato talebi onaylandı ve sanırım...
    Yazan: Pako18 Forum: İcra ve İflas Hukuku
    Yanıt: 0
    Son İleti: 25-10-2018, 09:50:48
  2. [Garanti sorumluluğu] Arızası giderilemiyen makine
    Merhabalar Bundan yaklaşık 23 ay önce 2350TL ye almış olduğum çamaşır makinesinin ağrızası giderilemiyor. Servis yaklaşık olarak 20 defa ağrızaya...
    Yazan: iskorpit Forum: Tüketici Hakları
    Yanıt: 1
    Son İleti: 28-12-2015, 06:50:27
  3. Taşeron firmaya mı asıl firmaya mı dava açılmalı?
    iş fesih nedenlerinden biri "beklentilerin karşılanmaması" gibi soyut bir nedenle iş akdi feshedilebilinir mi?. diğer yandan 2 aylık belirli iş...
    Yazan: hosemario Forum: Bireysel İş Hukuku
    Yanıt: 1
    Son İleti: 30-04-2015, 13:59:52
  4. T.S.K lerinden Malulen emekli olan Astsubay'ın emekli maaşı haczedilebilir mi?
    Türk silahlı kuvvetlerinden malulen emekli olan astsubayın emekli maaşına icra konulabilir mi? kesinti yapılırsa haczedilmezlik şikayetinde bulunarak...
    Yazan: esteragon Forum: İcra ve İflas Hukuku
    Yanıt: 2
    Son İleti: 08-06-2011, 00:44:50
  5. Satıcı firmaya verdiğim ürün uzun süredir üretici firmaya ulaşmamış
    Merhaba, Satın aldığım laptop arıza yaptı. Aracı firmaya garantiye yollamaları için 01.12.2009 tarihinde teslim ettim. Aradan bir kaç gün...
    Yazan: tolgaa89 Forum: Tüketici Hakları
    Yanıt: 2
    Son İleti: 24-01-2010, 19:28:19

Yetkileriniz

  • Yeni konu açma yetkiniz yok
  • Konuya cevap verme yetkiniz yok
  • Dosya ekleme yetkisi yok
  • İleti düzenleme yetkisi yok
  •  


2022 tarihli Hukuk Blog |  Arabulucu |  Hukuk Kitapları |  Alman Hukuku |  Özel Güvenlik AŞ. |  İş İlanları |  Ankahukuk |  Psikolog |  Site Ekleme |  Sihirli Kadın |  Sağlık |  Satılık Düşecek Domainler |  Bayefendi |  Afternic Alanadı satış (Domain alımı) | 

™ Marka tescili, Patent ve Fikri mülkiyet hakları nasıl korunuyor?
Hukuki.Net’in Telif Hakları ve 2014-2022 yılları arası Marka Tescil Koruması Levent Patent tarafından sağlanmaktadır.
♾️ Makine donanım yapı ve yazılım özellikleri nedir?
Hukuki.Net olarak dedicated hosting serveri bilfiil yoğun trafiği yönetebilen CubeCDN, vmware esx server, hyperv, virtual server (sanal sunucu), Sql express ve cloud hosting teknolojisi kullanmaktadır. Web yazılımı yönünden ise content management (içerik yönetimi) büyük kısmı itibari ile vb olup, wordress ve benzeri çeşitli kodlarla oluşturulan bölümleri de vardır.
Hangi Diller kullanılıyor?
Anadil: 🇹🇷 Türkçe. 🌐 Yabancı dil tercüme: Masaüstü sürümünde geçerli olmak üzere; İngilizce, Almanca, Fransızca, İtalyanca, İspanyolca, Hintçe, Rusça ve Arapça. (Bu yabancı dil çeviri seçenekleri ileride artırılacak olup, bazı internet çeviri yazılımları ile otomatik olarak temin edilmektedir.
Sitenin Webmaster, Hostmaster, Güvenlik Uzmanı, PHP devoloper ve SEO uzmanı kimdir?
👨‍💻 Feyz Pazarbaşı & Istemihan Mehmet Pazarbasi[İstanbul] vd.
® Reklam Alanları ve reklam kodu yerleşimi nasıl yapılıyor?
Yayınlanan lansman ve reklamlar genel olarak Google Adsense gibi internet reklamcılığı konusunda en iyi, en güvenilir kaynaklar ve ajanslar tarafından otomatik olarak (Re'sen) yerleştirilmektedir. Bunların kaynağı Türkiye, Amerika, Ingiltere, Almanya ve çeşitli Avrupa Birliği kökenli kaynak kod ürünleridir. Bunlar içerik olarak günlük döviz ve borsa, forex para kazanma, exim kredileri, internet bankacılığı, banka ve kredi kartı tanıtımları gibi yatırım araçları ve internetten para kazanma teknikleri, hazır ofis kiralama, Sigorta, yabancı dil okulları gibi eğitim tanıtımları, satılık veya kiralık taşınmaz eşyalar ve araç kiralama, ikinci el taşınır mallar, ücretli veya ücretsiz eleman ilanları ile ilgili bilimum bedelli veya bedava reklamlar, rejim, diyet ve özel sağlık sigortası gibi insan sağlığı, tatil ve otel reklamları gibi öğeler içerebilir. Reklam yayıncıları: ads.txt dosyası.
‼️ İtirazi kayıt (çekince) hususları nelerdir?
Bahse konu reklamlar üzerinde hiçbir kontrolümüz bulunmamaktadır. Bu sebep ile özellikle avukat reklamları gibi Avukatlık kanunu vs. mesleki mevzuat tarafından kısıtlanmış, belirli kurallara tabi tutulmuş veya yasaklanmış tanıtımlardan yasal olarak sorumlu değiliz.
📧 İletişim ve reklam başvuru sayfası nerede, muhatap kimdir?
☏ Sitenin 2022 yılı yatırım danışmanı ile irtibat ve reklam pazarlaması için iletişim kurmanız rica olunur.
Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution 4.0 International License.